Ben bu dünyaya sadece acı çekmeye geldim.Küçük şeyleri dert etmeyin olur mu güzel kadınlar...

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

moonna

Guru
Pro Üye
29 Nisan 2010
3.654
3.114
Merhaba.Bu bir iç dökme postudur.umarim okursunuz zirâ 2 kelimeye muhtaç bir haldeyim.
Ben mutsuz ve travmatik bir çocukluk geçirdim.Hiç çocukluk ve gençlik yaşamadım, ama o kısımlar buraya sığmayacak kadar uzun.Anlatıp sıkmayacağim.
Şu an orta yaşlarına gelmiş bir kadın ve bir anneyim.
Son 4 senedir çok zor süreçlerden geçtim.Annem kanserdi ,tedavisi sürerken sürpriz şekilde hamile olduğumu öğrendim. Zor bir gebelik geçirdim riskli ve her an bebeğimi kaybetme korkusuyla yatağa bağımlı haldeydim. Bu süreçte annemin de kemoterapileri devam ediyordu. doğumumdan sonra annemi kaybettim.son ayları çok kötüydü.her an annemin ölümünü beklemenin psikolojisini size tarif edemem...bir tarafta küçük bir bebek ve ergenlik dönemini sıkıntılı geciren başka bir çocuk.eşim de dahil sıfır çevre desteği..sorumluluklar içinde annemin yasını bile tutamadım.
Bu arada bebeğim o kadar dikkatli takibe rağmen erken doğdu,doğuma yalnız girip çıktım.Dışarıda annesi, ailesi bekleyenlere özendim.ben doğum yaptığım gece çok ağrım olunca hemşireye seslenemediğim icin öylece bekledim o sırada eşim horlayarak uyuyordu.
başka bir şehirde küvez süreci geçirdik. lohusalik sürecinde de bebegim küvezdeyken, evimden kilometrelerce uzaktaki bir şehirde, ağrı sızı içinde eşimden hiç destek görmediğim gibi bol bol surat asmasını, ilgisizliğini çektim. Mesela hergün doktorla görüşmeye hastaneye gidiyorduk.pandemi sebebiyle bebeğimi hiç göremiyordum.bugün yarın çıkacak derken aradan 20 gün geçmesine rağmen yine bebeğimi taburcu etmediklerinde dönüş yolunda ağlamaya başladım eşim direksiyona vurup "neden ağlıyorsun " diye bana bağırmaya başladı, bu bende yara oldu arkadaşlar.demek ki bu adam için benim ruh halimin hiçbir önemi yok kanaatine kesin olarak o gün vardım.
ne gebelik dönemi ,ne doğum ,ne annemin vefatı süresince hiç destek görmedim.anneme üzülüp ağladığımda "herkes ölecek " dedi mesela...(üzgün olduğunuzu bile bile sırıta sırıta video izleyen bir tip hayal edin) ( kadın koltuğun bir ucunda ölen annesine ağlarken,adam komik video izleyip gülüyor.)
başına gelince beni anlarsın dediğimde benimle dalga geçer gibi konuşuyor ya da hiç önemsemiyor.oysa sadece sussa yanimda dursaydi o bile yetecekti.benim acımı basite indirgiyor ve bu beni gerçekten hem sinirlendiriyor hem de en yakınım tarafından bir moral verici söz bile duymamak çok incitiyor.
