merhaba hepinize...
Sizinkilerin de kitapları elinize geçmiştir sanırım.Size sormak istediğim türkçe kitabının biz de sadece 2. si var 1. si yok.Sizde de öyle mi acaba?
aynen ya bende şikayetciyim toplantıdada şikayetimi dile getirecegim birde yedıklerı tepsileri götürüp hizmetlilere veriyorlar onların görevi neysetehlikeli canım ya, büyük olsalar bile birbirlerine çarpabilirler bi taraflarını keserler allah korusun, zorları ne illaki porselen olcak diye, evde bile korkuyorum ben benimkinin eline porselen vermeye, şu kırılmaz camlardan veriyorum duralex midir nedir
tabildot tarzı metallerden kullansalar ya
çok teşekkürederim canım inşallah düzeltirler ama toplantı olana kadar bizimkiler alışacak tepsi tasımayaali_ye
öncelikle geçmiş olsun.
birçok özel okul 1. ve hatta 2. sınıfların yemeklerini masaya hazırlıyor. öğrenciler hazır masaya oturuyorlar. sizinki niye yapmadı acaba. diğer velilerde şikayetçidir bu durumdan çocuk o kadar yemeği nasıl taşısın. bence ilk toplantıda düzelir bu durum. merak etme.
chess
o kırılmaz dedikleri tabaklar unufak oluyor. tecrübeyle sabit :)
benim oğluş öfleye pöfleye bitirdi ödevini akşamdan ki yarın istediği oyunu oynayabilsin.
bu çizgi çalışmaları çok önemliymiş.
sabır sabır ya sabır :)
merhaba hepinize...
Sizinkilerin de kitapları elinize geçmiştir sanırım.Size sormak istediğim türkçe kitabının biz de sadece 2. si var 1. si yok.Sizde de öyle mi acaba?
birkaç yazı buldum bunları okuyunca hoşuma gitti az önce eşime mail attım , alıntı yapıp burayada aktarıyorum
okullu çocuğa anne baba olmak
Okula başladığınız ilk günü hatırlıyor musunuz? Ellerde beslenme çantası, boyunda suluk, annelerinin elinden tutarak okula ilk adımını atar bütün çocuklar. Eskiden silginin tam ortasına bir delik açılır, silgi çocukların boynuna asılırdı. Şimdi beslenme çantalarıyla okula başlanıyor.
Okul için çocukların fiziki ihtiyaçlarını temin ediyor bütün anne babalar. Bugüne kadar kıyafet, çikolata ve oyuncaktan başka bir şey alınmayan çocuklara, okul kıyafetleri alınmaya başlıyor. Çocuğun fiziki ihtiyaçlarını gideren anne babalar çocukların psikolojisini de iyi anlamalı. Okula başladıkları ilk yıllarda yapılacak hatalar çocukların tüm öğrenciliğini etkiler.
Çocukların psikolojisini anlamak için, kendinizi onların yerine koyun. Hayatının ilk altı yılını anne babasının yanında eğlenerek geçiren çocuklar, okula başlıyor. Çocukların hayatlarına başka insanlar girmeye başlıyor. Annesinin babasının biricik evladı olan çocuk, okulda otuz kişiden biri olacak. Hayatında eğlenceden başka hiçbir şey olmayan çocuk, ödev yapmaya alışmak zorunda kalacak. İstediği saatlerde yatıp kalkan bir çocuk, okul saatlerine göre kendini ayarlayacak.
Hayatında böylesi değişimler meydana gelecek olan çocuklara, anne baba bilinçli davranmazsa, çocuk okuldan nefret etmeye başlar. Çocuğun okulu sevmesi için, anne babası ve öğretmenine çok büyük sorumluluklar düşüyor.
Okullu bir çocuğu olan anne baba, okula giden çocuğu olmayan bir anne baba gibi yaşamaya devam ederse, telafisi çok zor hatalar yapar. Anne baba her şeyden önce, ev yaşantılarını gözden geçirmeli. Çocuklarına, Çizgi film izlemeyi bırak artık, ödevlerini yap! diye fırça atan bir anne, her gün dizi izlemeye devam ederse çocuk, çizgi film izlemesine engel olan okuldan ve derslerden uzaklaşır.
Birçok anne baba çocuğuna Git odanda derslerini bitir! diyor. Kendinizi çocuklarınızın yerine koyarak düşünün. Anne baba misafir odasında çay içip televizyon izlerken, çocuk odasına geçip ders çalışmak zorunda kalırsa, aile muhabbeti ve televizyon izleme keyfinden mahrum kalan çocuk, okuldan ve derslerden soğumaya başlar.
Eğitim saati!
