• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

birikim yapabilmenin yolları

biz bu akşam kahvaltı yapacağız. bakıcı pişi hazırlayacak, yumurta falan haşlayıp.
bizde bir şu sorun varsa herkes aynı şeyi yemiyor. iki çocuk bile aynı şeyi yemiyor.yemek düşünmek çok zorlayıcı oluyor.
 
Eee bugün ne var yemekta kızlar.. :) benim kardeşim ufak bir operasyon geçircek bugün hastanede olucak bugün..iş çıkışı oraya gitcem..biz dışarda yicez gibi mecburen..
Canım çalışmayanlar hanımlarda bu sefer diyo ki ne güzel çalışıyorlar biz evde tıkılalım hiç bişey yapmayalım.... Çalışmayı eğlenmek gibi görenlerin mantığı böyle
velhasıl kimse halinden memnun değil :KK70:
 
çalışırken ulaşmak biraz zor canım :KK43: mesela bazen arkadaşlarıma falan özeniyorum sabah kahvaltılarına gidiyolar çaya kahveye gidiyolar.. çalışanda geçiniyo çalışmayanda aman ne bilim karışık bu işler valla :))
ben 15 yıllık iş hayatından sonra yaklaşık 2.5 yıl kadar çocuk için izne ayrıldım. ücretli izin ardından 2 yıl ücretsiz izin, bu dönemde çok bunaldım evde. yani sizin gibi düşünmüyorum.
çok sosyal ve kalabalık olan bir iş yerim yok. iş arkadaşlarım hep erkek, olan bayanlarda hizmetli (koşturma halindeler yani). yine de işe gelmek, iş yerindeki işleri yapmak, çay içerken iki sohbet etmek (her ne kadar akran, cinsiyete uygun arkadaşım olmasa da ) insanı rahatlatıyor.
inanın evde o kadar çok iş çıkıyor ki insana, yap yap bitmiyordu, çocuğu bırakıp kapı sil, cam sil, aynı anda 3 tepsi kek, kurabiye yap vs. o dönemde de çocuğa yararlı olamıyorum diye düşünüyordum. çocuk tüm gün bunaltıyordu açıkcası, akşam babasına versem kendimi mutfaga atıyordum, sanki suyla oynarken, iş yaparken rahatlıyordum.
ev hanımıysa eve her gün yardımcı gelecek, hatta yatılı olsa daha iyi ama ben evde birini istemem. sen de çocuğunu alıp, parka güne gideceksin
ben de küçük çocuğu olup, hem evi temiz olup, hem de gezmeye vakit bulanlara, hem de dışarı çıkarken fönlü saçlar, full makyajla çıkanlara şaşırıyorum. evde inanın tv izlemiyorum vakit yok yani, oysa çok güzel sinema kanalları var, evin içinde hep bir koşturmaca, orayı çamaşır suyuyla sil, buraya süpürge tut, şuranın tozunu al... ben yardımcı ile ev işi konusunda anlaştım ancak evi sabah temiz bırakıyorum, ondan da düzenli alıyorum nöbeti. (bana yabancı gibi geliyor ve ev içinde bir durum olursa orda burda dedikodu yapar diye daha fazla dikkat ediyorum. ama yapım tez canlıdır) misal bugun yapılacak hiç ev işi yok. sadece çocuğa çorba ve pişi yapacak. her yeri akşam topladım, yerleştirdim.

neyse çok dağınık oldu anlatımım.

bir çantam vardı, yeni ama takmaktan sıkıldım, bordo renkli. geçen gün bu çantayı elden çıkarayım diyordum. dün iş yerinde bir bayan girdi odama. çantanız ne güzelmiş dedi. sana versem kullanır mısın dedim. eve deyince bugün boşalttım getirdim. sabah da bir gömlek giymiştim. bu sefer ben birine dedim bu gömlek güzel mi sence, giyer misin deyince, giyerim dedi. ohh evden iki parça daha çıktı. bu kişilere ilk defa veriyorum. hep aynı kişilere çocuk kıyafet, yetişkin kıyafeti de vermek istemiyorum aslında, farklı kişiler olunca daha iyi oldu. ayrıca ekonomisini düşünen, 2.el kullanmanın ayıp olmadığını düşünen insanlar görünce de sevindim.
 