aradan zaman geçti ama ben bu yaşadığım şeyleri içimden atamıyorum çok kırgın ve üzgünüm depresyona girdim sanıyorum.
İletişim problemimiz çok fazla.konuşamıyoruz arkadaşlar.ben etrafta böyle sakin sakin sohbet eden çiftleri görünce içim kıpır kıpır oluyor, imreniyorum.üslubu yaklaşımı cok itici oturup sohbet edilecek türde bir yapısı yok ve artık tahammül de edemiyorum.birşey hissedemiyorum, hiçbir beklentim kalmadi ama birşeyler yapacak gücüm de yok.
Bu yaşa geldim elde var sıfır.
Çocukluğum ve gençliğim kayıp...
Anneciğimi çok özlüyorum,o kadar mücadeleden sonra elimde kemoterapiden dökülen saçlarıyla kalakaldim... konuşabileceğim kimsem yok,dışarıdan iyi gibi görünen ama sıfır paylaşım olan bir evlilik,sorunlu bir ergen,küçük bir çocuk...çok yorgun, yılgın, üzgün ve mutsuzum.
Bu hayatın girdabından çıkamıyorum arkadaşlar.sorumluluklarimi yapıyorum, çocuklarıma iyi bir anne olmaya gayret gösteriyorum ama özellikle büyük olana yetemiyorum, buna ayrı üzülüyorum.
aklimdan intihar düşünceleri geçiyor ama ona da cesaretim yok.çocuklarıma sahip çıkacak kimse de yok.anne acısıyla ben bu yaşta baş edemezken onlar ne yapacaklar diyorum.mutsuzum kelimesi az kalıyor bir dost omuzunda hüngür hüngür ağlayasım var ama o da yok.yalnızlık çekiyorum.mesela hayatimda annemden başka hiç kimse bana "senin icin bunu aldim" diyip bir iğne vermedi ya da "gel bir kahve içelim konuşalım bana anlat" demedi."ben varım" demedi.aylarca yatağa bağımlı haldeyken, annemden uzaktayken,annem kanserken ,doğum yaptığımda "sana çorba yaptım "demedi kimse... "ben olsam böyle davranmazdim" ve kayıp ,yaşanmamış bir hayat hissiyatı çıkmıyor içimden.
Okuduysanız teşekkür ederim 🙏 herkesin derdi kendine büyüktür ama yaşadıklarımın yarısı bile olmayan bu yazdiklarimi okuyunca belki derdinize şükredersiniz. Sonsuz sevildiğiniz,önemsendiğiniz, anneli babalı ,derdinize "benim de derdim" diyecek,hastayken "sana çorba yaptim" diyecek,usul usul konuşup sohbet edebileceğiniz insanlar olsun hayatınızda. 🖤
Dip not: bazılarınız 2.cocuk konusuna çok takıldı arkadaşlar.şunu söylemek istiyorum ben çok uzun bir süre tek cocukluydum.annemin tedavi süreci birkaç aylık değil uzun bir süreçti ve o zaman eşimle bu kadar uzak değildik.(üzülerek söylüyorum hayatinizdaki insanin siz gerçekten zora düşünce degismeyeceginin hic bir garantisi yok).sürpriz şekilde hamile olduğumu öğrendim çünkü zaten doktor tedavisiz 2.bir gebelik olmayacağını söylemişti ve annem çok istiyordu tekrar bir bebegimin olmasını...kürtajı hiç düşünmedim,anneme söylediğimde mutluluğunu anlatamam yeni bir bebek onu iyileştirir diye düşündüm.cok da iyi geldi moral buldu ama yetmedi,gitti annem.
 
