Bebekli Hayat Bana Göre Değilmiş

Selam herkese. Doğum yapalı 2 hafta oldu. İlk bir kaç gün ne olduğunu anlamadık geçti gitti ama günler geçtikçe anne olmak ve bebek bakımı bana ağır gelmeye bşladı. Kayınvalidem ve annem dönüşümlü kalıyorlar, ev işlerinde yardımcılar sağolsunlar. Bebeğim de çok sevmli, büyük bir aşk olmadı henüz ama seviyorum tabii ki, minik elleri, muhtaç hali içimi acıtıyor. Ama ben eski hayatımı çok özlüyorum, eşimi özlüyorum, deliksiz uyumayı özlüyorum, eşimle dizi izlerken uyuyakalmayı özlüyorum. Herkes geçecek diyor ama çok ruhum daralıyor, sanki büyük br hata yapmışım ve dönüşü yokmuş gibi geliyor. Bebeği bırakıp bir kaç kere dışrı çıktık, o uyuyunca ben de uyuyorum, rahatlatacak her şeyi yapıyorum ama eski düzenimi düzenimi çok özlüyorum.
Evde sürekli meme açık gezmek, pijama veya eşofmanla dolaşmak, uzun bir banyo sefası için vakit bulamamak çok sıkıcı. Bir yandan da sadece bana muhtaç bebeğime karşı vicdan azabı içinde kalmak çok can yakıcı. Her gün ağlamaktan sinirim bozuldu.
Eşim de hiç bir şey hissetmiyor bebeğe karşı, bana da manevi destek olamıyor. Acaba hiç mi bir şey hissetmeyecek hep böyle mi olacak, hayatım düzene girecek mi, 2 ay sonra işe başlayınca tempoyu kaldırabilecek miyim...

Herkes lohusa sendromu demiş. Dogrudur da benim cocugum yok bilmiyorum. Ama acaba bu lohusa sendromuna dogum yapmadan yakalanilir mi? Mesela ben. Cocuk istemiyorum. Ana yok, baba yok, kv yok. Calisiyorum. Kim bakacak diyorum vs vs. Rahatim kacacak gibi duygular. Oy dağlar :))
 
Kendinizi bu sekilde doldurmayın. Nasıl baslarsa oyle gidiyor. Sunu düşünün.. hamileydiniz ve 9 ay gecti. Simdi bebeginiz var ve yine bu zamanlar da gececek. Kabullenip 4 elle sarılmanız lazım en kisa zamanda. Inanin o minik kalpler herseyin farkindalar. Annelik cook kutsal ve bu herkese nasip olmuyor. Varını yoğunu ortaya koyup yine de bu duyguyu tadamayanlar var. Lütfen bunları da düşünün. Gerekirse destek alın. Ve o icinizdeki surekli dırdır eden teyzeyi ( ic sesinizi) susturun dinlemeyin. Sağlıkla büyümeniz dileği ile
 
Bebeğinizi Allah bağışlasın , sağlıklı,mutlu , uzun ömürlü olsun insallah

İlk bebeğini kucağına aldığında; çok yakın çevresinde evvelinden pek de yeni doğana maruz kalmayan anneler, bu duygu gelgitlerini muhakkak yaşıyor

Öncelikle tamamıyla size bağımlı bir minik canlı ve bebek tutmak dahil hiç bir konuda çok bilgisi olmayan, Yenidoğanı ile ilk tecrübesini yaşayan bir anne.

Üstüne bir de , anneye hiç bir yardımı dokunmayan baba oldu mu, annenin depresyonu ve çıldırması için tüm koşullar özenle sağlanmış oluyor adeta..

Bunların da üstüne ; çevreden gereksiz kişilerden bebek ziyaretleri , saçma eleştiriler ...

evliliğe ve iki Kişilik yaşama zor adapte olmuşken, bir anda anneler babalar, koloni halinde yaşam, anne için yepyeni bir hayat böyle kaoslarla başlıyor ....
Yazarken bile ruhum daraldı..
Bir insan ve yavrusu için, en güzel ve en özel olması gereken anlar, inatla nasıl taze anne için berbat hale getiriliyor , aklım almıyor..

