Çocuk sahibi olmayı istememek

Acaba düsünüyorumda,degisik sartlar, degisik durumlar, ayni düsüncede olsam bile beni toplum baskisi kendi istegine göre yoguracakti. Bir hamura sekil verir gibi.
Ben simdi dogudugum yeri anlatiyorum, büyük sehirleri degil.
Herkes gibi bende köyümde cocuklarimi yapip, belkide erkek olmasini isteyecektim. Yine belki icimden anne olmamak gelecekti ama yasayabilmek icin o topluma uymak mecburiyetinde kalacaktim.
Erkek dogurdukca daha kendimi kocama sevdirecektim.....yazdikca annemin hayati gözümün önünden gecti.....
Ama hür bir ülkede büyüdüm, kadin erkek esit oldugu, hatta kadinin erkekden daha degerli oldugu bir toplumda büyüdüm.
Kendimi tanima ve bilincine varma, baskinin olmadigi, hayvanina, dogasina ve insanina cok deger verildigi bir toplumda büyüdüm, tabiki böyle bir ortamda mutlu olmamak mümkünmü?
Bir insanin en degerli duygularindan bir tanesi kendisini özgür hissetmek.
Kendi bedeni, kendi hayati hic kimseyi hatta hükümeti bile ilgilendirmez. Hic bir hükümet kadinlarina nasil yasayacagini söylemez.
 
Peki merak ettim, çocuk istememe kararını evlendikten sonra mı verdin yoksa öncesinden beri böyle bir planın var mıydı?

Yani eşin ile evlilik öncesimi bu konuda anlaştınız,yoksa akış-gidişat bu şekildemi gelişti?
 
Gencligim demiyorum bile, cocuklugumdan beri istemedigimi cok iyi biliyorum.
Sansima esimde ayni benim gibi düsünen birisiydi.
Gnoti eski yazilara bakarsan beni daha iyi anlarsin, nerden baslayacagimi bilmiyorum cünkü.
Cok derin bir hikayesi var.
Burda sadece sizlerle bu konulari konusup, tartisiyorum yoksa özel hayatimda bunu konu bile yapmiyorum. O kadar daha cok önemli seyler varki hayatimda, bu benim icin cok önemsiz bir konu aslinda....:KK24:
 
Secereli ve aşılı satan bir yere nasıl ulaşabiliriz ki ? Çok kesin karar vermedim ama düşünüyorum zaman zaman...

Biz yaptırsak aşılarını olmuyor mu, illa sağlıklı almak gerekmez bana göre :44:

Yahu benim aylemdemi normal degil arkadaslar?
Yeri gelir ablamlar iyiki senin cocugun yok derler, bazen annem birseye sinirlenir, iyiki sen dogurmadin der, arkadaslarim ne mutlu sana der. Vallahi kaderim kötüymüs ben ne yapayim.
Urfa`da Oxford vardida bizmi okumadik?
Benimkisi gercekten olmayacagi varmis, herkes, ben dahil cok mutluyuz böyle... Annem derki bir tek sende rahat ediyorum vs. vs....
Yahu Allahin bir kuluda bana üzülsün diyorum, yok herkes halinden memnun....esimde misafir gelip gittikden sonra, iyiki cocugumuz yok der..........HEEELLPPPPPP

Tamam anladikda bu kadarda gaddar olacakalrini bilmiyordum, bu nasil bir aile...:KK52:

Bir tek kayinvalidem önceleri üzülmüstü, galiba :KK53:......oda simdi alismis olmaliki oda halinden memnun gibi....

Ben de ablamlardan aynı şeyleri duyuyorum "yapma kızım en akıllı sen çıktın" diyorlar, üzülüyorum aslında yeğenlerim adına böyle diyen bir anneniz var ne acı..
Bir keresinde de "sizin aşkınız bitmez, çocuk yok zaten en büyük etken" demişti bir ablam. Çocuğu olduğu halde eskisi gibi harika geçinen birbirine aşık çiftler de görüyorum tabi ki ama çok da yıpratıyor sanırım istinasız.


