Bağımlı eş

bu arada eşin fransız mı yoksa fransız vatandaşı ama aslı arap falan mı
normalde fransızlar çok milliyetçi olur ve başka ırktan insanlarla evlenmek istemezler, burunları hep havada olur, diğer milletleri hep aşağılamaya çalışırlar, küçük görürler..

fransadada zaten şu anda fransızdan çok faslı, arap, afrikalı falan var..acaba onlardanmı eşiniz?
 
canım ya şikayet etsen...avrupada bu tür şiddete maruz kalan kadınların yasal hakları oldukça kuvvetli diye biliyorum ama

tabi orda yaşayan sizsiniz...

yani her yönden bozuk eşinizin yapısı

okudum okudum hiç iyi bir şey yok...

oyuna aşırı bağımlı olması ilerde bu yüzden oynatmasına sebeb olmasın ki zaten normal değil...

ailesiyle falan konuşup bir kliniğe yatırsanız,ama rızası olmadan olmaz dimi,koskoca adam...

anne babası size şiddet uyguladığını biliyor mu?

onlar engel olamaz mı?
 
CNM durumuna cok üzüldüm...okurkn icim daraldi bide sen bunu yasiyosun..bende yurt disinda büyümüs bi kadinim...su an allahima ck sükür mutlu bi evlilgim var..cünkü esim türk...cünkü diyorum cünkü bana göre yabancidan es olmaz..kültürleri,degerli yasam sekilleri bize cok ters be cnm..simdi türklerde kötü es yok mu diceksin..tabiki var ama bi türk erkgiyle en azindan daha cok ortak noktan olabilir,daha ilimli daha merhametli olabilir...bunlari bosverelim cözüme gelelim simdi...ben senin yerinde olsam ailemle kontakt kurardim...seninle görüsürler,reddetmediler degil mi??yani aranizdaki sorunu da bilmiyoruz ki..aama her ne olursa olsun hic bir aile cocugunu böyle sefil bi durumda oldugunu bile bile birakmaz...bosa o mahluku...git ailenin yanina..söyle düsün:ailenin yaninda simdiki durumundan daha kötü olamazsin öyle degil mi....yok ben ailemle anlasamiyorum onlarla yasayamam dersen,bi süre is bulana kadar en azindan onlarla kalirsin..sonra is buldugunda ki üni mezunuymussun ayri eve cikmak istedigini söylersin rica edersin ailene...cnm herseyin caresi var..yazik degil mi sana,gencligine...psikolojini bozucak bu adam senin..sonra ömrünü psikologlarda gecir...
ha yok sen illede fransiz vatandasi olmak istiyorsan(ki niye israrla istiyosun onuda anlamiyorum,sanki bi halt oluyo)ya cekiceksin yada baska birini bulup buna tekmeyyi basicaksin....hayir yabanci ülkenin vatandasi olmakla eline ne gecicek ki...daha dilini bile dogru dürüst bilmiyor mussun..ki fransizca cok zor bi dildir...ben kendim 4 dil biliyorum vede en zorlandigim fransizcadir..öyle ha diyince mükemmel konusamazsin bu dilini.....neyse hakkinda hayirlisi
 
seni "aptal bir Türk" olarak gören birinden fazlasını bekleme zaten.

adamın zihniyeti bu ise neyi değiştireceksin ki zaten.



şimdi eski mesajlarına baktım da daha önce yazdığın mesajlarda 2010 temmuz ayında evleneceğini gelinlik alışverişine çıkacağını ,lise diploman olduğunu yazmışsın yazmışsın.

bu konun da ise üniversite mezunu olduğunu ve 3 yıllık evli olduğunu söylüyorsun hangisi doğru acaba.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Moleta yazdiklarindan anladigim kadariyla Fransa`da oturma izni alabilmek icin esine ve problemlere katlaniyorsun öylemi?
Ama bana hicde öyle gelmedi, cünkü sende esin gibi ekmek elden su gölden yasiyorsunuz beraber.
Hatta size maddi anlamda yardim eden kaynanana ve kayinpederine bile laf söylüyorsun.
Bir kere bende Avrupa`da yasiyorum ve dediklerin hepsi yalan, burdada her yerde oldugu gibi evlilige cok önem verilir, cok güzelde aile hayati yasanilir ama sen tabiki en alt kesimden birisiyle beraber yasadigin icin gercek bir fransiz ailesi nasil yasadigini bilemezsin.
Is yokmusda onun icin calismiyormussun, Avrupa`nin göbeginde yasayip is bulamayan tek insan sensindir herhalde, Türkiye`de yasayanlar ne yapsinlar?

