- 10 Eylül 2011
- 5.610
- 22.479
- 598
Aşağıdaki videoyu izleyerek sitemizi ana ekranınıza web uygulaması olarak nasıl kuracağınızı öğrenebilirsiniz.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda mevcut olmayabilir.
Bence konu fake nereden okursan elinde kalıyor konu sahibi öğretim üyesi eşi neler yapıyor hala evliliğe devam kedi olsa o evden kacar inanmadım
Hepsini okumadan da kan beynime sıçradı şu an. Başran ayağa falso olan bu adamla daha ne yapıyorsunuz? Boşayın gitsin! Kendi kazancınızı keşke ayrı bir şekilde değerlendirseydiniz. Baba ,oğul ,kaynana birbirinden beter. Bu ne açlık, bu ne şerefsizlik. Oyyy, sinirlerim hopladı resmen! Ne diyeyim bacım sana ne? Adamın ilk falsosunda kendi hesabını ayrı tutacaktın, çocuk yapmayacaktın. Biraz daha gözlemleyip baktın olmuyor boşayacaktın. İnşallah bu kocanın yanına kar kalmaz, hukuki bir yaptırımı var. Paranız ortaksa sizden habersiz nasıl kullandı. Siz neden takip etmediniz? Sinirden kasılıp kaldım resmen yaaa!Herkese iyi geceler kızlar
Ben tam 10 yıllık evli 4 yaşında bir çocuk annesi ve 24 haftalık hamileyim. Öğretim görevlisiyim ve ayrıca özel ders veriyorum eşim ise inşaat mühendisi. Çok ama çok severek üniversite yıllarında başlayan beraberliğimizi 10 yıl önce evlenerek maalesef felaketlerin başlangıcına imza attık. İlk zamanlar üzümün çöpü armutun sapı gibi aileler ile ilgili problemler yaşadık. Bu problemler beni korkuttuğu için ve akedemik kariyerim nedeniyle ilk yıllar çocuk istemedim. Evliliğimin 5. Yılında artık bazı şeyler daha iyi yoluna girmişken oğluma hamile kaldım. Daha doğrusu ben yoluna girdiğini sanmışım
Eşim birçok erkek gibi ailesine çok düşkündü çok sorun etmedim çünkü bende aileme düşkünüm ama ailesi ile aramızda bir denge kuramadı. Hamileliğimin ortalarında annesi yine üzümün çöpü armutun sapı ile sorun çıkararak benim kendisini evden kovduğumu iddia etti(asla öyle birşey olmadı) Kendisi mutlulugumuzdan çok mutlu olmayan bir kayınvalide olduğu için herşey yolunda giderken bozmak için dönem dönem böyle şeyler yapmıştır. Bunun üzerine eşim ile çok büyük kavgalar ettik eşim gidip annesinden özür dilemediğim taktirde beni boşayacağını bu işin dönüşü olmayacağını söyledi günlerce haftalarca huzursuz bir ortamda kavga gürültü ile defalarca kanama geçirerek hastanelere kaldırıldım. Eşim en son senin öyle birşey yapmadığına yapmayacağına da eminin ama özür dile benim için kapatalım meseleyi deyince pisi pisine gidip özür dilemedim ama o mahiyette bir savunma ile evlerine gittim.
