- 20 Mart 2016
- 937
- 1.031
-
- Konu Sahibi kralicetaci
- #1
Hanımlar kafam çok karışık.Birşeylerin yanlış gittiği kanaatindeyim.Hem kendi içimde hem de etrafımda. Umarım çok ayrıntıya girmeden açık bi şekilde özetleyebilirim durumumu.
Bundan 4 yıl önce tanıştık erkek arkadaşımla, tanıştığımız zamanlarda tam da istediğim gibi bir insandı.Her zaman ne istediğini bilen bir insan oldum ama hayatımıın her zaman istediğim gibi gitmediğini söyleyebilirim.Herneyse, tanıştığımız dönem erkek arkadaşım işi gücü olan sürekli çok hoş giyinen ekseriyetle mis gibi parfüm kokan resmen classy diye adlandırabiliceğimiz bir hal tavır ve yaşam biçimine sahipti. Bu kötü bi özellik mi bilmem fakat kendimden bir adım önde ilerleyen birini istemişimdir hep hayatımda.Etiket merakı demeyelim ama sadece böyle insanlardan yana tercihimi kullanıcağımı bilirdim.Nitekim o zamanlar ki hali tavrı duruşu sebebiyle bana göre tam da istediğim gibi biriydi. Fakat aradan yıllar geçti şu an yanımdaki adam o 4 yıl önce sevdiğim ve yanımda görmekten mutlu olduğum adam olmaktan çıktı.
Geçen bu seneler içerisinde kendi akrabaları içerisinde varolan yakın ilişkilerinden o veya bu sebeplerle koparak, yine kendi akrabaları içinde hayat tarzlarını çoğu insanın hiç onaylamicağı kadar boş beleş vasat insanlara yöneldi. Haliyle körle yatan şaşı kalkarmış misali o classy dediğim adam da geriye sadece kırıntılar kaldı desem yeridir.Artık parfüm kokmuyor, artık o saçma sapan bir kaç akrabası ile takıla takıla alışmış olduğu günlük 1-2 birasını içiyor haliyle bira kokuyor. Eski bakımlı ve kaliteli yaşam tarzından da geriye şimdiki ortamına ayak uydurması sebebiyle akşam vakitlerinde arabayı kenara çekmeli bira içmeli sohbet etmeli bir adam haline döndü.
Hiç bir konuda aşırılıktan hoşlanmam.Ve çoğu konuda ortalama seyreden durumlarda bana zor gelmez şikayetçi olmam yani. Ya da ben öyle sanıyordum.Buna alkol konusuda dahil. Gerçi benim yakındığım mesele günde içtiği 1-2 birası değil, geriye kalan bira kokusu. Artık parfüm kullanmıyor oluşu. Gerçi hep bu noktaya değindim biraz daha geniş bakmak gerekirse olaya, eskiden çalışırken şikayet etmezdi, hiç uyumadan sabah işe gittiğini bilirim.Zaten gözümüde bu halleri boyamıştı.Çünkü babasının şirketi ve gitmese dahi kimse ona neden gelmedin demeyeceği halde uyumadan işe giderdi.Şimdi mızmızda mızmız. İfrit olmaya başladım.
Bazen güzellikle bazen kırıcı bi üslupla kaliteyi çok düşürdüğünü artık takındığı yaşam biçiminden hoşlanmadığımı ifade etmeme rağmen pek değişen birşey olmadı. Kendisi iyidir hoştur pek romantizm dolu efsane bir adam olmasa da ilgisini ve sevgisini sürekli belli eden bu zamana kadar da bu konuda hiç bir eksiklik yaşatmayan bir adam.Ama benim onu tercih etmiş olmamdaki sebeplerin çoğunu aldı götürdü. Nekadar katılırsınız bilmiyorum, ama kötü bir mekanda 4 çeşit yemek yemek yerine, doğru düzgün bir yerde bir çorba içip kalkmayı tercih edenlerdenim. Hayat standardına ve yapılan tercihlere önem veririm.Bu yüzden erkek arkadaşımın bu kaliteyi hiç etmiş olma durumu beni deli ediyor.Fakat bu bir ayrılık sebebi olabilir mi onu bir türlü çözemedim.
