Bayram burukluğu

Barista00

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
13 Mayıs 2021
415
807
Merhabalar herkesin bayramı mübarek olsun inşallah. Bugün öyle bir burukluk yaşıyorum ki sizinle paylaşmak istedim. İnsan ailesine anlatamıyor bazı şeyleri. Güçlü görünmek istiyorum ama içinde fırtınalar kopuyor. Ben yeni boşanmış bir kadınım. 3-4 ay önce boşandım. Boşanmanın etkilerini dalgalı şekilde atlatıyorum. Bazen çok iyiyim bazen de şimdiki gibi çok hüzünlü. Evliliğim çok kötü bir evlilikti. Bu evliliğin bitmesinde benimde hatalarım çoktu. Bende cahillik yaptım. Ama sonra eşim öyle hatalar yaptı ki toparlamak istesemde toparlayamadım. Belki de bu psikolojiyle kendimi fazla suçluyorum bilmiyorum. Evliliğimde şiddet ikinci haftamızdan itibaren başladı. Eşim o kadar sert otoriter ve kuralcıydı ki evliliğin ilk zamanlarında her şeyin dört dörtlük olmasını istedi. Yemek, temizlik ,evin düzeni her şey yani ailesinin evinde gördüğü, alıştığı gibi olsun istedi. Bu beni çok sıktı. Evlilik başkaydı. Sevgililik nişanlılık dönemleri tek muhattabım eşimdi. Eşimin ailesi çok iyi insanlardı çok sevmiştim ilk baştan beri ama onlara karşı içimde hafif kıskançlık başladı. Ve bu git gide arttı. Eşim ailesinin yanında o kadar uzak ve soğuk davranıyordu ki bana ben bu davranışına alışamadım. Bende ailelerin yanında mesafeli olmayı tercih ederim ama bu başka oldu sanki. Onların yanında bir şey söylemem gerekiyorsa kızıyor, yüzüme çok bakıyorsun diyor, ne bileyim işte bir odada yalnız kaldıysak rahatsız oluyor. Ama ailesiyle tüm samimiyetini devam ettiriyor. Bende bu durumdan dolayı git gide içimde sıkıntı yaşadım ve hep arttı. Ben ailesinin yanında biraz daha bi tık daha özel davranmasını istedim. Orda kaldığımız oluyordu örneğin farklı odalarda uyuyorduk. Yani anlatabildim umarım. Bu durum aramızda iyice sorun olmaya başladı. Eşimde bu durumu çözmeye şöyle bir çözüm buldu. Bana gelme dedi. Yalnız gitmeye başladı. Bu sefer daha rahatsız oldum . Kayınvalidem arıyordu beni gel diye. Onlara bahane uyduruyordum çünkü eşimin bana söylediği şey çok zoruma gitti. Kavgalarımızın temel sebebi bu oldu hep. Ve kavgalarımızın sonu çoğunlukla şiddet ile sonlandı. Örtülü bir kadınım. Eşim örtülü olmamı seviyordu ama giyim tarzımı beğenmiyordu. Bende özenli biriyimdir. Farklı takımlar giyince yüzüme gülerek bakardı. Evin içinde giydiğim pijamalarla bile dalga geçerdi. Güzelim aslında ama tarzın bana uymuyor derdi. Bu konu da beni rahatsız eden bir durumdu. Nişanlıyken de bundan bahsetmişti o zamanda tartışmıştım. Eşimin istediği beni her şeyimle kontrol altına almak. Paramı, günlük rutinimi, giyimimi, kilomu, ailesiyle ilişkimi( kıskançlık olunca yalnız gitmeyi seçmesi) benim ailemle ilişkisini( ailemin yaptığı davetlere katılmayı istemezdi). Kendimi o kadar boğulmuş hissediyordum ki. Dayanamadım boşandım. O itiraz etti biraz ama ben direndim. Psikolojik şiddet, fiziksel şiddet, ekonomik şiddet olmasına rağmen , o günleri hatırlayınca mutsuz olduğumu çok net bilmeme rağmen ruh halim çok farklı. Onun için üzülmek istemiyorum. Ama sanki içimde yarım kalmış bir şeyler var. Sanki hala savaşmak istiyorum. Düzeltmek için değil intikam almak için. Bir yandan da içimde hüzün var. Evlenmeyi çok isteyerek evlenmiştim. Bayramda eşimle ailelerimizi ziyaret etmeyi isterdim. Mutlu olmak istedim. Sanki bir daha kimse tarafından sevilmeyeceğim, hayal ettiğim o evlilik hayatı sonsuza kadar kapandı sanki. Güzel bir işim var, yaşında 29. Ailem yanımda destekler bana. Herkes resimler paylaşıyor bayram diye. Eşleriyle aileleriyle. Ben ise ailemin yanında ağlamamak için zor tutuyorum kendimi. Karışık yazdım umarım anlatabilmişimdir
 