Umarım bizler yaşlanıp, torunumuzu kucağımıza alabilirsek ; anlayışlı, işleri kolaylaştıran birer nine olabiliriz...

Bebeğinizle yaşadığınız zorluklara istinaden , iki çocuk annesi birisi olarak tek söyleyebileceğim ; kesinlikle mükemmel olmak için ya da olamadığınız için kendinizi üzmeyin
( örneğin süt yetmiyorsa, mama veriyorum diye üzülmek gibi )
İkincisi, bebeğinizin tüm temel bakım ihtiyaçlarını siz giderin , yardımcı olmaya gelen anneler yemek yapsın, eve gelen gidenle ilgilensinler...

Bir de gelen gidenin eleştirilerine kulak tıkayın, hiç unutmam , bir komşu ; bana neden sezeryan diye sorduğunda safça, bebek iri olduğu için derken, aaa ben beş kilo çocuğu normal doğurdum diyerek lafı ağzıma tıkamıştı :)

Bir defasında da arkadaşımın annesi , benimle yaşıt olan kızına nasıl 1 yaşında tuvalet eğitimi verdiği ile alakalı seminer vermişti :)

Yaşlılarda laf ve gençlerle aşık atma bitmez, en güzeli kulak tıkamak

Kolaylıklar ve bebeğinizle mutlu huzurlu günler diliyorum ...
 
Bunu yazmamı eleştirenler olabilir ama hayatta her ihtimalin olabileceğini ve elinizdekinin en iyi ihtimal olduğunu yaşayınca öğrendim. Ben bebeğimi 9 aylıkken doğumda kaybettim. Bana cansız bedenini verdiler. Şimdi hergün onun narin mis kokulu boynunu öptüğümü hayal ediyorum. Bebeğinize sarılın koklayın. Bu hayatta yaptığınız en güzel şey o. Eşinize de okumanızı istiyorum bu yorumumu. Uygun bir şekil bulursunuz isterseniz hikayemi okuyun birlikte. O zaman belki bu kötü psikolojiden kurtulursunuz.

https://www.kadinlarkulubu.com/forum/threads/37-4-te-bebegimi-kaybettim-7-11-2018.1098562/
 
Bunun geçici olduğunu bil ve inan aynı şeyleri hissettim artık uyuyamıyordum korkunç bir sorumluluktu üstelik yardımcı gelenlere de hizmet ediyordum böyle hissettiğim için berbat bir anneydim üstelik bebeğim tüp bebekti Allah vermiyorsa bildiği var dı derken 7. Ayda 2. ye hamile kaldım bu süreç bitmeyecekti kitap okumak kahve içmek temiz ev hayeldi ve yanlız kalmak..eşim umrumda değildi..şimdi masanın altını süpürüyorlar çamaşırları yerleştiriyorlar iki katı dağıtıyorlar ama benim için güzel resimler çiziyorlar ve bana çok güzel kokuyorsun annem diyorlar o an ne hissediyorsun biliyormusun gerçekliğinden emin olduğun kutsal bir sevgi..özetle Allah emeğinin karşılığını bir daha hiç bir zaman hissetmeyeceğin ve başkaları söylediğinde asla emin olmayacağın gerçek safkan temiz( çocukların tarafından )sevilmeyle ödüyor..ve herşey geçiyor iyiki diyorsun.
 
Zaman gectikce gercekten kolaylasiyor. Bende ozluyorum eski zamanlari. Sonra bunlari dusundugum icin kendimi kotu hissediyorum. Cocuk gercekten hem bal hem limon. Guclu psikolojisi olmayan insanlari yerle bir edecek kadar sarsan cok buyuk bir dönüm noktasi.