Acaba düsünüyorumda,degisik sartlar, degisik durumlar, ayni düsüncede olsam bile beni toplum baskisi kendi istegine göre yoguracakti. Bir hamura sekil verir gibi.
Ben simdi dogudugum yeri anlatiyorum, büyük sehirleri degil.
Herkes gibi bende köyümde cocuklarimi yapip, belkide erkek olmasini isteyecektim. Yine belki icimden anne olmamak gelecekti ama yasayabilmek icin o topluma uymak mecburiyetinde kalacaktim.
Erkek dogurdukca daha kendimi kocama sevdirecektim.....yazdikca annemin hayati gözümün önünden gecti.....
Ama hür bir ülkede büyüdüm, kadin erkek esit oldugu, hatta kadinin erkekden daha degerli oldugu bir toplumda büyüdüm.
Kendimi tanima ve bilincine varma, baskinin olmadigi, hayvanina, dogasina ve insanina cok deger verildigi bir toplumda büyüdüm, tabiki böyle bir ortamda mutlu olmamak mümkünmü?
Bir insanin en degerli duygularindan bir tanesi kendisini özgür hissetmek.
Kendi bedeni, kendi hayati hic kimseyi hatta hükümeti bile ilgilendirmez. Hic bir hükümet kadinlarina nasil yasayacagini söylemez.

Hayal gibi olurdu bu şartlarda büyümek, gerçekten çok şanslısın oliviacım.
 
Geçen hafta sonu erdeğe gittik, ben dönerken duş almak için bir yere girdim, yan kabinden sesler geliyor allah senin belanı versin, allah seni kahretsin diye ama çocuk ağlaması yok ben anlamıyorum tabi. Çıktım aynada saçımı başımı düzeltiyorum kadın da çıktı kucağında 2 yaşlarında bir çocuk, ellerini yıkıyor gene beddualarla, ona bakanlara da "çocuk dediğin dert, çocuğun var mı derdin var" diye söylenip duruyor.

Ben de o anda içimden ona aynı dilekleri iletmekten başka bir şey yapamadım, kitlendim kaldım resmen.

Sapsarıydı saçları, masmaviydi gözleri. Kaç kere dayak yedi ve yiyecek kim bilir. Hepsini kendi annesi gibi zannedip kaç kadını aşağılayacak kim bilir.

Yok arkadaş kalsın bu insanların büyüttüklerinin dünyasına getirmem ben çocuk filan.
 
Ya konu gercekten kimse cocuk yapmasin degil, tam aksine, herkes ama icinden gelen herkes anne olsun fakat layigi ile olsun.
Ben bu hayata cocuk getiriyorsam ve calismakda istiyorsam yuvaya vermeliyim, cünkü 2 yasindan sonra kendi yasitlariyla güle oynaya zamani gecer, kurallari ögrenir, kendi yasitlariyla paylasmayi ögrenir, beraber bir resim cizerler, beraber lego taslariyla ev yaparlar, beraber el tutusup sarki söyler, berbaer öglen uykusu yaparlar, ögleden sonrada veya aksam gider alirim mutlu cocugumu.
Ama ne yazikki Türkiye`de calisan anne tahminim cocugunu 80% kendi annesi bakar evde, ve 20 % kayinvalide.
Ve cocuk mutsuz etraf mutsuz anne mutsuz. Sonrada baslar anne kayinvalidem cocuga bakamiyor, vs. vs..... Düsünün yani, yaptigin iyilikde bir kayinvalide olarak makbule gecmiyor.
Öte yandan calismiyorsa evde bakiyorsa bu seferde anne psikolojik mutsuz, cocuguna baski yapmakta, cünkü kendi hayatindan birseyler kacirdigini hissettigi icin aynen senin yazdigin gibi Acapella, bu sefer bütün hincini cocukdan aliyor.
Ben sahsen her cocugun krese gitmesi tarafdariyim iki yasindan sonra.
Anneligi yasamak lazim ama iki yasindan sonrada herkes tekrar isine dönüp cocuguda krese verip, herkesin kendi ayaklari üzerinde durmasi lazim.
Hatta Almanya`da ilk sene anne evde kaliyor ve cocuguna bakiyor, ikinci sene baba cocuk bakam iznini aliyor bir senede o ilgileniyor.
Simdi bana kimse ama orasi Avrupa demesin.
Cünkü bizim ülke kürtaja karsi ve her dogana biz bakariz diyorsa, baksin iste, yillik izinler versin halkina, daha cok kresler yapilsin ama lütfen daha uygun fiyata.
Cocuklu aileler bunu ödeyebilecegi gibi.
Bakin görün bizimde mutlu annelerimiz ve mutlu cocuklarimiz olur o zaman bu ülkede.
 