Neyse herşey tatlıya bağlandı sanırken ben meğer bizim kavga ettiğimiz dönemde eşim biriktirdiğimiz para ile bir arsa almış ve bu arsayı benim haberim olmadan babasının adına yapmış. Ben bunu oğlumu doğurduktan 15 gün sonra öğrendim. Annemlerin evindeydim eşimi aradım başta inkar etsede sonradan kabul etti amacının mal kaçırmak olmadığını falan filan söyleyip saçmaladı. Ben 20 gün geri dönmeyincede baba evime gelip eve dönersem herşeyi 15 gün içinde düzelteceğini arsayı babasının üstünden alıp kendi veya benim adıma çevireceği sözünü vererek beni ve oğlumuzu aldı. Fakat o arsa ne 15 gün sonra ne 15 ay sonra babasının adından alınmadı ve bizim üzerimize geçmedi. Tabi biz bunun için hemen hemen hergün kavga ediyor hayatımızın güzel geçmesi zamanları zehir zemberek yaşıyorduk. Annesi ve babası çoğu kavgamıza müdahil oluyor annesi oğluna şu kadının dünya malı için yaptığına bak bırak gitsin gibisinden ucuz laflar ediyor baygınlıklar lahusa halimle baygınlıklar geçirmeme neden oluyordu
Aradan bir yıldan fazla zaman geçince bu işin benden başka kimseye zarar vermediğini düşünerek çocuğumunda çok küçük olması nedeniyle kocayı boşamayı göze alamayarak ( aynı zamanda maalesef ki çok sevdiğim için ) konuyu kapatıp birdaha açmayacağımı ama birdaha böyle bir şey olursa bunun geri dönüşünün olmayacağını söyledim eşime.
Aradan 3,5 yıl geçti eşimin bana yeni bir sürprizi vardı. Arsaya bina dikip yap sat işine girmiş ve binadaki arakat daireyi yine babasının adına yapmış ve ekstradan o civarlara yakın bir arsa daha almış ve tabiki yine babasını adına. Bu arada eşimin babası günlükçü olarak inşaat işçisi 40 yıllık evli ve sadece 40 yılda yapabildiği bir ev ve araba alabilmek normal olarak.
Bu defa tabiki önceki seferden çok daha fevri davranarak annesi ve babasıyla önce konuşmaya gittim ( eşim evde yoktu şehir dışında çalışıyordu o dönemde ) önceki sefer ne anneye nede babaya siz nasıl böyle birşeye ortak oldunuz diye hesap sormamış hatta onlara konuyu açmamıştım arada kavgalarımıza kendileri katılırlardı :) Eşimin annesini arayarak herşeyi öğrendiğimi konuşmaya oraya gideceğimi söyledim. Gittiğimde kayınvalidem kayınpederimi banyoda olduğunu kendisi ile konuşmamı söyleyince :) ve benim bu durumu daha önce kabul ettiğimi şimdi neden kurdurduğumu söyleyince ben gerçekten kudurdum ve aramızda çok hoş olmayan konuşmalar silsilesi başladı
Not: çok uzadı kusura bakmayın devamı aşşağıda
Onlarda bunu istiyor zaten elimi kolumu sallayarak gidersem Emin'im ki boşanmaya yanaşır ama talep edersem birşeyler yine ağlama sızlama başlar. Bu arada kendisinin sigortası asgari ücret üzerinden yatıyor. Altındaki araba şirket arabası. Benim maaşım gerçek miktardan sigorta yatıyor ve araç benim adıma yani borçlu bile çıkmak var işin sonunda
Eşim şehir dışındaydı tabi bu hemen hemen eşim ilede eş zamanlarda telefon kavgası yapıyoruz. Bana tehditler savuruyor. O insanları üzecek birşey ( anne babasını ) söylersem beni pişman edeceğini filan söylüyor. Olaylardan 1 hafta sonra baktım ki ne gelen ne giden ne arayan nede soran var 30 mayıs 2017 tarihinde boşanma davası için avukat ile anlaştım.