Son düzenleme:
Cektiginiz sikintilarin mukafatini en kisa zamanda almanizi ve gercek sevginin sayginin mutlulugun olduguna dair inancinizi asla kirmamanizi dilerim. Basiniz sag olsun allah bebisinizi size bagislasin.
En azindan kaninizdan caninizdan bir parcaniz var bu hayatta, bu cok onemli bence :)
 
Basiniz sagolsun. Neden bosanmiyorsunuz? Tek kisilik yalnizlik daha iyi degil mi? En azindan sizi kiran birisi olmaz hayatinizda
Hiç cocuklarim için falan diyip bahane bulmayacagim.düpedüz cesaretim yok.bir de gücüm...ne değişecek ki. Zaten artık kırılmıyorum da...bazı şeyler zamanında yapılırsa güzel. Ben sadece gunluk bir rutin tutturdum çocukların beslenmesi oyunu onlarla ilgilenmek o şekilde yaşayıp gidiyorum.sonra kendime kalan az vakitte kulaklığımı takıp müzik dinliyorum ya da kitap okuyorum.yokmuş gibi...
 
Cektiginiz sikintilarin mukafatini en kisa zamanda almanizi ve gercek sevginin sayginin mutlulugun olduguna dair inancinizi asla kirmamanizi dilerim. Basiniz sag olsun allah bebisinizi size bagislasin.
En azindan kaninizdan caninizdan bir parcaniz var bu hayatta, bu cok onemli bence :)
Eksik olmayın çok teşekkür ederim 🌺
 
Ben varım.
Kahveni yap gel, içelim özelden bana anlatabilirsin.
Üzerine fal da atar gırgır yaparız istersen..

Insan bazen hiç tanımadığı birinden bile daha çok değer-destek görüyor tuhaf..

Herkes bir gün ölecek..
İyiymiş.
Merak ettim hayatta umursadığı bir sey var mi?

Şu salak herifleri yeryüzünden silmek istiyorum.
 
Merhaba.Bu bir iç dökme postudur.umarim okursunuz zirâ 2 kelimeye muhtaç bir haldeyim.
Ben mutsuz ve travmatik bir çocukluk geçirdim.Hiç çocukluk ve gençlik yaşamadım, ama o kısımlar buraya sığmayacak kadar uzun.Anlatıp sıkmayacağim.
Şu an orta yaşlarına gelmiş bir kadın ve bir anneyim.
Son 4 senedir çok zor süreçlerden geçtim.Annem kanserdi ,tedavisi sürerken sürpriz şekilde hamile olduğumu öğrendim. Zor bir gebelik geçirdim riskli ve her an bebeğimi kaybetme korkusuyla yatağa bağımlı haldeydim. Bu süreçte annemin de kemoterapileri devam ediyordu. doğumumdan sonra annemi kaybettim.son ayları çok kötüydü.her an annemin ölümünü beklemenin psikolojisini size tarif edemem...bir tarafta küçük bir bebek ve ergenlik dönemini sıkıntılı geciren başka bir çocuk.eşim de dahil sıfır çevre desteği..sorumluluklar içinde annemin yasını bile tutamadım.
Bu arada bebeğim o kadar dikkatli takibe rağmen erken doğdu,doğuma yalnız girip çıktım.Dışarıda annesi, ailesi bekleyenlere özendim.ben doğum yaptığım gece çok ağrım olunca hemşireye seslenemediğim icin öylece bekledim o sırada eşim horlayarak uyuyordu.
başka bir şehirde küvez süreci geçirdik. lohusalik sürecinde de bebegim küvezdeyken, evimden kilometrelerce uzaktaki bir şehirde, ağrı sızı içinde eşimden hiç destek görmediğim gibi bol bol surat asmasını, ilgisizliğini çektim. Mesela hergün doktorla görüşmeye hastaneye gidiyorduk.pandemi sebebiyle bebeğimi hiç göremiyordum.bugün yarın çıkacak derken aradan 20 gün geçmesine rağmen yine bebeğimi taburcu etmediklerinde dönüş yolunda ağlamaya başladım eşim direksiyona vurup "neden ağlıyorsun " diye bana bağırmaya başladı, bu bende yara oldu arkadaşlar.demek ki bu adam için benim ruh halimin hiçbir önemi yok kanaatine kesin olarak o gün vardım.
