- 14 Ağustos 2016
- 1.575
- 3.089
-
- Konu Sahibi bubendegilim
- #161
Siz de onu ,onun sizi sevdiği kadar sevseydiniz bu kadar kolay vazgeçme durumu olmazdı o zaman değil mi ?Para evliliği değil. Ben o iyi biri ve beni çok seviyor diye evlenmiştim aslında. Benim maddi durumum da gayet iyi ve sabit bir gelirim var. Ama evin kirası vs derken para elbette yetmiyor. Ben bunları öderken bana gelip dükkan kiramız ödenmedikten sonra evi ödemişiz ödememişiz fark etmez diyor. Benim dükkanları ödeyecek gücüm yok. Çok acımasız bir yorum olmuş.
Umarım eski refah günlerinize dönersiniz ama hayat müşterektir, iyi günler olduğu kadar kötü günlerde olur.
32 yaşında kocaman bir erişkinsiniz ailenizin evliliğinizle ilgili yaptığı olumsuz eleştirilere kulak tıkayabilirsiniz.
Eşiniz maddi zorlukların yanında şiddete meyilli, size kan kusturan biri olsa amenna ama öyle biri değilmiş tek sıkıntısı yaşadığı ekonomik sorunlar.
Sütüm gitti bana anlatmasın demişsiniz, evlendiğimde sizden çok daha küçük(22 yaş), kendi ekonomik özgürlüğü olmayan, evlenirken 2 aileden de asla maddi yardım talep etmeyen biriydim.
Evlendik birkaç ay sonra hamile olduğumu öğrendim, üstelik ev kiraydı, evdeki tüm eşyaları kendimiz yapmaya çalışıyorduk, eşim de 23 yaşında toy bir delikanlıydı ama azmetti çalıştı, doğuma 1-2 ay kala kendi işimi kuracağım dedi destekledim, ki iş kurduğunuzda piyasada yer edinene kadar en az 1 yılınız sıfır kazançla da geçebilir, vergileri, çalışan paraları, işyeri kirası vs cabası.
İşyerini kurduğunda bazen iyi gitti bazen kötü, o arada doğum yaptım kucakta bebek ev kadını bir hatun, kirası ve tüm giderleri ödenmesi gereken bir ev ve işyeriyle eşim koşturup durdu, üzülüp stresten boğulduğu zamanlar sırtını sıvazlayıp bugünlerde geçecek diyeni oldum, işleri toparlanmaya başladığında çok daha iyisini de yapabilirsin deyip gazlayanı da oldum.
Asla hiçbir zaman ne onun ailesine ne kendi aileme maddi sıkıntıları belli etmedim, beni ne zaman görseler yüzümde kocaman bir gülümseme vardı, kimseye anlatmazdım o yüzden ailede lakabım ketumdur.
Hem çok sevdim hem çok sevildim, sevgi bir yana eşim deyip yanında durduğum adamla hayatı paylaşmak için imza atmışsam sadece mutlu olduğu beni mutlu ettiği zamanları değil, beraber ağlayıp sıkıntı çektiğimiz günleri de kabullenirim dedim, öyle de yaptım.
Geçti mi o günler? Evet geçti ama bugün her şey tepetaklak olsa, evsiz barksız parasız kalsak eşim şunu biliyor, Mune elimden tutar beni kaldırır, geçecek bugünler der ve her şeyi yeniden yapmak için benimle birlikte kolları sıvar.
Eşseniz eğer birbirinize sırtınızı dayayıp gerektiğinde birbirinizin omuzunda ağlayan da olacaksınız, derdi sizin de derdiniz olacak, dert ortağı, sırdaşı olacaksınız, o düşünce siz, siz düşünce o kaldıracak.
Bunları yapamıyorsanız evlilik de olmayacak.
Her mantık evliliği böyle midir bilmiyorum ama bu konuda aldığım elektrik aynen dediğiniz gibi, aşk olmayınca veya gerçekten çok sevmeyince çıkan küçücük bir rüzgarla her şey sarsılıyor.sanırım karşılıklı aşk olmadan yapılan evliliklerde böyle oluyor. daha doğrusu mantığın sesiyle evlenen insanlar karşı tarafa manevi destek vermekte, duygusal özen göstermekte zorlanıyorlar.
sizin durumunuzda karşılıklı duygu yoğunluğu olduğu için her durumda "eş" olmuşsunuz. acıyı da iyi günler kadar paylaşmışsınız ki bu çok değerli.
ben aileyi aile yapan şeyin acıyı da mutluluk gibi paylaşmak, beraber mücadele etmek olduğunu düşünüyorum.
