Aslı'nın başucu defterinden seçmeler..

Paylaşımlarımı beğeniyor musunuz arkadaşlar?


  • Ankete Katılan
    71
bir zaman bana süslediğin cümleleri şimdi bir başkasına süslüyormuşsun... verdiğin onca sözleri söylemedim diyormuşsun... ''değerlimsin'' dediğin günleri ne çabuk unutmuşsun da!! yeni sevdalara yol almışsın beddua mı sana asla ;suskunluğumun ardındaki hırçınlığımı tanıyan sensen, seni artık hiçe sayan bu gözleri de anımsa.......
 
Merhaba anne!….
Ben oğlun, vefasızın, gözünün nuru, yavrun,
esirgediğin, ardından ağladığın…
Bir görünmez iplikle dikip yüreğini yüreğine,
mutluluğunu mutluluğuna bağladığın…

Kalk hadi, ben geldim!…
Ama açma gözlerini, uyanma…
Rüyalarında sev beni, okşa çocuk saçlarımı,gülümse…
Dizine yatır başımı, bana anne şarkıları söyle..
Yüreğimle dinlerim seni ben, duyarım sesini,
senden uzaklarda yaşıyor olsam da şimdi, yetimce böyle…

Ak saçların dağılmış yastığına,
tutmaz elin, toplayamazsın bilirim…
Hüzüne sarılıp yatarsın yalnız odanda, mahzun…
Derin vadileri gizlidir hayatın öpülesi yanaklarında,
gözlerinin griliğinde ağlaşır bakışların…
Hep sen,
en büyüğü hep sen oldun anne, yaşadığım aşkların…

Sana koşardım hep çocuk üşümelerimde,
sıcacıktı kucağın, yumuşacıktı ellerin…
Bir başka kokardın, bir başka sarardın sen beni anne.
Ninniler söylerdin bebekliğime,
masallar anlatırdın kendince, bildiğince…
En güzel sesti seninki yaratılan, adımı çağırdığın…
Öfkelerin bile güzeldi be anne,
ne hoştu gök gürültüsü gibi ardımdan bağırdığın…

Azimliydin, sabırlıydın, çalışkandın,
yılmazdın güçlüğünden hayatın.
İyi kalpliydin, sevgi doluydu yüreğin, kolay alınmazdın…
Neşe dağıtırdın insanlara bıkmadan, usanmadan tek tek…
Biz arı olurduk, gezinirdik neşe ile etrafında,
sen ise, daima sığındığımız o sevimli petek…

Annem!…
Bu gün senin günün…
Pek aldırmazsın acısına hayatın görünüşte, dayanırsın,
ama için yanar hasretimle bilirim..
Yol gözler yorgun gözlerin, ağlarsın arada bir belki…
Sevinir yaşlı yüreğin, küçük bir haber,
ya da bir selam gelsin evladından yeter ki…

Şimdi,
bir ayağın yüktür ötekine,
beşiğimi salladığın elin yastadır, boynu bükük…
Küçük pencerenden kuzeyi gözlersin, denizi,
martılardır en vefalı dostların, gezinirler ufuklarında….
Bir de karayel selam verir geçerken yaşlı gözlerine,
bir zaman gülümser işte arada bir öylesine…

Annem,
Hep yalnız yaşarsın bilirim…
Bir karanlık odadır alın yazın, güneş görmeyen,
kirli bir cam arkasından tutunmaktır hayata.
Yoktur kapını çalan kuşluk vaktinde baharın,
hal hatır soranın olmaz.
Çiçekler açmıştır yaylalarında memleketin,
çam kokulu dağlarda kuşlar uçuşur,özlersin….
Büküktür boynun,
bilirim, hasretle geleceğim yolu gözlersin…

Sabret annem,
yakındır yoların kırılması belinin…
Yüksek dağların eğilmesi yakındır önünde,
uzun ovaların selam durması sabrına…
Kulak ver dalga seslerine sen bildiğince hadi,
şarkısını dinle rüzgarın, gülümse…
Ferah tut yüreğini, yola durmuştur yolcun, yakındır gelmesi…
Yakındır düşmesi yıldızlarının bir bir baba ocağına,
baş koyup ağlaması hepsinin özlemle,
annem diyerek sıcacık kucağına…
 
Karakterim ve tavrımı birbirine karıştırmayınız! Karakterim "kim olduğumla" ilgilidir, tavrım "sizin kim olduğunuzla..
 