Sizi coookkk iyi anliyorum. Bende ilk ay surekli memelerim disarda geziyordum. Hic keyifli degildi. Surekli acikan, altini kirleten, sonra azicik uyuyunca hemen yine acikan bir bebek. Ama gercekten zaman gectikce kolaylasiyor. Ve zaman gectikce sizde daha cok sevmeye baslayacaksiniz. Bende oyle ilk goruste asik olmadim. Oyle acayip mucizevi bir duygu hissetmedim. Ama zamanla cok sevdim
 
Lahusa sendromu mu ne bilmem sizin durumunuz hiç normal değil
Hamileykende böyle bir konu açmıştınız
Burdaki kadınlar vermişti gazı
Ben çatır çatır düşündüğümü yazdım bana çemkirmiştiniz.
O yüzden istediğiniz yorumu yapıcam hersey güzel olucak anneliğe alışacaksınız diyeyim de kavga çıkmasın çünkü kimseye laf yetiştirmeye halim yok işten geldim yorgunum
Bence herkes anne olmak zorunda değil ve buna hazır değil.millet ne der diye hadi bi çocuğum olsun yaşım geçiyor diye doğuruluyor sonra da pişmanlık.siz ve eşiniz hiç uygun değilsiniz ebeveyn olmaya ister kızın ister hakaret edin bana benim fikrim bu.siz belki annelik hormonuyla biraz da olsa değişirsiniz ama eşiniz bilmiyorum sorumluluk alamayıp farklı davranışlar içine girebilir.
Hiç tanımadığınız bir insana sadece bir forumda yazan üc beş mesajını baz alıp nasıl bu kadar acımasız karakter analizi yapabiliyorsunuz? Pes!
 
3 yaşındaki kızım 5 gündür hasta, gece öksürük nöbetlerinden "annee hala hastayım diye ağlayarak uyanıyor, ballı ılık su istiyor, beni sev, sırtımı okşa, beni uyut", taleplerini de yerine getirdikten sonra, (hastayken gecede 4-5 kere olur bu) diğer kızımın yanına koşuyorum. Babasıyla paslaşıyoruz ama "sen git, anne gelsin" diye arada postayı koyuyor adama da.

2 haftalık bebem memekolik, saat başı meme vermezsem kendisini çarşafları yalarken buluyorum. Çarşaflarda aradığını bulamayacağını anlayana kadar 2 dakikam var. Sonra yaygarayı basıyor. Dün gece böyle geçti ve hala yaşıyorum. Vay canına. =)) Buradan süper bir anne olduğumu filan düşünmeyin. Dün akşam en son koltukta eşime sarılmış, böhühühü seni özledim yeaaaa, sabah işe giderken beyaz gömlek giymiştin, parfüm sürmüştün, çok içime oturdu, seninle vakit geçiriyorken artık hep pijamalıyız yaaaa diye ağlıyordum. Hamileliğimin son ayı ağır geçtiğinden hiçbir yere çıkamamıştık çünkü. Neyse hafta sonu evde gömlek giyip, parfüm sürme sözü verdi. Normalde de gömlek sevmem ama işte lohusalığa verip çok da şey etmemek lazım.

Ay bunları neden yazdım bilmiyorum. Sanırım en sabırlı, dayanıklı ebeveynlerin bile bir fıttırma anı var ama hepsi geçiyoru vurgulamak istiyorum. Zira bizi öldürmeyen her şey güçlendirir, evet. :KK53:
 
Her bebeğin kendi karakteri, kendine özgü bir ritmi var. Hayatın eskisi gibi olacak demek isterdim ama kendi adıma ben öyle düşünmüyorum. Eskisi gibi olmuyor en basitinden aylardır dizi vs. izleyemedim. Bol uyuyan, gaz problemi olmayan bir bebek olur senide çok yormaz inşallah. Ama şöyle de birşey var insan herşeye alışıyor. Yarım saat uykuyla bile ise gelmek 4. Günden sonra normal gelmeye başlıyor. Büyük bir aşk oluşmadı kısmını lohusa kafasına bağlıyorum bende öyle bir durum olmamıştı. Babalar bebek olayına baya bir geç ayıyorlar bebek gülmeye başladığında falan farkına varacaktır
 