Kendinizi suclamaniza sasirdim. Ikinci haftada siddet baslamis. Benim hatam dediklerinizin coguna esiniz sebep olmus zaten. Sükredin bu mübarek günde böyle bir heriften kurtuldugunuz icin. Hicbirimiz evlenirken 4/4 lük degildik. Kimse de bunu bekleyemez. Bundan sonra en cok kendinize deger verin.
Kendimi suçlamaktan ziyade yarım kalmış bir şeyler var sanki. Kapanmamış hesabım var gibi geliyor. Örneğin şimdi onun çok mutlu olduğunu düşünüyorum. Ailesiyle bayramın tadını çıkarıyor benim hayatımı haram etti. Ama elimden bir şey gelmiyor
 
Öncelikle iyi bayramlar dilerim
Ne mutlu aileniz yaninizda
Kotu bir evlilikmis gercekten ve böyle zor bir insandan direterek ayrılmış, kendinizi kurtarmissiniz sizi bu güçlü durusunuzdan dolayi da tebrik.ederim
Lütfen uzmeyin kendinizi, evli degilim ama evlilik.tek tarafli istekler ve diger tarafin da cabalamasiyla olacak patron isci iliskisi gibi bir sey degil
Birlikte karar verilir, birlikte hareket edilir. Kisisel alaniniz bile ihlal edilmis siz iyi cikmissiniz bu hengameden.
Yasiniz genç, illa ki yeniden karsiniza birileri çıkar. Önce duygusal acidan iyileşmeye çalışın.
Bu bayrami da ailenize tutunarak gecinin lütfen.
Ben yalniz yasiyorum ailem uzakta ve pandeminin basindan beri de disari cikmiyorum ona ragmen yine de icinde bulundugumuz durumdan dolayi idare ediyorum. Ailenize sıkı sıkıya sarilin, onlarin destegi ile zamanla toparlayacaginiza inaniyorum.
 
Kendimi suçlamaktan ziyade yarım kalmış bir şeyler var sanki. Kapanmamış hesabım var gibi geliyor. Örneğin şimdi onun çok mutlu olduğunu düşünüyorum. Ailesiyle bayramın tadını çıkarıyor benim hayatımı haram etti. Ama elimden bir şey gelmiyor

Böyle düsünceler normal ama diyelim ki ayrilmamistiniz ne olacakti? Siz su anda ailesinin yaninda olacaktiniz oda yine yüzünüze bakmayacakti. Bayramlik olarak giydiginizi elestirecekti. Belki yine bos yerden kavga cikartip siddet uygulayacakti. Bana yasadigi hayat hic de öyle imrenilecek gibi gelmedi acikcasi. Yani öyle bir "insan" olmak basli basina ceza olarak yetiyor
 
Ne hata yaparsaniz yapın isterseniz eşinizi aldatmiş olun size daha 2. haftada siddet uygulaması ve her kavganın siddetle bitmesinin haklı bir sebebi olamaz.

Şiddetin her türlusünü gormuşsünüz çocuğunuz yok yaşinız genc guzel bir mesleğim var diyorsunuz. Buradan bakinca boşanmanız kotü bir tablo değil. hayırlısı olmuş.

