• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Bir melek daha kaydi gitti bu dünyadan...

Başınız sağolsun. Sizin gebelikleriniz neden sonlandı?
Bu arada doktorum ilaçsız atlatmamı istedi. Göğüslerimi iyice sardım 10 gün böyle kalacakmış. İki küçük kaya gibiler ve ağrıyorlar. Ama psikolojik olarak yaşadıklarımın yanında onlar hiç bir şey.
Bende sut ilacini kullandim canim oyuzden hic kaya gibi olmadi bide sıkı bandaj yaptilar
 
Hamileliğimin 14. haftasında belki de cinsiyetini öğrenirim diye, mutlulukla gittiğim kontrolde doktor '' Amniyon sıvısı azalmış, haftaya tekrar kontrol edilmesi gerek.'' dediğinde çok da umursamadım. Bebeğim ordaydı işte, minicik kalbi pıtpıtpıt atıyordu, ellerini ayaklarını oynatıyordu. Kötü ne olabilirdi ki ? Bebeğim iyiydi, biliyordum. Yanılmışım.
Sonraki iki hafta sürekli hastanelerde, doktorlarla, kontrollerle geçti. Amniyon sıvısı sürekli azaldı, bebeğin mesanesi yeterli idrarı üretmiyordu, böbreğe giden önemli bi damar gözlenemiyordu...Her şeye hazırlıklı ol dedi doktorlar.

ve 17 Kasım 2014 Pazartesi günü. Yavrum 16 haftalık. Sabah kontrole bebeğimi görmeye gittiğimde, suyunun neredeyse hiç kalmadığını, sadece ayaklarının civarında 1.4 cm lik bir bölgede az miktar bir sıvı oldugunu gördük. Minik kalbi atıyordu ama o hep kıpır kıpır olan elleri bacakları artık neredeyse hiç hareket edemiyordu. Küçücük bir alana, sıvısız bir şekilde sıkışmıştı bebeğim. Gelişimi yavaşlamıştı. Olması gerektiği kadar büyümemişti son bir haftada. İki profesör baktılar. Kesinlikle alınması gerek dediler. Doktorlardan biri aynen şu cümleyi kullandı.

'' En ufak bir tereddütüm yok, bu gebeliğin sonlandırılması gerek, kendi öz kızımın dahi başına gelse hiç tereddüt etmeden bunu söylerdim, inanın.''

Sonra alelacele yatışım yapıldı. Eşim, annem, ben bir odada beklemeye başladık. Ben ağlıyorum, herşey o kadar gerçek ama bir yandan sanki bir rüyadayım. Kötü bir rüya.

Sonrası malum, suni sancı ilaçları, bekleme, doğumhane, yan odalardan gelen bebek ağlama sesleri... Benim bebeğim hiç ağlayamayacak...

Saat 23:15 ti, ilk suni sancı hapının üstünden 11 saat geçmişti. Çok fena çişim gelmiş gibi hissettim... Ördek getirdiler, bunun içine yap dediler... Hafifçe doğruldum ve o an... İçimden balık gibi kaydı bebeğim... Unutamıyorum o anı... O kadar canlı ki, sanki şu anda bile aynen yaşıyorum... ''Bebek geldi.'' dedim. ''Ne bebeği?'' dediler. Sanırım bu kadar sorunsuz çıkmasına inanamadılar... Kesesiyle gelmişti meleğim. Ben bakmaya çalışırken apar topar gelip götürdüler, siz bakmayın dediler...

Sonrasında nedense hiç bir şey hissedemedim. Ağlamadım. Doktor geldi, keseyle, plasenteyla her şeyiyle çıkmış, kürtaja gerek yok ama yine de pıhtıları bir temizleyelim dedi. Sonrası malum çatal... Herkes benim vücudumda bir şeyler yapıyor, kanlar akıyor. Ben sanki ruhum alınmış gibiyim. Bebeğim alındı benden. Öpemedim bile bir kere. Ağlayamadı o da. Acı çekti mi?.....Sorular...Çok fazla soru var. Alelacele bileğimdeki beyaz hasta bilekliğini kesiyorlar. Yerine mavi bir tane takıyorlar. Hemşire '' Erkek bebekti, bak mavi taktık.'' diyor. Öylece bilekliğe bakıyorum...