Ya konu gercekten kimse cocuk yapmasin degil, tam aksine, herkes ama icinden gelen herkes anne olsun fakat layigi ile olsun.
Ben bu hayata cocuk getiriyorsam ve calismakda istiyorsam yuvaya vermeliyim, cünkü 2 yasindan sonra kendi yasitlariyla güle oynaya zamani gecer, kurallari ögrenir, kendi yasitlariyla paylasmayi ögrenir, beraber bir resim cizerler, beraber lego taslariyla ev yaparlar, beraber el tutusup sarki söyler, berbaer öglen uykusu yaparlar, ögleden sonrada veya aksam gider alirim mutlu cocugumu.
Ama ne yazikki Türkiye`de calisan anne tahminim cocugunu 80% kendi annesi bakar evde, ve 20 % kayinvalide.
Ve cocuk mutsuz etraf mutsuz anne mutsuz. Sonrada baslar anne kayinvalidem cocuga bakamiyor, vs. vs..... Düsünün yani, yaptigin iyilikde bir kayinvalide olarak makbule gecmiyor.
Öte yandan calismiyorsa evde bakiyorsa bu seferde anne psikolojik mutsuz, cocuguna baski yapmakta, cünkü kendi hayatindan birseyler kacirdigini hissettigi icin aynen senin yazdigin gibi Acapella, bu sefer bütün hincini cocukdan aliyor.
Ben sahsen her cocugun krese gitmesi tarafdariyim iki yasindan sonra.
Anneligi yasamak lazim ama iki yasindan sonrada herkes tekrar isine dönüp cocuguda krese verip, herkesin kendi ayaklari üzerinde durmasi lazim.
Hatta Almanya`da ilk sene anne evde kaliyor ve cocuguna bakiyor, ikinci sene baba cocuk bakam iznini aliyor bir senede o ilgileniyor.
Simdi bana kimse ama orasi Avrupa demesin.
Cünkü bizim ülke kürtaja karsi ve her dogana biz bakariz diyorsa, baksin iste, yillik izinler versin halkina, daha cok kresler yapilsin ama lütfen daha uygun fiyata.
Cocuklu aileler bunu ödeyebilecegi gibi.
Bakin görün bizimde mutlu annelerimiz ve mutlu cocuklarimiz olur o zaman bu ülkede.

kreş fiyatları çok yüksek Türkiye'DE bütün anneler yollamak istiyor ama para yok çoğunluk böyle, para verebilirlerde çocuk doğurmuyor , halen ülkemde gelir dağılımı dengesiz fakirler çoğunlukta sosyal devlet değiliz , zengin zenginliğini göstermekten asla utanmıyor paylaşmıyorda ssk'da ödemiyor ,vergileride çarpıyor insana pek değer yok çok çocuk doğurmak akıl karı değil ,başınıza bir iş gelse parada yok her yer rezillik kokar ,düşeninde dostu yok malesef herkes seyirci .malesef .......................vs.
 
Devlet 3 cocuk yapin diyor, kürtaja karsi cikiyor ama genc ailelere hic bir konuda yardimci olmuyor.
Kres paralari cok düsük olmali, her aile cocugunu krese gönderebilmeli.
 
Devlet 3 cocuk yapin diyor, kürtaja karsi cikiyor ama genc ailelere hic bir konuda yardimci olmuyor.
Kres paralari cok düsük olmali, her aile cocugunu krese gönderebilmeli.

katılıyorum kreş şartlarıda her yerde aynı değil. bazıları çok kötü daha sezon bitmeden sonraki sezon için aileler kreş kapılarında kuyruk yapıyor. hatta torpille iyi kreşe girmek için tanıdık peşinde koşuyorlar :KK37:
 
Devlet 3 cocuk yapin diyor, kürtaja karsi cikiyor ama genc ailelere hic bir konuda yardimci olmuyor.
Kres paralari cok düsük olmali, her aile cocugunu krese gönderebilmeli.

Arkadaşlar kreş olayını geçtim, devlet önce sokaktaki tinerci çocuklarına, işsiz, sapsız gençlerine sahip çıksın, ondan sonra 3 çocuk istesin....

Dün trt de "Süper Dadı" proğramına denk geldim.Denk gelirseniz bi izleyin...Enteresan bir program olmuş:)
 
Arkadaşlar kreş olayını geçtim, devlet önce sokaktaki tinerci çocuklarına, işsiz, sapsız gençlerine sahip çıksın, ondan sonra 3 çocuk istesin....

Dün trt de "Süper Dadı" proğramına denk geldim.Denk gelirseniz bi izleyin...Enteresan bir program olmuş:)

evet bende izledim bir kere ve çocuk fikrinden bir kez daha soğudum :KK53::KK53::KK53:
 
Kizlar ben bir hafta yokum kaciyorum bu yagmurlu gri ve depresyonlu havadan canim vatanima tatile geliyorum, günesin, denizin oldugu yere.
Iyiki cocugum yok, yoksa böyle rahat bir hayatim olurmuydu? Hic sanmiyorum.
Insanin kafasi estigi gibi hayatini yasamasi gibisi yok, kimseye bagli olmadan özgürce.....
Gelince yazarim, herkese hoscakal simdilik...
 