Ayrica sizde anne babanızın yanindasınız ne yapacaksınız onun anne babasını bayram gününde. siz de gidin onlarla fotograf cekip atın sosyal medyaya. Yok cok etkileniyorsanız bir sure sosyal medya kullanmayın.
 
Merhabalar herkesin bayramı mübarek olsun inşallah. Bugün öyle bir burukluk yaşıyorum ki sizinle paylaşmak istedim. İnsan ailesine anlatamıyor bazı şeyleri. Güçlü görünmek istiyorum ama içinde fırtınalar kopuyor. Ben yeni boşanmış bir kadınım. 3-4 ay önce boşandım. Boşanmanın etkilerini dalgalı şekilde atlatıyorum. Bazen çok iyiyim bazen de şimdiki gibi çok hüzünlü. Evliliğim çok kötü bir evlilikti. Bu evliliğin bitmesinde benimde hatalarım çoktu. Bende cahillik yaptım. Ama sonra eşim öyle hatalar yaptı ki toparlamak istesemde toparlayamadım. Belki de bu psikolojiyle kendimi fazla suçluyorum bilmiyorum. Evliliğimde şiddet ikinci haftamızdan itibaren başladı. Eşim o kadar sert otoriter ve kuralcıydı ki evliliğin ilk zamanlarında her şeyin dört dörtlük olmasını istedi. Yemek, temizlik ,evin düzeni her şey yani ailesinin evinde gördüğü, alıştığı gibi olsun istedi. Bu beni çok sıktı. Evlilik başkaydı. Sevgililik nişanlılık dönemleri tek muhattabım eşimdi. Eşimin ailesi çok iyi insanlardı çok sevmiştim ilk baştan beri ama onlara karşı içimde hafif kıskançlık başladı. Ve bu git gide arttı. Eşim ailesinin yanında o kadar uzak ve soğuk davranıyordu ki bana ben bu davranışına alışamadım. Bende ailelerin yanında mesafeli olmayı tercih ederim ama bu başka oldu sanki. Onların yanında bir şey söylemem gerekiyorsa kızıyor, yüzüme çok bakıyorsun diyor, ne bileyim işte bir odada yalnız kaldıysak rahatsız oluyor. Ama ailesiyle tüm samimiyetini devam ettiriyor. Bende bu durumdan dolayı git gide içimde sıkıntı yaşadım ve hep arttı. Ben ailesinin yanında biraz daha bi tık daha özel davranmasını istedim. Orda kaldığımız oluyordu örneğin farklı odalarda uyuyorduk. Yani anlatabildim umarım. Bu durum aramızda iyice sorun olmaya başladı. Eşimde bu durumu çözmeye şöyle bir çözüm buldu. Bana gelme dedi. Yalnız gitmeye başladı. Bu sefer daha rahatsız oldum . Kayınvalidem arıyordu beni gel diye. Onlara bahane uyduruyordum çünkü eşimin bana söylediği şey çok zoruma gitti. Kavgalarımızın temel sebebi bu oldu hep. Ve kavgalarımızın sonu çoğunlukla şiddet ile sonlandı. Örtülü bir kadınım. Eşim örtülü olmamı seviyordu ama giyim tarzımı beğenmiyordu. Bende özenli biriyimdir. Farklı takımlar giyince yüzüme gülerek bakardı. Evin içinde giydiğim pijamalarla bile dalga geçerdi. Güzelim aslında ama tarzın bana uymuyor derdi. Bu konu da beni rahatsız eden bir durumdu. Nişanlıyken de bundan bahsetmişti o zamanda tartışmıştım. Eşimin istediği beni her şeyimle kontrol altına almak. Paramı, günlük rutinimi, giyimimi, kilomu, ailesiyle ilişkimi( kıskançlık olunca yalnız gitmeyi seçmesi) benim ailemle ilişkisini( ailemin yaptığı davetlere katılmayı istemezdi). Kendimi o kadar boğulmuş hissediyordum ki. Dayanamadım boşandım. O itiraz etti biraz ama ben direndim. Psikolojik şiddet, fiziksel şiddet, ekonomik şiddet olmasına rağmen , o günleri hatırlayınca mutsuz olduğumu çok net bilmeme rağmen ruh halim çok farklı. Onun için üzülmek istemiyorum. Ama sanki içimde yarım kalmış bir şeyler var. Sanki hala savaşmak istiyorum. Düzeltmek için değil intikam almak için. Bir yandan da içimde hüzün var. Evlenmeyi çok isteyerek evlenmiştim. Bayramda eşimle ailelerimizi ziyaret etmeyi isterdim. Mutlu olmak istedim. Sanki bir daha kimse tarafından sevilmeyeceğim, hayal ettiğim o evlilik hayatı sonsuza kadar kapandı sanki. Güzel bir işim var, yaşında 29. Ailem yanımda destekler bana. Herkes resimler paylaşıyor bayram diye. Eşleriyle aileleriyle. Ben ise ailemin yanında ağlamamak için zor tutuyorum kendimi. Karışık yazdım umarım anlatabilmişimdir
Eski eşiniz evli ama ailesinin yanında size komşu kızı muamelesi yapmış , size hak veriyorm bitmesi daha hayırlı olmuş bence , inşallah daha iyi birisi çıkar karşına daha çok gençsin..
 