Yok arkadas yaptiklarinin hic bir yani mantikli degil, beraber ömür boyu böyle yasayip gideceksiniz, sizi maddi anlamda destekleyen oldugu sürece ( aile/devlet).
Insanin tabiki derdi olablir ama bu dertleri yenmek icinde caba göstermek lazim.
Kac sene icinde oturma iznini alacaksin?
Oturma iznini alincami is bulacaksin, cok ilginc.
Lütfen yasadigin ülkeyi kötüleme, begenmiyorsan memleketine dön o zaman.
 
Okurken inanamadım Allah yardımcınız olsun bana sorarssanız kesinlikle bu adamdan boşanmalısınız. Anlattıklarınızdan anladığım kadarıyla eşinizde psikolojik sorunlar var agresif dengesiz , kendine güvensiz,kendini küçümseyen ve sadist kişilik özelliklerine sahip sizi korkutmak istemem ama bu kişiyle aynı evde yaşamanız sizin için çok tehlikeli bile olabilir
Belki aileniz bu durumunuzu bilse size destek verir ne kadarda anlaşamasanızda anne baba çocuklarını severler sonuna kadarda desetek olurlar bence ailenize bu konuyu açın belki düşündüğünüzün tersine destek olurlar
vatandaşlık almak için başka bir çözüm yolunuz yokmu? mesala boşanıp başka bir erkekler formalite tarzı evlenmek gibi (tabi yasal değil ama bir alternatif diye söyledim)
yoksa 2 sene daha bu adamla evli kalmanız gerekiyorsa ben sizin yerinizde olsaydım onu eş gibi değilde onunla ilgilenmem gereken bir hasta veya ev arkadaşı gibi görürdüm ona duygusal anlamda bağlanmamaya çalışırdım ondan bir eşin verebileceği hiçbirşeyi beklemezdim eğer imkanım varsa arada tek başına bri yerlere giderek 2 seneyi doldururdum vatandaşlığı aldıktan sonrada hemen onu boşardım
bir çözüm yoluda eşinin ailesiyle bu sorunuz çözmeye çalışman anladığım kadarıyla onlar sana destek olmaya çalışıyorlar
 
Ben de terrakota gibi düşünüyorum, burda bile kadını korumaya yönelik yasalar var, Avrupa'da hele ki Fransa da yok mu? Senin ailenle hiç mı görüşmüyorsunuz, hiç degilse maddi yardım yapsınlar.nikahina da mı gelmediler, evlenme demedikler mı o kadar mi kopuşunuz birbirinizden?
 
Bence eşinizin oyun oynayamaya bu kadar çok düşkün olmasının sebebi yaşadığı erkeklik probleminden kaynaklanıyor.Sanırım aranızda bir yakınlaşma olmaması için sizden uzak duruyor oyunla bu kadar kafa bozmasının tek sebebi bence bu.Peki bu problem çözülmesi imkansız bir problem mi yoksa tedavisi mümkün mü?Eğer tedavisi mümkünse bence onu tedaviye ikna ederseniz ilişkiniz biraz düzelir.İkna olması zor biri diye anlatmışsınız yaşayacağınız güzel günleri ileride belki çocuk sahibi olabilceğinizi o zaman aslında en başında olmak istediğiniz gibi bir 'aile' olabileceğinizi ona anlatın sizi dinlemiyorsa ona kısa bir mektup yazın uzun bir mektupla ilgilenmeyebilir.Ve bence en önemlisi ona artık dadılık yada hizmetçilik yapmayın acıktıysa söylesin peşinde gezmeyin yada bir gün hiç birşeyiniz yokken hastaymış gibi davranın bazı işleri o yapmak zorunda kalsın bi an evvel dil eğitiminizi tamamlayın ve güzel bir iş sosyal bir hayata kavuşun ona ihtiyacınız olmadığını hissetsin bakımlı,sosyal ve güzel bir iş sahibi olan bir kadını hiçbir erkek kaybetmek istemez.Baktınız düzelmiyor onunla daha fazla vakit kaybetmeyin belki yeni biriyle tanışırsınız tam anlamıyla evli ve mutlu bir kadın olursunuz size kolaylıklar diliyorum...
 