İşin en can alıcı ve kötü tarafına gelicek olursak, bu aralar bir arkadaş ortamında tanışmış olduğum ve gerek hukuk fakültesinde okuyor oluşu gerek yaşam tarzı ve az öncede belirttiğim gibi classy duruşu sebebiyle oturup kalkıp ne hoş çocuk ya dediğim biri var şimdi.Durduk yere.4 yıldır varolan bir ilişkinin üzerine.Ve bu durumdan hiç hoşnut değilim çünkü doğru bulmam bu tarz şeyleri fakat bu durumdan yine de kendi erkek arkadaşımı sorumlu tutuyorum.Bu tarz şeylere gösterdiğim önemi açık açık belirtmeme rağmen arabayı sağa çekip oturup sohbet etmeli parfüm kokusundan tamamen kopmuş çalışırken öfleyip pöfleyip yoruldum diyen giydiği gömleğin ütüsüne şekline dikkat eden tavrından geriye yeller esen bir adama dönüşmesindenn dolayı çok mutsuzum. Ve ne yapıcağımı bilemiyorum. En son az önce yine o evde 3 çocuğunu annesiyle tek başına bırakıp maaşı aldığı gibi sabahlara kadar içip eve yuvarlanarak dönen akrabası ile ''mecburiyet'' diye tabir ederek görüşmeye gidicek olması üzerine hiç yapmadığım bişeyi yaparak ''onunla görüşmeni istemiyorum kalite yerlerde artık'' dedim. Ki akrabalarla ilgili ''görüşme'' kelimesini iki tarafında dile getirmesine aşırı karşı bi insandım yanlış bulurum yani. En nihayetinde ''aşkım tanışınıcak zaten biliyosun çağırdı gitmesem ayıp olur abimdir'' falan diye zırvalaması üzerine telefonu suratına kapattım. Kendimide buraya attım. Sizin fikir ve göstereceğiniz yolu yöntemi merakla bekliyorum....
Bu arada bilmeyenler için ayrıntı, 23 yaşındayız ikimizde.Ben üniversite okuyorum, erkek arkadaşım ailesinin varolan işyerleri sebebiyle üniversite yerine onlardan birinde çalışmayı tercih etti.Bu anlamda bir sakıncası yok, ben bir adamın diplomasına değil çalışkan olup olmamasına , tuttuğunu koparan bir adam olup olmamasına bakarım.
Bundan 4 yıl önce tanıştık erkek arkadaşımla, tanıştığımız zamanlarda tam da istediğim gibi bir insandı.Her zaman ne istediğini bilen bir insan oldum ama hayatımıın her zaman istediğim gibi gitmediğini söyleyebilirim.Herneyse, tanıştığımız dönem erkek arkadaşım işi gücü olan sürekli çok hoş giyinen ekseriyetle mis gibi parfüm kokan resmen classy diye adlandırabiliceğimiz bir hal tavır ve yaşam biçimine sahipti. Bu kötü bi özellik mi bilmem fakat kendimden bir adım önde ilerleyen birini istemişimdir hep hayatımda.Etiket merakı demeyelim ama sadece böyle insanlardan yana tercihimi kullanıcağımı bilirdim.Nitekim o zamanlar ki hali tavrı duruşu sebebiyle bana göre tam da istediğim gibi biriydi. Fakat aradan yıllar geçti şu an yanımdaki adam o 4 yıl önce sevdiğim ve yanımda görmekten mutlu olduğum adam olmaktan çıktı.
Geçen bu seneler içerisinde kendi akrabaları içerisinde varolan yakın ilişkilerinden o veya bu sebeplerle koparak, yine kendi akrabaları içinde hayat tarzlarını çoğu insanın hiç onaylamicağı kadar boş beleş vasat insanlara yöneldi. Haliyle körle yatan şaşı kalkarmış misali o classy dediğim adam da geriye sadece kırıntılar kaldı desem yeridir.Artık parfüm kokmuyor, artık o saçma sapan bir kaç akrabası ile takıla takıla alışmış olduğu günlük 1-2 birasını içiyor haliyle bira kokuyor. Eski bakımlı ve kaliteli yaşam tarzından da geriye şimdiki ortamına ayak uydurması sebebiyle akşam vakitlerinde arabayı kenara çekmeli bira içmeli sohbet etmeli bir adam haline döndü.