Her mantık evliliği böyle midir bilmiyorum ama bu konuda aldığım elektrik aynen dediğiniz gibi, aşk olmayınca veya gerçekten çok sevmeyince çıkan küçücük bir rüzgarla her şey sarsılıyor.
Maddi sorunlar, borçlar küçücük bir rüzgar mı denebilir elbette değil, kadını da erkeği de bunaltır, ki şu gün bırakın borcu morcu cebimde belli bir miktar para yoksa 10 dakika ötemdeki çarşıya bile gitmek gelmez içimden, e adamın cebinde bebeğine mama alacak, eve ekmek getirecek parası yok, şu an kafasında öyle şeyler vardır ki dokunsanız patlar durumdadır, her ikisini de anlıyorum ama şahsen adama daha çok hak veriyorum, evine, eşine, bebeğine yetememenin çaresizliği, işyerlerini kurtaramayacağım endişesi, borçların altından nasıl kalkarım kaygısı, her şey iyiyken arası iyi olan ailenin, kardeşlerin halin nicedir diye aramaması öyle dokunuyordur ki.
Kimsesiz çaresiz kalmanın üzüntüsünü yaşıyor bence, insan zorluk yaşarken para falan beklemiyor aslında, bir arayıp nasılsın iyi misin, ağız ucuyla bile olsa bir şeye ihtiyacın var mı denmesini bekliyor, bir şey isteyeceğinizden de değil hani, önemseniyor düşünülüyor hissini yaşamak istiyorsunuz, o bile sizi ayağa kaldırmak için itici güç oluyor ama para isterseniz diye herkes köşe bucak kaçıyor.
Şu dünyada sarılacak kiminiz var? Aileniz, varsa eşiniz ve evladınız, onlarda sizi yalnız bırakırsa çok dokunuyor, ister kadın olun ister erkek, maneviyatınız bir anda çöküyor.
Biz de bunları yaşadık ve düzeldi. Yani en azından düzeldi sayılır. Belki yarın daha kötü olur. Hayatın insanın karşısına ne çıkaracağı belli olmaz. Mantık evliliği yapmış olabilirsiniz ama kendinize uygun biriyle yapmamışsınız. Ticaretle uğraşan insanların hiçbir zaman yarını net değildir. Zorluklara karşı dirençli biri değilseniz sizin gibi sabit geliri olan 'azıcık aşım, kaygısız başım' mantığında biriyle evlenmeniz gerekirdi.Aslında amacım bizde bunları yaşadık ve düzeldi gibi teselli cümleleri.
Amin, Allah eniştenize de kolaylık versin.allah insanı gördüğünden ayırmasın derler ya, gerçekten çok doğru. benim eniştem durumu çok iyi bir eczacı idi, bazı talihsizliklerle bir sürü borcun altında buldu kendini.
eczanesi kapandı, 70 yaşlarındalar hala emekli maaşlarından kesinti yapılıyor.
o olaylardan sonra intihara da kalktı, şans eseri kurtuldu.
sonra sonra yavaş yavaş aklını yitirmeye başladı.
o kadar alışkınlardı ki kendi evlerinde oturmaya, her sene tatile gitmeye, her yılbaşında yemekler vermeye, her bayramda çifter çifter kurban kesmeye..
tahammül edemedi.
ben de bu nedenle konu sahibinin eşini iyi anlıyorum. insanın senelerce verdiği emeğin hem de kendi hatası olmadan tepe taklak olması çok ağır.
Eşimi para için tercih etmedim demişsiniz ama anlatımınızdan hiç de öyle anlaşılmıyor. İşi bozulunca siz de bozulmuşsunuz baksanıza.Yok aslında boşanmayı sormuyorum. Boşanmak istesem zaten bunu açık şekilde yazardım. Aslında amacım bizde bunları yaşadık ve düzeldi gibi teselli cümleleri. Bu arada benim maddi durumumda çok iyi. Yani eşimi parası için tercih etmedim.