Geçmişte yazdıklarına bakarsak 2009 da oturma iznini almışsın ayrıca lise mezunusun profilinde yüksek lisans yazıyor ve 2010 temmuzda da türkiyede düğününü yapmışsın. Şimdi hangi yazdığın doğru sen söyle.
 


vira hayretsin yani....

bir kere de geçmişi didiklemeyin de konu sahibi içini döksün ya
 
Canım Allah sabır versin
Eşimde önceden oyun bağımlısıydı evden dışarı çıkmazdı 24 saat pc başında.
Ne kavgalar ettik ,sonunda bıraktı geç olsada
Bu arada hangi oyunu oynuyor eşin merak ettim.
Blki de aynı oyun...aslında bütün online oyunları kaldırmak lazım dünya tarihinden
 





inanak mııııııı
 
rahmetli dedim derdi,ahmet rahmet eylesin..elll dediğin zaman iki dudak birleşmez diye...çok doğru elin iyisi olurmu? evet istisnalar olur ama en iyisinde bile sorunlar vardır..yerinde olsam böle bi adamı çekmekdense ailem derim,anam babam derim,canım kanım derim onlarla yaşarım...aile insanın herşeyidir bunu unutma...ilerde evladın olursa anlarsın tüm bunları.
 
Bir de Türk erkeğine maço derler,gözünü seveyim ben;Türk erkeğinin,Türk kadınının,insanımızın...Şimdi gelelim size,yapmanız gereken tek şey derhal boşanmak ama vatandaşlık almam şart diyorsanız eşinizin değişebileceğini düşünmüyorum ben,ne yazık ki iki yıl bu duruma sabretmekten başka şansınız yok
 
Ben istiyorum tabiki, erkeksizlik başıma vurdu diyebilirim :) töbe töbe...
Ama onun erkekliğinde sorun var. Anlatamıyorum şimdi buradan, admin banlamasın beni sonra.

belki de kompleksi bu yüzdendir.

kendini bu yüzden oyuna veriyor sizi aşağılıyordur.

bence artık sizde oyun oynayın.
ev arkadası oyun arkadası olun.
boşverin onu adam yerine koca yerine koymayı.
 
Merhaba arkadaşlar, mesajlar için teşekkürler, farklı fikirler okumak güzeldi... Hepinize tek tek yazacağım.
Turamit..... eşim 25 yaşında, ben 30 yaşındayım. Öğrenci değil, master bitirdi 2 yıl önce. Elinde iyi bir diploması var halbuki ama çalışmıyor işte. Küçükken çok sıkıntılı geçirmiş ailesiyle. Bu yüzden ailesiyle uzak kalmak istiyor. Ailesi de manen hiç yanında değil, maddi olarak yardım ediyorlar.
Dayak meselesine gelince, polise tabiki de gittim. Elimde frnsız polisinden aldığım kağıtlarım var. Boşanma durumunda çok işime yarayacak. Zaten son 6 aydır vurmuyor. Çünkü son polise gittiğimde polis, ''istersen 1 gece içeride tutalım bir daha vurmaz.'' dedi. Ben de kabul ettim, gidip evden eşimi aldılar, 1 gece tuttular. O günden sonra bir daha hiç vurmadı. Ama sinirlendiğinde elini kaldırıyor ama vurmuyor, kaldırdığı eliyle tehdit eder gibi bakıyor.Hoş değil işte, psikolojik şiddet tamamen.

Carrie.... Eşim fransız asıllı. Ailesinde veya kendisinde araplık zencilik falan yok.

terrakota... Polise şikayet ettim. Oyun konusunda da, ailesiyle konuştum. Psikoloğa gitmesi lazım dedim. Kimse ilgilenmedi. Gerek yok dediler. Oyun bağımlıları için klinikler var, oralara yatıralım dedim, hiç ama hiç yanaşmadılar. Noel olur tüm aile toplanır. Babası kendi çocuklarıyla toplanır benimkini çağırmazlar, annesi kendi çocuklarıyla toplanır benimkini çağırmazlar, kimsenin umrunda değil eşim. Ben ilk dayak yediğimde annesine telefon açıp söylemiştim, annesi eve geldi eşime sordu. Eşim de hayır dövmedim deyince, sanki ben deliymişim muamelesi yapıp güldüler. Annesi de çatlağın tekidir. İkinci dayak yediğimde de babasını arayıp söylemiştim bu sefer. Babası da eşimi arayıp sordu eşim yine yalan demiş. Annesi de babasını arayıp herhalde yalan söylüyor bu kız demiş olacakki babası da hiç inanmadı. Sonra birkaç kez daha vurdu işte 1buçuk yıl sürdü. O zamanlar oturum iznim yoktu, başvurmuştum cevap almayı bekliyordum. Bu yüzden polise de gidemiyordum eşim beni dövdü diye. Ne zaman oturum iznimi aldım, o zaman polise gidip şikayet ettim. Polis de içeri aldı en sonunda işte. Dövme meselesi de şimdilik kapanmış oldu ama psikolojik şiddet devam ediyor.

