Deryass'dan Seçmeler

Sarışının biri ilkokul öğretmeni olarak staja baslar, çok heveslidir.
Bir gün teneffüs sırasında bütün çocuklar futbol oynarken bir çocuğun oyun
alanının sonunda kenarda durduğunu görür. çocuğun iyi olup olmadığını
öğrenmek üzere yanına yaklaşır ve çocuk bir sorununun olmadığını
söyler.Bir sure sonra sarısın çocuğun yine tek basına aynı yerde durduğunu
görür, içi rahat etmez ve tekrar çocuğa yaklaşarak, "senin arkadasın olmamı
ister misin?" diye sorar, çocuk pek hevesli olmamakla birlikte "tamam"
der. İlerleme kaydettiğini düşünen sarışın öğretmen "Bütün çocuklar
topun pesinde koşturup oynarlarken sen neden burada duruyorsun?" diye sorar.
Afallayan cocuk hayretle cevap verir:
"Çünkü ben kaleciyim!!!"
 
Deliler hastanesinde doktor

birgün bir hastasını yanına çağırı " seni uzun süredir izliyorum sen

düzeldin artık seni dışarı salalım" der. adam " Alah razı olsun doktor bey
ben
dışarıda ayakkabıcılık yapıyordum size bir çift ayakkabı yapıp

getireceğim" der.

Aradan iki ay geçmiştir. doktor bir gün bahçede

dolaşırken bir bakar iki ay önce saldığı adam bir bankta düşünceli bir

vaziyette oturuyor.
Doktor adama yanaşır " Yav ben seni yollamıştım ne
oldu
neden geri geldin?"

Adam "size bir ayakkabı yapacaktım
ya..."

Doktor
"eee!"

Adam "işte o ayakkabıyı yaptım ama
topuğunu bir türlü nereye
koyacağımı bulamadım önüne mi arkasına
mı?"
 
Deli , kahveye girdiğinde soluk

soluğaydı.Boş bir masaya oturup ocağa seslendi;
- Bana bir çay !
çay
geldi ,
şekerleri atıp karıştırdı.Garsonadan yine şeker istedi. Onları da
atıp
karıştırdı,yeniden istedi.Garson;
- Sekiz şeker koydun çaya ,dedi

şaşkın şaşkın,
- Koydum ama , işte görüyürsun, hepsi eriyor!
 
Adamın işi varmış, Ankara'ya gidiyormuş, tam uçağa binerken kulağında bir ses:
- "Binme, bu uçak düşecek!
Dönmüş, bakmış, kimse yok, ama içine de bir kurt düşmüş, binmemiş.
İkinci uçağı beklerken kara haber ulaşmış:
- Uçak düştü kurtulan olmadı.
Koşmuş Haydarpaşa'ya, bilet almış, tam trene binecek, aynı ses kulağında:
- "Binme bu trene, raydan çıkacak!
Dönmüş, bakmış yine kimse yok, trene binmemiş, gelmiş eve, sabah gazeteyi açınca tüyleri ürpermiş:
- Tren Eskişehir'de raydan çıktı şu kadar ölü, şu kadar yaralı...
Allahına şükretmiş, koşup otobüse bilet almış, tam binerken yine o ses:
- "Bu otobüse binme, freni patlayacak!
Dönmüş yine kimse yok! Dayanamamış, sormuş:
- "Sen kimsin yahu?"
- "Ben senin iyilik meleğinim!
Adam iyice kızmış:
- Ulan evlenirken neredeydin?!
 
TEMEL BIR YARISMAYA KATILIP KAZANIR, VE KENDISINE
> > >>>>BU KITAP HEDIYE EDILIR. KITABIN ADI DA DUZ MANTIKTIR. TEMEL
> > >>>>HEDIYEYI ALIRKEN SORAR; -bu kitapta ne yaziyo? -okuyunca
> > >>>>ogrenirsin... -ben onunla ugrasamam anlat bakiim sen bana? -ok
> > >>>>bak simdi; senin evinde akvaryum var mi mesela -evet var... -o
> > >>>>zaman icinde su da
>vardir? -evet
> > >>>>var... -icinde su varsa balik da vardir.... -evet var... -balik
>varsa
> > >>>>hayvanlari da seviyosundur sen? -evet.... -hayvanlari seviyosan
> > >>>>insanlari da seversin
> > heralde?
> > >>>>-evet -o zaman senin sevgilin de vardir? -evet var -yasli
> > >>>>gorunuyon
>o
> > >>>>zaman senin karin vardir? -evet var.. -e karin olduguna gore de
> > >>>>homoseksuel diilsindir? -evet... -bak gordun mu?... temel cok
>etkilenir!
> > >>>>kitabi alir koltugunun altina eve dogru giderken dursun'u gorur...
> > >>>>dursun sorar; -temel o ne? -duz mantik kitabi! -nasi bisiy bu
> > >>>>anlat bakiim... -bak simdi; sizin evde akvaryum var mi? -yook!
> > >>>>-o zaman
>sen
> > >>>>ibnesin....
> >
 
En İyi Din Hangisi

--------------------------------------------------------------------------------

Amerika'da katolik kilisesinin yöneticileri,

- "Madem ki devir bilgisayar devri, o zaman çoook güçlü bir bilgisayar yaptırıp elimizde dinlerle ilgili ne kadar bilgi varsa yükleyelim, sonra da soralım bakalım, "En iyi din hangisi?" demişler...