Direkt konu sahibesi için demiyorum genel kanaatim mantık evliliği her şey yolundaysa iyi gidiyor sanırım
Eşime bunu söyledim. Gel bir tatil yapalım dedim bana cevabı şu ‘ ben dükkan borcumu ödeyemedikten sonra tatilden ne anlayacağım?’ Ben ne yapabilirim ki bu durumda ? Elimden ne geliyorsa yapıyorum. Ama dükkanları ödeyemem, öyle bir gücüm yok…Bence siz lohusaligin ve pandeminin etkisiyle yorulmussunuz. Sabit ve iyi olan gelirinizle esinizi bi tatile cikarin ikinize de iyi gelir. Evet mantik evliligi yapmis olabilirsiniz suc degil ama simdi de mantikli olun ve kriz yonetin. Bebeginize ve esinize pozitif olun, rahatlayin biraz. Gecicek esinizin isleri de duzelicek, bebeginiz de saglikla buyucek. Zaman lazim biraz
Abla benim evliliğim mantık ağırlıklıydı sanrımı ondan devam ediyorumDirekt konu sahibesi için demiyorum genel kanaatim mantık evliliği her şey yolundaysa iyi gidiyor sanırım
Olabilir böyle şeyler. Maddyattan sıkışmış olabilirdin başka sebeplerden bunalmış olabilirsin bunu kmse eleştiremez. Ama geçer toparlanırsınız. Sen eşine destek ol geri planda durma güç ver ona o da sana verir şu n onun durumu inan seninkinden daha bunalımlıdırMerhabalar.
Pandemiden tam 5 ay evvel evlendim. Aşk evliliği değil de beni çok sevdiğini söyleyen , benim için her şeyi yapacağını söyleyen bir adamla hayatımı birleştirdim. Beni seven kişi , beni üzmez dedim. Aşık değildim ama seviyordum. Ailem asla bizi denk görmedi ( eğitim , çevre bakımından). Ben maalesef bunları göz ardı ederek ve daha evvelki tecrübelerimden dolayı sadece ‘iyi insan olsun , yeter’ mantığı ile evlendim. Bebeğim olsun çok istiyordum , çok şükür o da oldu. Pandemi başladı ve bizim işimizi direkt vurdu. Kendine ait 3 tane cafesi vardı. Çok ciddi bir geliri varken birden dibi gördük. Eve her gün gelip ne kadar mutsuz olduğunu anlatıp durdu. Bana yansıtma dememe rağmen sürekli anlattı. Ailesi asla arkasında olmayan ve onu hiç istemeyen bir kişi. Maddi durumu iyiyken arayan kardeşleri bile şu an telefonu kaldırmıyor. Ben evlendiğim için çok pişman oldum. Gerçekten şu an çok bunalmış durumda ve psikolojisi de bozuldu. Bana bebek konusunda elinden geldiğinin fazlası ile yardım ediyor. Parası varken hiç hesabını sormazdı, eli çok açık bir adamdı. Ama şu an tek kelime dahi konuşamıyoruz , hemen sinirleniyor ve saçma sapan cümleler kuruyor. Ailem durumun farkında ve bana destekler ama babam bırakmayı şu an için düşünme adam kötü biri değil sadece başına böyle bir durum geldi diyor. Maddi olarakta ailem destek olmaya çalışıyor ama bu eşimin ağırına gidiyor. Boşanmak istemiyorum ama dayanacak gücüm de kalmadı davranışlarına. Yok saymayı düşünüyorum ama sonra insan eve gelince eşiyle konuşmak istiyor.
bu durumlar geçer mi sizceBiraz karışık anlattım kusura bakmayın…
Güncelleme; Düzenleme yapma gereği duydum çünkü kafam tam yerinde değildi yazarken. Eşime bana anlatma deme sebebim tamamen sütümün kesilmesi yüzündendi. Yani sandığınız gibi dinlemekten bıktığım için değildi.
2. Bir konu ise benim zaten sabit bir gelirim var. Az bir gelir de değil. Bunu yazmak durumunda kaldım çünkü ben eşimle parası için evlenmedim.
Abla benim evliliğim mantık ağırlıklıydı sanrımı ondan devam ediyorumŞaka bir yana da ben de sahiplenme duygusu çok fazla. Ne kadar merhametsiz ve sert dursam da öyle olamıyorum. Yapacaksın diyemiyorum. Çok zor zamanlar geçirdik geçiriyoruz. Ne yapayım şimdi boşayayım mı kocayı ya da sürekli laf mı sokayım. ha hiç çabalamasa, sen çalış ben yiyeyim modunda gezse o zaman boşardım