ne gebelik dönemi ,ne doğum ,ne annemin vefatı süresince hiç destek görmedim.anneme üzülüp ağladığımda "herkes ölecek " dedi mesela...(üzgün olduğunuzu bile bile sırıta sırıta video izleyen bir tip hayal edin) ( kadın koltuğun bir ucunda ölen annesine ağlarken,adam komik video izleyip gülüyor.)
başına gelince beni anlarsın dediğimde benimle dalga geçer gibi konuşuyor ya da hiç önemsemiyor.oysa sadece sussa yanimda dursaydi o bile yetecekti.benim acımı basite indirgiyor ve bu beni gerçekten hem sinirlendiriyor hem de en yakınım tarafından bir moral verici söz bile duymamak çok incitiyor.
aradan zaman geçti ama ben bu yaşadığım şeyleri içimden atamıyorum çok kırgın ve üzgünüm depresyona girdim sanıyorum.
İletişim problemimiz çok fazla.konuşamıyoruz arkadaşlar.ben etrafta böyle sakin sakin sohbet eden çiftleri görünce içim kıpır kıpır oluyor, imreniyorum.üslubu yaklaşımı cok itici oturup sohbet edilecek türde bir yapısı yok ve artık tahammül de edemiyorum.birşey hissedemiyorum, hiçbir beklentim kalmadi ama birşeyler yapacak gücüm de yok.
Bu yaşa geldim elde var sıfır.
Çocukluğum ve gençliğim kayıp...
Anneciğimi çok özlüyorum,o kadar mücadeleden sonra elimde kemoterapiden dökülen saçlarıyla kalakaldim... konuşabileceğim kimsem yok,dışarıdan iyi gibi görünen ama sıfır paylaşım olan bir evlilik,sorunlu bir ergen,küçük bir çocuk...çok yorgun, yılgın, üzgün ve mutsuzum.
Bu hayatın girdabından çıkamıyorum arkadaşlar.sorumluluklarimi yapıyorum, çocuklarıma iyi bir anne olmaya gayret gösteriyorum ama özellikle büyük olana yetemiyorum, buna ayrı üzülüyorum.
aklimdan intihar düşünceleri geçiyor ama ona da cesaretim yok.çocuklarıma sahip çıkacak kimse de yok.anne acısıyla ben bu yaşta baş edemezken onlar ne yapacaklar diyorum.mutsuzum kelimesi az kalıyor bir dost omuzunda hüngür hüngür ağlayasım var ama o da yok.yalnızlık çekiyorum.mesela hayatimda annemden başka hiç kimse bana "senin icin bunu aldim" diyip bir iğne vermedi ya da "gel bir kahve içelim konuşalım bana anlat" demedi."ben varım" demedi.aylarca yatağa bağımlı haldeyken, annemden uzaktayken,annem kanserken ,doğum yaptığımda "sana çorba yaptım "demedi kimse... "ben olsam böyle davranmazdim" ve kayıp ,yaşanmamış bir hayat hissiyatı çıkmıyor içimden.
Okuduysanız teşekkür ederim 🙏 herkesin derdi kendine büyüktür ama yaşadıklarımın yarısı bile olmayan bu yazdiklarimi okuyunca belki derdinize şükredersiniz. Sonsuz sevildiğiniz,önemsendiğiniz, anneli babalı ,derdinize "benim de derdim" diyecek,hastayken "sana çorba yaptim" diyecek,usul usul konuşup sohbet edebileceğiniz insanlar olsun hayatınızda. 🖤