Amerikalılar bu deney sonunda bilgisayarın kesinlikle Hristiyanlığı açıklayıp seçeceğinden eminlermiş. Dertleri de, sonucu tüm dünyaya açıklayıp hava atmakmış...

IBM firmasına accayip güçlü bir bilgisayar ısmarlanmış ve bütün kutsal kitaplar, peygamberlerin hayatı, işte ne bileyim, dine dair ellerinde ne varsa yüklemişler hard diske...

Sonra da:

- "En iyi din hangisi?" diye yazıp "start" düğmesine basmışlar...

O dev bilgisayar tuhaf sesler çıkarıp haldır huldur günlerce çalışmış... Çalışmış, çalışmış... Sonunda da hoparlöründen tok bi ses gelmiş:

"Laaaaaa ilahe İllallahhhhhh..."
 
Kocası karısına kadınların bir gün içinde kaç kelime
kullandığına dair bir makale okuyordu...
Erkekler 15,000 kelime, buna karşılık, kadınlar 30,000
kelime."
Karısı yanıtladı:
-Sebebi erkeklere herşeyi tekrar etmek zorunda
olmamızdır."
Kocası karısına döndü ve sordu:
-Efendim?"
 
Aptal Sarışın ve Ütü

SARIŞIN yanmış iki kulağıyla doktora gider. Doktor:

- Kulaklarına ne oldu?

Sarışın:

- Ütü yapıyordum ve telefon çaldı. Ben de telefon diye ütüyü koydum kulağıma...

Doktor:

- Peki öteki kulağına ne oldu?

Sarışın:

- Lanet olası tekrar aradı!..
 
Sarışın bir gün ata binmeye karar veriyor. Daha önceden hiç ders almamasına rağmen yardım
istemeden sıçrayarak atın üstüne çıkmayı başarıyor. Ancak atın üstüne çıktığı anda at harekete geçiyor
ve hızlanarak yola koyuluyor.

Biraz ürken sarışın atın boynuna sıkıca tutunuyor. Bu arada at biraz daha huysuzlanarak üstündekini
atacakmış gibi çırpınmaya başlıyor. Sarışın atın altına doğru kayarken can havli ile atın yelesine
tutunuyor.

Bir eli yelede bir ayağı üzengide yere düşecek gibi hızla hareket eden atın altında durmaya çalışırken,
lunaparkın kahraman görevlisi gelerek atlı karıncayı durduruyor...
 
Temel Ve Din Fikrasini Beğendim.fikra Seviyosun Galiba.abimden öğrendiklerimi Hatirlarsam Yazarim Sana.temele Bayildim .
 
Brandi adında sarışın bir iş kadınının işleri çok kötü gidiyormuş. İflas edince yardım için Tanrıya
başvurmaya karar vermiş. Gece yatmadan başlamış duaya; "Tanrım, iflas ettim ve işyerimi kaybettim.
Eğer yakın zamanda elime para geçmezse evimi de laybedeceğim. Lütfen Lotoyu kazanmamı sağla."
Ertesi gün o haftanın loto çekilişi yapılmış ve başka biri kazanmış. Yine bir loto çekilişi öncesinde kadın
yine dua etmiş;"Tanrım, işyerimi kaybettim, evim, kaybettim, eğer yakın zamanda elime para geçmezse
arabamı da kaybedeceğim. Lüften yarınki lotoyu kazanmamı sağla." Ertesi gün lotoyu yine bir başkası
kazanmış. Sonraki loto arefesinde kadın yine dua etmeye başlamış;"Tanrım, beni neden unuttun?
İşyerimi, evimi, arabamı kaybettim, çok zor durumdayım, lütfen, lütfen bu seferki lotoyu kazanmamı
sağla da işlerimi yoluna koyayım." Birdenbire ortalık ilahi bir beyaz ışıkla aydınlanırken gök aralanmış
ve Tanrı seslenmiş:
- Brandi kızım, Lotoyu kazanmak için önce Loto bileti alman lazım...
 