Aynı şeyleri dibine kadar yaşadım diyebilirim. Hem yalnızdım, hem de oğlum zor bir bebekti. Şuan 2 yaşında (büyüdükçe güzelleşiyor) ama hala eski günlerim aklıma gelince iç çekmeme mani olamıyorum. Kolay değil, hayat tümden değişiyor. 2 sene boyunca hep içinde bulunduğum durumu sorguladım. Bulaşık bekliyor, yemek bekliyor, çocuk sürekli ağlıyor. Eskiden çok aktif ve sosyaldim çocuktan sonra rutin işlerimi bile yerine getiremiyordum. Hani bazılarına bakıyorum küçük yaşta peş peşe 2 çocuk yapıyor ama hiç bir şeyden de geri kalmıyor sporuna kadar, maddi manevi yetersiz olunca çok zor oluyor.

Hiç bir şey artık eskisi gibi olmayacak bu doğru, geçen gün instagram da 'çocuktan sonra en çok neleri özlediniz' diye bir kullanıcının fotoğrafının altına gelen yorumları okumuştum ' uyku, sıcak çay içmeyi, sadece kendime karşı sorumlu olduğum günleri, vaktimi yönetmeyi, gezmeyi diye bir sürü yorum okumuştum. Eşime hep ' gecenin bir yarısı çıkıp alabildiğince gitmek istiyorum' demiştim. Kardeşim sayesinde gerçekleştirdik.

Anneliğe hazır olmakta çok önemli, ben mesela 3. yılım da yani şu zaman düşünüyordum hep ama maalesef çikolata kisti rahatsızlığından dolayı 'doktorumun olmama ihtimalinde çok kesin durmasından kaynaklı, 1. senemin yıl dönümünde hamileydim. Açıkçası eşimde bende ilk denemeden hamile kalacağımı aklımızın ucundan geçirmedik. 1 yıllık süreç maddi kaynaklı sıkıntılarla geçmişti bir de. Yani evliliğimin ilk yılını nasıl doldurduğumuzu anlamadık bile diyebilirim. Tabii beklentiler de önemli, en yakın arkadaşım evlenir evlenmez bilinçli, isteyerek hamile kaldı mesela :)

İnsan özlüyor, bu yüzden çok iyi düşünmek lazım. Genelde yeni evlilere tavsiyem önce iki kişilik bir hayatı dibine kadar paylaşmaları, doyulmaz ama en azından kimsenin içinde kalmaz :)
 
Selam herkese. Doğum yapalı 2 hafta oldu. İlk bir kaç gün ne olduğunu anlamadık geçti gitti ama günler geçtikçe anne olmak ve bebek bakımı bana ağır gelmeye bşladı. Kayınvalidem ve annem dönüşümlü kalıyorlar, ev işlerinde yardımcılar sağolsunlar. Bebeğim de çok sevmli, büyük bir aşk olmadı henüz ama seviyorum tabii ki, minik elleri, muhtaç hali içimi acıtıyor. Ama ben eski hayatımı çok özlüyorum, eşimi özlüyorum, deliksiz uyumayı özlüyorum, eşimle dizi izlerken uyuyakalmayı özlüyorum. Herkes geçecek diyor ama çok ruhum daralıyor, sanki büyük br hata yapmışım ve dönüşü yokmuş gibi geliyor. Bebeği bırakıp bir kaç kere dışrı çıktık, o uyuyunca ben de uyuyorum, rahatlatacak her şeyi yapıyorum ama eski düzenimi düzenimi çok özlüyorum.
Evde sürekli meme açık gezmek, pijama veya eşofmanla dolaşmak, uzun bir banyo sefası için vakit bulamamak çok sıkıcı. Bir yandan da sadece bana muhtaç bebeğime karşı vicdan azabı içinde kalmak çok can yakıcı. Her gün ağlamaktan sinirim bozuldu.
Eşim de hiç bir şey hissetmiyor bebeğe karşı, bana da manevi destek olamıyor. Acaba hiç mi bir şey hissetmeyecek hep böyle mi olacak, hayatım düzene girecek mi, 2 ay sonra işe başlayınca tempoyu kaldırabilecek miyim...

Hayırlı olsun güzelliklerle sağlıkla büyütün bebeğinizi..