Uykusuz bir gecenin ardından sabah oluyor. Odaya giren doktorlara, hemşirelere bebeğimi mutlaka görmek istediğimi söylüyorum. Genelde bu durumlarda anne kesinlikle görmek istemezmiş sanırım... Ben görmek istiyorum. Bebeğimi belki öpemedim, emziremedim, büyütemeyeceğim ama en azından bu kadarını ona borçluyum. Onu görmeden, yüzünü, dudaklarını beynime kazımadan yollayamam...

Doktor ''Gelin lütfen.'' diyor... Koridorlardan geçerken bebek ağlama sesleri, aralık kapıların ardında bebeklerini emziren mutlu anneler... Bir odaya sokuyorlar bizi. Büyük bir buzdolabı var. Doktor açıyor kapısını, üzerinde soyismim yazan bir poşet çıkartıyor. İçini açtığında yavrumun minicik bedenini görüyorum. O kadar kusursuz, o kadar minik ki... Elleri, ayakları, minicik, muntazam, ince ve uzun parmakları... Dudakları hafif aralık...Yavrum... '' O kadar güzel ki...'' diye ağlamaya başlıyorum. İlk ben girdiğim gibi ilk de ben çıkıyorum o odadan... Annem ve Kocam geride kalıyorlar...

Şimdi yerinde koca bir boşluk var. Ben bir görünmez anneyim. Anneyim biliyorum. Benim bir oğlum var. Onu hiç emziremesem de, ağlamasını bir kerecik bile duymamış olsamda, hiç annecim diyemeyecek olsa da... Benim bir oğlum var. Onu asla unutmayacağım. Ben görünmez anneyim...
Allah sabır versin en kisa zamanda inşallah sağlıklı bir bebek nasip etsin rabbim
 
Bugün sabah bebeğim gittiğinden beri ilk defa uyanınca ağlamadım... İyileşiyor mu içimdeki yara diye düşündüm. Yoksa hep bahsettikleri sabır, güç bu muymuş? dedim. Sonra saatler geçti, taa ki az önce facebookta hamile olduğunu bildiğim bir arkadaşımın yeni doğan bebeğinin resmini görene kadar. Bir anda doldu gözlerim, akmaya başladı yaşlar benim hiç ağlayamayacak bebeğim için... İnanın çok sevindim arkadaşım bebeğini sağ salim kucağına aldı diye ama ya benim oğlum? Benim oğlumun artık hiç büyümeyecek bedeni? Peki ya bu içimdeki kocaman boşluk?
Sabır ver Allah'ım. Dayanma gücü ver.
 
Bugün sabah bebeğim gittiğinden beri ilk defa uyanınca ağlamadım... İyileşiyor mu içimdeki yara diye düşündüm. Yoksa hep bahsettikleri sabır, güç bu muymuş? dedim. Sonra saatler geçti, taa ki az önce facebookta hamile olduğunu bildiğim bir arkadaşımın yeni doğan bebeğinin resmini görene kadar. Bir anda doldu gözlerim, akmaya başladı yaşlar benim hiç ağlayamayacak bebeğim için... İnanın çok sevindim arkadaşım bebeğini sağ salim kucağına aldı diye ama ya benim oğlum? Benim oğlumun artık hiç büyümeyecek bedeni? Peki ya bu içimdeki kocaman boşluk?
Sabır ver Allah'ım. Dayanma gücü ver.
Ayni olayi bende yaşadım. facete bi arkadaşımın dogum yaptigini görünce mahvoldum.bebegi saglikli dogdugu icin cok sevindim.ama kendime engel olamadim.ayni donemlerde hamileydik.facemi kapattım. Disari cikmayi biraktim.bebekleri olan arkadaslarla akrabalarla gorusmeyi biraktim. Hic hazır hissedemiyorum. Ama suna emin ol büyük Allahim bizi bizden daha çok düşünür. Insallah Rabbim bizlerede saglikli ömürlü evlatlar versin.
 