Yani sizi anlıyorum ve asla yaşadıklarınızı kolaylaştırmıyorum.

Bazı şeyler bizim elimizde değildir ama bazen hayatta tercihlerde vardır.

Böyle bi adamdan neden çocuk yaptınız ? Hadi biri tamam ama ikincisi neden? Neden hala ısrarla boşanmıyorsunuz?

Böyle hayatım bitti hayat bana gülmedi buna mecburum demek yerine silkelenip kendinize gelin.
 
ne gebelik dönemi ,ne doğum ,ne annemin vefatı süresince hiç destek görmedim.anneme üzülüp ağladığımda "herkes ölecek " dedi mesela...(üzgün olduğunuzu bile bile sırıta sırıta video izleyen bir tip hayal edin)
Amacım daha fazla üzmek değil ama bu adam yeni böyle olmadı. Anneniz hastayken o kadar zor süreç geçiriyorken asla destek olmayan bu davranışlarda bulunan eşinizle nasıl sevisme isteğiniz geldi de hamile kalabildiniz ben bunu düşündüm açıkçası okurken.
Bazi şeyler değişmez elimizden bir şey gelmez ama bazi zorlukları da kendimiz seçip yaşıyoruz işte boyle. Umarım asabilirsiniz geçer gider
 
Hiç cocuklarim için falan diyip bahane bulmayacagim.düpedüz cesaretim yok.bir de gücüm...ne değişecek ki. Zaten artık kırılmıyorum da...bazı şeyler zamanında yapılırsa güzel. Ben sadece gunluk bir rutin tutturdum çocukların beslenmesi oyunu onlarla ilgilenmek o şekilde yaşayıp gidiyorum.sonra kendime kalan az vakitte kulaklığımı takıp müzik dinliyorum ya da kitap okuyorum.yokmuş gibi...

Inanin cok sey degisiyor. Insan mutsuz oldugu yerde daha cabuk yoruluyor, yaptigi iş daha zor geliyor. Değersiz hissettiren adamin tisortunu camasir makinesine atmak bile 2kat yorucu
 
Ben varım.
Kahveni yap gel, içelim özelden bana anlatabilirsin.
Üzerine fal da atar gırgır yaparız istersen..

Insan bazen hiç tanımadığı birinden bile daha çok değer-destek görüyor tuhaf..

Herkes bir gün ölecek..
İyiymiş.
Merak ettim hayatta umursadığı bir sey var mi?

Şu salak herifleri yeryüzünden silmek istiyorum.
Yaa gözlerim doldu 🥺 çok güzelsin çok teşekkür ederim
Gerçekten umursadığı hiç birsey yok.dümdüz bir insan..çocuklarını sevme biçimi de değişik maddi anlamda herseyi yapar mesela.ama oturup sohbet etmez nasılsın evlat demez..çabuk sinirlenir
 
Amacım daha fazla üzmek değil ama bu adam yeni böyle olmadı. Anneniz hastayken o kadar zor süreç geçiriyorken asla destek olmayan bu davranışlarda bulunan eşinizle nasıl sevisme isteğiniz geldi de hamile kalabildiniz ben bunu düşündüm açıkçası okurken.
Bazi şeyler değişmez elimizden bir şey gelmez ama bazi zorlukları da kendimiz seçip yaşıyoruz işte boyle. Umarım asabilirsiniz geçer gider
Annemin hastalığı uzun bir süreçti.yani annem ölüm dosegindeyken ben sevismiyordum bunu öncelikle belirteyim. Birkaç aylık bir konu değildi yani ve evet o zaman bu kadar değildi. Mesela annemi defalarca tedaviye kendisi götürdü bunu inkar edemem.
Fakat ben gerçekten kötü bir duruma düşünce çok şey değişti.
Bu arada benim çocuklarımın arasındaki yaş farkı fazla.cok uzun süre tek cocukluydum bebegim sürpriz şekilde geldi ve kürtaj olmadım bilerek isteyerek dogurdum.
 