Ders çalışmak zevkli bir şey değildir. Ders çalışmak sıkıcı bir şeydir. Sıkıcı olan bir şeye çocukları alıştırmak, sadece öğretmenlerin sorumluluğu değildir. Öğretmenlerden daha çok, anne babanın sorumluluğundadır, çocuklara ders çalışmaya alıştırmak. Hiçbir çocuk ders çalışma aşkıyla dünyaya gelmez!
Tüm konferanslarımda ısrarla tavsiye ettiğim Eğitim saati uygulamasını tavsiye ediyorum ailelere. Ders çalışma saati değil, eğitim saati uygulanmalı. Anne babasının elinde hiç kitap defter, kalem görmeyen çocuklar, okuldan ve dersten daha çabuk sıkılıyor. Öğrenmenin hayatın bir parçası olduğunu çocuklarına öğretmek zorunda anne babalar. Bunu yapabilmenin en iyi yolu, her gün evde eğitim saati uygulamaktır.
Eğitim saati, her akşam en az bir saat televizyon ve bilgisayarı kapatarak ders çalışmak veya kitap okumaktır. Çocuk ödevlerini yaparken anne baba kitap okursa, o çocuğa ders çalıştırmayı sevdirmek o kadar zor olmayacaktır. Unutmayın ki çocuklar, sözlerinizi değil, ayak izlerinizi takip ederler.
Sabır!
Çocuk eğitimini tek kelimeyle anlatmak zorunda kalsam sabır! derim. Çocuk eğitmek sabır işidir. Çocuğa bir alışkanlığı kazandırmakta sabır ister. Özellikle okula yeni başlamış, eğlenceden ders yapmaya geçiş yapan bir çocuğu buna alıştırmak, daha büyük bir sabır ister.
Bir misafirlikte şahit olduğum hatayı, birçok anne yapıyor maalesef. İlkokula yeni başlamış kız çocuğu ödevlerini yaparken sürekli annesine sorular soruyor. Çocuğun ödevi ne kadar basit olursa olsun, çocuklar sürekli annelerinden yardım isterler. Bunun iki temel nedeni vardır. Ya çocuk gerçekten ödevi yapmakta zorlanıyordur, ya da çocuk annesinden ilgi istiyordur. Bu konuda anneler çok sabırlı olmak zorunda. Misafir olarak bulunduğum evde çocuk annesinden sıkça yardım isteyince annesinden fırça yedi. Anneyi, Siz bir tane çocuğa yardımcı olmakta zorlanıyor, sabredemiyorsunuz. Öğretmeni bütün çocuklara nasıl sabredecek? dedim.
Öğretmeniyle ilişkiler
İnsan evinin arabasının anahtarını, çok iyi tanıyıp güvenmediği bir insana teslim etmez. Ev ve arabalardan çok daha kıymetli olan evlatlarınızı teslim ettiğiniz kişiyi seçme hakkınız fazla olmayabilir. Ancak çocuğunuzun öğretmenini mutlaka daha yakından tanımaya çalışın. Evladınızı teslim ettiğiniz öğretmenle iyi ilişkiler içerisinde olmak, çocuğunuzun başarısını olumlu yönde etkiler.
Çocuğunuzun öğretmeniyle zaman zaman sıkıntılar yaşayabilirsiniz. Bu sıkıntıları çocuklarınızın yanında asla konuşmayın. Anne ve babasının sürekli öğretmeni aleyhinde konuştuğunu duyan öğrenci, hem öğretmeninden hem derslerinden uzaklaşmaya başlar.
Evladınız için hayatta hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Okula giden bir çocuğu olan anne için de artık hiçbir şey eskisi gibi olmamalı. Okula gitmeyen bir çocuğa anne baba olmak ile okula giden bir çocuğa anne baba olmak arasında ciddi farklar var. Çocuğunuzu okula hazırlarken, kendinizi de hazırlayın.