konuyu kadın olmak zor deyip kapatayım bari herkesin bir isteği derdi var:ukala::ukala:
bende eşyalarımı ve oğlumun küçülenleri kuaför bir ablam var ona veriyorum
beğendikleri kıyafetleri giyiyor kalanları da ihtiyaç sahiplerine veriyor
oğlanın kıyafetleri de köye giderken götürüyor yeğenlerine falan veriyor
kullanmadığım tabak çanakları da ayırayım da onları da vereceğim
dolaplar tıklım tıkış almışım da almışım:kızgın::kızgın:
akşama da kışlık ayakkabı ihtiyacım biz de dışarda yeriz sanırım
arada değişiklik iyidir
 
ben 15 yıllık iş hayatından sonra yaklaşık 2.5 yıl kadar çocuk için izne ayrıldım. ücretli izin ardından 2 yıl ücretsiz izin, bu dönemde çok bunaldım evde. yani sizin gibi düşünmüyorum.
çok sosyal ve kalabalık olan bir iş yerim yok. iş arkadaşlarım hep erkek, olan bayanlarda hizmetli (koşturma halindeler yani). yine de işe gelmek, iş yerindeki işleri yapmak, çay içerken iki sohbet etmek (her ne kadar akran, cinsiyete uygun arkadaşım olmasa da ) insanı rahatlatıyor.
inanın evde o kadar çok iş çıkıyor ki insana, yap yap bitmiyordu, çocuğu bırakıp kapı sil, cam sil, aynı anda 3 tepsi kek, kurabiye yap vs. o dönemde de çocuğa yararlı olamıyorum diye düşünüyordum. çocuk tüm gün bunaltıyordu açıkcası, akşam babasına versem kendimi mutfaga atıyordum, sanki suyla oynarken, iş yaparken rahatlıyordum.
ev hanımıysa eve her gün yardımcı gelecek, hatta yatılı olsa daha iyi ama ben evde birini istemem. sen de çocuğunu alıp, parka güne gideceksin
ben de küçük çocuğu olup, hem evi temiz olup, hem de gezmeye vakit bulanlara, hem de dışarı çıkarken fönlü saçlar, full makyajla çıkanlara şaşırıyorum. evde inanın tv izlemiyorum vakit yok yani, oysa çok güzel sinema kanalları var, evin içinde hep bir koşturmaca, orayı çamaşır suyuyla sil, buraya süpürge tut, şuranın tozunu al... ben yardımcı ile ev işi konusunda anlaştım ancak evi sabah temiz bırakıyorum, ondan da düzenli alıyorum nöbeti. (bana yabancı gibi geliyor ve ev içinde bir durum olursa orda burda dedikodu yapar diye daha fazla dikkat ediyorum. ama yapım tez canlıdır) misal bugun yapılacak hiç ev işi yok. sadece çocuğa çorba ve pişi yapacak. her yeri akşam topladım, yerleştirdim.

neyse çok dağınık oldu anlatımım.

bir çantam vardı, yeni ama takmaktan sıkıldım, bordo renkli. geçen gün bu çantayı elden çıkarayım diyordum. dün iş yerinde bir bayan girdi odama. çantanız ne güzelmiş dedi. sana versem kullanır mısın dedim. eve deyince bugün boşalttım getirdim. sabah da bir gömlek giymiştim. bu sefer ben birine dedim bu gömlek güzel mi sence, giyer misin deyince, giyerim dedi. ohh evden iki parça daha çıktı. bu kişilere ilk defa veriyorum. hep aynı kişilere çocuk kıyafet, yetişkin kıyafeti de vermek istemiyorum aslında, farklı kişiler olunca daha iyi oldu. ayrıca ekonomisini düşünen, 2.el kullanmanın ayıp olmadığını düşünen insanlar görünce de sevindim.
Aslında haklısın evde kalsam bunalımada girebilirim..kızım için 1 yıl evde kalmıştım birde loğusalık psikolojisi eklenince daral gelmişti..Yani şöyle olabilir çalışma hayatı bi mecburiyet gibi değilde daha esnek saatli olsa belki bu kadar yormaz..yada işte yardımcı gibi bir takviye olunca.. birde benim işim hesap kitap akşama kadar bazen kafam şişiyor.. akşam eve gidince enerjim düşüyor..evde olmak imkanlar olunca güzel olur diye düşünüyorum..ne bilim derneklerde aktif rol alıp kurslara spora gitse insan sıkılmayabilir :)
 
Son düzenleme:
Yakın bir ilçeye duruşma için gittim geldim. Buroya uğramadan eve geçtim ki büyük oglumla yemek yiyelim. Dün akşamdan kuru fasulye pilav vardı. Şimdi bir de tarhana çorbası yaptım. Oğlumu bekliyorum. Akşama da köfte çıkardım. Sebzeli köfte ve erişte yapacağım. Erişteyi yazın kendim kesmistim. Seneye yaza daha çok yapacağım inşallah.
 