Bir 10 sayfa kadar geriye giderek okudum yazılanları... kk'yı arada açar okurum ama hiç yazmadım. Ta ki bu başlığı görene kadar :)

32 yaşındayım, 5 yıllık evliyim, evimizde hem köpeğimiz hem de 1 den fazla kedimiz var. çocukluğumdan beri hayvanseverim. keçi, inek, eşek, kedi, fare, kurbağa farketmez hepsini severim. Aynı zamanda vejetaryenim. İnsan ve hayvan haklarının bu denli ihlal edildiği, sosyal devletin olmadığı, eğitim ve sağlık sisteminin çook kötü olduğu bu ülkede hiçbir zaman çocuk sahibi olmak istemedim. Üstelik kim ne derse desin; sevgisiz, bencil ve büyük çoğunluğun cahil olduğu bir toplumuz. Cahillik derken okul okumamışlığı kastetmiyorum. Bu şartları gözönüne alınca neden bir insanı böyle bir cehennemin içine atayım ki diyorum. Sırf doğurganım diye, anneliği tadayım diye ya da ilerde bana bakar umuduyla çocuk sahibi olmak istemiyorum.

Eşimle 2004 yılından beri birlikteyiz. ikimizinde aileleri birbirinden tamamen zıt. Biz kıyı egeliyiz onlar iç anadolulu, benim babam zamanında iyi içerdi rakıcıydı, eşimin ki kendini dine adamış biri. benim annem rahat neşeli bir kadındır, bize çok iyi annelik yaptı. benim gözümde en ideal insandır. kayınvalidemde iyi kadındır, kendini ailesine adamış, hiç kendini düşünmemiş genç yaşında yıpranmış. bizimkilere göre muhafazakar ve gelenekçi bir aile. Eşim ise onların arasından sıyrılabilmiş, kendini yetiştirmiş biri, genelde hemen her konuda anlaşırız. çocuk konusuna soğuk baktığımı hiç bir zaman gizlemedim, eşim bunu bilerek evlendi. iyi kötü 8 senedir beraberiz. tabi ki onun ailesi bir çocuğumuz olmasını çok istiyor. her fırsatta dile getiriyorlar. çünkü onların yaşam amacı çocuk büyütmek. çocuk istemiyor olmamı anlayamıyorlar. eşimde ara sıra onlardan etkileniyor ama o da öyle çocuk düşkünü bir insan değil. çok yoğun ve stresli bir işi var. eşimin küçük erkek kardeşi evlendi ve eşi hemen hamile kaldı. zaten ev kadınıydı istiyordu. bu durum beni değil ama eşimi etkiledi biraz sanırım ama aslında dış etkenlerden soyutlanınca o da çocuk fikrine sıcak bakmıyor. ben ise her geçen gün çocuk mevzusudan uzaklaşıyorum.

benden yaşça oldukça büyük iki ablam var. lise çağımda okumam için ablamın yanına büyükşehire yollandım. ablamın iki kızı var onları ben büyüttüm, çocuk büyütmek nasıl birşey çok iyi biliyorum. ablamın büyük kızı doğduğu günden beri çok sorunlu, ablama kan kusturdu hala da kusturmakta. zaten ablamın evliliği de büyük kızı yüzünden bozuldu, ikinci bebeği 1 yaşındayken eşinden ayrıldı. bu durum benim baya gözümü korkuttu.

benim bir başka korkumda çocuğumun başına kötü birşey gelmesi. önce bir trafik kazasında çocukluk arkadaşımı, sonra çok sevdiğim liseden beri birlikte olduğum erkek arkadaşımı 22 yaşında ölümcül bir hastalıktan kaybettim. bu iki ölüm beni çok sarstı. her ikisininde annelerinin yaşadığı o tarif edilemez acı içime işledi benim. dünyada yaşanabilecek en korkunç acı bence evladını kaybetmek. sırf bu acıyı yaşama ihtimali bile beni anne olmaktan uzaklaştırıyor. geçen yine çocuk mevzusu açıldı, eşime sırf senin için dünyaya bir çocuk getirirsem ve ona birşey olursa seni asla affetmem dedim. arada bir düşünüyorum, yukarda onu dünyaya getirmemi bekleyen bir ruh var mı diyorum? acaba sokaktaki kimsesiz hayvanlara, yardıma muhtaç insanlara el uzatması için dünyaya bir çocuk getirmeli miyim diye, ama sonuçta o bunları yapmak istemeyebilir, benim arzu ettiğimin tam tersi bir insan olabilir... çok derin karışık mevzular :/