3 gün sonra davanın açıldığını e devletten görünce eşime davanın açıldığını uzamaması için kendisininde dilekçeye cevap yazmasını söyleyince aynı günün akşamı bulunduğu şehirden ilk uçak ile çıkıp geldi. Ağlayıp sızlayıp ( mecazen söylemiyorum) beni çok sevdiğini herşeyi düzelteceğini herşeyi yoluna koyacağını :) falan filan işte
Aradan üç gün geçtikten sonra önce boşanma davasını çekmem koşulu ile düzelteceği yönünde kıvırmaya başladı ve yine kıyametler koptu 4 yaşındaki oğlumu alıp annesine gitti ( çocuğu kaçırdı yani ) bende arabaya atlayıp hemen annesinin evinin yolunu tuttum. Tabi ben gitmeden gideceğimi tahmin edip güvenliğe arabamın plakasını verip içeri almamalarını söylemişler. Güvenlik kem küm edince öyle bir yetkilerinin olmadığını o sitenin spor salonuna kayıtlı olduğum kartı gösterip içeri girdim sitenin bahçesinde kaçmak üzere arabaya doluşuyorlardı oğlumu vermezsen polis ile gelirim diyince eşim olacak kişi annesine güvenliği aramadın mı sen arada şu karıyı atsınlar diye bağırınca annesi güvenliğe doğru yol aldı. Eş kişiside oğlumu arabasının ön koltuğuna oturtup araç ile üstüme sürdü ve dizlerime çarptı. Ve beni öyle bırakıp basıp gitti.Sonradan üstüme sürdüğünü inkar edecek ve arabayı ileri geri manevra yapmak için sürdğünnü iddia edecek tabiki
155 polisi aradım adresi verdim bir saatten fazla geçti ama gelen giden olmadı. Sağ dizimde hafif sıyrıklar vardı. Polis gelmeyince güvenlik tutanak tuttu ve ben bağlı olduğumuz semtin aile içi şiddete bakan karakoluna gittim. Durumu anlattım polisler darp raporu aldığım taktirde adam öldürmeye teşebbüsten en az 6-8 sene yatacağını söyleyince ben bunu çocuğum için çocuğumun babasına yapmayacığımı ama aynı zamanda bana Zarar vermesinden de korktuğumu söyleyince çarptı olarak değil üstüme sürdü olarak kayıt aldılar. Böylece korkutmak maksadıyla tehdit davası açılacaktı. Ve muhtemelen 5 yıl başka suça karışmamak şartı ile ceza almayacaktı.
Polisler ben henüz karakoldayken eşimi arayıp karakola gelmesini isteyip gelmediği taktirde bir saat içerisinde evine geleceklerini söyleyip beni karakoldan eve yolladılar. Sen eve git iki saat sonra çocuğu ondan alıp sana getiricez dediler. Çocuğun polis ile gelmesini istemediğimi söyledim. Hatta rica ettim oda gelirken çocuğu getirmesin diye söylemelerini ama maalesef oğlumu alıp karakola gitmiş. Tabi orda herşeyi inkar etmiş çocuğuda getirip hemen bana verip evden bir müddet ayrılacağını söylemiş.( kendisi çok tatlı dillidir ki o dil ile senelerdir ayakta uyutuluyorum)
Eve getirdi çocuğu içeri girme lütfen demem ile boynuma sarılıp ağlamaya başladı :)
Yine herşeyi düzelticem seni çöm seviyorum sana zarar vereceğime ölseydimler havalarda uçuşurken tekrar mecazi anlamda olmayan gerçek bir ayaklarıma kapanma ağlama sızlama silsilesi. Üstüne oğlumuzda gelip anne ne olur babamı bu defa affet diyince ben yelkenleri yine indirdim. Muhtemelen yolda çocuğa o öğretti
