Bit atlayan bir böcektir,inşallah anneye ya da diğer hane halkına atlamamıştır .
Çok iyi zıplayan bir böcektir bit.
Başka tüylü bir yere kaçmış olabilir.
Öldükten sonra düşmüş olabilir, ay kaşınmaya başladım bile.
Sevgili Hanımlar,
Bitlerden kurtulmanın yolu öncelikle onları iyi tanımaktır. Size madde madde anlatıp sonrasında kurtuluş yolunu yazacağım. Bir gecede bitin de sirkenin de kökünü kazıyabilirsiniz. Ertesi gün gelsin ipek gibi saçlar. Herkes bilsin paylaşsın ve bilinçlensin. Bit tek başına mücadele ile yenilmez, topluca mücadele gerektirir.
1. Bit zıplamaz, yürür ve çok hızlıdır. Zıplayan piredir. Pire hayvanda olur insanda yaşamaz bunu bilelim. Bit ise insandan insana geçen, pis veya temiz olmayla ilgisi olmaksızın insan saçı derisinden kan emerek beslenen bir parazittir. Tifüs yayar.
2. Hiç bir bit SIVI İLAÇ ile temizlenemez. Dikkat! Piyasadaki bit ilaçları ile vakit kaybetmeyin. Tarakla beyaz çarşafla uğraşmayın. Tekrar tekrar bit ilacı kullanınca bitler ölecek bu parazitler geçecek sanmayın.
3. Bit saç tellerine bir ayda ortalama 300 yumurta yani sirke bırakabilir. Bir bitin ömrü zaten 1 aydır. Bir yumurtadan ise bir haftada yeni bit çıkar. Dolayısıyla biti öldürmek yetmez, mücadeleye etkisi olmaz biti öldürmenin. Asıl öldürülmesi gereken sirkedir. Saçınızda tek bir canlı sirke kalması, iki hafta içinde tekrar bitlerin kafanızda cirit atması için yeterlidir.
4. Bitler en çok 7-8 yaş grubu kız çocuklarını sever. Okullarda yanyana asılan paltolar, yanyana oturulan sıralar çocuklarınıza bitlerin geçmesi için en ideal ortamı sağlar.
5. Bit bulaşmasın diye çocuğunuza içinde lavanta keseciği olan tokalar takabilirsiniz. Her sabah kulak arkası ve ensesine lavanta yağı sürebilirsiniz. Piyasadaki kafuru içerikli toka, rozet ve taçlardan kullanabilirsiniz. Bunlar önlem amaçlı işe yarar.
6. FAKAAAAT! Ülkemizde son birkaç yıldır tıpkı bulaşıcı hastalıklar gibi bitlenmede de bir patlama yaşanmakta. Kaynağını tahmin edersiniz. Ve bitler eski bitler değil, malesef aşırı direnç kazanmış durumdalar kimyasal tedavilere karşı. Antibiyotik dirençli bakteriler gibi düşünebilirsiniz.
7. Bit ilaçlarını üreten firmalar bitlerden kurtulmanızı en son isteyenlerdir. Çünkü amaçları ilaçlarını satmaktır. Bitler bir çırpıda ölürse ilaç satamazlar. Tekrarlı kullanım vs. diye kendilerine pay çıkarırlar. Kanmayın.
8. PEKİ NASIL KÖKÜNÜ KAZIYACAKSINIZ BU BİTLERİN? Bit sıvılar karşısında yarım saatten fazla solunum yapmadan direnerek kendini koruyabilen bir parazittir. Öyle olmasaydı normal banyonuzdan sonra hepsi boğulur giderdi her seferinde. Dolayısıyla bitle mücadele toz kimyasalla yapılır. Bitin ilacı karınca tozu veya pire tozu olarak tarım malzemeleri satılan yerlerde bulunan kokusuz tozdur. Geceden bu tozu gözünüze temas ettirmeden ve solumadan saçlarınızın arasına güzelce ekin. Bone takıp üzerine streç filmle kafanızı güzelce paketleyin sarın. Hiç hava almasın kafanız. Yazmayı da dolayın kafaya uyuyun. Sabah bir güzel yıkayın kafayı dikkatlice. Kafanızdaki en küçük sirkesine kadar hepsi geberecek kökü kazınacak. Sirkeler bir kaç günde kendiliğinden dökülecek. Sabredemem derseniz ölüleri tırnağınızla tek tek sıyırarak temizleyebilirsiniz. Renginin grileşip sirkelerin de kupkuru kaldığını göreceksiniz. Çıtlamayacak çünkü öldüler.
9.Ama bu çok zararlı deri emiyor vs. diyorsanız buyrun bundan çok daha zararlı kimyasallarla dolu bit ilaçlarını defalarca kafanıza sürüp kimyasalın hasını almaya devam edebilirsiniz. Emin olun bu tozu kafanıza sürdüğünüzde maruz kaldığınız kimyasal oranı her gün yediğiniz domates salatalıktan aldığınız tarım ilacı kalıntısı ile içtiğiniz sudaki arsenikten fazla değil.
10. Benim önerim bu. Eskilerin, köylülerin de hala kullandığı yöntem bu. Bit köylerde değil şehirlerde yaşıyor. Amacım bu pis derde düşenlere yardım eli uzatmak. Lütfen şu ilaç firmalarının kötülemelere kulak asıp eskilerin yöntemlerini terk etmeyin. Deneyin bana dua edersiniz.