Eminim güzel bir duygudur. Şu an yaşım gereği benim de bir çok yakın arkadaşım ya 1. ye ya 2. ye hamile..Etrafım annelerle çevrili yani:)

Bazıları daha kolay adapte oluyor bu duruma gördüğüm bazıları da bahsettiğiniz gibi..

Ben sırf bu satırlarınızdakileri yaşamaktan korktuğum için cesaret edemiyorum.

Geçen gün bir arkadaşım, şimdi böyle düşünüyorsun o rahmine bir düşsün hemen annelik güdüsü yerleşiyor içine diyor..

Ama ya öyle olmazsa? Bunun bir garantisi yok ki ya hiç istemezsem ya ona haksızlık yaparsam hep böyle sorular var benim kafamda..

Ben de kendime vakit ayırmayı çok seven bir insanım bir de rahatıma aşırı aşırı düşkünüm bunları bir kenara bırakabilir miyim bilmiyorum.. Bir taraftan da düşüncem şu; bu kadar ayrıntılı düşünen anne-babalar sanırım daha iyi bakıyorlar çocuklarına... Düşünmeden kaygılanmadan yürütmek zor gibi..

Tabi eş desteği en önemlisi. Eşiniz daha çok destek olur umarım siz de süreci daha keyifli yaşarsınız. Belki işe geri dönecek olmanız da sizi rahatlatır, tüm gün bebekle kalmak da bunaltabilir insanı çünkü.
 
Öncelikle hayırlı olsun, alışırsınız zamanla. Annem de abimi ilk kucağına aldığı zaman 2 hafta kadar ondan adeta iğrendiğinden bahsetmişti; “belki de yaşım çok küçüktü ondandı ama bu benden mi geldi diye sevmemiştim onu” demişti. Ama sonra resmen aşk yaşadığını, Dünya’da hiçbir şeyin onun aşkının üstüne çıkmadığını anlatmıştı. Bence NET lohusa sendromu yaşıyorsunuz, korkmayın geçer :) Geçince de çok bağlanacaksınız ama :KK66:

Bu arada ben de ilk bebeğime hamileyim, haftaya perşembe doğumum var Allah nasip ederse. Yazdıklarınız az buçuk gözümü korkutmadı değil :KK70: Ama bence zamane kadınları olarak hepimizin hatası bu; her şeyi fazla büyütüyoruz. Eskiden insanlar evlenir, doğurur, büyütür, yaşar gidermiş. Şimdi bizdeki bu çok “yaşanmışlık” da bizi bu hale getirdi. Her şeyi de çok büyütmemek lazım gerçekten.

Kolaylıklar diliyorum..
 
Hayırlı olsun güzelliklerle sağlıkla büyütün bebeğinizi..

Eminim güzel bir duygudur. Şu an yaşım gereği benim de bir çok yakın arkadaşım ya 1. ye ya 2. ye hamile..Etrafım annelerle çevrili yani:)

Bazıları daha kolay adapte oluyor bu duruma gördüğüm bazıları da bahsettiğiniz gibi..

Ben sırf bu satırlarınızdakileri yaşamaktan korktuğum için cesaret edemiyorum.

Geçen gün bir arkadaşım, şimdi böyle düşünüyorsun o rahmine bir düşsün hemen annelik güdüsü yerleşiyor içine diyor..

Ama ya öyle olmazsa? Bunun bir garantisi yok ki ya hiç istemezsem ya ona haksızlık yaparsam hep böyle sorular var benim kafamda..

Ben de kendime vakit ayırmayı çok seven bir insanım bir de rahatıma aşırı aşırı düşkünüm bunları bir kenara bırakabilir miyim bilmiyorum.. Bir taraftan da düşüncem şu; bu kadar ayrıntılı düşünen anne-babalar sanırım daha iyi bakıyorlar çocuklarına... Düşünmeden kaygılanmadan yürütmek zor gibi..

Tabi eş desteği en önemlisi. Eşiniz daha çok destek olur umarım siz de süreci daha keyifli yaşarsınız. Belki işe geri dönecek olmanız da sizi rahatlatır, tüm gün bebekle kalmak da bunaltabilir insanı çünkü.

