Evet öyle ama haklı-haksız karmaşası da yaşıyoruz, ayrıca hak ihlalleri karşısında ses yükseltmenin de sınırlarını çizemiyoruz Gangsta, biz sesimiz daha gür çıkınca geri adım atan insanları gördükçe hakkımız olmayanları da ses yükselterek yapmayı öğreniyoruz, bir ortamız yok ne yazık ki.
Hak aramayı bağırış çağırışla da çözemeyiz, tartışmak çözümsüzlük getiriyor, öfkemizi büyütüyor bana göre, ki maalesef toplum cinneti yaşar hale geldik bu sebeple, birbirimize tahammülümüz kalmadı, yan baktın öldür, yol vermedin öldür, solladı öldür, otobüste yer vermedi saçına yapış durumundayız, evet dediğin gibi kimin sesi yüksek çıkarsa ona dönüşülür, biz karşımızdakine bağıra bağıra bağırmayı öğretiyoruz, haklı da olsak hak gaspına da uğrasak bunu yanlış buluyorum, doğrusu konuşup yürümeyi öğrendiğimiz andan itibaren eğitim almamızdır, genel toplum kurallarıyla yoğrulmalıyız, benim çocuğum oyun parkına gidince 5 dakika önce salıncağa binip sallanan çocuğu ağlayarak yani sesini yükselterek indirmemeli, ben de ona bu konuda destek olmamalıyım, sıraya girmesi gerektiğini öğrenmeli, sallanan çocuk da sırada çocuklar olduğunu bilmeli, annesi gelip bu salıncağa benim çocuğum biniyor dememeli.
Buradaki yorumlardan örnek vereyim asansöre bebek arabasıyla insanları eze eze girmek doğru mu? Evet bir hak gaspı vardır doğrudur ama bunun çözümü karşındakine bağırıp çağırmak ya da ezmek değildir, bir bakıyorsun diğeri de ben de bebek arabasına vururum ezer geçerim diyor, herkes kendini haklı görüp savunmaya geçiyor, haklı-haksız, hak-haksızlık noktasında durmamız gereken noktayı bilmezsek trafikte de yayalara kırmızı yanarken hak ihlali var diye sürücü yayayı ezebilir düşüncesi oluşur çünkü adam kırmızı ışığa rağmen geçiyor.