Merhaba.Bu bir iç dökme postudur.umarim okursunuz zirâ 2 kelimeye muhtaç bir haldeyim.
Ben mutsuz ve travmatik bir çocukluk geçirdim.Hiç çocukluk ve gençlik yaşamadım, ama o kısımlar buraya sığmayacak kadar uzun.Anlatıp sıkmayacağim.
Şu an orta yaşlarına gelmiş bir kadın ve bir anneyim.
Son 4 senedir çok zor süreçlerden geçtim.Annem kanserdi ,tedavisi sürerken sürpriz şekilde hamile olduğumu öğrendim. Zor bir gebelik geçirdim riskli ve her an bebeğimi kaybetme korkusuyla yatağa bağımlı haldeydim. Bu süreçte annemin de kemoterapileri devam ediyordu. doğumumdan sonra annemi kaybettim.son ayları çok kötüydü.her an annemin ölümünü beklemenin psikolojisini size tarif edemem...bir tarafta küçük bir bebek ve ergenlik dönemini sıkıntılı geciren başka bir çocuk.eşim de dahil sıfır çevre desteği..sorumluluklar içinde annemin yasını bile tutamadım.
Bu arada bebeğim o kadar dikkatli takibe rağmen erken doğdu,doğuma yalnız girip çıktım.Dışarıda annesi, ailesi bekleyenlere özendim.ben doğum yaptığım gece çok ağrım olunca hemşireye seslenemediğim icin öylece bekledim o sırada eşim horlayarak uyuyordu.
başka bir şehirde küvez süreci geçirdik. lohusalik sürecinde de bebegim küvezdeyken, evimden kilometrelerce uzaktaki bir şehirde, ağrı sızı içinde eşimden hiç destek görmediğim gibi bol bol surat asmasını, ilgisizliğini çektim. Mesela hergün doktorla görüşmeye hastaneye gidiyorduk.pandemi sebebiyle bebeğimi hiç göremiyordum.bugün yarın çıkacak derken aradan 20 gün geçmesine rağmen yine bebeğimi taburcu etmediklerinde dönüş yolunda ağlamaya başladım eşim direksiyona vurup "neden ağlıyorsun " diye bana bağırmaya başladı, bu bende yara oldu arkadaşlar.demek ki bu adam için benim ruh halimin hiçbir önemi yok kanaatine kesin olarak o gün vardım.
ne gebelik dönemi ,ne doğum ,ne annemin vefatı süresince hiç destek görmedim.anneme üzülüp ağladığımda "herkes ölecek " dedi mesela...(üzgün olduğunuzu bile bile sırıta sırıta video izleyen bir tip hayal edin) ( kadın koltuğun bir ucunda ölen annesine ağlarken,adam komik video izleyip gülüyor.)
başına gelince beni anlarsın dediğimde benimle dalga geçer gibi konuşuyor ya da hiç önemsemiyor.oysa sadece sussa yanimda dursaydi o bile yetecekti.benim acımı basite indirgiyor ve bu beni gerçekten hem sinirlendiriyor hem de en yakınım tarafından bir moral verici söz bile duymamak çok incitiyor.
aradan zaman geçti ama ben bu yaşadığım şeyleri içimden atamıyorum çok kırgın ve üzgünüm depresyona girdim sanıyorum.
İletişim problemimiz çok fazla.konuşamıyoruz arkadaşlar.ben etrafta böyle sakin sakin sohbet eden çiftleri görünce içim kıpır kıpır oluyor, imreniyorum.üslubu yaklaşımı cok itici oturup sohbet edilecek türde bir yapısı yok ve artık tahammül de edemiyorum.birşey hissedemiyorum, hiçbir beklentim kalmadi ama birşeyler yapacak gücüm de yok.
Bu yaşa geldim elde var sıfır.
Çocukluğum ve gençliğim kayıp...
Anneciğimi çok özlüyorum,o kadar mücadeleden sonra elimde kemoterapiden dökülen saçlarıyla kalakaldim... konuşabileceğim kimsem yok,dışarıdan iyi gibi görünen ama sıfır paylaşım olan bir evlilik,sorunlu bir ergen,küçük bir çocuk...çok yorgun, yılgın, üzgün ve mutsuzum.
Bu hayatın girdabından çıkamıyorum arkadaşlar.sorumluluklarimi yapıyorum, çocuklarıma iyi bir anne olmaya gayret gösteriyorum ama özellikle büyük olana yetemiyorum, buna ayrı üzülüyorum.
aklimdan intihar düşünceleri geçiyor ama ona da cesaretim yok.çocuklarıma sahip çıkacak kimse de yok.anne acısıyla ben bu yaşta baş edemezken onlar ne yapacaklar diyorum.mutsuzum kelimesi az kalıyor bir dost omuzunda hüngür hüngür ağlayasım var ama o da yok.yalnızlık çekiyorum.mesela hayatimda annemden başka hiç kimse bana "senin icin bunu aldim" diyip bir iğne vermedi ya da "gel bir kahve içelim konuşalım bana anlat" demedi."ben varım" demedi.aylarca yatağa bağımlı haldeyken, annemden uzaktayken,annem kanserken ,doğum yaptığımda "sana çorba yaptım "demedi kimse... "ben olsam böyle davranmazdim" ve kayıp ,yaşanmamış bir hayat hissiyatı çıkmıyor içimden.
Okuduysanız teşekkür ederim 🙏 herkesin derdi kendine büyüktür ama yaşadıklarımın yarısı bile olmayan bu yazdiklarimi okuyunca belki derdinize şükredersiniz. Sonsuz sevildiğiniz,önemsendiğiniz, anneli babalı ,derdinize "benim de derdim" diyecek,hastayken "sana çorba yaptim" diyecek,usul usul konuşup sohbet edebileceğiniz insanlar olsun hayatınızda. 🖤
Yaşadıklarımızın benzer tarafları çok. Şükür ki ben boşandım kurtuldum.
Başınız sağolsun.
 
