- Konu Sahibi womanwoman
-
- #21
inan ne diyecegimi bilmiyorum
Allah oglunu sana bagislasin umarim simdi daha iyidir
bu konuda bilgi vermedin.
esine gelince ne desek az!
o kadar aci cektin o kadar mucadele ettin
esin olmadan ayakta durdun peki neden
oyle bir adamdan vazgecmedin?
hani pismanda olmamis
duzeltmeyede calismamis bir seyi..
cok uzuldum umarim oglunuz iyilesmistir [/
Pişmanmı bilmiyorum benden bir kere bile af , özür dilemedi.Onu vicdanı ile başbaşa bıraktım ben.
Canım sevgilisiylede görüşmüştüm ,hatta eşim tarafından savcılığa bile verdirilmiştim.Tam 3 tane dava açılmıştı hakkımda çok şükür hepsinde de haklı görüldüm.
Ayrılmam mümkün değildi ve bu saatten sonrada ayrılırmıyım bilmiyorum.Eşim sevgilileri uğruna koca fabrikayı batırdı ve tekrar ayağa kalkma mücadelesi veriyor.Sadece manevi değil maddi olarakta hayatımızı kararttı, eğer ayrılırsam çocuklarımın hiçbir geleceği olamaz ona eminim.Onu ayakta tutan benim.
Çocuğumu bırakıp çalışamıyorumda onun eline bakıyoruz tabisi caize ona muhtacız.Kadınlar çile çekmeye gelmiş bu dünyana onlar yaramaz çocuklar gibi kırarlar dökerler kadınlarda arkalarından temizlerler....
peki kocanızın sevgilisi ne oldu para bitince aşktamı bitti nr kaşarmış ama
Nedir diye merak ettiniz değil mi...
Aynı anda iki acı yaşayan kaç kadın vardır ki...
Eşimin cebine gelen bir mesajla aldatıldığımı öğrendim...Bu aldatılmayla yıkılıp kalmış, delirmişken 2hafta sonrada 4 yaşındaki oğlumun lösemi olduğunu öğrendim.Oğlumun acısıyla o anda herşeyi unuttum hemen hastaneye yatıp tedaviye başladık.67 gün hastanede kalıcağımızı ve zor bir tedavi süresi geçireceğimizi söyledi doktorumuz.Hani hep olurya neden ben, neden benim oğlum, Allahın gücüne gitmesin bende öyle diyenlerdendim...zamanla hastalığıda hastaneyede alışmaya başlamıştım ama eşimin bana ve çocuğumuza ilgisizliği hastanede de devam etti.Ziyaretimize gelmek bile istemiyordu ve ben bunu hissediyordum.Arkadaşlarımızdan sevgilisiyle görüşmeye devam ettiğini öğrenince son ziyaretinde '' bizi görmeye böyle geliceksen gelme,defol'' diyerek kovdum.beyfendinin canına minnetmiş ki gelmedi birdaha.
Benim içim içimi yiyordu, bizim mutsuzluğumuz onun mutluluğu olmuştu.Sabahlara kadar sevgilisiyleymiş.Bigün dayanmadım telefon açtım sen nasıl babasın dedim ve bana dediği cevap şu '' o çocuğun benden olduğundan bile şüphem var'' ben birsürü beddular ahlar ederek ''yazıklar olsun sana evladıma Allah böyle bir dert verdi ve sende adice ithamda bulunup tekmeyi at'' dedim ve o anda onu tamamen sildim.
Ben o hastaneden 67 gün sonra çıktım evimede gitmedim annemin evine gittim.Aramız kötüydü akşamları oğlumu görmeye zorla geliyor yarım saat oturup kaçar gibi gidiyordu...
Oğlum üzülmesin diye evime geçtim ama kavgalarımız dahada şiddetlenmiş küfür,dayak,hakarete varmıştı ve en sonunda eşyalarını toplayıp evden ayrıldı.
2 haftada bir Kemoterapi almak için hastaneye yatıyorduk.Yine hastanede olduğumuz bir gün Avukatı aradı '' eşiniz size boşanma davası açtı görüşme için büromuza gelmenizi istiyoruz '' dedi...Dünyam karardı ne diyeceğimi şaşırdım, hastanede olduğumu oğlumu bırakıp gelemeyeceğimi tedavimiz bitince gelebileceğimi söyledim avukatta şaşırdı geçmiş olsun neyi var dedi lösemi dedim.Meğerse avukata oğlunun rahatsız olduğunu söylememiş çok çok özür diledi vicdansız adam diyerek kapadı teli.Tabiki bişey değişmedi boşanma davası açıldı.