Hamileliğimin 14. haftasında belki de cinsiyetini öğrenirim diye, mutlulukla gittiğim kontrolde doktor '' Amniyon sıvısı azalmış, haftaya tekrar kontrol edilmesi gerek.'' dediğinde çok da umursamadım. Bebeğim ordaydı işte, minicik kalbi pıtpıtpıt atıyordu, ellerini ayaklarını oynatıyordu. Kötü ne olabilirdi ki ? Bebeğim iyiydi, biliyordum. Yanılmışım.
Sonraki iki hafta sürekli hastanelerde, doktorlarla, kontrollerle geçti. Amniyon sıvısı sürekli azaldı, bebeğin mesanesi yeterli idrarı üretmiyordu, böbreğe giden önemli bi damar gözlenemiyordu...Her şeye hazırlıklı ol dedi doktorlar.

ve 17 Kasım 2014 Pazartesi günü. Yavrum 16 haftalık. Sabah kontrole bebeğimi görmeye gittiğimde, suyunun neredeyse hiç kalmadığını, sadece ayaklarının civarında 1.4 cm lik bir bölgede az miktar bir sıvı oldugunu gördük. Minik kalbi atıyordu ama o hep kıpır kıpır olan elleri bacakları artık neredeyse hiç hareket edemiyordu. Küçücük bir alana, sıvısız bir şekilde sıkışmıştı bebeğim. Gelişimi yavaşlamıştı. Olması gerektiği kadar büyümemişti son bir haftada. İki profesör baktılar. Kesinlikle alınması gerek dediler. Doktorlardan biri aynen şu cümleyi kullandı.

'' En ufak bir tereddütüm yok, bu gebeliğin sonlandırılması gerek, kendi öz kızımın dahi başına gelse hiç tereddüt etmeden bunu söylerdim, inanın.''

Sonra alelacele yatışım yapıldı. Eşim, annem, ben bir odada beklemeye başladık. Ben ağlıyorum, herşey o kadar gerçek ama bir yandan sanki bir rüyadayım. Kötü bir rüya.

Sonrası malum, suni sancı ilaçları, bekleme, doğumhane, yan odalardan gelen bebek ağlama sesleri... Benim bebeğim hiç ağlayamayacak...

Saat 23:15 ti, ilk suni sancı hapının üstünden 11 saat geçmişti. Çok fena çişim gelmiş gibi hissettim... Ördek getirdiler, bunun içine yap dediler... Hafifçe doğruldum ve o an... İçimden balık gibi kaydı bebeğim... Unutamıyorum o anı... O kadar canlı ki, sanki şu anda bile aynen yaşıyorum... ''Bebek geldi.'' dedim. ''Ne bebeği?'' dediler. Sanırım bu kadar sorunsuz çıkmasına inanamadılar... Kesesiyle gelmişti meleğim. Ben bakmaya çalışırken apar topar gelip götürdüler, siz bakmayın dediler...

Sonrasında nedense hiç bir şey hissedemedim. Ağlamadım. Doktor geldi, keseyle, plasenteyla her şeyiyle çıkmış, kürtaja gerek yok ama yine de pıhtıları bir temizleyelim dedi. Sonrası malum çatal... Herkes benim vücudumda bir şeyler yapıyor, kanlar akıyor. Ben sanki ruhum alınmış gibiyim. Bebeğim alındı benden. Öpemedim bile bir kere. Ağlayamadı o da. Acı çekti mi?.....Sorular...Çok fazla soru var. Alelacele bileğimdeki beyaz hasta bilekliğini kesiyorlar. Yerine mavi bir tane takıyorlar. Hemşire '' Erkek bebekti, bak mavi taktık.'' diyor. Öylece bilekliğe bakıyorum...

Uykusuz bir gecenin ardından sabah oluyor. Odaya giren doktorlara, hemşirelere bebeğimi mutlaka görmek istediğimi söylüyorum. Genelde bu durumlarda anne kesinlikle görmek istemezmiş sanırım... Ben görmek istiyorum. Bebeğimi belki öpemedim, emziremedim, büyütemeyeceğim ama en azından bu kadarını ona borçluyum. Onu görmeden, yüzünü, dudaklarını beynime kazımadan yollayamam...