Yapıyorum yaptım yapacağım düzelteceğim herşey zaten senin resmî olarakta sana devredeceğim diye diye korunurken 8 haftalık hamile olduğumu öğrendim. Dünyam başıma yıkıldı psikolojik olarak hiperemesiz gravidaium denen gebelik hastalığı nedeniyle 16. Haftaya kadar hastanelere yatıp çıktım. İstenmeyen gebeliklerde çokça olurmuş. Ama eş kişisi bu gebelikten çok mutluydu. Hiç bir zaman sonlandırmayı düşünmedi lafını bile ettirmedi. Türkiye şartlarında zaten o iş tek başına oömuyormuş.illa eşin izni olmalıymış. Toparlandım 16. Haftadan sonra gün gün daha iyiye gittim. Kaybettiğim 6 kiloyu aldım ve eş kişisiyle yeni bir konuşma yaptık. Artık büyük bir aile olduğumuzu abes bir şey istemediğimi saçma sapan yaptığı şeyi düzeltip doğru olanı yapmasını istedim oda en geç 1 Nisa'na kadar düzelteceğini söyledi
Cuma günü yani 30 mart günü eve suratı beş karış yerde ve alkollü geldi benle hiç konuşmadı hiç hal hatır sormadı bende alkol aldığı için uzak durduğunu düşünerek ve tartışmak istemediğim için erkenden gidip uyudum. Ertesi sabah aynı tavrına devam edince bu tavrının sebebi nedir hem eve geç saatte hem alkollü geliyorsun hemde sen mi tavır yapıyorsun diye sorunca dünden beri derdin ne diye sormuyor neyin var demiyorsun bak gör seni buna nasıl pişman edeceğim diyip kapıyı çarpıp çıktı
Gün boyu telde kavga ettik tabi ben yine verdiği söz tarihinin geldiğini ama sözünü tutmamak için bahaneyle kavga çıkarmaya çalıştığını düşünüyorum. Akşam o bana sen evden git ben ona sen evden git diye diye baya kavga gürültü koptu. Ama hala trip ve tavır nedenini öğrenebilmiş değilim soruyorum neymiş derdin diye söylemiyor aldı valizini ve 24 haftalık hamile beni evde 4 yaş çocuk ile bırakıp gitti.
Bugün öğrendim ki trip tavır ve suratının nedeni annesi hastaymış. Kafa tasına yakın 1 cm lezyon gözlenmiş. Bu arada mayıs ayından bu yana ailesi ile konuşmuyoruz biz. Eşim her gün uğrar oğlum iki günde bir oradadır ama biz konuşmuyoruz.
Şimdi burda benim suçum ne bunca şeye rağmen ayakta tutmaya çalıştığım evlilik. Daha fazla uğraşmayıp bu defa boşama yolunda ilerleyeceğim. Bunca şey çok yordu. Benim birikimim benden gizli neden babası adına yapılor. Çok yoruldum artık bu meydan muharebesinden
Yıllardır bu foruma üyeyim geçmiş mesajlarıma bakabilirsiniz. Neden böyle birşey uydurayım ki. Öğretim üyesi olmak çok güçlü ve yıkılmaz anlamına gelmiyor. Hatta ve hatta bu ülkede en çok ailevi sorun yaşayanlar biz öğretim üyeleri doçentler proflardır. Çoğunun mutsuz huzursuz bir evliliği vardır veya boşanmıştır. Ben boşanmayı beceremeyenlerdenim. Hayatın bir alanında kariyer yapmayı her alanda başarılı olmak diye görmek yanlış. Bizler eşlerimizden tahsilli olsak sorun olmasak sorun daha çok kazansak sorun daha az kazansak sorun. Annelikten başka hiçbir yetisi olmayan kadınlar bizlerden çok daha başarılı beceriklidir evlilik konusundaBence konu fake nereden okursan elinde kalıyor konu sahibi öğretim üyesi eşi neler yapıyor hala evliliğe devam kedi olsa o evden kacar inanmadım
Keşke boşamak herkesinki kadar benim içinde kolay olsa. Ben cidden korkuyorum. Bir orta yol arıyorum en zararsız şekilde kurtulmak istiyorum. Bunu yaparken çocuklarımın hakkınıda almak istiyorum ama öyle bir yol pek mümkün görünmüyorSizin suçunuz adama sürekli eve t deyip inanmanız şimdide boşayın gitsin ne köy olur ne kasaba yoksa ömrünüzun sonuna kadar çalıştıklarınız kayinbabankza ve onun çocuklarına kalır sizin cocuklariniza da çöp kalmaz
