Merhabalar. Ben kısa yazamıyorum arkadaşlar her şeyi detaylı yazmazsam anlaşılmayacağımı düşünüyorum. O nedenle okumak istemeyenlerin vaktini hiç almayayım. Sonuna kadar okuyacak olanlara şimdiden teşekkür ederim.
Eşimin ailesiyle çok mesafeli bir ilişkim var. Özellikle kp ile merhaba merhaba. Eşimin de ailesiyle ilgili problemleri var zaten. Bu nedenle beni iletişim konusunda zorlamıyor. Kendisi de sınırlı bir iletişim kuruyor çünkü. Eşimin bir de halasının oğlu var. O bizden 2 yıl önce evlenmiş ve bu seneye kadar görev nedeniyle il dışında yaşadılar. Senede bir defa geliyorlardı. Ya da gelin küçük çocuğuyla gelip birkaç ay kendi kv nin evinde kalıyordu. Bu kız benim kv tabiriyle çok “bal dudak” biri. Herkese canım, annecim, babacım, teyzecim diye hitap eden biri. Açıkçası bana samimiyetsiz de gelmiyordu cana yakın buluyordum. Ben ise onun tam tersi mesafeli soğuk bir insanım. Kolay iletişim kurarım çekingenlik etmem ama muhabbeti ilerletemem genelde. Daha sınırlı kalır iletişimim. Çoğu zaman selamlaşma hal hatırdan ilerisine geçemem. Bu kız mesela yılda bir kez gelmesine ve evleneli 2 yıl olmasına rağmen ilk karşılaştığımız sene herkesle o kadar samimiydi ki. Benim Nemrut kp ye bile canım dayıcım falan diyordu. Kp de ona çok yakın davranıyordu. Eşimin bana “babam herkese karşı tuhaftır, kimseyle iletişimi yoktur” dediği kp bu geline o kadar içten davranıyordu ki. İlk aydınlanmalarım o zamanlar başladı. Dedim ki demek bu adam herkese öyle değil işine gelene gayet yağ bal. Ben de kendimi geri çektikçe çektim.
Daha sonra bazı olumsuzluklar da olunca ben tamamen koptum eş ailesinden. Canım isterse gidiyorum istemezse 2 ay uğramadığım oluyor falan. Tabi bu durum onlar için çok büyük bir şey. Çünkü tüm akrabalar bir arada oturuyor ve koloni halinde hareket ediyorlar. Arada küsüyorlar birbirlerine ama sonra barışıp yine can ciğer devam ediyorlar falan.
Bu sene bu bahsettiğim kuzenin tayini buraya çıktı. Kendisi hala görev yerinde ama eşi 2 küçük çocuğuyla buraya yerleşti şimdiden.
Biraz kuzenin eşinden de bahsetmek istiyorum. Yani halanın gelini. İsmi Ayşe olsun. Ayşe dediğim gibi çok cana yakın bir kız. Kendi ailesinden kimse hayatta değil. Bir tek akrabasıyla da arası bozulunca şu an kimsesi kalmamış. Memleketi ise bizim yaşadığımız şehire birkaç saat uzaklıkta. Ama memlekette sadece birkaç arkadaşı var. Gidip kalacağı kimse yokmuş. Çocukları da çok küçük biri 3 yaşında diğeri daha birkaç aylık. Daha önce çok uzakta yaşadıkları ve kimsesi olmadığı için yalnızlık onu kötü etkilemiş. Buraya gelmeyi kendisi istemiş. Burada eşinin kardeşleri çocuklarıyla ilgileniyor. Babaları da onlara bir ev verdi. Böylece hem kira dertleri yok hem de yalnızlıktan kurtuldu. Eşinin ailesine de inanılmaz yakın. Ya sürekli kendisi gidiyor ya da onları evine davet ediyor. Belirli bir kesimin gözünde ideal gelin. Tabi benim kv ile kp için de öyle. Benim gibi hiç arayıp sormayan uğramayan birine karşılık diğer tarafta sürekli eş ailesiyle hareket eden bir gelin var. Bu gelin benim kv kp ile de samimi onları da davet ediyor ya da kendisi onlara gidiyor falan.