Doktor ''Gelin lütfen.'' diyor... Koridorlardan geçerken bebek ağlama sesleri, aralık kapıların ardında bebeklerini emziren mutlu anneler... Bir odaya sokuyorlar bizi. Büyük bir buzdolabı var. Doktor açıyor kapısını, üzerinde soyismim yazan bir poşet çıkartıyor. İçini açtığında yavrumun minicik bedenini görüyorum. O kadar kusursuz, o kadar minik ki... Elleri, ayakları, minicik, muntazam, ince ve uzun parmakları... Dudakları hafif aralık...Yavrum... '' O kadar güzel ki...'' diye ağlamaya başlıyorum. İlk ben girdiğim gibi ilk de ben çıkıyorum o odadan... Annem ve Kocam geride kalıyorlar...

Şimdi yerinde koca bir boşluk var. Ben bir görünmez anneyim. Anneyim biliyorum. Benim bir oğlum var. Onu hiç emziremesem de, ağlamasını bir kerecik bile duymamış olsamda, hiç annecim diyemeyecek olsa da... Benim bir oğlum var. Onu asla unutmayacağım. Ben görünmez anneyim...
 
Tam 2 ay oldu bugün , 22 haftalıktı kızım , 2 ay sonra Ocak'ta kucağıma alacaktım:( seni o kadar iyi anlıyorumki arkadaşım çok üzüldüm , ağlayarak okudum yazdıklarını. Bu kış nasıl geçecek bilmiyorum , benimle yakın zamanlarda hamile kalmış arkadaşlarım şimdi birer birer doğum yapmaya başladılar . Allah herkese sağ salim yavrusuna kavuşmayı nasip etsin , ama elinde deil üzülmemek insanın , keşke dememek elinde deil . Allah sabrımızıda duamızıda arttırsın bizede nasip etsin bu mutluluğu , sağlıklı hayırlı ömürlü evlat nasip etsin ...
 
Tam 2 ay oldu bugün , 22 haftalıktı kızım , 2 ay sonra Ocak'ta kucağıma alacaktım:KK43: seni o kadar iyi anlıyorumki arkadaşım çok üzüldüm , ağlayarak okudum yazdıklarını. Bu kış nasıl geçecek bilmiyorum , benimle yakın zamanlarda hamile kalmış arkadaşlarım şimdi birer birer doğum yapmaya başladılar . Allah herkese sağ salim yavrusuna kavuşmayı nasip etsin , ama elinde deil üzülmemek insanın , keşke dememek elinde deil . Allah sabrımızıda duamızıda arttırsın bizede nasip etsin bu mutluluğu , sağlıklı hayırlı ömürlü evlat nasip etsin ...
Allah sana da sabir versin arkadasim. Bundan sonra her bebek, hamile kadin gordugumuzde icimiz ciz edecek belki kim bilir? Bu da bizim sinavimiz iste.
Gunler geciyor, acimin ustu kapanir gibi olsa da en ufak bir seyde yeni gibi sizliyor. Bundan sonra boyle herhalde.
Bu arada hala bebegimin bedenini alamadim patolojiden onu bekliyorum gommek icin.
 
Ayni olayi bende yaşadım. facete bi arkadaşımın dogum yaptigini görünce mahvoldum.bebegi saglikli dogdugu icin cok sevindim.ama kendime engel olamadim.ayni donemlerde hamileydik.facemi kapattım. Disari cikmayi biraktim.bebekleri olan arkadaslarla akrabalarla gorusmeyi biraktim. Hic hazır hissedemiyorum. Ama suna emin ol büyük Allahim bizi bizden daha çok düşünür. Insallah Rabbim bizlerede saglikli ömürlü evlatlar versin.
Ben de benzer durumdayim arkadasim. Bir cok arayan kisinin telefonunu acmadim. Her seferinde ayni laflar, insani teselli etmekten cok sinirini bozuyorlar. Evden pek cikmiyorum, gecen gun kendimi zorladim, esimle sinemaya gittik bir AVM ye, surekli aglayip durdum. Bebek magazasi goruyorum agliyorum, yeni yurumeye baslamis bir cocuk goruyorum agliyorum, hic bir sey gormuyorum yine aklima oglum geliyor, agliyorum. Esim de halime cok uzuluyor ama yapacak bir sey yok.
 