Merhabalar herkesin bayramı mübarek olsun inşallah. Bugün öyle bir burukluk yaşıyorum ki sizinle paylaşmak istedim. İnsan ailesine anlatamıyor bazı şeyleri. Güçlü görünmek istiyorum ama içinde fırtınalar kopuyor. Ben yeni boşanmış bir kadınım. 3-4 ay önce boşandım. Boşanmanın etkilerini dalgalı şekilde atlatıyorum. Bazen çok iyiyim bazen de şimdiki gibi çok hüzünlü. Evliliğim çok kötü bir evlilikti. Bu evliliğin bitmesinde benimde hatalarım çoktu. Bende cahillik yaptım. Ama sonra eşim öyle hatalar yaptı ki toparlamak istesemde toparlayamadım. Belki de bu psikolojiyle kendimi fazla suçluyorum bilmiyorum. Evliliğimde şiddet ikinci haftamızdan itibaren başladı. Eşim o kadar sert otoriter ve kuralcıydı ki evliliğin ilk zamanlarında her şeyin dört dörtlük olmasını istedi. Yemek, temizlik ,evin düzeni her şey yani ailesinin evinde gördüğü, alıştığı gibi olsun istedi. Bu beni çok sıktı. Evlilik başkaydı. Sevgililik nişanlılık dönemleri tek muhattabım eşimdi. Eşimin ailesi çok iyi insanlardı çok sevmiştim ilk baştan beri ama onlara karşı içimde hafif kıskançlık başladı. Ve bu git gide arttı. Eşim ailesinin yanında o kadar uzak ve soğuk davranıyordu ki bana ben bu davranışına alışamadım. Bende ailelerin yanında mesafeli olmayı tercih ederim ama bu başka oldu sanki. Onların yanında bir şey söylemem gerekiyorsa kızıyor, yüzüme çok bakıyorsun diyor, ne bileyim işte bir odada yalnız kaldıysak rahatsız oluyor. Ama ailesiyle tüm samimiyetini devam ettiriyor. Bende bu durumdan dolayı git gide içimde sıkıntı yaşadım ve hep arttı. Ben ailesinin yanında biraz daha bi tık daha özel davranmasını istedim. Orda kaldığımız oluyordu örneğin farklı odalarda uyuyorduk. Yani anlatabildim umarım. Bu durum aramızda iyice sorun olmaya başladı. Eşimde bu durumu çözmeye şöyle bir çözüm buldu. Bana gelme dedi. Yalnız gitmeye başladı. Bu sefer daha rahatsız oldum . Kayınvalidem arıyordu beni gel diye. Onlara bahane uyduruyordum çünkü eşimin bana söylediği şey çok zoruma gitti. Kavgalarımızın temel sebebi bu oldu hep. Ve kavgalarımızın sonu çoğunlukla şiddet ile sonlandı. Örtülü bir kadınım. Eşim örtülü olmamı seviyordu ama giyim tarzımı beğenmiyordu. Bende özenli biriyimdir. Farklı takımlar giyince yüzüme gülerek bakardı. Evin içinde giydiğim pijamalarla bile dalga geçerdi. Güzelim aslında ama tarzın bana uymuyor derdi. Bu konu da beni rahatsız eden bir durumdu. Nişanlıyken de bundan bahsetmişti o zamanda tartışmıştım. Eşimin istediği beni her şeyimle kontrol altına almak. Paramı, günlük rutinimi, giyimimi, kilomu, ailesiyle ilişkimi( kıskançlık olunca yalnız gitmeyi seçmesi) benim ailemle ilişkisini( ailemin yaptığı davetlere katılmayı istemezdi). Kendimi o kadar boğulmuş hissediyordum ki. Dayanamadım boşandım. O itiraz etti biraz ama ben direndim. Psikolojik şiddet, fiziksel şiddet, ekonomik şiddet olmasına rağmen , o günleri hatırlayınca mutsuz olduğumu çok net bilmeme rağmen ruh halim çok farklı. Onun için üzülmek istemiyorum. Ama sanki içimde yarım kalmış bir şeyler var. Sanki hala savaşmak istiyorum. Düzeltmek için değil intikam almak için. Bir yandan da içimde hüzün var. Evlenmeyi çok isteyerek evlenmiştim. Bayramda eşimle ailelerimizi ziyaret etmeyi isterdim. Mutlu olmak istedim. Sanki bir daha kimse tarafından sevilmeyeceğim, hayal ettiğim o evlilik hayatı sonsuza kadar kapandı sanki. Güzel bir işim var, yaşında 29. Ailem yanımda destekler bana. Herkes resimler paylaşıyor bayram diye. Eşleriyle aileleriyle. Ben ise ailemin yanında ağlamamak için zor tutuyorum kendimi. Karışık yazdım umarım anlatabilmişimdir
Ben 29 da evlenmistim...evlilik güzel gidiyor ama o kadar olumsuzluklar geldi ki başımıza...Ben de bayrama buruk annesiz babasiz giriyorum.
Boşanmayı yasamasam da bol bol ölüm gördüm ikisinin de yas süreci ayni diyorlar...soyleyecegim mutsuzlukta yalnız değilsiniz. İçinizdeki öfkenin kaynağını bulmak için iyi bir psikologa gitmenizi tavsiye ederim.
Ve dediğim gibi çok gencsiniz inşallah çok daha güzel günler görürsünüz
 