Almanyali1987... Ailemle görüşmek istemiyorum. Gerçekten o konu çok sinir bir durum. Çoğunuzun sahip olduğu aile hayatına ben sahip olamadım. Akşam oturup ailece yemek yemekler, biri mutlu olduğunda hep birlikte mutlu olmalar, bayramları hep birlikte olmalar falan hiç biri yok bizde. Neyse Türkiye'de ailemle olmayı bir daha asla düşünmüyorum. Benim yerimde olan kimse de düşünmezdi zaten.

virococha... Arkadaşım 2010da evleneceğimi, gelinlik alışverişine çıkacağımı yazdım doğru. Ben 2008de evlendim. Evlendiğimde yurtdışındaydım. Ailem yoktu. Sonra 2010da ailemle iletişime geçmiştim. Düğün yapmadan evlilikmi olurmuş dediler, birsürü ıvırzıvır söylediler sanki çok umrundaymışım gibi. Ben de tamam Türkiyeye gelir düğün yaparım dedim. Ama olmadı, düğünü yapamadık. Eşim istemedi. Hevesim kursağımda kaldı Lise diplomasına gelince. O mesajımı fransız forumlarına yazmıştım. Türkiyede üni bitirmiş olup da sonradan Fransa'ya gelenler bilir. Burada değil üni diploması, lise diploman bile geçerli değil. O mesajımı iş ile ilgili yazmıştım. Burada iş başvurusuna gittiğimde diploma derecen ne dediklerinde ''Lise'' diyorum. Çünkü türk diplomam kabul görmüyor. Lise olarak görünüyorum. Mesaja ve mantığa genel olarak tümden bakmak lazım.

olivia... çok büyük bir laf söylemişsin. hepsi yalan diyerek. Ne demek hepsi yalan, kabul etmiyorum tabiki de. Avrupa'nın hangi ülkesindesiniz? Her ülkenin adet görenekleri kültürü farklıdır. Bir ingiliz evliliğe ciddi bakabilir, bir alman bakmayabilir. italyanlarda aile kavramı önemli olabilir, yunanlılarda olmayabilir. Avrupa'da kültür her yerde değişir. Fransa'da uzun yıllar FRANSIZLARIN İÇİNDE yaşayanlar bana hak verecektir. Fransa'da evlilikler çok ama çok nadirdir. Biz nikahımızın kıyıldığı gün nikah salonu görevlisi, 3 aydır nikah yoktu demişti. Fransa'daki çoğu fransız kadının bir sürü çocuğu vardır, her biri de farklı babadandır. Erkekler de öyle. Aile düzeni sıfırdır. Tabiki aileye önem verenler de vardır, ama çok çok nadirdir. Ve bunun sosyoekonomik durumla hiç bir bağlantısı yoktur. Yani znginler aile düzenini kurmuşlardır fakirler kuramamıştır diye bir durum söz konusu değil yani. Halbuki benim eşimin ailesi hem zengin hem de okumuş insanlar. Yani sizin tahmin ettiğiniz gibi alt kesimden değiller. Ben yaşadığım ülkeyi kötülemedim ki, aksine burayı seviyorum. Sizi anlayamadım gerçekten...

avukat16... Ben nikahım kıyıldığında tektim, nikahımda sadece eşim ve ailesi vardı. Ailemi çağırdım gelebilecek durumları vardı ama gelmediler. Şu an bile çok kopuk görüşüyorum ailemle. 6 ayda 1 falan. O da hep sinir üzüntü ile noktalanıyor. Evleniyorum dediğimde de ''kafana göre takıl'' dediler....