Diyeceğim ben onun evladını yaşatmak için uğraşırken onun evladına sırt çevirmesi çok koydu bana...ben günde 3 kere 120 km yol gidip geldiğimi, gece yarısı 41 derece ateşle evladımı hastaneye yetiştirdiğimi bilirim.O bunların hiçbirinde yanımızda yoktu.Eve dönsün diye yalvardım oğlumun onu istediğini, artık dayanamadığımı bu hastalıkla tek başıma mücadele edemediğimi,gücümün tükendiğini en azından evladımız iyileşene kadar yanımızda olmasını sonrada nasıl istiyorsa kabül edeceğimi söyledim.Ama beni dinlemedi benim nasılsa altından kalkabildiğimi söyledi ve ne eve döndü nede boşanma davasını geri aldı.
Evladımın acısına mı yanayım aldatılmışlığıma mı yanayım bilmiyorum.Beni öyle bir hastalıkla tek başıma bıraktı...oğlum üzülmesin diye gözyaşlarımı içime akıttım hep...
Boşanma davamıza 1 hafta varken eve dönme istediğini kabül ettim.Tabiki beni sevdiğinden dönmemişti, işlerini batırmış beşkuruşsuz kalmıştı.
Şimdi 1.5 sene geçti ama hala aramız soğuk.Aynı evi paylaşıyoruz, başkada bir paylaşımımız yok.Koca olarak bende hiçbir değeri kalmadı.çocuğun benden olduğundan bile şüpheliyim lafı hala kulaklarımda çınlıyor,ölünce unuturum ancak...
Çoook ahhh ettim çok.Eğer ki bir hakkım geçmişse helal etmiyorum...
aynen öyle olmuş....eşim onun peşinde koşmaktan işini gücüne bakamaz olmuştu ve doğal olarakta zatten zor olan ülke ekonomisinde iflas etti.
Para bitince sevgiside bitmiş sanırım ki ayrılmış kız, başkasıyla evlenmiş çocuğu bile var.
Hay allahım evlenecek enayide buluyorlar kendilerine...
Rabbim yardım etsin diyecek başka bişey yok galiba ben tam olmasada bu gibi şeyleri görüp büyümüş bi çocuğum ve birazda olsun anlayabiliyorum çok zor çocuğunuza geçmiş olsun inşallah iyileşir ve beraber o evden gider huzurlu bi yuva kurarsınız mutlu olursunuz aynı evde yaşamak soğuk olmak değiştirmiyordur bişeyleri hep bi huzursuzluk gerginlik vardır üstünüzde ve bu çocuğa da yansır ben öyleyim çünkü evimizde hep bi gerginlik vardır bizim de annem ve baba sıfatını taşıyan adam konuşmasalar bile o gerginlik hep var evimizde..
Nedir diye merak ettiniz değil mi...
Aynı anda iki acı yaşayan kaç kadın vardır ki...
Eşimin cebine gelen bir mesajla aldatıldığımı öğrendim...Bu aldatılmayla yıkılıp kalmış, delirmişken 2hafta sonrada 4 yaşındaki oğlumun lösemi olduğunu öğrendim.Oğlumun acısıyla o anda herşeyi unuttum hemen hastaneye yatıp tedaviye başladık.67 gün hastanede kalıcağımızı ve zor bir tedavi süresi geçireceğimizi söyledi doktorumuz.Hani hep olurya neden ben, neden benim oğlum, Allahın gücüne gitmesin bende öyle diyenlerdendim...zamanla hastalığıda hastaneyede alışmaya başlamıştım ama eşimin bana ve çocuğumuza ilgisizliği hastanede de devam etti.Ziyaretimize gelmek bile istemiyordu ve ben bunu hissediyordum.Arkadaşlarımızdan sevgilisiyle görüşmeye devam ettiğini öğrenince son ziyaretinde '' bizi görmeye böyle geliceksen gelme,defol'' diyerek kovdum.beyfendinin canına minnetmiş ki gelmedi birdaha.
Benim içim içimi yiyordu, bizim mutsuzluğumuz onun mutluluğu olmuştu.Sabahlara kadar sevgilisiyleymiş.Bigün dayanmadım telefon açtım sen nasıl babasın dedim ve bana dediği cevap şu '' o çocuğun benden olduğundan bile şüphem var'' ben birsürü beddular ahlar ederek ''yazıklar olsun sana evladıma Allah böyle bir dert verdi ve sende adice ithamda bulunup tekmeyi at'' dedim ve o anda onu tamamen sildim.
Ben o hastaneden 67 gün sonra çıktım evimede gitmedim annemin evine gittim.Aramız kötüydü akşamları oğlumu görmeye zorla geliyor yarım saat oturup kaçar gibi gidiyordu...
Oğlum üzülmesin diye evime geçtim ama kavgalarımız dahada şiddetlenmiş küfür,dayak,hakarete varmıştı ve en sonunda eşyalarını toplayıp evden ayrıldı.