birkaç ay önce bir kaç günlüğüne hamile kalma korkusu yaşadım, reglim bir hafta gecikmişti ve regl olduğum gün inanılmaz mutlu oldum :) neredeyse zil takıp oynayacaktım :KK52:. birkaçı hariç bütün yakın arkadaşlarım çocuk sahibi. fakat bir gün bile onlara özenmedim. sanırım gerçekten benim içimde yok. şu an halimden memnunum. bir ayağım hep kapı dışında olsun istiyorum, kısıtlanma korkusu var bende. bir gün çocuk yüzünden eve kapanmak, yaşadığım hayat yüzünden çocuğu suçlamak, asla "keşke seni hiç doğurmasaydım" demek istemiyorum. etrafımda çocuklu ve mutlu olan tek bir çift bile yok. itiraf etmeselerde bir çoğu yaşadığı hayattan ölesiye mutsuz. işte bütün bu mutsuz insanlar topluluğu beni anne olma fikrinden uzaklaştırdı. ben dünyayı dolaşmak, yepyeni yerler keşfetmek, farklı insanlar tanımak, yardıma muhtaç hayvanlara yardım etmek istiyorum. belki bunların hiçbirini çocuksuzken de yapamayacağım ama bunun için günahsız, kendi iradesi dışında dünyaya getirdiğim birini suçlamayacağım.

oof amma uzun yazmışım, okuyan olursa kusura bakmasın, bu gece böyle yazasım geldi işte :KK37:
 
Ben buradayım çıkamadım tatile. Çalış babam çalış:KK5:
bende buradayım eylülde çıkacağız. hapiste gün sayar gibi gün sayıyorum valla çok sıkıldıııııııııııııııım:KK31::KK31::KK31:
Bir 10 sayfa kadar geriye giderek okudum yazılanları... kk'yı arada açar okurum ama hiç yazmadım. Ta ki bu başlığı görene kadar :)

32 yaşındayım, 5 yıllık evliyim, evimizde hem köpeğimiz hem de 1 den fazla kedimiz var. çocukluğumdan beri hayvanseverim. keçi, inek, eşek, kedi, fare, kurbağa farketmez hepsini severim. Aynı zamanda vejetaryenim. İnsan ve hayvan haklarının bu denli ihlal edildiği, sosyal devletin olmadığı, eğitim ve sağlık sisteminin çook kötü olduğu bu ülkede hiçbir zaman çocuk sahibi olmak istemedim. Üstelik kim ne derse desin; sevgisiz, bencil ve büyük çoğunluğun cahil olduğu bir toplumuz. Cahillik derken okul okumamışlığı kastetmiyorum. Bu şartları gözönüne alınca neden bir insanı böyle bir cehennemin içine atayım ki diyorum. Sırf doğurganım diye, anneliği tadayım diye ya da ilerde bana bakar umuduyla çocuk sahibi olmak istemiyorum.

Eşimle 2004 yılından beri birlikteyiz. ikimizinde aileleri birbirinden tamamen zıt. Biz kıyı egeliyiz onlar iç anadolulu, benim babam zamanında iyi içerdi rakıcıydı, eşimin ki kendini dine adamış biri. benim annem rahat neşeli bir kadındır, bize çok iyi annelik yaptı. benim gözümde en ideal insandır. kayınvalidemde iyi kadındır, kendini ailesine adamış, hiç kendini düşünmemiş genç yaşında yıpranmış. bizimkilere göre muhafazakar ve gelenekçi bir aile. Eşim ise onların arasından sıyrılabilmiş, kendini yetiştirmiş biri, genelde hemen her konuda anlaşırız. çocuk konusuna soğuk baktığımı hiç bir zaman gizlemedim, eşim bunu bilerek evlendi. iyi kötü 8 senedir beraberiz. tabi ki onun ailesi bir çocuğumuz olmasını çok istiyor. her fırsatta dile getiriyorlar. çünkü onların yaşam amacı çocuk büyütmek. çocuk istemiyor olmamı anlayamıyorlar. eşimde ara sıra onlardan etkileniyor ama o da öyle çocuk düşkünü bir insan değil. çok yoğun ve stresli bir işi var. eşimin küçük erkek kardeşi evlendi ve eşi hemen hamile kaldı. zaten ev kadınıydı istiyordu. bu durum beni değil ama eşimi etkiledi biraz sanırım ama aslında dış etkenlerden soyutlanınca o da çocuk fikrine sıcak bakmıyor. ben ise her geçen gün çocuk mevzusudan uzaklaşıyorum.