ALINTI
bizde sürekli birşeylerimizi unutuyoruzokulda dün kalem kutumuzu unutuk ondan önceki gün mataramızı kendini unutumasa bari okulda eli cok cabuk yoruluyor kalem kadar parmakları var .birde solak akşam cok fark gördum cızımıde daha düzgünleşmiş ama uzun sure yaptımı yamuk yumuk oluyor. hergün 3sayfa cızım verıyor akşama kadar canımız cıkıyor. kitaba ve güzelyazı defterine başlamışlar bakalım artık 1ay sabır artık
4 sayfamıbu haftamız çok yoğun geçti
salı günü müdür velileri almıycaz artık dedi eve döndüm ama işe verdim kendimi çok zor geldi
öğlende gittim yemek saatinde baktım ,14-30 da da almaya gidiyorum sabah 8 de okula gidip bırakıyorumayrılamıyorum oğluşumdan
bizimkilerde yemek tepsilerini kendileri taşıyolar,nasıl taşıyolar bilmiyorum,müdür taşır o taşır diyo
nekadar yediğinide bilmiyorum ablasıyla beraber yemeğe gidiyo ama merak ediyorum genede ,bende yanında olmak istiyorumm,kızımında yemek sorunu var oğlanında
benim kız tenesfüzlerde gidip kardeşinin masasını topluyomuş ,çok dağınık anne diyo masası hep ben topluyom:84:
ödevlere gelinceeee:78:
bu gün 4 sayfanokta üstünden çizgi çalışması vardı yaptık oflaya puflaya
off bizde çok unutuyoruz
bu gün serviste çantasını unutmuş,okulda süeterini unutmuş
döndük topladık hepsini kaybettiği silgi ve kalemleri hiç söylemiyorum
bu gün bide 2 kalem fazlamız çıktı arkadaşının karışmış .yarın onların sahibini bulup vericez
iyice şaşkın oldular yoruluyorlarda bugunde tekrar mataramızı unutuk Allahtan asetat kalemiyle tek tek herşeyıne ismini yazdık belli oluyor
bizimki bugun düşmüş kolunu kanatmış nasıl gösterıyor bana yavrucukbugun az ödev vermiş kıtaptan 2satır cızgı calışması 4satırda deftere ayyy fenalık geldı bana cizgilerden ama bayagı düzelme var çiziminde
bu haftamız çok yoğun geçti
salı günü müdür velileri almıycaz artık dedi eve döndüm ama işe verdim kendimi çok zor geldi
öğlende gittim yemek saatinde baktım ,14-30 da da almaya gidiyorum sabah 8 de okula gidip bırakıyorumayrılamıyorum oğluşumdan
bizimkilerde yemek tepsilerini kendileri taşıyolar,nasıl taşıyolar bilmiyorum,müdür taşır o taşır diyo
nekadar yediğinide bilmiyorum ablasıyla beraber yemeğe gidiyo ama merak ediyorum genede ,bende yanında olmak istiyorumm,kızımında yemek sorunu var oğlanında
benim kız tenesfüzlerde gidip kardeşinin masasını topluyomuş ,çok dağınık anne diyo masası hep ben topluyom:84:
ödevlere gelinceeee:78:
bu gün 4 sayfanokta üstünden çizgi çalışması vardı yaptık oflaya puflaya
4 sayfamımAşallah diyelim nazr değmesin heralde o kadar oflayacak benimki hem ofluyo hem yapmıyo akşam 3 sıra çizgi çalışması yaptı bir sayfa arkalı önlü ödev vermiş öğrtmen sadece 3 sıra yaptı oda binbir nazla sonrada uyuya kaldı yavrucum kızamıyorum da yorgun düşüyo çok bende geç gidiyorum ödeve sıra gelene kadar yorgun düşüyo yavrum ne yapcam bilemiyorum nasıl yetişecem ben ya
Günaydın..
bizde e ve l harflerini yazmaya başladık..
defterimize 2sindende 3 er sıra öde verdi öğretmenimiz 1 tanede fotokopi ödevi nokta birleştirme yaptık..
ben biraz bekliyorum tenefüslerde içeri alıyorlar tenefüslerde yanıma geliyo en azından göüm görüyo içim rahat ediyo..
dün kaçak çıktım sınıfa baktım napıyolar diyo amannn hepsi çığlık bağrış ayakta vuran çocuk yine ona buna vuruyordu ön sıraya almış onu öğretmen gözümün önünde olsun diye kızdım çocuğuda ona buna niye vuruyosun niye zarar veriyosun dedim oturdu yerine ayyy ben çıkcam bakcam bugün yine oğlum hepimize tükrüyo vuruyo diyo öğretmenede söyledim çıkışta ya siz uyarın velisini yada ben konuşsam dedim
işte ben zaten uyarımı yaptımda, önlemimi kendimce alıyorumda, ama böyle çocuklar olucakdaa,çıkıcakda..
bide demezmi gecen 5 senelik öğetim sezonumdan 4 sorunlu öğrencim vardı üstüme bile yürüyorlardı demezmi
ben neler gördü diye bi başladı sınıfa girdim diyo çocu yere yatırmışlar kafasına kafasına tekme atıyolar diyo
amannn dedim susunnnn
bu öğretmen nasıl öğretmen ya çocuk üstüne bile yürüyomuşş
ben aklım kalıyo gitcem yine çocuğu uyarcam korksun biraz sataşmasınn
ayy bıktım valla ilk haftadan nerde sorunlu var bulur benii