Ben de benzer durumdayim arkadasim. Bir cok arayan kisinin telefonunu acmadim. Her seferinde ayni laflar, insani teselli etmekten cok sinirini bozuyorlar. Evden pek cikmiyorum, gecen gun kendimi zorladim, esimle sinemaya gittik bir AVM ye, surekli aglayip durdum. Bebek magazasi goruyorum agliyorum, yeni yurumeye baslamis bir cocuk goruyorum agliyorum, hic bir sey gormuyorum yine aklima oglum geliyor, agliyorum. Esim de halime cok uzuluyor ama yapacak bir sey yok.
Eşin icin kendini toparlmak zorundasin.dusunsene yavrularimiz butun insanlarin gitmek istedigi yerde CENNETTE. Biz kendimiz icin uzuluyoruz agliyoruz aslinda.yavrularimizi goremiycegimiz için. Ama onlar cok mutlu orda emin ol. Rabbim saglikli ve ömürlü lerini versin insallah
 
Allah sana da sabir versin arkadasim. Bundan sonra her bebek, hamile kadin gordugumuzde icimiz ciz edecek belki kim bilir? Bu da bizim sinavimiz iste.
Gunler geciyor, acimin ustu kapanir gibi olsa da en ufak bir seyde yeni gibi sizliyor. Bundan sonra boyle herhalde.
Bu arada hala bebegimin bedenini alamadim patolojiden onu bekliyorum gommek icin.
Büyük Allahım sabır dayanma gücü versin hepimize , ağlamadan geçen tek bir günüm bile yok . Bana her geçen gün acı veriyor , içimi kanatıyor , boğazım düğümleniyor ,bu kış bi geçse diyorum hayırlısıyla , o zaman ne zamansa bi gelse yaralarımın sarılacağı o zaman...Rabbim yar ve yardımcımız olsun ...
 
Eşin icin kendini toparlmak zorundasin.dusunsene yavrularimiz butun insanlarin gitmek istedigi yerde CENNETTE. Biz kendimiz icin uzuluyoruz agliyoruz aslinda.yavrularimizi goremiycegimiz için. Ama onlar cok mutlu orda emin ol. Rabbim saglikli ve ömürlü lerini versin insallah
Toparlanmaya calisiyorum zaten, ama acım daha cok yeni. Dun daha bır hafta oldu.
Bir daha hamileliğe cesaret edebilirsem de hep aklımda korkular, sorular olacak biliyorum arkadaşım ama inşallah isteyen herkesin sağlıklı yavruları olur.
 
Büyük Allahım sabır dayanma gücü versin hepimize , ağlamadan geçen tek bir günüm bile yok . Bana her geçen gün acı veriyor , içimi kanatıyor , boğazım düğümleniyor ,bu kış bi geçse diyorum hayırlısıyla , o zaman ne zamansa bi gelse yaralarımın sarılacağı o zaman...Rabbim yar ve yardımcımız olsun ...
Benim de arkadaşım, tek bir günüm geçmiyor ağlamadan. Ağlayalım ama, tutmayalım içimizde. Tuttukça daha da büyür çünkü acılar. Yaşadıklarımız kolay şeyler değil, bir parçamızı kaybettik.
 
Hamileliğimin 14. haftasında belki de cinsiyetini öğrenirim diye, mutlulukla gittiğim kontrolde doktor '' Amniyon sıvısı azalmış, haftaya tekrar kontrol edilmesi gerek.'' dediğinde çok da umursamadım. Bebeğim ordaydı işte, minicik kalbi pıtpıtpıt atıyordu, ellerini ayaklarını oynatıyordu. Kötü ne olabilirdi ki ? Bebeğim iyiydi, biliyordum. Yanılmışım.
Sonraki iki hafta sürekli hastanelerde, doktorlarla, kontrollerle geçti. Amniyon sıvısı sürekli azaldı, bebeğin mesanesi yeterli idrarı üretmiyordu, böbreğe giden önemli bi damar gözlenemiyordu...Her şeye hazırlıklı ol dedi doktorlar.

ve 17 Kasım 2014 Pazartesi günü. Yavrum 16 haftalık. Sabah kontrole bebeğimi görmeye gittiğimde, suyunun neredeyse hiç kalmadığını, sadece ayaklarının civarında 1.4 cm lik bir bölgede az miktar bir sıvı oldugunu gördük. Minik kalbi atıyordu ama o hep kıpır kıpır olan elleri bacakları artık neredeyse hiç hareket edemiyordu. Küçücük bir alana, sıvısız bir şekilde sıkışmıştı bebeğim. Gelişimi yavaşlamıştı. Olması gerektiği kadar büyümemişti son bir haftada. İki profesör baktılar. Kesinlikle alınması gerek dediler. Doktorlardan biri aynen şu cümleyi kullandı.