benden yaşça oldukça büyük iki ablam var. lise çağımda okumam için ablamın yanına büyükşehire yollandım. ablamın iki kızı var onları ben büyüttüm, çocuk büyütmek nasıl birşey çok iyi biliyorum. ablamın büyük kızı doğduğu günden beri çok sorunlu, ablama kan kusturdu hala da kusturmakta. zaten ablamın evliliği de büyük kızı yüzünden bozuldu, ikinci bebeği 1 yaşındayken eşinden ayrıldı. bu durum benim baya gözümü korkuttu.

benim bir başka korkumda çocuğumun başına kötü birşey gelmesi. önce bir trafik kazasında çocukluk arkadaşımı, sonra çok sevdiğim liseden beri birlikte olduğum erkek arkadaşımı 22 yaşında ölümcül bir hastalıktan kaybettim. bu iki ölüm beni çok sarstı. her ikisininde annelerinin yaşadığı o tarif edilemez acı içime işledi benim. dünyada yaşanabilecek en korkunç acı bence evladını kaybetmek. sırf bu acıyı yaşama ihtimali bile beni anne olmaktan uzaklaştırıyor. geçen yine çocuk mevzusu açıldı, eşime sırf senin için dünyaya bir çocuk getirirsem ve ona birşey olursa seni asla affetmem dedim. arada bir düşünüyorum, yukarda onu dünyaya getirmemi bekleyen bir ruh var mı diyorum? acaba sokaktaki kimsesiz hayvanlara, yardıma muhtaç insanlara el uzatması için dünyaya bir çocuk getirmeli miyim diye, ama sonuçta o bunları yapmak istemeyebilir, benim arzu ettiğimin tam tersi bir insan olabilir... çok derin karışık mevzular :/

birkaç ay önce bir kaç günlüğüne hamile kalma korkusu yaşadım, reglim bir hafta gecikmişti ve regl olduğum gün inanılmaz mutlu oldum :) neredeyse zil takıp oynayacaktım :KK52:. birkaçı hariç bütün yakın arkadaşlarım çocuk sahibi. fakat bir gün bile onlara özenmedim. sanırım gerçekten benim içimde yok. şu an halimden memnunum. bir ayağım hep kapı dışında olsun istiyorum, kısıtlanma korkusu var bende. bir gün çocuk yüzünden eve kapanmak, yaşadığım hayat yüzünden çocuğu suçlamak, asla "keşke seni hiç doğurmasaydım" demek istemiyorum. etrafımda çocuklu ve mutlu olan tek bir çift bile yok. itiraf etmeselerde bir çoğu yaşadığı hayattan ölesiye mutsuz. işte bütün bu mutsuz insanlar topluluğu beni anne olma fikrinden uzaklaştırdı. ben dünyayı dolaşmak, yepyeni yerler keşfetmek, farklı insanlar tanımak, yardıma muhtaç hayvanlara yardım etmek istiyorum. belki bunların hiçbirini çocuksuzken de yapamayacağım ama bunun için günahsız, kendi iradesi dışında dünyaya getirdiğim birini suçlamayacağım.

oof amma uzun yazmışım, okuyan olursa kusura bakmasın, bu gece böyle yazasım geldi işte :KK37:
hoş geldin aramıza . ah ah çocuk falan bende hiç düşünemiyorum. bazen olsa mı diye bir şeytan giriyor içime sonra yok yok benden anne falan olmaz diyorum :KK52::KK52:
bende sıkı bir hayvan severim. vejetaryan olmanı da çok takdir ettim. keşke bende yapabilseydim:KK31::KK31:
benimde bir kedim var 4 yıldır bizimle hanfendi :KK37: ondan önce de kuşuydu hamsterıydı herşey besledim . ama artık evdeki kraliçemiz yüzünden başka hayvan alamıyorum.pek bir geçimsizde hanfendi
 
bende buradayım eylülde çıkacağız. hapiste gün sayar gibi gün sayıyorum valla çok sıkıldıııııııııııııııım:KK31::KK31::KK31:

hoş geldin aramıza . ah ah çocuk falan bende hiç düşünemiyorum. bazen olsa mı diye bir şeytan giriyor içime sonra yok yok benden anne falan olmaz diyorum :KK52::KK52:
bende sıkı bir hayvan severim. vejetaryan olmanı da çok takdir ettim. keşke bende yapabilseydim:KK31::KK31:
benimde bir kedim var 4 yıldır bizimle hanfendi :KK37: ondan önce de kuşuydu hamsterıydı herşey besledim . ama artık evdeki kraliçemiz yüzünden başka hayvan alamıyorum.pek bir geçimsizde hanfendi