Ben de senin gibiydim pride
Öyle rahme düşünce de bişey olmadı.
9 ayda yavaş yavaş sindire sindire adapte oldum. Özelliklr hareketlerini hissettikten sonra.
45 gündür evde bir bebek var. kendime daha az vakit ayırabiliyorum hele ilk 20 gün daha zordu. Ama sanırım zaten kış olması, zaten eşimle evcimen tipler olmamız yüzünden evde olmaktan çok bunalmadım henüz. Sonrasında ne olur bilmem.
Onun bi gülüşü her şeyi unutturuyo hikayesi de bence züğürt tesellisi :) ya da benimki henüz doğru dürüst gülmediğinden ben 10 dk önceki bağırtısını unutmuyorum. :)

Değişik bir şey olarak bebek ağlamasından kulaklarım çok tırmalanır hemen o ortamdan kaçabiliyosam kaçardım. Kendi bebeğininki o kadar berbat gelmiyor. Tamam bi kuş cıvıltısı da değil ama çok kötü de değil. Zaten kaçamıyosun da :KK70:
Şu bi gerçek çok sevdiğin için toleransın çok yüksek oluyor
Sana o şu an zor gelen şeyleri gönüllü olarak yapmak istiyorsun

Ve evet eş desteği çok çok önemli. Bebeğe bakamıyosa ev ile sen ile ilgilenmeli. İlk günler ben hep bebeğe baktım eşim de hep bana. Yoksa başaramazdık
 
3 yaşındaki kızım 5 gündür hasta, gece öksürük nöbetlerinden "annee hala hastayım diye ağlayarak uyanıyor, ballı ılık su istiyor, beni sev, sırtımı okşa, beni uyut", taleplerini de yerine getirdikten sonra, (hastayken gecede 4-5 kere olur bu) diğer kızımın yanına koşuyorum. Babasıyla paslaşıyoruz ama "sen git, anne gelsin" diye arada postayı koyuyor adama da.

2 haftalık bebem memekolik, saat başı meme vermezsem kendisini çarşafları yalarken buluyorum. Çarşaflarda aradığını bulamayacağını anlayana kadar 2 dakikam var. Sonra yaygarayı basıyor. Dün gece böyle geçti ve hala yaşıyorum. Vay canına. =)) Buradan süper bir anne olduğumu filan düşünmeyin. Dün akşam en son koltukta eşime sarılmış, böhühühü seni özledim yeaaaa, sabah işe giderken beyaz gömlek giymiştin, parfüm sürmüştün, çok içime oturdu, seninle vakit geçiriyorken artık hep pijamalıyız yaaaa diye ağlıyordum. Hamileliğimin son ayı ağır geçtiğinden hiçbir yere çıkamamıştık çünkü. Neyse hafta sonu evde gömlek giyip, parfüm sürme sözü verdi. Normalde de gömlek sevmem ama işte lohusalığa verip çok da şey etmemek lazım.

Ay bunları neden yazdım bilmiyorum. Sanırım en sabırlı, dayanıklı ebeveynlerin bile bir fıttırma anı var ama hepsi geçiyoru vurgulamak istiyorum. Zira bizi öldürmeyen her şey güçlendirir, evet. :KK53:
Ahahaha çok hoşsunuz vallahi, sesli güldüm okurken :KK48:
 
Yorumları bi okuyayım dedim, ohhoo oo. Koalina okuma buraları valla; önüne gelen pedagog psikolog olmuş ailecek psikolojinizi irdelemiş yazdığın iki üç satırdan. :KK70: Yine bir kk klasiği olarak elbette süper anneler de eksik kalmamış. Ahahaha aay, analığınız da olmasa yani neyinizle övüneceksiniz allasen? Loğusa kadına ettiğiniz laflara bakın ya, salt kendinizi övecek konu avındasınız, nerede annelik konusu, nerede eski konulardan örselenmişlik, hoop oradasınız. Hırs yapmışlar :KK70:
 
X