'' En ufak bir tereddütüm yok, bu gebeliğin sonlandırılması gerek, kendi öz kızımın dahi başına gelse hiç tereddüt etmeden bunu söylerdim, inanın.''

Sonra alelacele yatışım yapıldı. Eşim, annem, ben bir odada beklemeye başladık. Ben ağlıyorum, herşey o kadar gerçek ama bir yandan sanki bir rüyadayım. Kötü bir rüya.

Sonrası malum, suni sancı ilaçları, bekleme, doğumhane, yan odalardan gelen bebek ağlama sesleri... Benim bebeğim hiç ağlayamayacak...

Saat 23:15 ti, ilk suni sancı hapının üstünden 11 saat geçmişti. Çok fena çişim gelmiş gibi hissettim... Ördek getirdiler, bunun içine yap dediler... Hafifçe doğruldum ve o an... İçimden balık gibi kaydı bebeğim... Unutamıyorum o anı... O kadar canlı ki, sanki şu anda bile aynen yaşıyorum... ''Bebek geldi.'' dedim. ''Ne bebeği?'' dediler. Sanırım bu kadar sorunsuz çıkmasına inanamadılar... Kesesiyle gelmişti meleğim. Ben bakmaya çalışırken apar topar gelip götürdüler, siz bakmayın dediler...

Sonrasında nedense hiç bir şey hissedemedim. Ağlamadım. Doktor geldi, keseyle, plasenteyla her şeyiyle çıkmış, kürtaja gerek yok ama yine de pıhtıları bir temizleyelim dedi. Sonrası malum çatal... Herkes benim vücudumda bir şeyler yapıyor, kanlar akıyor. Ben sanki ruhum alınmış gibiyim. Bebeğim alındı benden. Öpemedim bile bir kere. Ağlayamadı o da. Acı çekti mi?.....Sorular...Çok fazla soru var. Alelacele bileğimdeki beyaz hasta bilekliğini kesiyorlar. Yerine mavi bir tane takıyorlar. Hemşire '' Erkek bebekti, bak mavi taktık.'' diyor. Öylece bilekliğe bakıyorum...

Uykusuz bir gecenin ardından sabah oluyor. Odaya giren doktorlara, hemşirelere bebeğimi mutlaka görmek istediğimi söylüyorum. Genelde bu durumlarda anne kesinlikle görmek istemezmiş sanırım... Ben görmek istiyorum. Bebeğimi belki öpemedim, emziremedim, büyütemeyeceğim ama en azından bu kadarını ona borçluyum. Onu görmeden, yüzünü, dudaklarını beynime kazımadan yollayamam...

Doktor ''Gelin lütfen.'' diyor... Koridorlardan geçerken bebek ağlama sesleri, aralık kapıların ardında bebeklerini emziren mutlu anneler... Bir odaya sokuyorlar bizi. Büyük bir buzdolabı var. Doktor açıyor kapısını, üzerinde soyismim yazan bir poşet çıkartıyor. İçini açtığında yavrumun minicik bedenini görüyorum. O kadar kusursuz, o kadar minik ki... Elleri, ayakları, minicik, muntazam, ince ve uzun parmakları... Dudakları hafif aralık...Yavrum... '' O kadar güzel ki...'' diye ağlamaya başlıyorum. İlk ben girdiğim gibi ilk de ben çıkıyorum o odadan... Annem ve Kocam geride kalıyorlar...

Şimdi yerinde koca bir boşluk var. Ben bir görünmez anneyim. Anneyim biliyorum. Benim bir oğlum var. Onu hiç emziremesem de, ağlamasını bir kerecik bile duymamış olsamda, hiç annecim diyemeyecek olsa da... Benim bir oğlum var. Onu asla unutmayacağım. Ben görünmez anneyim...

