Merhaba arkadaşlar, beni de alın aranıza, olur mu?
Kızlar az önce kuzenim aradı. Son durum bilgisi veriyorum. Mümkün olduğunca kısa özet geçmeye çalışıcam çünkü toparlayamıyorum kafamda…
Öncelikle şunu belirteyim ki eşim ve kuzenim liseden arkadaşlarmış. Biz eşimle çıkmaya başladıktan sonra bunu öğrendim. Çok da samimilermiş.
Kuzenim arıyor eşimi diyor ki: “ALAyı aradım evlilik yıldönümünüzü kutlamak için. Bana bir şeyler anlattı şok oldum. Nedir kardeş durum?Noluyor???” İlk önce konuşmak istememiş konuşucak bir şey yok diye, kuzenim “ben ALAnın kuzeni olabilir ancak ondan önce senin arkadaşındım” diye üstüne gidince dökülmüş bizimki. Kısaca demiş ki :
“Çok yoruldum, çok yorulduk, tükettik birbirimizi. ALAnın ne sevgisinden ne sadakatinden zerre kadar şüphem yok. Bizim sorunumuz sevgi-sevgisizlik değil. Öyle olsa belki daha kolay çözülürdü her şey. Şu anda her şeyi tartıyorum kafamda. Evli ve bekar olmanın farkını tartıyorum. 37 yaşında bir insan olarak pek tabii ki beni seven bir eş, dünya tatlısı bir çocuk ve sıcak bir aile çok önemli ancak biz o kadar çok şey yaşadık ki aile olduğumuzu unuttuk her şeyden önce. 37 yaşındayım ama 67 yaşında hissediyorum kendimi. Önümü göremiyorum. Herşeyi unutup silip geri döndüğümde neyle karşılaşacağımı bilmiyorum çünkü hep böyle oldu. Tam düzeldi artık huzurluyuz dediğimiz anda yeni bir şey çıktı. Onunla savaşıp onu koyduk yenisi. Ne değişicek? İnsanlar mı yoksa biz mi? Ben bugüne kadar kimseye saygısızlık yapmadım hep vur kafasına al lokmasını bir adam oldum ama keşke yapsaymışım. Keşke sert olsaymışım, keşke ALA ya sert davransaymışım belki o zaman çok daha iyi olurdu her şey. ALAnın yapabileceği ya da düzeltebileceği hiçbir şey yok . Sorun benimle alakalı. Benim düşünmem ve karar vermem gerekiyor” demiş.
Kuzenimin tüm bunlara yorumunu sordum. “Ne hissediyorsun, ne olacak bu işin sonu” diye. Bire bir yazıyorum buraya:
"Senin yapabileceğin tek şey beklemek. Bana sorarsan %80 bitirmiş kafasında. Boşanıcam ya da boşanmıcam demiyor ama çok sert. Kapıların hepsini kapatmış. Can çıkmadan umut çıkmaz diye boşuna dememişler. Bekle bakalım. Zaten yapabileceğin başka hiçbir şey yok”.
Durum bu. Şimdi herkes kına yaksın istediği yere. El birliğiyle bu güzel yuvayı bu hale getiren herkesi ayrı ayrı tebrik ediyorum. Ama Allah’ım çok büyük. Şu mübarek Cuma gecesi hepsini Allah’ıma havale ettim. Hiçbirinin yüzü gülmesin, hiç biri huzur bulamasın inşallah…
Artık hepimiz aile olduk burada. Gizleyecek saklayacak hiçbir şey kalmadı. Ondandır yazıyorum ne var ne yoksa. BÜYÜK RESMİ daha iyi görebilmeniz için. Uzun olucak biliyorum ama bu kadar dayandınız bana az daha sabır lütfen…
Dedim hep size biliyorsunuz eşimle farklı kültürlerden geliyoruz diye. Doğu-Batı yapısı dedim. Eşim ailesinden çok farklıdır dedim. Onun ailesi nasıl beni İstanbulluyum diye istemediyese (batılılar hep namussuzdurlar bilirsiniz) benim ailem de eşimi istemedi (doğulular da cahildir). BURDAKİ İRONİYİ BENİ TANIYAN HERKES BİLİR…
4 sene savaşıldı iki aile ile. Tek fark vardı. Eşimin ailesi BENİ sevmiyordu, benim ailem eşimi seviyor AİLESİNİ sevmiyordu. Biri almam der öbürü vermem. (mal var ya ortada alıyorlar veriyorlar). Velhasıl evlenildi 4 sene sonunda. (başa çıkamayacaklarını anladılar bizimle). Kına gecemde çıkan bir tartışma sonucu (o tartışmada kesinlikle bizim suçumuz yoktu) kayınvalide tabii ki olayı kendi yönünden anlattı ve eşim benim ailemle 1.5 sene görüşmedi. (ben görüştüm eşim görüşmedi). (hatırlarsanız sirkeli sularla evi silmekten falan bahsetmiştim)4 aylık hamileyken tuttu elimde götürdü beni annemlere ve öptü ellerini dün gibi hatırlarım kurduğu cümleyi “balayından dün geldik önce elinizi öpelim istedik”.
Hemen annemlerin sitesinde bir eve taşındık. Bebek doğacaktı. Kira idi ev. Kızımız 2 yaşına geldiğinde ev satışa çıktı. Ev sahibi ilk bize teklif etti. Eşim kabul etti gitti kredi çekmeye. Babam dedi ki “ne gerek var bankaya dünya faiz vermeye ben vereyim siz bana ödeyin”. Eşim kabul etmek istemedi ben üsteledim. (hatalar başlıyor). Ev alındı. (babam tapuyu üstüne yapmış). 9 ay boyunca ayda 600 USD para ödedik. O arada diğer evin de içi yapılmaya başladı (hani kayınvalide ile birlikte oturdum ya o ev işte). 9 ay sonra babam geldi dedi ki “para lazım. Paranın hepsini ödemeniz lazım”.aaaaa…. “peki” dedi eşim gene gitti bankaya. Banka kanuni olarak kayınpederden damadın krediyle ev alamayacağını söyledi (mal kaçırma ya da danışıklı dövüş olayı sanırım). Banka kredi vermez, babam parayı ister. Eşimin abisi dedi ki “ben çekeyim”. Ok, süper. Bizimkiler atladı “olmazzzz. Kredi çekerse ev onun üstüne olacak. Yarın öbür gün kazık yersin. Hayatta olmazzz”. HAYDAAAAAAAAAAAAAA.. Ne yapılır ne edilir derken bizimkilerden ikinci can alıcı vuruş geldi ve babam dedi ki: “ben düşündüm taşındım. Farzedin bu ev miras kaldı benden size. Kimse para ödemiyor. Evi ALA ile kardeşine veriyorum”. (e hani paraya sıkışmıştın. Göremiyorum işte o zamanlar). Eşim diretiyor” bırak abim çeksin krediyi diye” ben diretiyorum “ya nolcak babam bize kazık mı atacak ne güzel para ödemeden ev sahibi oluyoruz, yarı hisse bile olsa” diye (gene duygularım ön planda, mantık sıfır). Velhasıl tabii ki de kredi çekilmedi. Ha bu arada babamların o sitede iki evi var. Birinde babaannem oturuyor, birinde biz. Annemler kirada. Evi iki kardeşe verme kararı aldığında dedi ki babam “bizim kirayı iki kardeş ortak vericeksiniz” biz tabi ki okledik. Görünüşte kardeşim de oklemişti. Başladık babamların kirayı ödemeye. ikinci ay sonu kardeşim yan çizmeye başladı “ben de kiradayım o evde sen oturuyorsun, sen ödeyeceksin kirayı” diye. Aman eşimle kardeşim kötü olmasın diyip eşimden saklayarak kiranın hepsini vermeye başladım. (eşim yarısını veriyorum sanıyor). Ve 6 sene sürdü bu. 6. Senenin sonunda bir gün gene babam geldi alışıldığı üzere ve dedi ki “evi satıyorum. Çok sıkıştım”. Şok şok şok. “Hangi evi, kimin evini?”. Ve ev satıldı. Göya babam kendine ait olan kredi borcunu ödeyecek, geri kalanı da kardeşimle bana paylaştıracaktı. Sizce yaptı mı bunu????* evet tebrikler bildiniz tabii ki de hayır!!! Yani 5400USD ödenmiş para, 6 sene boyunca ödenmiş kira bizim yanımıza kar kaldı. He babam o evi sattı rahata erdi mi? Satabileceği çok başka yerleri vardı, yapmadı…
Sonuca geliyorum… Eşim seneler boyu bana bu işin sonunun …a saracağını söyledi, göremedim, konduramadım aileme, yapmazlardı onlar neden yapsınlardı ki? Damat değil oğuldu eşim onlara. Her başları sıkıştığında koşarak yardım eden damatlarına, biricik torunlarına ve tek kızlarına yapmazlardı. AMA YAPTILAR!!! Her bir şeye bahaneleri var siz sordukça anlatırım…
Bunların hiçbirini yediremedi işte.
Ben göremedim, hak ettim elimden kayıp gidişini diyişim bundan…
He parayı aldınız mı diye soranlara cevabım tabii ki hayır.
Burda benim en büyük zaafım annemin kanser ve şeker hastası olmasıydı, hayata kızımla bağlanması idi.
Eşim bunları bilmesin, kızı göstermez annemin ölümüne sebep olurum derken
evliliğimin sonuna sebep oldum işte...
BU DA HEPİMİZE DERS OLSUN....
artık bu kadar kafanı yorma canım şöyle olsaydı böyle olsaydı
keşke kalacak başka biyerin olsa orda kaldıkça iyice kinleniyosun ailene
ah bu ailelerin bütün yaptıklarının doğru olduğunu sanması insanı öldürüyo ama elden ne gelir
Erkeklerin en hassas noktası zaten bu "sayılma" meselesi.
Benim koca kafa da arada büyük bir çılgınlık yaptığımda böyle der.
Pisi sen zaten beni saymıyorsun hep bildiğini okuyorsun diye.
Of Alacım ya bence kendini suçlama kim ailesinin böyle bir şey yapacağını düşünür.
Diyelim yıllar önce aklına geldi ya bunlar böyle birşey yaparsa diye.
Napacaktın? Geri mi çekilecektin yoksa "Ala saçmalama ailenin günahını alıyorsun ne biçim evlatsın sen" diye kendine mi kızacaktın?
Öyle karışık ki sizin durum...
Bence bu olayı çözse çözse senin ailenin hatalarını kabul edip eşinden özür dilemeleri çözer.
Çok afadersin ama resmen yolunacak kaz olarak görmüşler sizi.
Kızlar ben cıkıyorum..
Toplantı var..
alısveriş merkezinde iş yeri almayı düşünüyoruz..
İnş olur..
Gelince yazarım gelişmeleri cok öpt hepinizi
Artık hepimiz aile olduk burada. Gizleyecek saklayacak hiçbir şey kalmadı. Ondandır yazıyorum ne var ne yoksa. BÜYÜK RESMİ daha iyi görebilmeniz için. Uzun olucak biliyorum ama bu kadar dayandınız bana az daha sabır lütfen
Dedim hep size biliyorsunuz eşimle farklı kültürlerden geliyoruz diye. Doğu-Batı yapısı dedim. Eşim ailesinden çok farklıdır dedim. Onun ailesi nasıl beni İstanbulluyum diye istemediyese (batılılar hep namussuzdurlar bilirsiniz) benim ailem de eşimi istemedi (doğulular da cahildir). BURDAKİ İRONİYİ BENİ TANIYAN HERKES BİLİR
4 sene savaşıldı iki aile ile. Tek fark vardı. Eşimin ailesi BENİ sevmiyordu, benim ailem eşimi seviyor AİLESİNİ sevmiyordu. Biri almam der öbürü vermem. (mal var ya ortada alıyorlar veriyorlar). Velhasıl evlenildi 4 sene sonunda. (başa çıkamayacaklarını anladılar bizimle). Kına gecemde çıkan bir tartışma sonucu (o tartışmada kesinlikle bizim suçumuz yoktu) kayınvalide tabii ki olayı kendi yönünden anlattı ve eşim benim ailemle 1.5 sene görüşmedi. (ben görüştüm eşim görüşmedi). (hatırlarsanız sirkeli sularla evi silmekten falan bahsetmiştim)4 aylık hamileyken tuttu elimde götürdü beni annemlere ve öptü ellerini dün gibi hatırlarım kurduğu cümleyi balayından dün geldik önce elinizi öpelim istedik.
Hemen annemlerin sitesinde bir eve taşındık. Bebek doğacaktı. Kira idi ev. Kızımız 2 yaşına geldiğinde ev satışa çıktı. Ev sahibi ilk bize teklif etti. Eşim kabul etti gitti kredi çekmeye. Babam dedi ki ne gerek var bankaya dünya faiz vermeye ben vereyim siz bana ödeyin. Eşim kabul etmek istemedi ben üsteledim. (hatalar başlıyor). Ev alındı. (babam tapuyu üstüne yapmış). 9 ay boyunca ayda 600 USD para ödedik. O arada diğer evin de içi yapılmaya başladı (hani kayınvalide ile birlikte oturdum ya o ev işte). 9 ay sonra babam geldi dedi ki para lazım. Paranın hepsini ödemeniz lazım.aaaaa . peki dedi eşim gene gitti bankaya. Banka kanuni olarak kayınpederden damadın krediyle ev alamayacağını söyledi (mal kaçırma ya da danışıklı dövüş olayı sanırım). Banka kredi vermez, babam parayı ister. Eşimin abisi dedi ki ben çekeyim. Ok, süper. Bizimkiler atladı olmazzzz. Kredi çekerse ev onun üstüne olacak. Yarın öbür gün kazık yersin. Hayatta olmazzz. HAYDAAAAAAAAAAAAAA.. Ne yapılır ne edilir derken bizimkilerden ikinci can alıcı vuruş geldi ve babam dedi ki: ben düşündüm taşındım. Farzedin bu ev miras kaldı benden size. Kimse para ödemiyor. Evi ALA ile kardeşine veriyorum. (e hani paraya sıkışmıştın. Göremiyorum işte o zamanlar). Eşim diretiyor bırak abim çeksin krediyi diye ben diretiyorum ya nolcak babam bize kazık mı atacak ne güzel para ödemeden ev sahibi oluyoruz, yarı hisse bile olsa diye (gene duygularım ön planda, mantık sıfır). Velhasıl tabii ki de kredi çekilmedi. Ha bu arada babamların o sitede iki evi var. Birinde babaannem oturuyor, birinde biz. Annemler kirada. Evi iki kardeşe verme kararı aldığında dedi ki babam bizim kirayı iki kardeş ortak vericeksiniz biz tabi ki okledik. Görünüşte kardeşim de oklemişti. Başladık babamların kirayı ödemeye. ikinci ay sonu kardeşim yan çizmeye başladı ben de kiradayım o evde sen oturuyorsun, sen ödeyeceksin kirayı diye. Aman eşimle kardeşim kötü olmasın diyip eşimden saklayarak kiranın hepsini vermeye başladım. (eşim yarısını veriyorum sanıyor). Ve 6 sene sürdü bu. 6. Senenin sonunda bir gün gene babam geldi alışıldığı üzere ve dedi ki evi satıyorum. Çok sıkıştım. Şok şok şok. Hangi evi, kimin evini?. Ve ev satıldı. Göya babam kendine ait olan kredi borcunu ödeyecek, geri kalanı da kardeşimle bana paylaştıracaktı. Sizce yaptı mı bunu????* evet tebrikler bildiniz tabii ki de hayır!!! Yani 5400USD ödenmiş para, 6 sene boyunca ödenmiş kira bizim yanımıza kar kaldı. He babam o evi sattı rahata erdi mi? Satabileceği çok başka yerleri vardı, yapmadı
Sonuca geliyorum Eşim seneler boyu bana bu işin sonunun a saracağını söyledi, göremedim, konduramadım aileme, yapmazlardı onlar neden yapsınlardı ki? Damat değil oğuldu eşim onlara. Her başları sıkıştığında koşarak yardım eden damatlarına, biricik torunlarına ve tek kızlarına yapmazlardı. AMA YAPTILAR!!! Her bir şeye bahaneleri var siz sordukça anlatırım
Bunların hiçbirini yediremedi işte.
Ben göremedim, hak ettim elimden kayıp gidişini diyişim bundan
offfff yorum yapıcam dedim ama yok yok susuyım ben...
Mİnik bir ekleme daha yapayım:
Eşim hiç bir zaman YA AİLEN YA BEN demedi. Onun tek istediği bu olaylar başladığı anda (kirayı ödemeye başladık o filmin sonunu gördü) o evden taşınmamızdı. Ben ödediğimiz paralar olduğunu ve onların vereceğini söyledim. (babama güvendim yani). O ise inatla bu evin bir gün satılacağını ve bizim hiç bir şey alamayacağımızı, benim bu kadar insanlara güvenmemem gerektiğini söyledi.