Bebeği öğrendiğimde evet dünyam başıma yıkıldı. Temmuz annelerinden tanıyorsan ne kadar zorlu bir hamilelik geçirdiğimi biliyorsundur. Hepsinin bir sebebi var. 7. Haftası dolana kadar kalp atışlarını duymamadık ve kalp atışını duymadan kürtaj olmayacağını gebeliğin geç döllenme dış gebelik kimyasal gebelik olabileceğini söyledi doktorlar. Kalp atışlarını duyunca aldırmak isteyince eşimin gelip imza atmasını istediler. Oda böyle birşeye katiyen yanaşmadı ve çok mutlu olup bir dediğimi iki atmedi. Dünyanın en merhametli insanı rolüne büründü. Bu defa yapacak birşey kalmayınca bebek için endişelendim. Hala çok endişeliyim. Down sendromu riski heryerden patlak veriyor.Seni temmuz annelerinden tanıyorum. Belki sonucu değiştirmeyecek ama neden bebeği öğrendiğimde 8 haftalık dünya başıma yıkıldı falan diyorsun ki.
Oysa adetin henüz geçmişken öğrenmiştim gebeliğini. Hatta kalp atışını duyabilmek için heyecanlanmıştın falan.
Burda neden aldırmadın diyenlerden mi çekindiğin için haftasını büyük söyledin bilmiyorum ama hayat senin hayatın.
10 çocuğunda olsa bu adamı sırtında taşıma.
Anlatamadım sanırım. Üzerime araba sürdüğü için şikayetçi oldum sadece darp raporu almadım. Ama yinede savcılık araba öldürücü silah aleti sayıldığından tehdit nedeniyle arabayı üstüne sürmekten değil öldürmeye teşebbüs nedeniyle arabayı üstüne sürmekten dava açtı. Bu ay sonu ikinci duruşma var.Hatalısınız, üzerinize araba süren adamdan şikayetçi olmadığınız için
Her seferinde aynı hatayı affettiğiniz için hatalısınız
Çocuğunuzun babası hapis yatsın bir şey olmaz, ya size ya da çocuğa zarar verirse ne olacak
Ortada bir evlilik yok ki ayakta tutmaya çalışıyorsunuz, adam sizin kazancınızı, hakkınızı çalmış, doğmuş ve doğacak olan evladı umurunda değil, siz evlilik kurtarmaya çalışıyorsunuz. Yapmayın, kendinize bunu reva görmeyin, aklı başında eğitimli insansınız , çocuklarınıza bu kötülüğü yapmayın lütfen
Herkese iyi geceler kızlar
Ben tam 10 yıllık evli 4 yaşında bir çocuk annesi ve 24 haftalık hamileyim. Öğretim görevlisiyim ve ayrıca özel ders veriyorum eşim ise inşaat mühendisi. Çok ama çok severek üniversite yıllarında başlayan beraberliğimizi 10 yıl önce evlenerek maalesef felaketlerin başlangıcına imza attık. İlk zamanlar üzümün çöpü armutun sapı gibi aileler ile ilgili problemler yaşadık. Bu problemler beni korkuttuğu için ve akedemik kariyerim nedeniyle ilk yıllar çocuk istemedim. Evliliğimin 5. Yılında artık bazı şeyler daha iyi yoluna girmişken oğluma hamile kaldım. Daha doğrusu ben yoluna girdiğini sanmışım
Eşim birçok erkek gibi ailesine çok düşkündü çok sorun etmedim çünkü bende aileme düşkünüm ama ailesi ile aramızda bir denge kuramadı. Hamileliğimin ortalarında annesi yine üzümün çöpü armutun sapı ile sorun çıkararak benim kendisini evden kovduğumu iddia etti(asla öyle birşey olmadı) Kendisi mutlulugumuzdan çok mutlu olmayan bir kayınvalide olduğu için herşey yolunda giderken bozmak için dönem dönem böyle şeyler yapmıştır. Bunun üzerine eşim ile çok büyük kavgalar ettik eşim gidip annesinden özür dilemediğim taktirde beni boşayacağını bu işin dönüşü olmayacağını söyledi günlerce haftalarca huzursuz bir ortamda kavga gürültü ile defalarca kanama geçirerek hastanelere kaldırıldım. Eşim en son senin öyle birşey yapmadığına yapmayacağına da eminin ama özür dile benim için kapatalım meseleyi deyince pisi pisine gidip özür dilemedim ama o mahiyette bir savunma ile evlerine gittim.