En son iki hafta önce şöyle bir olay oldu. Eşimin halası yani Ayşe’nin kv si yöresel bir yemek yapmış. Benim kv kp çağırmış bir de yurtdışıdan ablaları orda. Ayşe’yi ve bizi davet etmediler. sonradan hala eşimi arayıp demiş ki bir tepsi yemeğin hazır bize uğra vereyim. Çünkü eşim o yemeği çok seviyor ve hala yaptığında davet ediyordu bizi. Bu defa eve gönderdi. Ayşeleri davet de etmemiş eve de göndermemiş. Yani kendi gelinine göndermemiş.
Bunlar o haftasonu denize gidecekler birkaç günlüğüne. Benim kv kp, hala ve diğer misafir hala. Benim kv bana bundan bahsetti ama bizi davet etmediler. Zaten gitmezdik davet de beklemedik. Kardeşler kendi aralarında plan yapmışlar sonuçta. Neyse ayşeler o gün oraya gidince hala onlara siz de gelin demiş. Onlar da bizim gidip gitmeyeceğimizi sormuşlar. Buradan sonrasını ayşenin bana anlattığı şekilde anlatıyorum.
“Alindalinlere söylediniz mi dedim. Senin kv pek oralı olmadı. Daha işten gelmemişlerdir dedi. Ben de üsteledim. Son dk söylemek ayıp değil mi neden söylemiyorsunuz dedim. Senin kv de zaten onlar hiçbir şeye katılmıyorlar dedi. Benim kv de evet dün de yemek için çağırdım kocasını yalnız yollamış dedi. Nasıl yani dün siz o yemekten mi yaptınız bizi neden davet etmediniz dedim. Öyle bi anda gelişti dedi. Bunlar çok değişik sürekli o ortamda olmayanı konuşuyorlar. Sanki sen de önceden hep onlarla birlikte vakit geçiriyormuşsun da sonradan uzaklaşmışsın gibi bir muhabbet döndü. Beni nereye çağırsalar gidiyorum, sürekli onlarla vakit geçiriyorum ama çocuklarım var diye kv beni istemiyor. Sen onları hiç umursamıyorsun ama seni her yere çağırıyorlar.” Ayşe bana bu şekilde yansıttı olayı.
O günden beri kv ile yalnız kalıp soracağım bir ortam olmamıştı ama bugün denk geldi sordum. Kv kesinlikle böyle bir şey söylemedim diyor. Onun kv si de bu şekilde söylemedi diyor. Sadece şöyle olmuş. Hala demiş ki alindalini çok seviyorum ama o bizimle hiçbir şeye katılmıyor.
Daha önce de kv halanın beni çok sevdiğinden bahsetmişti. Onu kendi gelinimden ayırmıyorum diyormuş hep. Ben de açıkçası beni sevdiğini düşünürdüm. Bana yakın davranırdı. Hatta hakkımda böyle düşünmesine de üzüldüm çünkü kendisiyle ilgili bir şey yok. Ben kp yüzünden uzak duruyorum ve maalesef dışardan bu şekilde algılanıyor.
Kv ısrarla istersen ayşeyle yüzleşelim ben hiç ağzımı bile açmadım dedi. Ben seninle ilgili dert anlatacak olsam bile onlara anlatmam dedi ki bunu ben de böyle düşünüyordum aslında. Çünkü halaya pek bir şey belli etmek istemiyor. İçten içe yarışıyorlar birbirleriyle. Gelinleri konusunda da öyle. Sonuç olarak şimdi kv bunları söyledi mi söylemedi mi emin olamam ama biraz inandım gibi oldu.
Kv diyor ki, hala hep seni çok sevdiğini vurguladı. Üzerine bir de Ayşe o gün halanın size yemek gönderildiğini duydu kendisi davet edilmedi diye bozuldu. O yüzden ortalığı karıştırmak istemiş olabilir dedi.
Aynı günün sabahı Ayşe bana durup dururken mesaj atmıştı. “Ya aramızda bi kırgınlık mı var arayıp sormak isterdim de şimdi kalabalık bura her yerde kulak var
Neden böyle düşündüğünü sordum.
“Ya bilmiyorum görüşemedik ya hiç acaba dedim bir soğukluk mu oldu bizim dışımızda bir şeyimiz mi oldu belki bir şey duydunuz ya da kırıldınız? Buradaki fitneyi gördükçe diyorum ki acaba biri bir şey mi dedi alinlere” yazdı.
