- 15 Aralık 2015
- 1.823
- 4.606
- 133
- Konu Sahibi Esrin mine
- #1
Önceki konum aşağıdadır. Konuyu anlamak için önce onu okuyunuz.
Ben bu şahsı uyarmak, düzeltmek için mesajlar attım git konuş kendini anlat gibisinden. Ve cevap olarak "gelicem, babanla konuşucam, bu işi bitiricem" gibi mesajlar attı. Sanki durumdan sorumlu olan benmişim gibi. Neyse anneme anlattım. Gelsin konuşalım o çok şımardı gibi şeyler söyledi. Sonra annemle tartıştım. Eski defterler açıldı. Tüm kinimi döktüm. Ve ne oldu biliyor musunuz? Önce evli olduğum şahsa döktü saydı sonra laf döndü dolaştı bana geldi. Yine beni suçlayıp şeref namus nutuku okudu. Birazdan eş olacak şahıs gelecek ve o boşanma lafı edecekken annem olacak şahıs boşanmak falan yok diyecek. Yine kuyruğu üzerine oturan, suçlu bulunan, en kolay lokma yani ben olucam.
Nefret ediyorum bu insanlardan nefret ediyorum bu evden, nefret ediyorum bu dünyadan!
GÜNCELLEME
Merhaba, geçen gün olanları yazmak istedim. Çünkü çok doluyum, çok çaresizim. Evli olduğum şahıs geldi. Beni türlü türlü şeylerle suçladı. İftiralar attı, bire on kattı. Özel dahil herşeyi döktü. Hastaneye gidişlerimi bile söyledi. Diş hastanesine gidip 300 tl vermişim vs.
Her ne kadar bu kelimeyi kullanmayı istemesem de annem olacak kişi önce kızgınken yavaş yavaş yumuşadı, sonra da top bana döndü. Yine suçlu ben oldum. Hiçbir şey söylemedim, kendimi savunmadım. O gittikten sonra 2 gün daha o evde kalmak zorunda olduğum için odaya çekildim. Annem yaşıma başıma, yaşantıma, kendi hatalarına bakmadan bana küfürler beddualar hakaretler etti. Defalarca sen şeytansın, sen hainsin, sen suçlusun, sen delisin, kör ol, sakat ol, öl dedi. Taramalı tüfek gibi öyle hızlı öyle çok hakaretler etti ki ben de "sus neftet ediyorum senden" diye bağırdım. Sonuç olarak edepsiz ben oldum.
Bu işin böyle sonuçlanması beni hiç şaşırtmadı. 8 yıl önce beni bu adama verirken neler yaşadıysam aynı şeyleri yaşattılar. O zaman ne kadar kötü, ne kadar cahil ne kadar gaddarlarsa hala aynılar.
Bu olay iyi bile oldu. Çünkü ben pişman olduklarına, biraz olsun arkamda duracaklarına, durmasalar bile yarın kendi ayaklarım üzerinde durduğumda hiç olmazsa beni rahat bırakacaklarına inanmaya başlamıştım. Ama bu inancımda bu umudumda ne kadar aptallık ettiğimi çok iyi anladım. Normalde kocalar tehdit eder, "boşanırsan seni vururum, çocukları senden alırım" diye. Bana kocam değil annem söyledi bunları. "sen atanıp gidince mutlu olacağını mı zannediyorsun, bir kurşunluk işin var. Çocukları sana mı bırakacak, alacaklar o çocukları. Ben de destek olacağım ona" dedi. Tabii arada bir sürü küfür, hakaret var.
Velhasıl ilk günden bu yana hiçbir değişiklik yok. Ben eşten önce aile denen bu cahil ve gaddar sürüden kurtulmalıyım. Kesin olarak karar verdim. Bir daha asla yüzlerine bakmayacağım, seslerini duymayacağım. Anneme duyduğum nefret o kadar büyük ki. Keşke anasız babasız olsaydım. Keşke yetimhanede büyüseydim. Böylesinin varlığı yokluğundan bin kat daha acı.
