- Konu Sahibi birkedigordumsanki
- #1
kızlar bunları buraya yazıyorum ama şuan içimi boşaltmaya ihtiyacım var yoksa sinir hastası olcam...
daha önceki yazdıklarımı belki hatırlayanlarınız vardır.. bugün nişanlımla tartıştık ve ben o yüzüğü masaya koyup kalkmamak için dişlerimi sıktım sinirimden...
çıkarıp koysam biliyorumki beynimde bitecek herşey ve ben bir daha barışma ihtimali olmaksızın kapatıcam sayfayı ama sabır çeke çeke dişlerimi sıktım...
mesele; kayınvalidemin biz evlendikten sonra birlikte memleketine gidecek olması.. kayınvalidem eşinden ayrılmış 40 yaşında güzel bir bayan. ona memleketinde ev yapıldı orda kendi annesi babası bacısı oturuyo hiç tanımadığı bilmediği bir yer değil
nişanlımla arada yüzük yokken bu konuyu konuştuk bekleyelim ev yapılınca annemi yerleştireyim düğünümüzü yapalım diye konuştuk daha bugün beni çileden çıkartan bir kavga yaptık ki sinirimden yüzüğü fırlatmamak için zor tuttum kendimi...
derdimiz annesi orda tek kalacakmış ya başına bişey gelirseymiş ya korkarsa nolurmuş biz evladıyız nasıl kadını atacakmışız ..
ya ben bunları elli kere söylememe rağmen hala laf anlatamıyorum anneni sokağa atmıyoruz evsiz barksız bırakmıyorz tanımadığı bilmediği bir yere göndermiyoruz parasını pulunu alıp kaçmıyoruz sana görüşme etme gitme gelme demiyorum kadın daha genç çalışır zaten üretken kadın yetmediği yerde sen gönder istiyosan ayda bir git yok diyosan haftada bir kere git bunlara bişey demiyorum ama ben aynı evin içinde yaşamak istemiyorum sürekli kendime sağıma soluma dikkat edip aman ayıp olmasın aman annen görmesin diye yaşamak istemiyorum diye konuştum..
daha bana diyoki hadi 15-20 gün sonra kalamadı tek başına çıktı geldi o zaman ben nasıl dicem sana aşkım annem yapamadı orda çıktı geldi diye diyo bende delirdim tabi sen planını yapmışsın zaten dalga mı geçiyosunuz benimle ben sana diyorum ben istemiyorum diye 15-20 günlük evli insanın evine ömürlük kalacak misafir gelir mi de açtım ağzımı yumdum gözümü ..
istemeye geldiklerinde babam sordu bu çocuklar nerde kalacak nerde yaşayacak diye anneside dedi düğünden sonra ben memlekete evime geçecem diye..
ama benim nişanlım hala vicdan yapıp ben napacam kadını tek başına bırakacam elalem demezmi annene bakamadında memlekete gönderdin diye benim sabrımı zorluyoooo
en sonunda çileden çıkarttı beni madem annen bu kadar kıymetli mutlu mesutsun kal annenle beraber ben evlenmiyorum dedim istemiyorum bu mesele yüzünden kavga etmeyi dedim
beni artık zora sokma ben sana açıkça söylüyorum bunun türkçesinin başka izahı yok ben aynı evin içinde yaşamak istemiyorum kararını kendin ver ya annenle yaşa mutlu mesut devam et ya da bizim artık evleneceğimizi bir aile olacağımızı idrak et bizi düşün dedim ...
sonra bana ben sensiz yaşayamam vazgeçmem senden niye anlamak istemiyosun yardımcı olmuyosun diye dil döküyo ...
aramıcam çünkü hala hatırladıkça sinirden ağlıyorum...
daha önceki yazdıklarımı belki hatırlayanlarınız vardır.. bugün nişanlımla tartıştık ve ben o yüzüğü masaya koyup kalkmamak için dişlerimi sıktım sinirimden...
çıkarıp koysam biliyorumki beynimde bitecek herşey ve ben bir daha barışma ihtimali olmaksızın kapatıcam sayfayı ama sabır çeke çeke dişlerimi sıktım...
mesele; kayınvalidemin biz evlendikten sonra birlikte memleketine gidecek olması.. kayınvalidem eşinden ayrılmış 40 yaşında güzel bir bayan. ona memleketinde ev yapıldı orda kendi annesi babası bacısı oturuyo hiç tanımadığı bilmediği bir yer değil
nişanlımla arada yüzük yokken bu konuyu konuştuk bekleyelim ev yapılınca annemi yerleştireyim düğünümüzü yapalım diye konuştuk daha bugün beni çileden çıkartan bir kavga yaptık ki sinirimden yüzüğü fırlatmamak için zor tuttum kendimi...
derdimiz annesi orda tek kalacakmış ya başına bişey gelirseymiş ya korkarsa nolurmuş biz evladıyız nasıl kadını atacakmışız ..
ya ben bunları elli kere söylememe rağmen hala laf anlatamıyorum anneni sokağa atmıyoruz evsiz barksız bırakmıyorz tanımadığı bilmediği bir yere göndermiyoruz parasını pulunu alıp kaçmıyoruz sana görüşme etme gitme gelme demiyorum kadın daha genç çalışır zaten üretken kadın yetmediği yerde sen gönder istiyosan ayda bir git yok diyosan haftada bir kere git bunlara bişey demiyorum ama ben aynı evin içinde yaşamak istemiyorum sürekli kendime sağıma soluma dikkat edip aman ayıp olmasın aman annen görmesin diye yaşamak istemiyorum diye konuştum..
daha bana diyoki hadi 15-20 gün sonra kalamadı tek başına çıktı geldi o zaman ben nasıl dicem sana aşkım annem yapamadı orda çıktı geldi diye diyo bende delirdim tabi sen planını yapmışsın zaten dalga mı geçiyosunuz benimle ben sana diyorum ben istemiyorum diye 15-20 günlük evli insanın evine ömürlük kalacak misafir gelir mi de açtım ağzımı yumdum gözümü ..
istemeye geldiklerinde babam sordu bu çocuklar nerde kalacak nerde yaşayacak diye anneside dedi düğünden sonra ben memlekete evime geçecem diye..
ama benim nişanlım hala vicdan yapıp ben napacam kadını tek başına bırakacam elalem demezmi annene bakamadında memlekete gönderdin diye benim sabrımı zorluyoooo
en sonunda çileden çıkarttı beni madem annen bu kadar kıymetli mutlu mesutsun kal annenle beraber ben evlenmiyorum dedim istemiyorum bu mesele yüzünden kavga etmeyi dedim
beni artık zora sokma ben sana açıkça söylüyorum bunun türkçesinin başka izahı yok ben aynı evin içinde yaşamak istemiyorum kararını kendin ver ya annenle yaşa mutlu mesut devam et ya da bizim artık evleneceğimizi bir aile olacağımızı idrak et bizi düşün dedim ...
sonra bana ben sensiz yaşayamam vazgeçmem senden niye anlamak istemiyosun yardımcı olmuyosun diye dil döküyo ...
aramıcam çünkü hala hatırladıkça sinirden ağlıyorum...