Ben de öyle bir şey olmadığını samimiyetle ifade ettim. Buraya yeni taşındı ben de ev hediyesini almıştım ama babam rahatsızdı bir türlü kendisine gidememiştim. Bu durumdan bahsettim.
“Tamam benim düşündüğüm gibiymiş o zaman ama bir şüpheye de düştüm yani eğer öyle bir şey varsa daha da uzamasın çözülsün diye sormak istedim” yazdı.
Ben bu kızla ilgili hep ikilemde kaldım. Mesela bu yazışma olduğunda ilk başta dedim ki ne alaka insan kendinden eminse neden böyle bir şey düşünsün. Sonra dedim ki çok mantıklı bir hareket yani bir şey varsa çözmek için yazmış.
Bana anlattıklarıyla ilgili de yaptığını yanlış buldum yani bir ortamda konuşulanı pat diye bana aktarması hoş değildi ama diğer taraftan da acaba beni sevdiği için mi bilmemi istedi diye düşündüm. Bir türlü net bir fikre sahip olamadım bu kızla ilgili.
Acaba çok yalnız olduğu için herkesle arasını iyi tutmaya mı çalışıyor ben de dahil. Ya da eşimin ailesinde kp hariç diğer tüm akrabalar beni çok sever o yüzden mi bana gıcık oldu da arayı bozmaya çalışıyor. Ben net bir insan olduğum için bu kız bana hep diyor ki senin gibi olmayı net tavır koymayı isterdim falan.
Bugün kv ile tüm konuşulanları ortaya döküp konuşmaları karşılaştırınca bu kızın yalan söylediğini tespit ettik ama tabi kv ne kadar doğru söylüyor orası bilinmez.
Ben bu kızla ilgili ne düşünmeli, nasıl davranmalıyım. Eğer kv haklıysa kız gerçekten bir şeytan. Düşünsenize o gün hala bizi yemeğe çağırdı mı çağırmadı mı diye ağzımdan laf almak için bana o ortamda konuşulan şeyleri bire bin katarak anlatmış olabilir. Neyi neden yaptığını nasıl anlayacağım ve kendisine nasıl davranacağım? Eşim kuzenini çok seviyor. Birlikte büyümüşler. Ailecek de görüşüyoruz. Hep sorun çıkaran da ben olmak istemiyorum. Ne yapmalıyım sizce?
Eşimin ailesiyle çok mesafeli bir ilişkim var. Özellikle kp ile merhaba merhaba. Eşimin de ailesiyle ilgili problemleri var zaten. Bu nedenle beni iletişim konusunda zorlamıyor. Kendisi de sınırlı bir iletişim kuruyor çünkü. Eşimin bir de halasının oğlu var. O bizden 2 yıl önce evlenmiş ve bu seneye kadar görev nedeniyle il dışında yaşadılar. Senede bir defa geliyorlardı. Ya da gelin küçük çocuğuyla gelip birkaç ay kendi kv nin evinde kalıyordu. Bu kız benim kv tabiriyle çok “bal dudak” biri. Herkese canım, annecim, babacım, teyzecim diye hitap eden biri. Açıkçası bana samimiyetsiz de gelmiyordu cana yakın buluyordum. Ben ise onun tam tersi mesafeli soğuk bir insanım. Kolay iletişim kurarım çekingenlik etmem ama muhabbeti ilerletemem genelde. Daha sınırlı kalır iletişimim. Çoğu zaman selamlaşma hal hatırdan ilerisine geçemem. Bu kız mesela yılda bir kez gelmesine ve evleneli 2 yıl olmasına rağmen ilk karşılaştığımız sene herkesle o kadar samimiydi ki. Benim Nemrut kp ye bile canım dayıcım falan diyordu. Kp de ona çok yakın davranıyordu. Eşimin bana “babam herkese karşı tuhaftır, kimseyle iletişimi yoktur” dediği kp bu geline o kadar içten davranıyordu ki. İlk aydınlanmalarım o zamanlar başladı. Dedim ki demek bu adam herkese öyle değil işine gelene gayet yağ bal. Ben de kendimi geri çektikçe çektim.
Daha sonra bazı olumsuzluklar da olunca ben tamamen koptum eş ailesinden. Canım isterse gidiyorum istemezse 2 ay uğramadığım oluyor falan. Tabi bu durum onlar için çok büyük bir şey. Çünkü tüm akrabalar bir arada oturuyor ve koloni halinde hareket ediyorlar. Arada küsüyorlar birbirlerine ama sonra barışıp yine can ciğer devam ediyorlar falan.