teşekkür ederim :) bizimde önceleri bir kedimiz vardı, sonra aman o hasta, bu kör derken evdeki insan nüfusunu katladı kediler:KK53: vejetaryen olmaya bir günde karar verdim ve bir daha hiç hayvan yemedim çok güzel bir duygu ve kesinlikle sağlıksız bir beslenme biçimi değil, ne salaklaştım ne de elden ayaktan düştüm, taş gibiyim maşallah :)
 
uzun süredir kimse uğramamış hepiniz tatile mi kaçtınız bayanlar :KK37:

yakalandık desene :KK1: tatilde çocuklu annelere acıyıp yardım ederim arada denize girebilsinler diye, kimi çocuk şımarık vb olmadığında iyi de oyalarım hani severler beni genelde. ama resmen facia kimisi. e çocuk garantili gelen, değiştirme fişi olan da bir şey değil ki? her türlüsünü kabul edebilecek, çok çok isteyenler çocuk sahibi olmalı ancak. yoksa katlanması hele ilerleyen yaşta çok ama çok zor.

Bir 10 sayfa kadar geriye giderek okudum yazılanları... kk'yı arada açar okurum ama hiç yazmadım. Ta ki bu başlığı görene kadar :)

32 yaşındayım, 5 yıllık evliyim, evimizde hem köpeğimiz hem de 1 den fazla kedimiz var. çocukluğumdan beri hayvanseverim. keçi, inek, eşek, kedi, fare, kurbağa farketmez hepsini severim. Aynı zamanda vejetaryenim. İnsan ve hayvan haklarının bu denli ihlal edildiği, sosyal devletin olmadığı, eğitim ve sağlık sisteminin çook kötü olduğu bu ülkede hiçbir zaman çocuk sahibi olmak istemedim. Üstelik kim ne derse desin; sevgisiz, bencil ve büyük çoğunluğun cahil olduğu bir toplumuz. Cahillik derken okul okumamışlığı kastetmiyorum. Bu şartları gözönüne alınca neden bir insanı böyle bir cehennemin içine atayım ki diyorum. Sırf doğurganım diye, anneliği tadayım diye ya da ilerde bana bakar umuduyla çocuk sahibi olmak istemiyorum.

Eşimle 2004 yılından beri birlikteyiz. ikimizinde aileleri birbirinden tamamen zıt. Biz kıyı egeliyiz onlar iç anadolulu, benim babam zamanında iyi içerdi rakıcıydı, eşimin ki kendini dine adamış biri. benim annem rahat neşeli bir kadındır, bize çok iyi annelik yaptı. benim gözümde en ideal insandır. kayınvalidemde iyi kadındır, kendini ailesine adamış, hiç kendini düşünmemiş genç yaşında yıpranmış. bizimkilere göre muhafazakar ve gelenekçi bir aile. Eşim ise onların arasından sıyrılabilmiş, kendini yetiştirmiş biri, genelde hemen her konuda anlaşırız. çocuk konusuna soğuk baktığımı hiç bir zaman gizlemedim, eşim bunu bilerek evlendi. iyi kötü 8 senedir beraberiz. tabi ki onun ailesi bir çocuğumuz olmasını çok istiyor. her fırsatta dile getiriyorlar. çünkü onların yaşam amacı çocuk büyütmek. çocuk istemiyor olmamı anlayamıyorlar. eşimde ara sıra onlardan etkileniyor ama o da öyle çocuk düşkünü bir insan değil. çok yoğun ve stresli bir işi var. eşimin küçük erkek kardeşi evlendi ve eşi hemen hamile kaldı. zaten ev kadınıydı istiyordu. bu durum beni değil ama eşimi etkiledi biraz sanırım ama aslında dış etkenlerden soyutlanınca o da çocuk fikrine sıcak bakmıyor. ben ise her geçen gün çocuk mevzusudan uzaklaşıyorum.

benden yaşça oldukça büyük iki ablam var. lise çağımda okumam için ablamın yanına büyükşehire yollandım. ablamın iki kızı var onları ben büyüttüm, çocuk büyütmek nasıl birşey çok iyi biliyorum. ablamın büyük kızı doğduğu günden beri çok sorunlu, ablama kan kusturdu hala da kusturmakta. zaten ablamın evliliği de büyük kızı yüzünden bozuldu, ikinci bebeği 1 yaşındayken eşinden ayrıldı. bu durum benim baya gözümü korkuttu.