Neyse herşey tatlıya bağlandı sanırken ben meğer bizim kavga ettiğimiz dönemde eşim biriktirdiğimiz para ile bir arsa almış ve bu arsayı benim haberim olmadan babasının adına yapmış. Ben bunu oğlumu doğurduktan 15 gün sonra öğrendim. Annemlerin evindeydim eşimi aradım başta inkar etsede sonradan kabul etti amacının mal kaçırmak olmadığını falan filan söyleyip saçmaladı. Ben 20 gün geri dönmeyincede baba evime gelip eve dönersem herşeyi 15 gün içinde düzelteceğini arsayı babasının üstünden alıp kendi veya benim adıma çevireceği sözünü vererek beni ve oğlumuzu aldı. Fakat o arsa ne 15 gün sonra ne 15 ay sonra babasının adından alınmadı ve bizim üzerimize geçmedi. Tabi biz bunun için hemen hemen hergün kavga ediyor hayatımızın güzel geçmesi zamanları zehir zemberek yaşıyorduk. Annesi ve babası çoğu kavgamıza müdahil oluyor annesi oğluna şu kadının dünya malı için yaptığına bak bırak gitsin gibisinden ucuz laflar ediyor baygınlıklar lahusa halimle baygınlıklar geçirmeme neden oluyordu
Aradan bir yıldan fazla zaman geçince bu işin benden başka kimseye zarar vermediğini düşünerek çocuğumunda çok küçük olması nedeniyle kocayı boşamayı göze alamayarak ( aynı zamanda maalesef ki çok sevdiğim için ) konuyu kapatıp birdaha açmayacağımı ama birdaha böyle bir şey olursa bunun geri dönüşünün olmayacağını söyledim eşime.
Aradan 3,5 yıl geçti eşimin bana yeni bir sürprizi vardı. Arsaya bina dikip yap sat işine girmiş ve binadaki arakat daireyi yine babasının adına yapmış ve ekstradan o civarlara yakın bir arsa daha almış ve tabiki yine babasını adına. Bu arada eşimin babası günlükçü olarak inşaat işçisi 40 yıllık evli ve sadece 40 yılda yapabildiği bir ev ve araba alabilmek normal olarak.
Bu defa tabiki önceki seferden çok daha fevri davranarak annesi ve babasıyla önce konuşmaya gittim ( eşim evde yoktu şehir dışında çalışıyordu o dönemde ) önceki sefer ne anneye nede babaya siz nasıl böyle birşeye ortak oldunuz diye hesap sormamış hatta onlara konuyu açmamıştım arada kavgalarımıza kendileri katılırlardı :) Eşimin annesini arayarak herşeyi öğrendiğimi konuşmaya oraya gideceğimi söyledim. Gittiğimde kayınvalidem kayınpederimi banyoda olduğunu kendisi ile konuşmamı söyleyince :) ve benim bu durumu daha önce kabul ettiğimi şimdi neden kurdurduğumu söyleyince ben gerçekten kudurdum ve aramızda çok hoş olmayan konuşmalar silsilesi başladı
Not: çok uzadı kusura bakmayın devamı aşşağıda