Merhabalar yine ben ve yine buraya çaresizliğimi dökmeye geldim.
Bir önceki konumu yukarıya alıntıladım. Nitekim haftasonu alamadı babası oğlumu, istemedim, izin vermedim.
Ama ne yaptı? İnat, intikam duygusu, öfke, canımı yakma arzusu bu...
Pazartesi okuldan aldı çocuğu, tamam dedim, bu gece kalacak mı sende, kalacak dedi, yarın getiririm dedi, tamam dedim.
Salı akşamı bekledim, getirmedi. Bir gece daha kalacak bende diye aradı. Sinirlendim ama sustum çünkü hala mahkemeden geçici velayet çıkmadı. Çarşamba akşamı bekledim, getireceğim dedi, sonra aradı, arkadaşlara geldik, onların çocuğuyla oynuyor oğlum, gelmek istemiyor, bu gece de kalacağız burda dedi. (Arkadaşlarını karı-koca tanıyorum, evliyken çok sık görüşür, kalırdık birbirimizde, burda bir sorun yok) Tabi ben delirdim bu sefer. Bir gece için konuşmuştuk, bana oğlumu getir dedim. Getirmiyorum, ben de babasıyım, benim de hakkım onu görmek vs dedi. Dedim ki ben bugüne kadar asla senin görmeni engellemedim, istediğin zaman gördün, aldın. Ama 1 gece dedin, 3 gece kalacak, bunu inat diye yapıyorsun getir dedim. Çok sinirlendim, kontrolümü kaybettim, polisi arar, çocuğumu aldırırım dedim. Ara dedi kapattı telefonu.
Sonra avukatı aradı, o da üstüme geldi. Ortada henüz velayet yok, istediği zaman alır, bırakır, babası onun, vs. Uzaklaştırma kararım var dedim. Onun süresi bitti dedi avukatı. Takip ediyorlarmış demek ki, tesadüf değil bu zamanlama. Baya bi atıştık avukatıyla, hadi çağır bakalım polisi, ne yapacaklar merak ediyorum, dedi. Tabi hiçbirşey yapamazdım, çünkü tedbir kararımın süresi bitmişti, uzatılması için başvurduk ama karar çıkmadı henüz.
Avukatı üstü kapalı tehdit etti, gerekirse bu konuda dava açarız dedi (velayet davasını kastediyor). Ben de delirdim tabi, açın dedim, hadi alabiliyorsanız açın dedim.
İlk kez kontrolümü kaybettim, ilk kez fevri davrandım ama çocuğumu çok merak ediyordum, çok özlemiştim, ilk kez 3 gece ayrı kaldım oğlumdan, bütün gece ağladım.
Evet, alışmam lazım belki bu ayrılıklara. Ama yapamıyorum, beni bu süreçte ayakta tutan oğlumun varlığıymış, o yanımda değilken çok çaresizim, çok zayıfım. Bir anda yıkıldım, resmen yıkıldım.
Perşembe sabahı konuştum oğlumla, bana anne ben seni özlemedim, oyun oynuyorum arkadaşımla dedi, işyerinde hıçkıra hıçkıra ağladım.
Akşama doğru mesaj attım, oğlumu lütfen getir dedim, getiricem yazdı, akşam 8.30 da getirdi.
O saate kadar kalbim patlayacak gibi acıyordu, oğluma sarılınca hayata döndüm.
Ancak... Oğlum bana karşı çok soğuk. Çok durgun ve mutsuz. Dün akşam üzgünüm diyip durdu. Neden dedim, babam da bizim evimize gelsin, o da bizimle yaşasın dedi. Oyun oynamak istedim, istemiyorum dedi, benim uykum var dedi, erkenden gidip uyudu. Sabah uyandığında hala çok üzgünüm anne, ben artık hep üzgün olacağım dedi. Hiç gülmicem dedi. Sabah okula gitmek istemedi, zor ikna ettim.
Belki okuyanlara çok saçma gelecek ama ben oğlumu kaybedecek gibi hissediyorum. Ödüm kopuyor. Ölecek gibi oluyorum bu düşünce gelince. Benden onu alacaklar gibi geliyor, beynim uyuşyor. Bi de o böyle benden uzaklaşınca...
Ne yapacağım, nasıl aşacağım bu korkuyu, o daha minicik bir çocuk, yaptıklarına söylediklerine çok mu anlam yüklüyorum?
Yine değerli fikirlerinize ihtiyacım var.