Merhabalar herkesin bayramı mübarek olsun inşallah. Bugün öyle bir burukluk yaşıyorum ki sizinle paylaşmak istedim. İnsan ailesine anlatamıyor bazı şeyleri. Güçlü görünmek istiyorum ama içinde fırtınalar kopuyor. Ben yeni boşanmış bir kadınım. 3-4 ay önce boşandım. Boşanmanın etkilerini dalgalı şekilde atlatıyorum. Bazen çok iyiyim bazen de şimdiki gibi çok hüzünlü. Evliliğim çok kötü bir evlilikti. Bu evliliğin bitmesinde benimde hatalarım çoktu. Bende cahillik yaptım. Ama sonra eşim öyle hatalar yaptı ki toparlamak istesemde toparlayamadım. Belki de bu psikolojiyle kendimi fazla suçluyorum bilmiyorum. Evliliğimde şiddet ikinci haftamızdan itibaren başladı. Eşim o kadar sert otoriter ve kuralcıydı ki evliliğin ilk zamanlarında her şeyin dört dörtlük olmasını istedi. Yemek, temizlik ,evin düzeni her şey yani ailesinin evinde gördüğü, alıştığı gibi olsun istedi. Bu beni çok sıktı. Evlilik başkaydı. Sevgililik nişanlılık dönemleri tek muhattabım eşimdi. Eşimin ailesi çok iyi insanlardı çok sevmiştim ilk baştan beri ama onlara karşı içimde hafif kıskançlık başladı. Ve bu git gide arttı. Eşim ailesinin yanında o kadar uzak ve soğuk davranıyordu ki bana ben bu davranışına alışamadım. Bende ailelerin yanında mesafeli olmayı tercih ederim ama bu başka oldu sanki. Onların yanında bir şey söylemem gerekiyorsa kızıyor, yüzüme çok bakıyorsun diyor, ne bileyim işte bir odada yalnız kaldıysak rahatsız oluyor. Ama ailesiyle tüm samimiyetini devam ettiriyor. Bende bu durumdan dolayı git gide içimde sıkıntı yaşadım ve hep arttı. Ben ailesinin yanında biraz daha bi tık daha özel davranmasını istedim. Orda kaldığımız oluyordu örneğin farklı odalarda uyuyorduk. Yani anlatabildim umarım. Bu durum aramızda iyice sorun olmaya başladı. Eşimde bu durumu çözmeye şöyle bir çözüm buldu. Bana gelme dedi. Yalnız gitmeye başladı. Bu sefer daha rahatsız oldum . Kayınvalidem arıyordu beni gel diye. Onlara bahane uyduruyordum çünkü eşimin bana söylediği şey çok zoruma gitti. Kavgalarımızın temel sebebi bu oldu hep. Ve kavgalarımızın sonu çoğunlukla şiddet ile sonlandı. Örtülü bir kadınım. Eşim örtülü olmamı seviyordu ama giyim tarzımı beğenmiyordu. Bende özenli biriyimdir. Farklı takımlar giyince yüzüme gülerek bakardı. Evin içinde giydiğim pijamalarla bile dalga geçerdi. Güzelim aslında ama tarzın bana uymuyor derdi. Bu konu da beni rahatsız eden bir durumdu. Nişanlıyken de bundan bahsetmişti o zamanda tartışmıştım. Eşimin istediği beni her şeyimle kontrol altına almak. Paramı, günlük rutinimi, giyimimi, kilomu, ailesiyle ilişkimi( kıskançlık olunca yalnız gitmeyi seçmesi) benim ailemle ilişkisini( ailemin yaptığı davetlere katılmayı istemezdi). Kendimi o kadar boğulmuş hissediyordum ki. Dayanamadım boşandım. O itiraz etti biraz ama ben direndim. Psikolojik şiddet, fiziksel şiddet, ekonomik şiddet olmasına rağmen , o günleri hatırlayınca mutsuz olduğumu çok net bilmeme rağmen ruh halim çok farklı. Onun için üzülmek istemiyorum. Ama sanki içimde yarım kalmış bir şeyler var. Sanki hala savaşmak istiyorum. Düzeltmek için değil intikam almak için. Bir yandan da içimde hüzün var. Evlenmeyi çok isteyerek evlenmiştim. Bayramda eşimle ailelerimizi ziyaret etmeyi isterdim. Mutlu olmak istedim. Sanki bir daha kimse tarafından sevilmeyeceğim, hayal ettiğim o evlilik hayatı sonsuza kadar kapandı sanki. Güzel bir işim var, yaşında 29. Ailem yanımda destekler bana. Herkes resimler paylaşıyor bayram diye. Eşleriyle aileleriyle. Ben ise ailemin yanında ağlamamak için zor tutuyorum kendimi. Karışık yazdım umarım anlatabilmişimdir
yeni boşanma olmuş. bu duygu karmaşası cok normal ki..
ama bence siz cok şanslı birisiniz hayatinizin yonunu değiştirecek kadar da gayet akillisiniz.
2-3 cocukla her gun şiddet goren kadınlar var. cocuklara yazık, kendine yazık..
o kadar gencsiniz ki onunuzde uzun bir hayat yasanacak nice mutluluklar var,
bi arkadaşım boşandıktan 2 yil sonra biriyle evlendi simdi 1 yaşında oğlu var ve gercekten cok mutlu..
siz neden mutlu olamayacaksiniz. gayet akillisiniz
 