Bu sene bu bahsettiğim kuzenin tayini buraya çıktı. Kendisi hala görev yerinde ama eşi 2 küçük çocuğuyla buraya yerleşti şimdiden.
Biraz kuzenin eşinden de bahsetmek istiyorum. Yani halanın gelini. İsmi Ayşe olsun. Ayşe dediğim gibi çok cana yakın bir kız. Kendi ailesinden kimse hayatta değil. Bir tek akrabasıyla da arası bozulunca şu an kimsesi kalmamış. Memleketi ise bizim yaşadığımız şehire birkaç saat uzaklıkta. Ama memlekette sadece birkaç arkadaşı var. Gidip kalacağı kimse yokmuş. Çocukları da çok küçük biri 3 yaşında diğeri daha birkaç aylık. Daha önce çok uzakta yaşadıkları ve kimsesi olmadığı için yalnızlık onu kötü etkilemiş. Buraya gelmeyi kendisi istemiş. Burada eşinin kardeşleri çocuklarıyla ilgileniyor. Babaları da onlara bir ev verdi. Böylece hem kira dertleri yok hem de yalnızlıktan kurtuldu. Eşinin ailesine de inanılmaz yakın. Ya sürekli kendisi gidiyor ya da onları evine davet ediyor. Belirli bir kesimin gözünde ideal gelin. Tabi benim kv ile kp için de öyle. Benim gibi hiç arayıp sormayan uğramayan birine karşılık diğer tarafta sürekli eş ailesiyle hareket eden bir gelin var. Bu gelin benim kv kp ile de samimi onları da davet ediyor ya da kendisi onlara gidiyor falan.
En son iki hafta önce şöyle bir olay oldu. Eşimin halası yani Ayşe’nin kv si yöresel bir yemek yapmış. Benim kv kp çağırmış bir de yurtdışıdan ablaları orda. Ayşe’yi ve bizi davet etmediler. sonradan hala eşimi arayıp demiş ki bir tepsi yemeğin hazır bize uğra vereyim. Çünkü eşim o yemeği çok seviyor ve hala yaptığında davet ediyordu bizi. Bu defa eve gönderdi. Ayşeleri davet de etmemiş eve de göndermemiş. Yani kendi gelinine göndermemiş.
Bunlar o haftasonu denize gidecekler birkaç günlüğüne. Benim kv kp, hala ve diğer misafir hala. Benim kv bana bundan bahsetti ama bizi davet etmediler. Zaten gitmezdik davet de beklemedik. Kardeşler kendi aralarında plan yapmışlar sonuçta. Neyse ayşeler o gün oraya gidince hala onlara siz de gelin demiş. Onlar da bizim gidip gitmeyeceğimizi sormuşlar. Buradan sonrasını ayşenin bana anlattığı şekilde anlatıyorum.
“Alindalinlere söylediniz mi dedim. Senin kv pek oralı olmadı. Daha işten gelmemişlerdir dedi. Ben de üsteledim. Son dk söylemek ayıp değil mi neden söylemiyorsunuz dedim. Senin kv de zaten onlar hiçbir şeye katılmıyorlar dedi. Benim kv de evet dün de yemek için çağırdım kocasını yalnız yollamış dedi. Nasıl yani dün siz o yemekten mi yaptınız bizi neden davet etmediniz dedim. Öyle bi anda gelişti dedi. Bunlar çok değişik sürekli o ortamda olmayanı konuşuyorlar. Sanki sen de önceden hep onlarla birlikte vakit geçiriyormuşsun da sonradan uzaklaşmışsın gibi bir muhabbet döndü. Beni nereye çağırsalar gidiyorum, sürekli onlarla vakit geçiriyorum ama çocuklarım var diye kv beni istemiyor. Sen onları hiç umursamıyorsun ama seni her yere çağırıyorlar.” Ayşe bana bu şekilde yansıttı olayı.
O günden beri kv ile yalnız kalıp soracağım bir ortam olmamıştı ama bugün denk geldi sordum. Kv kesinlikle böyle bir şey söylemedim diyor. Onun kv si de bu şekilde söylemedi diyor. Sadece şöyle olmuş. Hala demiş ki alindalini çok seviyorum ama o bizimle hiçbir şeye katılmıyor.