Giriş » Sarışın Fıkraları » Bir puanBir puan
Sarışın bir hatun eski okulunu ziyaret etmiş. Spor salonunun duvarlarında eskiden oyuncusu olduğu basket takımının fotoğrafları varmış. Fotoğrafları incelerken birden;

- ''Yaa niye hep bir puan farkla kaybetmişler 77-78, 78-79, 79-80''..
 
TEMEL NASAYA ASTRONOT OLMAK İÇİN BAŞVURMUŞ.ÇOK SIKI GEÇEN EĞİTİM SÜRECİNİ BAŞARIYLA TAMAMLADIKTAN SONRA YANINDA BİR MAYMUNLA UZAY MEKİĞİNDE UZAYA GÖNDERİLMİŞ.İLK İŞ OLARAK AŞAĞIDAN SÖYLENDİĞİ GİBİ GÖREV KARTLARINI OKUMAK ÜZERE ÖNCE MAYMUNUNKİNİ OKUMUŞ[[[YERKÜRE İLE BAĞLANTIYI SÜREKLİŞ KONTROL ET.HER İKİ YÜÖRÜNGEDEKİ SAPMALARI AYARLA.FÜZE İÇİNDEKİ HAVA BASINCI,ISI İLETKENLİK DEĞERLERİNİ AŞAĞIYA BİLDİR.YAKIT HARCAMASI VE MOTORLARIN SIRASINI BELİRLE)))))DERKEN SIKILMIŞ VE KENDİ GÖREV KARTINI AÇMIŞ.((((((MAYMUNU İYİ BESLE!!!!!)))))
 
KILÇIK

Sınıfta öğretmen insan iskeletini göstererek sordu: — Bunun ne olduğunu söyleye*bilir misin Salim? dedi. Karadenizli Salim hemen

cevapladı:

— İnsan kılçiğidür öğretmenim...
 
Temel bogazda tekneyle turist gezdiriyo bigun bi amerikaliyi aliyor basliyolar gezmeye..(sahildeki yer
isimleri uydurma..) turist falanca sarayi goruyor 'bu ne kadar zamanda yapilmis diyor'
temelde:
5 yilda diye cevap veriyor...-yazik bizde olsa 1 yil..
biraz sonra filan camiyi goruyo 'bu nekadar zamanda yapilmis' diye soruyor..
temelde:
'2 yil diye cevap veriyor.
turist:
- yazik be bizde olsa 3 ay da biter diyor.
Temel uyuz oluyo duruma.. biraz sonra bi tarihi yapi daha goruyolar..gene soruyor turist..
temel:
-2 ay diyor.
adam gene:
-yazik be bizde olsa 1 haftada biter,diyor.
Temel iyice killaniyor.tam o sirada bogaz koprusunun altina geliyor.. adam yukariyi gostererek bu kopru
ne kadar zamanda yapildi diyor..
Temel saskin saskin bakislarla kafayi kaldirip..
-hangisi ? bumu? bu dun burda yoktu yaaa..

 
Temel yeni yaptığı ahırına hayvanları yerleştiriyormuş. Fakat sıra develere geldiğinde, develerin
kapıdan geçemediğini anlamış. Başlamış kapının üst kısmını parçalamaya. Ordan geçen biri.
adam -Birader napıyon sen?
temel:
-Ula devenin boyni çok uzun , kapıyu uzatayrum
adam:
-Ulan salak kapının girişindeki toprağı biraz kazsana..
temel:
-Salak sensin da, devenin boynu uzun ayakları değul !!!
 
Sevgili oğlum Temel... Senin hızlı okuyamadığını bildiğim için mektubu yavaş yavaş yazıyorum...
Artık senin büyük şehre gittiğin sırada yaşadığımız evde yaşamıyoruz. Baban bir gazetede, "İnsanların
başına genellikle evlerinin iki kilometre civarındaki bölgelerde kaza geldiğini" okumuş; o yüzden
taşındık...
Sana yeni adresi veremiyorum, çünkü yeni evimizde bizden önce oturan hemşehrilerimiz, taşınınca
adresleri değişmesin diye kapı numarasını söküp götürmüşler...
Bu evde garip bir çamaşır makinası var. Geçen gün içine dört gömlek koydum, çalıştırmak için
duvardaki zinciri çektiğimden beri bir daha gömlekleri göremedim.
Geçen hafta sadece iki kez yağmur yağdı. İlki üç gün, ikincisi ise dört gün sürdü...
Benden istediğin yeleği postaya verdim. Ancak, halan 'o koca düğmelerle paket çok ağır olur' deyince
düğmeleri kopartıp yeleğin cebine koyduk. Orada bulabilirsin...
Not: Sana biraz da para gönderecektim, ama zarfı bir kere yapıştırmış bulundum... Sevgiler... Annen
 
X