Ben 29 da evlenmistim...evlilik güzel gidiyor ama o kadar olumsuzluklar geldi ki başımıza...Ben de bayrama buruk annesiz babasiz giriyorum.
Boşanmayı yasamasam da bol bol ölüm gördüm ikisinin de yas süreci ayni diyorlar...soyleyecegim mutsuzlukta yalnız değilsiniz. İçinizdeki öfkenin kaynağını bulmak için iyi bir psikologa gitmenizi tavsiye ederim.
Ve dediğim gibi çok gencsiniz inşallah çok daha güzel günler görürsünüz
Çok üzüldüm canım. Allah bol sabırlar versin. Gidenlere de Allahtan rahmet dilerim. İnşallah hepimiz daha güzel görürüz. Allah beterlerinden sakınsın inşallah
 
Kötü bir evlilikten kurtulmuşsunuz,öncelikle bunun için şükredin.Yaşınız çok genç,elbet mutlu olacağınız biriyle tanışırsınız bu günleri iyiki kurtulmuşum diye anarsınız.
Yeter ki yarım kalmışlık hissiyle yanlış ve acele kararlar vermeyin.
 
Son düzenleme:
Kendimi suçlamaktan ziyade yarım kalmış bir şeyler var sanki. Kapanmamış hesabım var gibi geliyor. Örneğin şimdi onun çok mutlu olduğunu düşünüyorum. Ailesiyle bayramın tadını çıkarıyor benim hayatımı haram etti. Ama elimden bir şey gelmiyo
Boşanma da bir kayıptır yas süresi vardır ve bu hisler normaldir evliliğiniz ne kadar kötü olmuş olsa da. Zaman geçince bu duygularınızdan arınıp doğru kararı verdiğinizi daha net hissedeceksiniz. Bu hislerinizi anlayabiliyorum.
 
Ben 29 da evlenmistim...evlilik güzel gidiyor ama o kadar olumsuzluklar geldi ki başımıza...Ben de bayrama buruk annesiz babasiz giriyorum.
Boşanmayı yasamasam da bol bol ölüm gördüm ikisinin de yas süreci ayni diyorlar...soyleyecegim mutsuzlukta yalnız değilsiniz. İçinizdeki öfkenin kaynağını bulmak için iyi bir psikologa gitmenizi tavsiye ederim.
Ve dediğim gibi çok gencsiniz inşallah çok daha güzel günler görürsünüz
basiniz sağolsun.. Allah rahmet eylesin..sabir versin size.
 
Çok üzüldüm canım. Allah bol sabırlar versin. Gidenlere de Allahtan rahmet dilerim. İnşallah hepimiz daha güzel görürüz. Allah beterlerinden sakınsın inşallah
Amin sagolasin. İnsanın başına her şey gelebiliyor maalesef neden ben diye dusunme o yüzden 😞
 