Inanin cok sey degisiyor. Insan mutsuz oldugu yerde daha cabuk yoruluyor, yaptigi iş daha zor geliyor. Değersiz hissettiren adamin tisortunu camasir makinesine atmak bile 2kat yorucu
Elimden gelen herseyi yapıyorum...mesela ev ve çocuklar konusunda asla salmıyorum.kendimle de ilgilenmeye çalışıyorum olabildiği kadar zaman ayırıyorum ama çok yorgunum içten içe...çok isterdim normal konuşabilmek ne bileyim aynı şeylerden keyif alabilmek ama zorlamayla olmuyor.gucum de yok zaten.ogrenilmiş çaresizlik midir nedir bilmiyorum.bosansam diyorum ona da gücüm yok.disardan bakanlar ne kadar güçlüsün diyorlar oysa ki.
 
Ergenlik yaşında çocuğunuz varmış bu adamın bu tavırlarına önceden bir çok kez aşina olmuş olmanız lazım buna rağmen tekrar niye gebelik? Ya da annenizin o döneminde destek olma çabanıza gebeliğinizin engel olmaması için korunabilirdiniz. Adam hem sevmiyor hem saygısız.
 
Çok merhametsiz insanlar arasında yaşıyorsunuz. Bu yüzden bu psikolojide olmanız normal. Boşanıp ortamınızı değiştirin diyeceğim ama ona da cesaretiniz yok
 
Ergenlik yaşında çocuğunuz varmış bu adamın bu tavırlarına önceden bir çok kez aşina olmuş olmanız lazım buna rağmen tekrar niye gebelik? Ya da annenizin o döneminde destek olma çabanıza gebeliğinizin engel olmaması için korunabilirdiniz. Adam hem sevmiyor hem saygısız.
Önceden bu kadar değildik...ve annemin hastalik sürecinde destek oluyordu.2.gebelik seneler sonra surpriz şekilde oldu ve benim hamilelik artı annemin hastalığının ilerlemesi sonrasi vefatiyle benim hayatım çok değişti ve onun tavırları da gittikçe kötüleşti.
Bugün size karşı iyi olan ya da ortalamada olan bir insanin yarın isler değişince farklı olmayacağının garantisini veremiyorsunuz malesef.
 
Elimden gelen herseyi yapıyorum...mesela ev ve çocuklar konusunda asla salmıyorum.kendimle de ilgilenmeye çalışıyorum olabildiği kadar zaman ayırıyorum ama çok yorgunum içten içe...çok isterdim normal konuşabilmek ne bileyim aynı şeylerden keyif alabilmek ama zorlamayla olmuyor.gucum de yok zaten.ogrenilmiş çaresizlik midir nedir bilmiyorum.bosansam diyorum ona da gücüm yok.disardan bakanlar ne kadar güçlüsün diyorlar oysa ki.

Tabii sizin bileceginiz iş. Benim tecrubeme göre bozulan evlilik asla kadinlarin hayal ettigi gibi rayına oturmuyor
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
X