Hiç bir konuda aşırılıktan hoşlanmam.Ve çoğu konuda ortalama seyreden durumlarda bana zor gelmez şikayetçi olmam yani. Ya da ben öyle sanıyordum.Buna alkol konusuda dahil. Gerçi benim yakındığım mesele günde içtiği 1-2 birası değil, geriye kalan bira kokusu. Artık parfüm kullanmıyor oluşu. Gerçi hep bu noktaya değindim biraz daha geniş bakmak gerekirse olaya, eskiden çalışırken şikayet etmezdi, hiç uyumadan sabah işe gittiğini bilirim.Zaten gözümüde bu halleri boyamıştı.Çünkü babasının şirketi ve gitmese dahi kimse ona neden gelmedin demeyeceği halde uyumadan işe giderdi.Şimdi mızmızda mızmız. İfrit olmaya başladım.
Bazen güzellikle bazen kırıcı bi üslupla kaliteyi çok düşürdüğünü artık takındığı yaşam biçiminden hoşlanmadığımı ifade etmeme rağmen pek değişen birşey olmadı. Kendisi iyidir hoştur pek romantizm dolu efsane bir adam olmasa da ilgisini ve sevgisini sürekli belli eden bu zamana kadar da bu konuda hiç bir eksiklik yaşatmayan bir adam.Ama benim onu tercih etmiş olmamdaki sebeplerin çoğunu aldı götürdü. Nekadar katılırsınız bilmiyorum, ama kötü bir mekanda 4 çeşit yemek yemek yerine, doğru düzgün bir yerde bir çorba içip kalkmayı tercih edenlerdenim. Hayat standardına ve yapılan tercihlere önem veririm.Bu yüzden erkek arkadaşımın bu kaliteyi hiç etmiş olma durumu beni deli ediyor.Fakat bu bir ayrılık sebebi olabilir mi onu bir türlü çözemedim.
İşin en can alıcı ve kötü tarafına gelicek olursak, bu aralar bir arkadaş ortamında tanışmış olduğum ve gerek hukuk fakültesinde okuyor oluşu gerek yaşam tarzı ve az öncede belirttiğim gibi classy duruşu sebebiyle oturup kalkıp ne hoş çocuk ya dediğim biri var şimdi.Durduk yere.4 yıldır varolan bir ilişkinin üzerine.Ve bu durumdan hiç hoşnut değilim çünkü doğru bulmam bu tarz şeyleri fakat bu durumdan yine de kendi erkek arkadaşımı sorumlu tutuyorum.Bu tarz şeylere gösterdiğim önemi açık açık belirtmeme rağmen arabayı sağa çekip oturup sohbet etmeli parfüm kokusundan tamamen kopmuş çalışırken öfleyip pöfleyip yoruldum diyen giydiği gömleğin ütüsüne şekline dikkat eden tavrından geriye yeller esen bir adama dönüşmesindenn dolayı çok mutsuzum. Ve ne yapıcağımı bilemiyorum. En son az önce yine o evde 3 çocuğunu annesiyle tek başına bırakıp maaşı aldığı gibi sabahlara kadar içip eve yuvarlanarak dönen akrabası ile ''mecburiyet'' diye tabir ederek görüşmeye gidicek olması üzerine hiç yapmadığım bişeyi yaparak ''onunla görüşmeni istemiyorum kalite yerlerde artık'' dedim. Ki akrabalarla ilgili ''görüşme'' kelimesini iki tarafında dile getirmesine aşırı karşı bi insandım yanlış bulurum yani. En nihayetinde ''aşkım tanışınıcak zaten biliyosun çağırdı gitmesem ayıp olur abimdir'' falan diye zırvalaması üzerine telefonu suratına kapattım. Kendimide buraya attım. Sizin fikir ve göstereceğiniz yolu yöntemi merakla bekliyorum....
Bu arada bilmeyenler için ayrıntı, 23 yaşındayız ikimizde.Ben üniversite okuyorum, erkek arkadaşım ailesinin varolan işyerleri sebebiyle üniversite yerine onlardan birinde çalışmayı tercih etti.Bu anlamda bir sakıncası yok, ben bir adamın diplomasına değil çalışkan olup olmamasına , tuttuğunu koparan bir adam olup olmamasına bakarım.