Merhabalar herkesin bayramı mübarek olsun inşallah. Bugün öyle bir burukluk yaşıyorum ki sizinle paylaşmak istedim. İnsan ailesine anlatamıyor bazı şeyleri. Güçlü görünmek istiyorum ama içinde fırtınalar kopuyor. Ben yeni boşanmış bir kadınım. 3-4 ay önce boşandım. Boşanmanın etkilerini dalgalı şekilde atlatıyorum. Bazen çok iyiyim bazen de şimdiki gibi çok hüzünlü. Evliliğim çok kötü bir evlilikti. Bu evliliğin bitmesinde benimde hatalarım çoktu. Bende cahillik yaptım. Ama sonra eşim öyle hatalar yaptı ki toparlamak istesemde toparlayamadım. Belki de bu psikolojiyle kendimi fazla suçluyorum bilmiyorum. Evliliğimde şiddet ikinci haftamızdan itibaren başladı. Eşim o kadar sert otoriter ve kuralcıydı ki evliliğin ilk zamanlarında her şeyin dört dörtlük olmasını istedi. Yemek, temizlik ,evin düzeni her şey yani ailesinin evinde gördüğü, alıştığı gibi olsun istedi. Bu beni çok sıktı. Evlilik başkaydı. Sevgililik nişanlılık dönemleri tek muhattabım eşimdi. Eşimin ailesi çok iyi insanlardı çok sevmiştim ilk baştan beri ama onlara karşı içimde hafif kıskançlık başladı. Ve bu git gide arttı. Eşim ailesinin yanında o kadar uzak ve soğuk davranıyordu ki bana ben bu davranışına alışamadım. Bende ailelerin yanında mesafeli olmayı tercih ederim ama bu başka oldu sanki. Onların yanında bir şey söylemem gerekiyorsa kızıyor, yüzüme çok bakıyorsun diyor, ne bileyim işte bir odada yalnız kaldıysak rahatsız oluyor. Ama ailesiyle tüm samimiyetini devam ettiriyor. Bende bu durumdan dolayı git gide içimde sıkıntı yaşadım ve hep arttı. Ben ailesinin yanında biraz daha bi tık daha özel davranmasını istedim. Orda kaldığımız oluyordu örneğin farklı odalarda uyuyorduk. Yani anlatabildim umarım. Bu durum aramızda iyice sorun olmaya başladı. Eşimde bu durumu çözmeye şöyle bir çözüm buldu. Bana gelme dedi. Yalnız gitmeye başladı. Bu sefer daha rahatsız oldum . Kayınvalidem arıyordu beni gel diye. Onlara bahane uyduruyordum çünkü eşimin bana söylediği şey çok zoruma gitti. Kavgalarımızın temel sebebi bu