Ben bu şahsı uyarmak, düzeltmek için mesajlar attım git konuş kendini anlat gibisinden. Ve cevap olarak "gelicem, babanla konuşucam, bu işi bitiricem" gibi mesajlar attı. Sanki durumdan sorumlu olan benmişim gibi. Neyse anneme anlattım. Gelsin konuşalım o çok şımardı gibi şeyler söyledi. Sonra annemle tartıştım. Eski defterler açıldı. Tüm kinimi döktüm. Ve ne oldu biliyor musunuz? Önce evli olduğum şahsa döktü saydı sonra laf döndü dolaştı bana geldi. Yine beni suçlayıp şeref namus nutuku okudu. Birazdan eş olacak şahıs gelecek ve o boşanma lafı edecekken annem olacak şahıs boşanmak falan yok diyecek. Yine kuyruğu üzerine oturan, suçlu bulunan, en kolay lokma yani ben olucam.
Şu an bu konuyu ellerim titreyerek yazıyorum. Durumumu bir kısmınız biliyor. Kısa bir özet geçeyim. Ailem tarafından 3 gündür tanıdıkları birine verildim. Annem bu işin baş mimarı. Benim istemediğimi bildiği halde psikolojik şiddetle, tehdit, hakaret, korkutmayla benden "evet" cevabını aldı. Çok iğrenerek, nefret ederek evlendim. 2 çocuğum oldu. Kısa sayılabilecek bir süreye kadar hiç umudum yoktu bu yüzden durumumu kabullenip herşey çok normalmiş gibi davrandım durdum. ama bir süre kaderime karşı çıktım ve önce biran evvel atanıp boşanmak için çalışmaya başladım.
Evli olduğum bu kişi en nefret ettiğim karakter çeşidine sahip. Yılışık, insanlarla samimiyetini ayarlayamayan, çevresine yaranmak için saçma sapan hareketler yapabilen biri. Bu karakterin bir sonucu olarak geçmişte ortak bir iş yaptığı biri ile de samimiyeti fazlaca ilerletip yediği içtiği ayrı gitmez olmuştu. Sonra bu kişi illegal bir işe bulaştı ve bu işin sonucunda öldü. Adamın ailesi yediği içtiği ayrı gitmeyen kişiyi yani evli olduğum şahsı suçladı. "Sen onu yönlendirdin senin yüzünden oldu" diyorlardı. Bu evli olduğum şahısın bir özelliği de kendini anlatması gereken hiçbir yerde anlatamaz. Kaçarak, konuşmayarak sorunların çözüleceğini zanneder. Bu ithamlara cevapsız kaldı adeta kaçtı. Aile de bu durumda iyice bilendi.
Kendisinden nefret ötesi iğreti duyduğum halde şunu söyleyebilirim ki bu şahsın ölümünde zerre kadar payı yok. Ne o söz konusu illegal olaya ne o kişinin bu olaya dahil olmasında hiçbir suçu yok. Tek suçu aşırı yılışık ve salak olması. Herkesle samimi olması. Ama işte hem ailenin intikam için deli gibi bir suçlu araması hem buldukları bu suçlunun korkaklığı yüzünden kendini anlatamaması yüzünden olay üzerine kaldı.
Ve şimdi öğrendim ki aile evli olduğum kişi için öldürme kararı almış. Şok olduğum kadar inanılmaz bir korku duydum. Kendisinin de zarar görmesini istemem, sonuçta çocuklarımın babası. Ama benim asıl korkum çocuklarımdan. Babalarıyla gezmeyi çok severler, sık sık dışarı çıkarır. Ya çocuklarım yanındayken bir zarar verirlerse ya o bize evlat acısı çektirdi biz de ona çektireceğiz derlerse? Çok zor ve korkunç bir haldeyim. Ailemin bana zarar verdiğini biliyordum ama bu kadarı çok fazla. Ben neyin bedelini ödüyorum. Bundan sonra bu korkuyla mı yaşayacağım?
