- 11 Temmuz 2013
- 411
- 902
Yani insan tek başına bir hayat kurmak çok istiyor. Ama malum ülke şartları sağ olsun sadece evlenirken baba evinden çıkabilicez artıkEv olayını çok istiyorum ama yapamıyorum. En saçma 1+1'ler 3000'den başlıyor. Elektrik, doğalgaz faturaları ortada. Birkaç ay önce, ayrı eve çıksam eldeki birikimle evin içini dayasam döşesem planım vardı ama vazgeçtim mesela.
Şu an bekar ve çalışan genç bir insan, yaşlı halime yatırım yapayım, kiradan kurtulayım mantığı ile kendine bir ev alamaz. Kredi ödemeleri çok yüksek. Zamanında anası babası ev almamışsa artık insanın kendisinin alması çok zor.
Çok gençsiniz böyle karamsar olmayın iyi beyefendi erkekler de çokCanım arayan bakkalda da buluyor, otobüs durağında da. İstemekle alakalı bişeyler. Benimki bulamamak değil de ben hissedemiyorum. Konuşuyorum, buluşuyorum bi kahve içiyorum sarmıyor bırakıyorum. Devam edecek istek ve motivasyon kalmadı bende. Dün arkadaşıma sordum sahiden hoşlanabiliyor musun birilerinden, sen neye tutunuyorsun biriyle flört etmek için dedim mesela. Sorduğum soruya bak :) kalbim taşa döndü, elimde değil.
Zamanında denendi, onaylanmadı :) boşverildi.Çok gençsiniz böyle karamsar olmayın iyi beyefendi erkekler de çok
Sosyal ortamlara girin birini gözünüze kestirin tanışın gerekirse ilk adımı atın güzel şeyler bunlar
O konu şöyle, zam yapıyorlar ama işyerleri de zor durumda. Mesela şimdi asgari ücrete gelen zam yüzdesi kadar zam yaparlar en fazla ve herkese böyle yapıyorlar. Beğenmeyen için de kapı orada. Diğer şirketler de buradakinden çok farklı vermiyor. Gerçekten farklı bir maaş için İstanbula taşımam gerekir orası da biliyorsunuz hayat pahalılığı sebebiyle alınan ücretin de hayrı olmuyor. Ben izmirdeyim şu an. Yani bana adam asgari vereceğim fazlası yok dese basayım gideyim çalışmam bu fiyata diyeyim eyvallah da. Tahmin ettiğim şekilde zam yapacaklar. Aslında ortada kendini ezdirme durumu yok yani şirket dünya kadar kazanıp bana vermese o zaman olurdu. Aksine adamlar küçülmeye mi gitsek diyorlar, eldeki müşteriler gidiyor birer birer.Siz sanki iş ve ücretle ilgili bir konu acmistiniz geçenlerde. Orada da yazmıştım zam konuşması yapmanın vakti gelmiş de geçiyor.
Nasıl ki ikili ilişkiler için sesini çıkarmak kendini ezdirmemekle ilgili tavsiyeler veriyorsak is hayatında da bu geçerli. Onlardan bekledikçe nasılsa talep etmiyorlar diye sizi aza çalıştırmaya devam edecekler
Bu arada o konu şöyle nihayetlendi, görevlendirme benim korktuğum şekilde olmadı hatta değişen hiçbir şey olmadı. Benim zam dememe gerek kalmadan patron bana, görev değişiklikleri sonrası ücretler de yeniden hesaplanacak hatta temmuzdaki asgari ücret zammını bekliyoruz bunun için dedi. Bir dokun bin ah işit zaten adamı görseniz benden beter durumda sanki yiyecek ekmekleri yok gibi.Siz sanki iş ve ücretle ilgili bir konu acmistiniz geçenlerde. Orada da yazmıştım zam konuşması yapmanın vakti gelmiş de geçiyor.
Nasıl ki ikili ilişkiler için sesini çıkarmak kendini ezdirmemekle ilgili tavsiyeler veriyorsak is hayatında da bu geçerli. Onlardan bekledikçe nasılsa talep etmiyorlar diye sizi aza çalıştırmaya devam edecekler
Ahahahhaa ama bazı şeyler de bahaneler çok geçerli oluyor insanın yapası kalmıyor :)Gidiyorum geliyorum nick altı profil mesajınızı okuyorum biliyor musunuz...
Ahahahhaa ama bazı şeyler de bahaneler çok geçerli oluyor insanın yapası kalmıyor :)
Valla zengin daha çok ağlıyor yaBu arada o konu şöyle nihayetlendi, görevlendirme benim korktuğum şekilde olmadı hatta değişen hiçbir şey olmadı. Benim zam dememe gerek kalmadan patron bana, görev değişiklikleri sonrası ücretler de yeniden hesaplanacak hatta temmuzdaki asgari ücret zammını bekliyoruz bunun için dedi. Bir dokun bin ah işit zaten adamı görseniz benden beter durumda sanki yiyecek ekmekleri yok gibi.
borç filmi vardı orada da çalışanların parasını vermeyen bir patron vardı. birkaç aylık maaş kalmış içeride, adamcağız geliyor söylemek için patron bin tane şey sıralıyor. sonra bu adama diyor ki aramızda kalsın ama ben senin için bişeyler ayarlayacağım falan.Valla zengin daha çok ağlıyor ya
Son paragrafa istinaden yazdım
Yıllar evvel buna dair okuduğum bir şeyi hatırladım sanırım yazar Muzaffer İzgü olmalı olay tam olarak şöyle adam bir fabrikada çalışıyor ve maaşına zam istemek için patronun yanına gidiyor belli aralıklarla ama her gittiğinde patron kendinı o kadar fena acındırıyor ki şöyle yetişemiyorum böyle yettiremiyorum şöyle yetiştirmek mümkün olmuyor vesaire vesaire adamcağız yufka yürekli her defasında zam falan isteyemeden üstüne üstlük Bir de patronun haline patronla beraber üzülüp gerisin geri eli boş dönüyordu o geldi şimdi aklıma