oldu hep. Ve kavgalarımızın sonu çoğunlukla şiddet ile sonlandı. Örtülü bir kadınım. Eşim örtülü olmamı seviyordu ama giyim tarzımı beğenmiyordu. Bende özenli biriyimdir. Farklı takımlar giyince yüzüme gülerek bakardı. Evin içinde giydiğim pijamalarla bile dalga geçerdi. Güzelim aslında ama tarzın bana uymuyor derdi. Bu konu da beni rahatsız eden bir durumdu. Nişanlıyken de bundan bahsetmişti o zamanda tartışmıştım. Eşimin istediği beni her şeyimle kontrol altına almak. Paramı, günlük rutinimi, giyimimi, kilomu, ailesiyle ilişkimi( kıskançlık olunca yalnız gitmeyi seçmesi) benim ailemle ilişkisini( ailemin yaptığı davetlere katılmayı istemezdi). Kendimi o kadar boğulmuş hissediyordum ki. Dayanamadım boşandım. O itiraz etti biraz ama ben direndim. Psikolojik şiddet, fiziksel şiddet, ekonomik şiddet olmasına rağmen , o günleri hatırlayınca mutsuz olduğumu çok net bilmeme rağmen ruh halim çok farklı. Onun için üzülmek istemiyorum. Ama sanki içimde yarım kalmış bir şeyler var. Sanki hala savaşmak istiyorum. Düzeltmek için değil intikam almak için. Bir yandan da içimde hüzün var. Evlenmeyi çok isteyerek evlenmiştim. Bayramda eşimle ailelerimizi ziyaret etmeyi isterdim. Mutlu olmak istedim. Sanki bir daha kimse tarafından sevilmeyeceğim, hayal ettiğim o evlilik hayatı sonsuza kadar kapandı sanki. Güzel bir işim var, yaşında 29. Ailem yanımda destekler bana. Herkes resimler paylaşıyor bayram diye. Eşleriyle aileleriyle. Ben ise ailemin yanında ağlamamak için zor tutuyorum kendimi. Karışık yazdım umarım anlatabilmişimdir
Boşanmak aklınızın ucundan neden geçmiyor
 
Kimse boşanmak için evlenmez. Aile kurmak istemişsiniz, olmamış cesaret edip boşanmışsınız. Tabi ki üzülmeniz normal. Ama aile kurma hakkınız elinizden alınmadı öyle değil mi? Yaşınız çok genç, inşallah huzurlu mutlu bir aile kurmak nasip olur. Üzülmek yerine kendinize bi kahve yapın ve aferin ulan bana diyin, inanın sizin cesaret ettiğiniz şeyi çoğu kadın yapamıyor. Siz kendinize yeni bir hayat yaşama imkanı sunmuşsunuz.
 
X