Bende görünmez anneyim.. aynı senın gibi 18 haftalık oğlumu suyu bittiği için suni sancıyla doğurdum:( şu anlattıkların varya ahh ahh.. işte olmasam bigüzel ağlar şimdiki bebğim için dualar ederdim şuan.
ben mart ayında kaybettim oğlumu. suyu azalıyor dendi azaldıkça azaldı çözüm çare bulamadık. benımkının böbreklerı normaldi aptal bir enfeksyondan oldu herşey.
kaybettikten sonra 2 -3 ay boyunca çok ağladım. çok dua ettim. kimseyi görmek istemedim, iş yerinde neredeyse saat başı lavaboya gidip ağlayıp yerime dönüyordum yoksa rahatlayamıyordum. oğluma çok acıyordum ona ağlıyordum, kendime acıyordum bazen.
eşim saolsun çok destek oldu şimdik yine hamileyim allah uzun ömür verir inşallah..
sende rahatlıcaksan ağla cnm içine atma ama inan ben kendime hep şunu sordum ben böyle yaşayamam bu acıyı hep hissetceksem yaşayamam dedim ama öyle olmuyor acı hafifliyor. yerine hayırlısı böyleymiş demeye başlıyorsun. meleğim cennette bekliyor diye kendini avutmaya başlıcaksın inşallah en kısa zamanda hamıle kalırsın cnm öpüyorum
 
Bende görünmez anneyim.. aynı senın gibi 18 haftalık oğlumu suyu bittiği için suni sancıyla doğurdum:KK43: şu anlattıkların varya ahh ahh.. işte olmasam bigüzel ağlar şimdiki bebğim için dualar ederdim şuan.
ben mart ayında kaybettim oğlumu. suyu azalıyor dendi azaldıkça azaldı çözüm çare bulamadık. benımkının böbreklerı normaldi aptal bir enfeksyondan oldu herşey.
kaybettikten sonra 2 -3 ay boyunca çok ağladım. çok dua ettim. kimseyi görmek istemedim, iş yerinde neredeyse saat başı lavaboya gidip ağlayıp yerime dönüyordum yoksa rahatlayamıyordum. oğluma çok acıyordum ona ağlıyordum, kendime acıyordum bazen.
eşim saolsun çok destek oldu şimdik yine hamileyim allah uzun ömür verir inşallah..
sende rahatlıcaksan ağla cnm içine atma ama inan ben kendime hep şunu sordum ben böyle yaşayamam bu acıyı hep hissetceksem yaşayamam dedim ama öyle olmuyor acı hafifliyor. yerine hayırlısı böyleymiş demeye başlıyorsun. meleğim cennette bekliyor diye kendini avutmaya başlıcaksın inşallah en kısa zamanda hamıle kalırsın cnm öpüyorum
Öncelikle Allah yeni bebişine sizlerle birlikte, uzun, sağlıklı bir ömür verir inşallah.
Benzer şeyler yaşamışız, beni anlayabildiğinizi biliyorum. Neyse ki sizin ki enfeksiyondan dolayıymış, bir daha tekrarlamayacağını biliyorsunuz en azından.
Zaman her seyin ilacı diyor herkes, bekliyorum ben de.
 
Gözyaşları içinde okudum. Allahım yaşatmasın bir daha ne sana ne başkasına. Sen görünmez bi annesin. Evet öylesin. Bu kadar kalbime dokunduysan sen bir annesin. Allah'ım bundan sonra sana ferahlık mutluluk kapıları açsın. 10 tanede olsa onun acısı hep kalacak çünkü sen annesin. Dilerim onun ömrünü diğer yavrularına versin Allahım
 
Öncelikle Allah yeni bebişine sizlerle birlikte, uzun, sağlıklı bir ömür verir inşallah.
Benzer şeyler yaşamışız, beni anlayabildiğinizi biliyorum. Neyse ki sizin ki enfeksiyondan dolayıymış, bir daha tekrarlamayacağını biliyorsunuz en azından.
Zaman her seyin ilacı diyor herkes, bekliyorum ben de.

canım senınkı de tekrarlayan bir durum dııl ki..
emınım bir sonraki çok sağlıklı olacak.. bu münferit bir durum tatlım gönlünü ferh tut
 
Back