2 haftada bir Kemoterapi almak için hastaneye yatıyorduk.Yine hastanede olduğumuz bir gün Avukatı aradı '' eşiniz size boşanma davası açtı görüşme için büromuza gelmenizi istiyoruz '' dedi...Dünyam karardı ne diyeceğimi şaşırdım, hastanede olduğumu oğlumu bırakıp gelemeyeceğimi tedavimiz bitince gelebileceğimi söyledim avukatta şaşırdı geçmiş olsun neyi var dedi lösemi dedim.Meğerse avukata oğlunun rahatsız olduğunu söylememiş çok çok özür diledi vicdansız adam diyerek kapadı teli.Tabiki bişey değişmedi boşanma davası açıldı.
Diyeceğim ben onun evladını yaşatmak için uğraşırken onun evladına sırt çevirmesi çok koydu bana...ben günde 3 kere 120 km yol gidip geldiğimi, gece yarısı 41 derece ateşle evladımı hastaneye yetiştirdiğimi bilirim.O bunların hiçbirinde yanımızda yoktu.Eve dönsün diye yalvardım oğlumun onu istediğini, artık dayanamadığımı bu hastalıkla tek başıma mücadele edemediğimi,gücümün tükendiğini en azından evladımız iyileşene kadar yanımızda olmasını sonrada nasıl istiyorsa kabül edeceğimi söyledim.Ama beni dinlemedi benim nasılsa altından kalkabildiğimi söyledi ve ne eve döndü nede boşanma davasını geri aldı.
Evladımın acısına mı yanayım aldatılmışlığıma mı yanayım bilmiyorum.Beni öyle bir hastalıkla tek başıma bıraktı...oğlum üzülmesin diye gözyaşlarımı içime akıttım hep...
Boşanma davamıza 1 hafta varken eve dönme istediğini kabül ettim.Tabiki beni sevdiğinden dönmemişti, işlerini batırmış beşkuruşsuz kalmıştı.
Şimdi 1.5 sene geçti ama hala aramız soğuk.Aynı evi paylaşıyoruz, başkada bir paylaşımımız yok.Koca olarak bende hiçbir değeri kalmadı.çocuğun benden olduğundan bile şüpheliyim lafı hala kulaklarımda çınlıyor,ölünce unuturum ancak...
Çoook ahhh ettim çok.Eğer ki bir hakkım geçmişse helal etmiyorum...
canım senin içinde üzüldüm.Büyük oğlum 18 yaşında ister istemez onada yansıyor aramızdaki sorunlar.Sana anne babana bakma diyeceğim onların arasındaki mesele diyeceğim ama evde huzursuzluk oluyor mümkün olduğunca kulaklarını tıkamaya bak.
Yaaa anlayamıyorum bu hastalık grip,nezle değil ki...Bu hastalığın %40 ı tedavi %60 ıda moral motivasyon beslenmeye bakıyor....
Bunu eşimin yanında söylemişti dr.
Ve babası olucak şahısta bırak sevgiyi ilgisini bile esirgemişti.Yattığımız onkoloji servisi çocuklara aitti.ve orda çok baba bilirimki öğlen paydosunda bile çocuklarını görmeye geliyorlardı ki benim eşim iş sahibi.İlk yattığımız günlerde benim gelmeme gerek varmı diye telefon açıyordu beyfendi.
Yooo gelmene gerek yok diyordum bende.Anlayacağınız beyfendi gerekli olursa geliyordu, çocuğunu özlemek merak etmekten gelmiyordu.
Hantane yemeklerini yiyemiyorduk hergün kızkardeşim yemek yapıp yollatıyordu şöförle.eşimede şöför getirmesin bigün sen getir yemeğimizi hemde seni görmüş oluruz diyordum ama beyfendi çok yoğunmuş işi bırakamıyormuş ....evet yoğunluğunu gördük iflas etti
Yaaa anlayamıyorum bu hastalık grip,nezle değil ki...Bu hastalığın %40 ı tedavi %60 ıda moral motivasyon beslenmeye bakıyor....
Bunu eşimin yanında söylemişti dr.
Ve babası olucak şahısta bırak sevgiyi ilgisini bile esirgemişti.Yattığımız onkoloji servisi çocuklara aitti.ve orda çok baba bilirimki öğlen paydosunda bile çocuklarını görmeye geliyorlardı ki benim eşim iş sahibi.İlk yattığımız günlerde benim gelmeme gerek varmı diye telefon açıyordu beyfendi.
Yooo gelmene gerek yok diyordum bende.Anlayacağınız beyfendi gerekli olursa geliyordu, çocuğunu özlemek merak etmekten gelmiyordu.
Hantane yemeklerini yiyemiyorduk hergün kızkardeşim yemek yapıp yollatıyordu şöförle.eşimede şöför getirmesin bigün sen getir yemeğimizi hemde seni görmüş oluruz diyordum ama beyfendi çok yoğunmuş işi bırakamıyormuş ....evet yoğunluğunu gördük iflas etti
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?