Daha önce de kv halanın beni çok sevdiğinden bahsetmişti. Onu kendi gelinimden ayırmıyorum diyormuş hep. Ben de açıkçası beni sevdiğini düşünürdüm. Bana yakın davranırdı. Hatta hakkımda böyle düşünmesine de üzüldüm çünkü kendisiyle ilgili bir şey yok. Ben kp yüzünden uzak duruyorum ve maalesef dışardan bu şekilde algılanıyor.
Kv ısrarla istersen ayşeyle yüzleşelim ben hiç ağzımı bile açmadım dedi. Ben seninle ilgili dert anlatacak olsam bile onlara anlatmam dedi ki bunu ben de böyle düşünüyordum aslında. Çünkü halaya pek bir şey belli etmek istemiyor. İçten içe yarışıyorlar birbirleriyle. Gelinleri konusunda da öyle. Sonuç olarak şimdi kv bunları söyledi mi söylemedi mi emin olamam ama biraz inandım gibi oldu.
Kv diyor ki, hala hep seni çok sevdiğini vurguladı. Üzerine bir de Ayşe o gün halanın size yemek gönderildiğini duydu kendisi davet edilmedi diye bozuldu. O yüzden ortalığı karıştırmak istemiş olabilir dedi.
Aynı günün sabahı Ayşe bana durup dururken mesaj atmıştı. “Ya aramızda bi kırgınlık mı var arayıp sormak isterdim de şimdi kalabalık bura her yerde kulak var
Neden böyle düşündüğünü sordum.
“Ya bilmiyorum görüşemedik ya hiç acaba dedim bir soğukluk mu oldu bizim dışımızda bir şeyimiz mi oldu belki bir şey duydunuz ya da kırıldınız? Buradaki fitneyi gördükçe diyorum ki acaba biri bir şey mi dedi alinlere” yazdı.
Ben de öyle bir şey olmadığını samimiyetle ifade ettim. Buraya yeni taşındı ben de ev hediyesini almıştım ama babam rahatsızdı bir türlü kendisine gidememiştim. Bu durumdan bahsettim.
“Tamam benim düşündüğüm gibiymiş o zaman ama bir şüpheye de düştüm yani eğer öyle bir şey varsa daha da uzamasın çözülsün diye sormak istedim” yazdı.
Ben bu kızla ilgili hep ikilemde kaldım. Mesela bu yazışma olduğunda ilk başta dedim ki ne alaka insan kendinden eminse neden böyle bir şey düşünsün. Sonra dedim ki çok mantıklı bir hareket yani bir şey varsa çözmek için yazmış.
Bana anlattıklarıyla ilgili de yaptığını yanlış buldum yani bir ortamda konuşulanı pat diye bana aktarması hoş değildi ama diğer taraftan da acaba beni sevdiği için mi bilmemi istedi diye düşündüm. Bir türlü net bir fikre sahip olamadım bu kızla ilgili.
Acaba çok yalnız olduğu için herkesle arasını iyi tutmaya mı çalışıyor ben de dahil. Ya da eşimin ailesinde kp hariç diğer tüm akrabalar beni çok sever o yüzden mi bana gıcık oldu da arayı bozmaya çalışıyor. Ben net bir insan olduğum için bu kız bana hep diyor ki senin gibi olmayı net tavır koymayı isterdim falan.
Bugün kv ile tüm konuşulanları ortaya döküp konuşmaları karşılaştırınca bu kızın yalan söylediğini tespit ettik ama tabi kv ne kadar doğru söylüyor orası bilinmez.
Ben bu kızla ilgili ne düşünmeli, nasıl davranmalıyım. Eğer kv haklıysa kız gerçekten bir şeytan. Düşünsenize o gün hala bizi yemeğe çağırdı mı çağırmadı mı diye ağzımdan laf almak için bana o ortamda konuşulan şeyleri bire bin katarak anlatmış olabilir. Neyi neden yaptığını nasıl anlayacağım ve kendisine nasıl davranacağım? Eşim kuzenini çok seviyor. Birlikte büyümüşler. Ailecek de görüşüyoruz. Hep sorun çıkaran da ben olmak istemiyorum. Ne yapmalıyım sizce?