benim bir başka korkumda çocuğumun başına kötü birşey gelmesi. önce bir trafik kazasında çocukluk arkadaşımı, sonra çok sevdiğim liseden beri birlikte olduğum erkek arkadaşımı 22 yaşında ölümcül bir hastalıktan kaybettim. bu iki ölüm beni çok sarstı. her ikisininde annelerinin yaşadığı o tarif edilemez acı içime işledi benim. dünyada yaşanabilecek en korkunç acı bence evladını kaybetmek. sırf bu acıyı yaşama ihtimali bile beni anne olmaktan uzaklaştırıyor. geçen yine çocuk mevzusu açıldı, eşime sırf senin için dünyaya bir çocuk getirirsem ve ona birşey olursa seni asla affetmem dedim. arada bir düşünüyorum, yukarda onu dünyaya getirmemi bekleyen bir ruh var mı diyorum? acaba sokaktaki kimsesiz hayvanlara, yardıma muhtaç insanlara el uzatması için dünyaya bir çocuk getirmeli miyim diye, ama sonuçta o bunları yapmak istemeyebilir, benim arzu ettiğimin tam tersi bir insan olabilir... çok derin karışık mevzular :/

birkaç ay önce bir kaç günlüğüne hamile kalma korkusu yaşadım, reglim bir hafta gecikmişti ve regl olduğum gün inanılmaz mutlu oldum :) neredeyse zil takıp oynayacaktım :KK52:. birkaçı hariç bütün yakın arkadaşlarım çocuk sahibi. fakat bir gün bile onlara özenmedim. sanırım gerçekten benim içimde yok. şu an halimden memnunum. bir ayağım hep kapı dışında olsun istiyorum, kısıtlanma korkusu var bende. bir gün çocuk yüzünden eve kapanmak, yaşadığım hayat yüzünden çocuğu suçlamak, asla "keşke seni hiç doğurmasaydım" demek istemiyorum. etrafımda çocuklu ve mutlu olan tek bir çift bile yok. itiraf etmeselerde bir çoğu yaşadığı hayattan ölesiye mutsuz. işte bütün bu mutsuz insanlar topluluğu beni anne olma fikrinden uzaklaştırdı. ben dünyayı dolaşmak, yepyeni yerler keşfetmek, farklı insanlar tanımak, yardıma muhtaç hayvanlara yardım etmek istiyorum. belki bunların hiçbirini çocuksuzken de yapamayacağım ama bunun için günahsız, kendi iradesi dışında dünyaya getirdiğim birini suçlamayacağım.
oof amma uzun yazmışım, okuyan olursa kusura bakmasın, bu gece böyle yazasım geldi işte :KK37:

iç sesimi okur gibi oldum. aramıza hoş geldin! çocuk yüzünden devamlı depresyonda benim de çocuklu arkadaşlarımın neredeyse hepsi, ya da eşleriyle tartışma içindeler.
 
iç sesimi okur gibi oldum. aramıza hoş geldin! çocuk yüzünden devamlı depresyonda benim de çocuklu arkadaşlarımın neredeyse hepsi, ya da eşleriyle tartışma içindeler.

çok teşekkür ederim hoşbuldum bende :))

Bu çocuk istememe mevzusunda beni en çok çocuklu ve mutsuz arkadaşlarım etkiliyor. Buna kesinlikle eminim.
5 yıllık evliliğimizde hiç "ah evde ses olsaydı, bir çocuğumuz olsaydı renk gelirdi" gibi bir düşünceye hiç kapılmadık. kafamıza estiği gibi yaşıyoruz. sadece birbirimizi düşünüyoruz. eşim dediğim gibi işkolik zaten :/

ama bu aralar çocuk mevzusu açılınca, sanki sevmediğim bir yemeği zorla yedirmeye çalışıyorlarmış gibi tepki vermeye başladım. eskiden pek etkilemiyordu beni ama insanların ukala ukala akıl vermesi tepemi arttırmaya başladı.
bir biyolojik saat varsa benimkisi kesinlike bozuk :KK1: ya da tersine işliyor:KK53:
 
benim ki istememek değil. Rabbim bu güzelliği herkese yaşatsın anne olan tüm arkadaşlarım etrafım dostum anlata anlata bitiremiyor..
ama cesaretim yok işte bi yanım sessizce olabilir dese de diğer yanım asla diyor. :KK1::KK1:
Sürekli de daha yeni evliyiz deyip geçiyorum. hakkımızda hayırlısı :KK34:
 
X