Durumu evli olduğum şahsa anlatınca aşağıya eklediğim cevapları aldım. Bu adam akılsız, korkunç derecede saçma sapan bir insan. Kendisine üzükmeyi bıraktım, tehlikeye karşı bu şekilde saçma cevaplar veren biri herşeyi hakediyordur. Benim tek korlum çocuklarım.
Benim bu insandan çok çok hızlı bir şekilde kurtulmam lazım. Kpssye zaten başlamıştım, çok fazla çalışıp kazanacağım, boşanıp uzak bir şehre gideceğim. Ama kurtulmak da yetmiyor, çocuklarımı alıp götürememesi lazım. Benim elimde bu durumu kanıtlayacak bir delil yok. Mahkemeye durumu anlatıp çocuklarımı görüş günlerinde alıp götürmesine engel olabilir miyim?
Ben daha düne kadar boşanmak için ciddi bir bahane arıyordum bugün ise bu konuyu öğrendim. Yanlış bir şey mi diledim, kaderim mi bu kadar kötü bilmiyorum. Lütfen dua edin benim için. Tek istediğim en hafif tabirle bu saçma sapan dengesiz seviyesiz kişi yüzünden çocuklarım zarar görmesin. Ben çok sakin, saf, günahsız bir insandım, bana bu kadar bela bu kadar üzüntü çok fazla.
Nefret ediyorum bu insanlardan nefret ediyorum bu evden, nefret ediyorum bu dünyadan!
GÜNCELLEME
Merhaba, geçen gün olanları yazmak istedim. Çünkü çok doluyum, çok çaresizim. Evli olduğum şahıs geldi. Beni türlü türlü şeylerle suçladı. İftiralar attı, bire on kattı. Özel dahil herşeyi döktü. Hastaneye gidişlerimi bile söyledi. Diş hastanesine gidip 300 tl vermişim vs.
Her ne kadar bu kelimeyi kullanmayı istemesem de annem olacak kişi önce kızgınken yavaş yavaş yumuşadı, sonra da top bana döndü. Yine suçlu ben oldum. Hiçbir şey söylemedim, kendimi savunmadım. O gittikten sonra 2 gün daha o evde kalmak zorunda olduğum için odaya çekildim. Annem yaşıma başıma, yaşantıma, kendi hatalarına bakmadan bana küfürler beddualar hakaretler etti. Defalarca sen şeytansın, sen hainsin, sen suçlusun, sen delisin, kör ol, sakat ol, öl dedi. Taramalı tüfek gibi öyle hızlı öyle çok hakaretler etti ki ben de "sus neftet ediyorum senden" diye bağırdım. Sonuç olarak edepsiz ben oldum.
Bu işin böyle sonuçlanması beni hiç şaşırtmadı. 8 yıl önce beni bu adama verirken neler yaşadıysam aynı şeyleri yaşattılar. O zaman ne kadar kötü, ne kadar cahil ne kadar gaddarlarsa hala aynılar.
Bu olay iyi bile oldu. Çünkü ben pişman olduklarına, biraz olsun arkamda duracaklarına, durmasalar bile yarın kendi ayaklarım üzerinde durduğumda hiç olmazsa beni rahat bırakacaklarına inanmaya başlamıştım. Ama bu inancımda bu umudumda ne kadar aptallık ettiğimi çok iyi anladım. Normalde kocalar tehdit eder, "boşanırsan seni vururum, çocukları senden alırım" diye. Bana kocam değil annem söyledi bunları. "sen atanıp gidince mutlu olacağını mı zannediyorsun, bir kurşunluk işin var. Çocukları sana mı bırakacak, alacaklar o çocukları. Ben de destek olacağım ona" dedi. Tabii arada bir sürü küfür, hakaret var.
Velhasıl ilk günden bu yana hiçbir değişiklik yok. Ben eşten önce aile denen bu cahil ve gaddar sürüden kurtulmalıyım. Kesin olarak karar verdim. Bir daha asla yüzlerine bakmayacağım, seslerini duymayacağım. Anneme duyduğum nefret o kadar büyük ki. Keşke anasız babasız olsaydım. Keşke yetimhanede büyüseydim. Böylesinin varlığı yokluğundan bin kat daha acı.
Son düzenleme: