"bunu dert ettim" demeyi kendime hiç yakıştıramıyorum ama...

Arkadaşının tepkisi de normal. Odalarınızın ayrı olmasını çok dert etme bence. Yine akşama kadar beraber olursunuz, sonra uyumaya gidersiniz. Ama bir noktada kırgınlık olur. Keşke dişini sıkmayı tercih etseydi dönem bitene kadar.kırılma desem de olur muhakkak. Ben de yurtta iki kişilik odada 4 sene kaldım. Oda arkadaşımla çok farklı görüşlerimiz vardı. O içerdi arkadaşlarıyla, ben içmezdim, namaz kılardım, ki başörtülüyüm.ama mükemmel de bir uyumumuz vardı. Hiç kavga etmedik, hep saygılıydık, yakındık. çok yakın bir sınıf arkadaşımın odası boşalınca beni çağırmıştı yanına, oda arkadaşımı bırakıp gidemem kırılır demiştim. Salaklık etmişim. O kaç kere oda değiştirmeye çalışmış, bunu da son sınıfta öğrendim ama biz ana binada ve en güzel binada olduğumuz için başka binada açılan yerlere gitmek istememiş, devamlı başkalarıyla ayarlamaya çalışmış, olmamış. Yine saygım sonsuz ama kırılmıştım ben de.
 
Kesinlikle haklısınız. Bunlar çok hassas konular ve elbette hiç kimse dişini sıkmaya mecbur değil. Aslında biraz bencil olmak lazım zira kimse sinirlerini "oda arkadaşım kırılır" diye yıpratmak istemez.

Ben hazır yazmışken bir de son durum bildirimi yapayım: Dün arkadaşımla idareye gittik, tekrar görüştük bu konuyu. İki kişilik boş yer yoktu, TEKLİ boş yer de yanlış hatırlamıyorsam sadece bir tane vardı. Yani ikimiz bari ayrılalım ve tek tek başka odaya geçelim desek de yok, birimiz açıkta kalıyordu. Ben belki arkadaşım o tek boş yeri olan odaya geçmek ister diye düşündüm ama öyle bir şey yapmadı, bununla alakalı bir söz de söylemedi. İdaredeki görevli bize diğer kızlarla tekrar konuşacaklarını, onu tekrar ikaz edeceklerini söyledi ve daha sonra yurt müdürüne yönlendirildik. Yurt müdürünün işleri yoğundu ve kendisinden hoş bir tepki görmedik. "Yer yok ne yapalım, sizde de kesin hata vardır, ben o insanla (diğer kızlardan birini kastediyor ve o kız çirkef biri) daha önce de konuştum demek ki anlamıyor, daha neyi konuşayım, yerimiz yok" falan gibi bir tepki gösterip başından savdı. Arkadaşım daha sonraki konuşmalarımızda "tek başına odaya çıkma" konusunu gündeme getirmedi, ben de sormadım. Dün akşamüstü kızlardan biri halen memleketinde olduğu ve diğeri de geceyi başka yerde geçireceği için ben arkadaşımla odada baş başa kaldım. Gayet huzurlu, eğlenceli, hoş bir akşam geçirdik. Yani resmen kızlar olmadığı zaman huzur doluyoruz. Ne olacağız, ne yapılacak bilemiyorum.
 
Bir de dikkatimi çeken bir durum daha oldu, ben Knol, arkadaşım x olsun, öteki kızlardan biri de z olsun, öyle isimlendirip anlatayım. Dün ben arkadaşım x ile sohbet ederken odada birşey anlattım ve buna x ile birlikte dakikalarca güldük. Hoşsohbetimiz devam ederken y'nin ikimize de kötü kötü baktığını farkettim ama hiç bozuntuya vermedim. Daha sonra y odadan çıkıp gitti. Y'nin ters bakışlarını arkadaşım x de farketmiş, bana sonradan söyledi. Biz ne zaman arkadaşımla mutlu olsak, güzel bir sohbet içinde olsak y her zaman bize sert bakışlar atıyor. Biz neşeli insanlarız, her şeye rağmen muhakkak yapacak bir espri buluruz, daha önceki sohbetlerimize y'yi de dahil etmek istemiştik dışladığımızı düşünmesin diye ama o dahil olmamıştı, biz de bir daha dahil etmedik. Açıkçası ben bu y'nin bizim arkadaşlığımızı kıskandığını düşünüyorum. Onun kendi arkadaşlarıyla böyle eğlendiğine, güldüğüne hiç şahit olmadım açıkçası. Daha önce de benim arkadaşımla aramdaki iletişim hakkında laf dokundurması yapmıştı, biz hiç oralı olmamıştık. Birileri kıskanıyor ya da mutsuz oluyor diye neşemi öldürecek, muhabbetimi kısıtlayacak halim yok, kimse kusura bakmasın.
 
Canım madem tek kişi değişiklik oluyor o kızları baska odalara versinler. Olmaz mı?
 
Canım madem tek kişi değişiklik oluyor o kızları baska odalara versinler. Olmaz mı?
Anlatayım da siz tahmin edin cevabı :) :
Birinci dönem, biz henüz idareye gidip derdimizi yurt görevlileriyle paylaşmamışken kızlardan biri idaredeki görevliye gitmiş ve bizimle aynı odada kalmak istemediğini falan söylemiş. Görevli memur da bu arkadaşa "tamam, madem rahat değilsin boş yeri olan bir oda var, seni hemen oraya alıp odanı değiştirelim." demiş. Bu arkadaş da bu çözüm önerisini kabul etmemiş: "Orası benim odam, ben oradan gitmem, o ikisi gitsin" demiş bizim için. (Benim odam demesinin sebebi bu iki kız geçen sene de bu odadaydı, geçen seneki oda arkadaşları mezun olunca sene başında idare bizi bu odaya verdi, onlar bizi SONRADAN GELME olarak görüyorlar) Yurt yönetimi çok pasif. Bunu nerden biliyorsun diyeceksiniz, yurt görevlisi kendi ağzıyla söyledi bize. En küçük bişeyde idareye "Ankara'yı arayıp sizi şikayet ederiz" falan diye dikleniyorlarmış. Ve koskoca müdürden tut görevlisine kadar hiç kimse "hop, dur bakalım orada, sen kimseyi o odadan kovamazsın" diyemiyor. Bunu görevlinin yüzüne vurdum, hiçbir cevap vermedi.
 
Arkadasiniz simdiye kadar iyi bile dayanmis tek basina gitmemeye ben bunlarin ne mal olduklarini anladiktan sonra babam olsa takmaz tek basima oda degistirirdim. Bunca zaman tek basiniza katlanmaniza sebep olmayip sizinle direndigi icin minnet duymaniz ve artik sizden ayri da olsa bu ortamdan kurtulacagi icin mutlu olmaniz gerek bencillik yapmayin.
 
Ortada bir bencillik yok ki, ben ona hiçbir zaman tek başına bu odadan ayrılma falan demedim. Ben ona duymam gereken minneti duyuyorum ama kimse de onu buna katlanmaya zorlamıyor sonuç olarak. Zaten katlanmak istemese katlanmaz. Tam tersine o dile getirip durur, ben sana çok alıştım, biz iyi anlaşıyoruz, tek başıma çıkmak istemem falan diye. Bi sadece geçen gün tek çıkma muhabbeti oldu, ona da tepki vermedim zaten. Hatta seneye eve çıkma konusu da oldu, sen de eve çıkmayı düşünürsen birlikte çıkmak isterim falan dedi. Şu anda da aramız gayet iyi, bir sorun yok. Ben ona hak veriyorum yazmışım zaten, sadece istemdışı bir kırgınlık ya da soğukluk olmasından endişe duydum bu da benim kötü bir huyum ve elimde olan bişey değil. Soğukluktan kastım da eskisi gibi olamamak zaten, 7/24 birlikte yaşadığın, bu kadar çok paylaştığın insanla yaşadığın alanı ayırırsan ister istemez paylaşımlar ve birlikte geçirilen zamanlar azalacaktır. Aynı yerde yaşadığın için dip dibesindir ama yaşam alanı değişince elbette dip dibe olamazsın, en basitinden. Dün bir tane de olsa boş yeri olan bir oda vardı, ben dayanamıyorum, o boş yere gitmek istiyorum diyebilirdi, demedi.
 
Konunuzu okuyunca ünv.yıllarına geri döndüm. Burnumda tüttü.Ben de yurtta kaldım. 4 kişi kalıyorduk.Sorunlarımız bizim de oluyordu. Oda arkadaşımızın biri hiç uyumuyordu desem yeridir. Biz sınavlara hazırlanırken durmadan flüt çalar bilmem ne yapardı. Okul öncesi öğr. okuyordu.Ama odamızı değiştirmedik. Şimdi dönüp bakınca ne saçma şeylere takılmışız diyorum.Arkadaşınız kızgınlık anıyla söylemiş sanırım tek odaya çıkma fikrini. Ben olsam ben de kırılırdım.Elimde değil.Yalnız şu Ankara'ya söyleme meselesi aklımı karıştırdı. Söylesinler Ankara'ya ne olucak? Korktuğu bir şey mi var yurt yönetiminin ya da kızların arkası mı sağlam
 
benım de basıma gelmişti buna benzer bir sey..odamı değiştirmiştim.. yurttan bir arkadasımın odasından biri eve cıkmıstı ben de yurt memuru ıle konusup o kızın yerıne gecmiştim... şimdi o gunlerı düşünüp gülüyorum çünkü sorun yasadıgım o eskı oda arkadaslarım kendılerı sonradan benimle iletişime gectiler ve mezun olduktan yıllar sonra görüşmeye başladık :) Zamanla olgunlaşıyor insan :)
 
Yani, kırılmak istemesem de kırılabilirim, belki de kırılmam, bilemiyorum. Ama haklı, ben de daha fazla katlanamam deyip tek çıksam haklıyım ve o eminim yüzde iki yüz kırılır bu durumda bana. :) Kaldı ki arkadaşım bu olayı kafasında benden daha çok büyüten, düşündükçe kendi kendine sinir olan bir insan. Hadi bu odadan kurtuldu diyelim, gittiği yerde başka bir sorun yaşarsa ve halledemezse yine kendi kendini üzecek, düşünüp düşünüp sinir olacak. Ben mesela sinir olduysam olay gerçekleştiği sırada sinir olurum ama sakinleşince de sakinleşirim yani, düşünüp kafamda büyütmem.

Ne var bu Ankara'da bilmiyorum ama bunlar öyle düzgün konuşmayla bişey halledemiyorlar. Karşısındaki kendinden kaç yaş büyükmüş, yetkili miymiş vs. demeden dikleniyorlar. Ha mesela bir sorunun vardır, güzel konuşmalarla çözmeye çalışırsın çözülmezse o zaman sert bir tavır takınırsın onu anlarım ama bunlarınki o değil işte. Sürekli de bir tehdit... En ufak bir problem olduğunda eğer canı o an çirkeflik yapmak istemiyorsa "tamam görüşücez, sen görürsün" falan gibi laflar sarfediyor. İdare görevlileri de bu kızlar başlarını ağrıtmasın diye geçiştiriyorlar. Arka sağlamlığı olduğunu sanmıyorum, yok bildiğim kadarıyla. Varsa da odadaki iki kişiyi yollayabilecek kadar sağlam değil.

Kızlardan biri bize bir tartışma esnasında birinci sınıftayken yaşadığı bir olayı anlatmıştı. Kantine gitmişler kahvaltı yapmak için, masalardan birine bu elindeki poşeti bırakmış, aklınca masada yer tutmuş yani kimse oturmasın diye. Sonra da yiyecek almak için kantinin market bölümüne gitmişler. Döndüğünde onun poşetini koyduğu masaya başka bir kız oturmuş ve bunun poşetini başka bir masaya koymuş. Bu arkadaş da poşetini çeken kızla kavga etmiş. Ettiği kavgayı iyi bişeymiş gibi gurur duyarak anlatan insanlar bunlar.
 
Ne güzel, siz halletmişsiniz. Bizim yurt genelde dolu oluyor ve yer bulmak zor oluyor. Ne zaman "boşver, formasyon ve staj eğitimleri başlayınca kafalarını kaşıyacak vakitleri olmayacak, hem odaya daha az gelirler hem de bizimle uğraşmak istemezler belki" diye düşünsem aradan çok zaman geçmeden bir olay oluyor, bir sıkıntı yaşanıyor. :)
 
Bende 2 yıl devlet yurdunda kaldım ve anlaşamadığımız bir arkadaşımızı şikayet edip odadan attırmıştık. Bastırın bu konuda devlet yurdu da olsa bedavadan kalmıyorsunuz. İlgilenmek zorundalar. Her gün tartışıyoruz huzurumuz kalmadı diyin. Sık sık gündem yapın bu mevzuyu.
 
Aynı şeyi ben de yaşadım. Hem de bir gün yürüyorum yolda bir baktım kız pinoli diye sesleniyor.Önce inanamadım.Meğerse kızın tayini yaşadığım yere çıkmış.Dünya ne kadar küçük gerçekten.Sonra bikaç kez evine de gitmiştik annemle.
 
Bende 3 kişiliklerdeyim. 1 arkadaşımla baya iyiyim.
3. cüyle anlaşamazsak eğer birbirimizi tutuyoruz.
1 tanesi daha da inatlaştı. Sonra kendiliğinden gitti.
1 tanesi de mecbur uyum sağlamıştı :)))

Da 4 olunca o olmamış anladığım kadarıyla
 

Allah büyük haklıya hakkını teslim ediyor ... zamanında ben de cok üzülmüştüm ama ikisi de kendi kendine geldi :)
 
Allah büyük haklıya hakkını teslim ediyor ... zamanında ben de cok üzülmüştüm ama ikisi de kendi kendine geldi :)


Ben de onların yüzünden tek başıma eve çıkmıştım.Ama iyiki de çıkmışım.Ben çok kuralcıyım.Onlar sabahlara kadar oturuyorlardı.Hiç sevmediğim bir muhabbet. Şimdi bile her şeyim saatlidir.Yurtta kalmak zor gerçekten.Benim gibidetaycı bir insansanız...
 
İdare şimdiden bıkmış gibi bizden üstelik sadece ikinci gidişimizdi ama elbette peşi bırakılmayacak. Eğer oda değişikliği olmazsa biz de o kızlara huzur vermeyeceğiz. Arkadaşım bu konuda ne yapar bilmiyorum ama benim sabrım gerçekten sınırları zorluyor, bu gidişle ben de onlara huzur vermeyeceğim yani. Dişlerini geçirdiklerini sansınlar istemiyorum.
 
3 böyle konular için en ideal kişi sayısı. :) Ama ikili gruplaşınca kötü oluyor. 3 kişiliklerde 2 kişi istemiyoruz dediği anda tek kalan o üçüncünün düşüncesi bile sorulmaz gibime geliyor.
 
Aslında çok detaycıyım, evde falan halen öyleyim ama yurt ortamında üçüncü yılım ve ne kadar detaycı olsam da yurttan başka alternatif yoksa bazı detayları atlamayı alışkanlık haline getirdim mecburen. Aslında bu kızlar da detaycı, gürültü falan istemiyorlar, birisi uyuyorsa kesinlikle gürültü çıkmayacak, sesli konuşulmayacak vs. yani mesela benim gece geç saatlere kadar bilgisayarda takılma alışkanlığım vardır eğer ertesi gün erken kalkmayacaksam falan, bundan önceki oda arkadaşlarım bunu hiç sorun etmezdi. Bu senekiler başlarda sorun etmediler ama içlerinden biri ışıktan rahatsız oluyorum dedi, yurt müdürüyle birlikte bilgisayarı gece saat en geç 2'ye kadar kullanma kuralı konuldu. İçten içe "acaba gıcıklığına mı yaptı" diye düşünsem de sonuçta bu bir kural, buna onlar da uyum sağlıyor, gıcıklığına ya da gerçekten rahatsız olduğu için vs. bir şekilde bu bir problem oldu ve alışkanlığımdan vazgeçtim. "Benim uykum ağırdır" diyen insan sabah giyinirken pantolon kumaşının çıkardığı ufacık sesten bile rahatsız oldu, ofladı pofladı, kendi kendine söylendi ve üstümü daracık banyolarda giyinmeye başladım. Onlar da ilk başlarda sürekli odaya arkadaşlarını getirirlerdi, saatlerce de gitmezdi o kızlar. Dersten kafam bi dünya olmuş vaziyette odaya gelirdim, bi bakardım 4 kişilik oda olmuş 8-9 kişi. Gürültü, şamata vs... Kendi çaplarında yiyecek hazırlamışlar, çay yapmışlar falan içerisi leş gibi soğan kokar, garip kokar... Odada her gün muhakak en az iki tane yabancı kız olurdu. Daha sonra biz bunu dile getirdik, arkadaşları eskisi kadar çok gelmemeye başladı mesela. En azından ayak uydurabildikleri bazı şeyler var. Yurt ortamı insanın alışkanlıklarından vazgeçmek zorunda kalabildiği bir yer.
 
Yurt ortamı çok zor seni çok iyi anlıyorum. Bende 2 yıl yurttaydım, özel yurttu şartları daha iyi olsa da inan ortam olarak kyk dan farkı yok. Moral bozacak insan, anlaşamayacağın insan, uyumsuz ve kavgacı insan her yerde.. O yüzden 2 sene boyunca yüzüm hiç gülmedi. 2 senedir evdeyim çok şükür iyi ki çıkmışım diyorum. Senin de o anlaşabildiğin arkadaşınla eve çıkma yada iki kişilik bir odaya geçme şansın yokmu ?
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…