Mune'nun bakıp yazdığı bakıcı görev tanımında, çocuğun yaşına uygun aktivite yapması, oyun oynaması, gelişimine katkı sağlaması, okul çağındaysa ödevlerine yardımcı olması gerektiği gibi maddeler vardı.
55 yaşındaki kadın çocukla gelişimine katkı sağlayacak aktivite mi yapacak, oyunlar mi oynayacak, çocuk okul çağındaysa derslerine yardımcı mı olacak?
36 yaşında olan içinde geçerli bunlar, aşağı yukarı.
Bizim bakıcıların çogu görev tanımına uymuyor zaten. Bundan kaynaklı da ev işlerine yardım etmesi bekleniyor bir bakıma.
Daha eğitimli olup çocuğa yukarıda saydıklarımı yapacak olanlarda normal ailelerin evlerine gidip bakıcılık yapmıyor kolay kolay.
Hal böyle olunca çocukla ilgilenen ev yardımcısı daha uygun bir tanımlama geliyor bana.
Öyle zaten.
Benim bir bakıcım vardı yabancı uyruklu, dışarı çıkacağız diyorum gelmem diyor.
Yahu kadın, benle geleceksin gezeceğiz yiyip içeceğiz işte, bebek arabası süreceksin o kadar, kavga dövüş geliyordu resmen, iş tanımında yokmuş.
E düğün var gideceğiz, gelmem.
Gel alışveriş yapacağım sana insan içine çıkacağız, almam giymem.
Çocuğa İngilizce öğretmeye çalışıyor, oyun kuruyor, benim çocuk anneyi zor diyor kadın iki dilde konuşma derdinde lakin ben iki bebekliyim, duş almak lüks bana ve tek amacımız asgari düzeyde yaşayışı ilerletebilme.
Evde kalem hamur bulundurmuyorum yaşı dolmayan bebek var diye, bu alınacak listesine ekliyor.
Çocuğu ana kucağında sallayarak uyutuyorum kolik, bana karışıyor vs.
Mola saatlerinde evde yangın çıksa ortada yok, bebek uyanmış ben diğerinin bezini değişiyorum, yırtınıyor öbürü, kapıyı açıp burnunu uzatmıyor.
Bakıcılık gerçekten çok farklı. bambaşka bir olay ve konuda bahsedilen, beklenen tiplerle hiçbir şekilde örtüştüğünü düşünmüyorum.
Çoğumuzun istediği de bu değil, en azından benim değildi, yapamadım, olmadı.