bu söylediklerin o kadar acımasızca şeyler ki. bence biraz üzüntüsü ve acısı olanlara saygı duyman gerek. hem de daha önce çekmiş, neler yaşadıklarını bilen biri olarak. evet zamanla unutuluyo çünkü insanın elindeki en son ve en küçük umudu da yitip gidince unutmaktan başka çaresi kalmadığı için. ama o zamana kadar yaşadığı şeyler kesinlikle isteyerek yaşadıkları değil emin olabilirsin. birini seviyosun, herkesten her şeyden çok değer veriyosun, bir gece bile onu düşünemeden uyuyamıyosun, başkası söylese anında kızacağın şeyleri o yapınca düşündüğünden yapmıştır diyosun, birisi sana laf etse ne hali varsa görsün derken o diyince dünyayı durdurasın geliyo, aldığını, giydiğini, gördüğünü ilk ona anlatmak onunla paylaşmak istiyosun ve bunları düşündüğün insan bir anda tamamen bir daha geri gelmeyecesine hayatından çıkıp gidiyo. bir daha ona sarılamıcaksın, onu öpemiyeceksin, aşkım sevgilim diyemeyeceksin, omzuna başını yaslayamayacaksın. kolay mı? bütün bunlar akondayken önündeki tek gerçeklerken zamanla unuturum ya diyip geçmek mümkün mü?
hepimizin aşk acısı dışında binbir türlü derdi var merak etme. kendimden söyliyim. okulumla ilgili sorunlarım var. arkadaşlarımla yaşadığım sorunlarım var. ailemin zaman zaman bazı maddi sorunları var. üstüne bir de sağlık sorunlarım var. ama şu an hiçbirini düşünmeyip kalbim sadece ayrılık acısıyla yanıyosa bu boşluktan değil; gerçekten sevmektendir. bence sen otur gerçekten seven neler hissedermiş düşün. ileride bu yaşadıklarına gülüp geçeceğini mi düşünür yoksa hala ölümüne sevdiği insanı bir daha göremeyecek olmasına mı? belki burada üzülen insanları teselli etmek için böyle söylüyosun. sağol çaban için ama gerçekten yöntem yanlış. daha da kırıcı.
ayrıca bir insanın esaslı bir aşk acısı çekmesinin ilişkinin uzunluğuna çok da bağlı olmadığını söylemek isterim.