Hatta bana en son dedi ki:
"Senin gözün kapının önüne konulduğumuz gün açıldı."
anladığım kadarı ile eşin senin ailene bu kadar güvenmeni kendine saygısızlık gibi algılamış
kızının orda kalmasıda eşinin değil senin kararın galiba
bi erkek için ağır bunlar herşeyi sen biliyosun bana ne gerek varki durumuna gelmiş
sende o yorulmasın herşeyi ben hallederim mantığı ile hareket etmişsin
sabır ala eşinin sakinleşip bunları içine sindirmesi uzun sürer gibi
ama seninde adamı ikna için net tavırlar sergilemen lazım
sanıyorsunuz ki dert açıyorum kendime. sanıyorsunuz ki hiç derdim yok. Herkesin öyle sanmasını sağlıyorum maskelerimle. anlatmıyorum. ufacık bir şey dahi anlatmıyorum. Nasılsa anlattıklarım da yanlış anlaşılıyor. kimyasallara sığındım artık içimde büyüyen şeyi durdurmak için. bilmiyorlar. bilmiyorsunuz. bilmeyin. özürlerim samimi gelmiyor. inandıramıyorum. gerçekten öyle olduğuna bir yerimi yırtsam dahi inandıramıyorum. bazıları diyor ya hani "ben ölüyorum" diye, ben ise çürüyorum. ölmeden çürümek kadar iğrenç bir şey yok. keşke ölsem. keşke ben ölüyorum desem. ama ben çürüyorum.
:2::2:
konunu takıp edıyordum arkadasım son durumu ogrenınce dahada uzuldum...sanıyorsunuz ki dert açıyorum kendime. sanıyorsunuz ki hiç derdim yok. Herkesin öyle sanmasını sağlıyorum maskelerimle. anlatmıyorum. ufacık bir şey dahi anlatmıyorum. Nasılsa anlattıklarım da yanlış anlaşılıyor. kimyasallara sığındım artık içimde büyüyen şeyi durdurmak için. bilmiyorlar. bilmiyorsunuz. bilmeyin. özürlerim samimi gelmiyor. inandıramıyorum. gerçekten öyle olduğuna bir yerimi yırtsam dahi inandıramıyorum. bazıları diyor ya hani "ben ölüyorum" diye, ben ise çürüyorum. ölmeden çürümek kadar iğrenç bir şey yok. keşke ölsem. keşke ben ölüyorum desem. ama ben çürüyorum.
:2::2:
lütfen böyle yapma kendine. bir evladın var senin onun için en başta güçlü olmalısın
geçicek bu günlerde biraz sabır
eşinde bitirmeyecek evliliğini ben inanıyorum
döndüğünde sende onun önem verdiği konularda daha farklı davranıcaksın
biraz sabır olurmu
konunu takıp edıyordum arkadasım son durumu ogrenınce dahada uzuldum...
ama boyle yapma lutfen kendını evladını dusun yapma boyle...
tabıkıde haklısın haklı oldugun yerler cok.. ah ahhh neler yazmak ıstıyorum suan ....ıcım acıyo ama ıcım yanıyo...boyle konuları gordukce daha uzuluyorum.. ufak meseleelr yuzunden kayınvalıdeler! yuzunden evlılıkler bıtıyoooo
sanıyorsunuz ki dert açıyorum kendime. sanıyorsunuz ki hiç derdim yok. Herkesin öyle sanmasını sağlıyorum maskelerimle. anlatmıyorum. ufacık bir şey dahi anlatmıyorum. Nasılsa anlattıklarım da yanlış anlaşılıyor. kimyasallara sığındım artık içimde büyüyen şeyi durdurmak için. bilmiyorlar. bilmiyorsunuz. bilmeyin. özürlerim samimi gelmiyor. inandıramıyorum. gerçekten öyle olduğuna bir yerimi yırtsam dahi inandıramıyorum. bazıları diyor ya hani "ben ölüyorum" diye, ben ise çürüyorum. ölmeden çürümek kadar iğrenç bir şey yok. keşke ölsem. keşke ben ölüyorum desem. ama ben çürüyorum.
:2::2:
yapma bunu kendne lütfen zaman ver oda senin pişman olduğunu gerçekleri gördüğünü biliyorsa bırakmaz seni kolay kolay..
yapma lütfen kendini içten içe yeme..
Canım lütfen her saniye düşüne düşüne eziyet etme kendineSana yardım edebilmek, mutlu olacagın bişeyler yapabilmek isterdim..ama ne yazık ki elimden gelmiyor