Yüreğini göremeyenlere ; en güzel yarınlarını harcatma... Sen ki bir cok kişinin en güzel '' HAYALİSİN ''... Değmeyenlerin '' HİKAYESİ'' Olma...!
 
Bir saatin içinde yaşasaydık keşke.
Ben akrep olsaydım sen yelkovan,
Sürekli birbirimizin etrafında dolansaydık.
Hiç bıkmasaydık birbirimizden, yaşadığımız sıradanlığı bilerek yaşasaydık.
Biz dünyaya değil, dünya bize bağlı olsaydı.
Ve pil bitseydi keşke, sen tam üzerimden geçerken, yanı başımda dursaydın.
Aşık olsaydın…
 
Tanrı nesnelerden ilk kalemi yarattı. Ve ilk ayetti oku. Ben kalemi senin için son kez kullanıyorum. Ve son kez onun yazdığını okuyorsun.. Unutma, her aşk kısa bir peygamberlik süresidir insana, ayrılıksa ilk ve son ayettir indirilen kitaba..
 
Sana varlıgımı unutturanın ,kefenı olsun yokluğun !öleme güldügümü görmeden!!!!emre gökce(yeg)
 
‎... Bende, yerin bâki... Ömrüm, varlığına denk! ‘‘Kalbe giren, kabre girene dek!’’ ...
 
'Arasam, biliyorum açmayacak ya da kalbimden geçen her şeyi bozacak.
Dönsem, biliyorum özlediklerim aynı olmayacak.
Başlasak, biliyorum birbirimizden daha çok nefret edeceğiz.
Bu kadar şeyi biliyorum, ama soluk borumun ucunda sızıya dönüşen hissi ne yapacağımı bilmiyorum.''

Pucca.
 
Sen benim; Yaradan’dan ötürü yaradılanı sevişim, Bir adım gelene on adım gidişimsin… Ve herkesi olduğu gibi kabul edişimsin… Sen benim; Bugünüme şükür ve… yarınıma dua edişim, Azla yetinişim, çoğa göz dikmeyişimsin, Ve kapanmayan avuçiçimsin...Mevlana
 
Einstein konferanslarına hep özel şoförü ile
gidermiş. Yine bir konferansa
gitmek üzere yola çıktıkları bir gün şoförü
Einstein'a;
...
"Efendim, uzun zamandır siz konuşmanızı yaparken
ben de arka sıralarda oturup sizi dinliyorum ve neredeyse söyleyeceğiniz her şeyi kelimesi kelimesine biliyorum" demiş. Einstein gülümseyerek ona bir teklifte bulunmuş:
"Peki, şimdi gideceğimiz yerde beni hiç
tanımıyorlar. O halde bugün palto ve şapkalarımızı değiştirelim, benim yerime sen konuş,ben de arka sırada seni dinlerim."
Şoför, gerçekten çok şahane ve başarılı bir
konuşma yapmış ve sorulan bütün soruları doğru
cevaplamış. Tam yerine oturacağı sırada bir kişi, o güne kadar konferansta sorulmamış ağır bir fizik sorusu sormuş.
Şoför, hiç duraksamadan soruyu soran kişiye dönüp:
"Böylesine basit bir soruyu sormanız gerçekten çok
garip" demiş.Sonra da salonun arkasında oturan Einstein'ı
işaret ederek şöyle devam etmiş:
"Şimdi size arka sırada oturan şoförümü
çağıracağım ve sorduğunuz soruyu,
göreceksiniz, o bile cevaplayacak."
Netice:
Akıllı insanlar, akıllı insanlarla çalışır ve insanın zekiliğinin yanında uyanıklığı da insana çok şeyler kazandırır..
 
Üzgünüm Baba, Seni Aldattım.! Bir başka adama aşık oldum. Senin dokunmaya kıyamadığın gülüşümü onun uğrunda soldurdum.!

/ / / Elif Şafak
 
Back