Cemoos çok şeyler yapılabilirdi deprem 10 ili etkiledi tamam büyük bir deprem ama depremin bu kadar yıkıcı olması büyüklüğü değil evlerin ya yönetmeliklere uygun yapılmaması veya yönetmeliklerin etrafından dönerek yapılması, kimse benim suçum değil demesin herkes suçlu, hiçbir partiyi ayırmayacağım çünkü 10 ilin büyükşehirleri ilçe belediyeleri farklı farklı partilerin valla tüm siyasetçilerden de gına geldi, herkes kendine çevirmeye çalışıyor durumu, ben depremzedelere üzülüyorum, orada çalışan gönüllülere, askerlere polislere ve halkın kendisinedir tüm saygım ve sevgim, yaralanan da yaraları saranda halkın ta kendisi.
Öte yandan sadece japonya değil depremin yıkıcılığına çözüm üreten başka ülkeler de var, demek ki yasalar, yönetmelikler, denetimler doğru yapılıyor, demek ki siyaset üstü bakıyorlar ciddiye alıyorlar bu konuyu.
Bir kere önce imar barışı, tarla vasfını yitirmiş tarlaları imara açma vs vazgeçeceğiz, herkes işini doğru yapacak, zemini en fazla 3 katı kaldıran yerlere 20 kat bina dikmeyeceğiz, yapı denetimlerin işini ahlaklı yapanları ayrı, müteahhitle çay içerken imza atan yapı denetimleri kapatacağız, belediyeden izin alan müteahhitlere nasılsa benim orada dayım var rahatlığı verilmeyecek, belediyeden alamadığı izni bakanlıktan hallederim diyemeyecek.
Bugünlerde yine İstanbul depremi konuşuluyor, insanlar korkudan konu açmış, neden ? Çünkü bu çark öyle bir hale getirilmiş ki kimse evine güvenemiyor, bu ne demek biz en kıymetli duygulardan birini güven duygusunu kaybetmişiz, ne evlerin zeminine, ne yapana, ne denetleyene, ne izinleri verenlere, ne imara açanlara kimseye güvenemiyoruz.
Japon vatandaş 9 şiddetindeki depremde evinde otururuyor, biz merdivenlere koşarken ölüyoruz, işin komik tarafı günlerdir haarp konuşuyorlar tvde, halka da bilmem kaç yılında ABD’li birinin cam fanusta yaptığı ses dalgalı deneyini kanıt diye gösteriyorlar, hiçbiri de sormuyor 1999 depreminde Tavşancıl ve 6 Şubat da yaşadığımız bu afet de Erzin neden yıkılmadı?
Çok yazdım ama günlerdir cidden çok şiştim, çözüm önce biz bilinçleneceğiz evin mutfağını, salonun metrekaresini sorgulamak yerine zemin etüdü yaptıracağız, gerekirse gerçekten bağımsız bir firmaya evin sağlamlığını kontrol ettireceğiz, sonra bu bilincin tüm bürokratlara, siyasilere yayılmasını ısrarla talep edeceğiz.
1999’daki deprem sonra ne oldu biliyor musunuz? Tam 1 yıl sonra istanbuldan yola çıktık arabalıdan Yalova’ya inince sağımızda kalan yol kenarındaki deprem hasarlı evler makyajlanıyordu, ne kadar ironiktir ki biz yahu böyle şey olur mu diye giderken Bursa istikametinde bir tepe vardır 17 Ağustos anıtı gibi bir yerdi orası “17 AĞUSTOS UNUTMAYACAĞIZ” yazıyordu ama makyajlanan binalara bakarsanız çoktan unutulmuştu.