Yakın bir ilçeye duruşma için gittim geldim. Buroya uğramadan eve geçtim ki büyük oglumla yemek yiyelim. Dün akşamdan kuru fasulye pilav vardı. Şimdi bir de tarhana çorbası yaptım. Oğlumu bekliyorum. Akşama da köfte çıkardım. Sebzeli köfte ve erişte yapacağım. Erişteyi yazın kendim kesmistim. Seneye yaza daha çok yapacağım inşallah.

tevafuk... :) bu akşam ki menülerimiz birbirine çok yakın...bizde de fırında köfte patates ve makarna var ( büyük oğlumun siparişi :) ) dün akşam bi gaza geldim kabak tatlısı ve kek yaptım... bu aralar her akşam kek yapıyorum neredeyse... tabi bunda kızımın her akşam " hadi anne tet yapalim miii" sinin etkisi büyük... :)) gerçi hoşuma gidiyor,yeniyor çünkü... çocuklar yiyor, gündüz bakıcı yiyor,karşı komşuma ( kız kardeşim ;)) veriyorum, ziyan olmuyor yani...
bi de ayıptır söylemesi elim de lezzetliymiş, benim yaptığım kekler bi başka oluyormuş, bu gazla her akşam, çeşit çeşit kek denemeleri yapıyorum... :))
 
Yakın bir ilçeye duruşma için gittim geldim. Buroya uğramadan eve geçtim ki büyük oglumla yemek yiyelim. Dün akşamdan kuru fasulye pilav vardı. Şimdi bir de tarhana çorbası yaptım. Oğlumu bekliyorum. Akşama da köfte çıkardım. Sebzeli köfte ve erişte yapacağım. Erişteyi yazın kendim kesmistim. Seneye yaza daha çok yapacağım inşallah.
OOhh afiyet olsun..bu havalarda en güzel giden şey tarhana çorbası..ben çok severim..övünmek gibi olmasın birde çok güzel yaparım:KK71::KK71:
 
tevafuk... :) bu akşam ki menülerimiz birbirine çok yakın...bizde de fırında köfte patates ve makarna var ( büyük oğlumun siparişi :) ) dün akşam bi gaza geldim kabak tatlısı ve kek yaptım... bu aralar her akşam kek yapıyorum neredeyse... tabi bunda kızımın her akşam " hadi anne tet yapalim miii" sinin etkisi büyük... :)) gerçi hoşuma gidiyor,yeniyor çünkü... çocuklar yiyor, gündüz bakıcı yiyor,karşı komşuma ( kız kardeşim :KK66:) veriyorum, ziyan olmuyor yani...
bi de ayıptır söylemesi elim de lezzetliymiş, benim yaptığım kekler bi başka oluyormuş, bu gazla her akşam, çeşit çeşit kek denemeleri yapıyorum... :))
aynı anda kendimizi övmüşüz:KK70::KK70: ellerine sağlık eminim çok güzeldir
 
sorma.. :)) bi de işin kötü tarafı, böyle gaza geldikçe, çocukluk hayalim olan kekevi, pastaevi vs. açma isteği tavan yapıyor... çok vaktim var ya... :))
yemin ediyorum bendensin:rolleyes:.... ya gerçekten kendimi övmek için söylemiyorum...herkes benim için de senin yerinde olsam bi gün durmam açarım diyor..el lezzetim olduğunu söylüyolar hep..ev ürünleri satacağım bi yer açmak benimde hayalim..emekli olunca hobi olarak yapmak istiyorum bende.. :)
 
yemin ediyorum bendensin:rolleyes:.... ya gerçekten kendimi övmek için söylemiyorum...herkes benim için de senin yerinde olsam bi gün durmam açarım diyor..el lezzetim olduğunu söylüyolar hep..ev ürünleri satacağım bi yer açmak benimde hayalim..emekli olunca hobi olarak yapmak istiyorum bende.. :)

canım... :) seninki yine iyiymiş. :) benim hayalimdeki şekil ben, kek mek yapmıycam, her şey hazır olacak... ben arkadaşlarımı, dostlarımı ağırlıycam, akşamları hafta sonları vs. armut piş, ağzıma düş durumu yani... :))
 
ilk misafirlerim de, sizler olursunuz... söz, size kendi ellerimle hazırlarım ikramlıkları... :)

bu arada, bir kaç arkadaşım var mutfağı, el lezzeti iyi olan, beni bekliyorlar... elemanlar bile hazır yani anlayacağın... :))

bi deli cesaretim eksik... :))
 
çok güzel bir topik takip etmeye devam edeceğim... ilk sayfada yazılanların bir çoğunu yapıyorum. yazılmayanlardan bir kaçı söyleyeyim
eşim çok gıcık olsa da sıvı el sabunu ya da şampuanları şişelere yarım ya da yarımdan daha az dolduruyorum üzerine su ekliyorum sıvı el sabununu 5 aydır almıyorum normalde çok çabuk bitiyor şampuanı da her ay ya da haftada 2 kere alırken 2-3 ayda bir almaya başladım. hem tasarruf yapıyorum hemde kimyasal etkilerini aza indiriyorum.

malum kışa giriyoruz elektrik faturası 2 kata çıkıyor en çok kafama onu takıyorum ısınmamız da elektrikle birde ketıl kullanmayı aza indiremiyorum elim ayağım resmen ama o da çok yakıyor bir ara kaldırmıştım 25-30 tl fark ediyor fatura da ama bu seferde tüp çabuk bitiyor:KK48:
 
Back