takino... Oyun bağımlılığına eşim evlendikten sonra başlamadı. Eşim küçükken başlamış oyun oynamaya. 9 yaşlarında falan. Ailesi sorumsuz kalmışlar eşime, okuldan gelirmiş bakıcısı varmış. Bütün gün oynarmış, ailesi doktor olduğundan çok meşgullermiş eşime vakit ayıramamışlar hiç. Eşim de oyun oynamış hep. Ta ki biz tanışana kadar yıllarca oynamış. Biz tanıştığımızda bana bahsetmedi oyun oynadığından. 10 ay çıktık, hiç haberim yoktu. Ne zaman evlendik aynı evde kalmaya başladık, o zaman farkettim oyun oynadığını. Elektrikler kesilir 5-10 dk yağmur yağdığında. Çıldırır, kafayı yer, etrafı yumruklar, yanına gidersem bana saldırır. O derece bağımlı Mektup yazma fikrini beğendim, ama yola geleceğini sanmam. Kaç defa konuşmayı denedimm. Ben ılımlı sakin yapıda biriyim, dırdırım yoktur hiç. Ne kadar sıcak davransam da onu düzeltemedim. Evde işleri ben yapmazsam kim yapacak ki? Bir de inanılmaz dağınıktır, evi her gün temizliyorum mecburen... 1 yıl kadar önce bir ara hiçbir şey yapmamaya karar vermiştim. Evi hiç temizlemedim, yemek alışverişine gitmedim. 3-4 gün sonra evi pis görünce, buzdolabında hiç yemek olmadığını görünce iyice sinirlenmeye başlamıştı. Sonra annesini arayıp çağırdı ''gel evi temizle'' diye. Annesi de gelip temizlemişti. Olan yine bana olmuştu, bu kız pasaklı ev işini yapmıyor falan diye akrabalara yaymışlar. Diğer gelin anlattı bana sonra. Kimse oğlunun suçlarını hatalarını görmüyor, bana yüklendiler. Dil öğren, işe gir, bakımlı ol demişsin. Bu konuda çok ama çok haklısın. Her kadın böyle olmalı. Eşlere muhtaç kalmamalıyız. Ben de zaten harıl harıl fransızca öğreniyorum. Az kaldı 1-2 aya kadar öğrenmiş olucam. Şu an bile herkes konuşabiliyorsun diyor ama geçmem gereken bir sınav var. O sınavı geçmeden burada işe girmek zor. Bir de yurtdışında eğer almancılar gibi değilseniz, yani aileden kimse aynı ülkede yaşamıyora durumunuz zor. Kebapçıda bile iş bulamıyorsunuz, çünkü oraya kendi ailelerini sokuyorlar. Fransa, İngiltere gibi de değil dil olmadan asla ve asla iş bulamıyorsun. Vermiyorlar, çok katılar bu konuda. Sağolsun eşim de bana fransızcada bir tek kelime bile öğretmiş insan değil. Hep kendim öğreniyorum. Kitaplardan tv izleyerekten... Amacım şu dil sınavını geçip bir formasyon alıp işe girmek. Kendi paramı kazandığımda ve vatandaşlık aldığımda eşime dönüp ''bak güç bende artık'' gibisinden kati süretle değişmesini isticem. Değişmezsen ayrılıyoruz, al sana su kadar süre dicem. Bilmiyorum şu anki tek fikrim bu. Ama şimdiden değişmesi için bir çare bulsam daha iyi. Çünkü 2 yıl hapis hayatı gibi yaşamak istemiyorum. Cidden büyük çile çekiyorum. Kesilere alerjik astımım var doktor raporu aldım hatta. Ama gitti kedi getirdi eve. Üstelik bana emrediyor kedilerle ilgilenmem için, kumunu değiştirip yemeğini vermem için. Evde zor nefes alıyorum. Alerji hapları aldım onlarla bile zor nefes alıyorum. Tamamen kendini düşünen bir insan, bana ve hislerime hiç değer vermez...

csi... çok tatlısın :) gerçekten yani, geçmişte yazdıklarımı anlamamış arkadaşlar. neyse anlatabildim umarım. Yoksa deli miyim sabahın 5inde konu açıp içimi dökeyim millete...
Ama sabah cidden çok kötüydüm, ağla ağla başım ağrıyor çatlıcak gibi. O halde yazdım belki bir çözüm bulurum veya ufacık bir fikir umut verir bana....

_CrazY_ ... Lütfen söyler misin eşin nasıl oyunu bıraktı? Ne oldu da bıraktı??? Sen bilmiyorsan eşine sorabilir misin? Nasıl oldu? Ay umutlandım cidden, demekki benimki de bırakabilir. Ne yapmak lazım bilmiyorum ki. Burada psikoloğa gitmiştim, sordum eşim oyun bağımlısı ne yapmalıyım diye. Eşinin gelmesi lazım dedi. Oynadığı oyunlar hep değişiyor, birinden sıkılıyor öbürüne geçiyor. Ama şu sıralar bırakamadığı oyun League of Legends.

er_ca... Aynen dediğiniz gibi bir arkadaşım bana dedi ki, oyun oynuyorsa git sen de oyna. Birlikte vakit geçirin. Sonra yavaş yavaş seninle farklı şeyler de yapmaya başlar, yemek yemek gibi dedi. İnanır mısınız oyun oynamaya başladım onunla, 3-4 ay 7/24 oyun oynuyordum. Ama yok fayda etmedi düzelmedi...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…