• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Anneme annelik yapıyorum, çok yoruldum

geceninkralicesi

Popüler Üye
Kayıtlı Üye
24 Ekim 2017
3.148
3.078
133
Selamünaleyküm herkese. İyi geceler. Ben 27 yaşındayım. Annem var 60 yaşında, temizlikten yemeğe para hesabına dair hiçbir şey yapmıyor. Sabah evden gezmeye çıkıyor akşam 10’a 11’e kadar eve gelmiyor. Gün içinde konuşuyoruz ya avm’de ya mağazada geziyor ya da kadınlarla tanışmış oluyor. Sevgilisi olmadığına eminim, kendisi babamı seviyor babam ona kızdığı halde. Babamla ben olduğum için görüşmeye devam ettiler yıllarca, kötü ayrılık olmamıştı. Babamın ayrı bi ev açmaması yani iç güvey olması, anneannemin anneme iş öğretmemesi ve anne babamın ben 3 yaşındayken karşılıklı sorumsuzluktan dolayı ayrılmalarını biliyorum. Babamla aramız çok iyi, eş olayını bilemem ama dünya üzerinde böyle bir baba var mıdır bilemem. Her sabah beni arar yemeğini yedin mi para var mı diye sorar, annene kızma sen üzülüyorsun yorma hasta etme kendini der. Babama param var bile desem günlük para yollar minimum 500 civarı. Bu miktar artabiliyor (borçlarımız varken 1000 civarıydı), beni başkalarına karşı mahcup etmez aksine bolluk içinde büyüdüğüm için elim çok açıktır ve inanılmaz çok hediye almışımdır ve nankörlük görmüşümdür insanlardan. Çok üzüldüm, çok ağladım, babamı üzmemek için onunla hep arkadaş gibi her şeyü dertleşsem bile kendisi hasta olduğu için ayrı eve çıkalım diyemiyorum. Kendisi yalnız yaşıyor ve ayrı eve çıkamayız annenle idare et diyor. Ben belki ölürüm diyor. Kaç kere annemle tartıştılar kızımı hasta ediyorsun diye. Şu anda konuşacak güvenilir sadece 1 arkadaşım ve 1 babam var. Anneme güzel de anlatsam bağırsam da anlamıyor. Suratım kızarıyor, her gün ağlıyorum, üzülüyorum ve göğüs kafesimin ağrısı kalbimin sıkışmasına dayanamıyorum. Stres çok kötü. Baş ağrılarımın haddi hesabı yok, mememe sancılar giriyor bu yaz biyopsi oldum ve annemle bağlantılı bir konuda eklem kırıkları yaşadım. Her gün ölüme biraz daha yaklaşmış hissediyorum. Yaşamayı, sevmeyi sevilmeyi, yemek yapmayı, müzik dinlemeyi, temizlik yapmayı seviyorum ama kendimi daha çok seviyorum ve kendime değer veriyorum. Bu yüzden bir çıkış yolu bulmam gerek, artık dayanamıyorum. Geçen yıl annemin borçlarından dolayı evimizi sattık paralarla kaçarım cümlesinden dolayı içimize sinmeyen ev aldık ve bu evi de satıp faize koyduk. Maaşını ben yönetiyorum, para da versem memnun olmuyor. Maaşını 1 anda bitirse içi rahat edecek. En ufacık bir konuda ev zaten temiz diyor, ben temizlemesem evi ve eşyalarını nasıl temiz olacak, nasıl her gün temiz gezeceksin? Makine çalıştırmayı bilmiyor, hayatında bulaşık makinesi çalıştırmamış. Yaptığı işler hep baştan savma ben de gerektiği kadar titizim ve isteyerek yapıyorum, tek istediğim kavga etmemek ve geleceğimi düşünmesi. İnsan 2 maaştan birikim yapamaz mı? Çok paralarımız gitti. Sırf sevgi eksikliğimde, birisi beni sevsin, değer versin diye neler neler yapmadım, almadım, hediyeler dağıtmadım. Çok pişmanım. Kötü günlerimde, borçlarımız varken onların bize yapması gereken durumlarda bile ben hediye alıp değer verdim. Çok pişmanım… Eğer yaşarsam ve kısmet olursa gelecekteki çocuğumun hakkını yedim. Kafa ve bedenen yorulup akşam eve geldiğinde tartışmalar yaşadığımızda artık dayanamıyorum. Anne sevgisini ve yapması gerekenleri geçtim gün içinde yemek yerine gidip yemek yiyor ve restorana para gönderiyorum yediği yemek için. Eve gelince sus diyorum susmak yerine daha çok üstüme geliyor sesler yükseliyor ve ben artık rezil olmak istemiyorum. Bıktım diyorum, ağlıyorum, bağırıyoruz karşılıklı ama benim her cümlem sus kelimesi, buna rağmen susmuyor. Kafasını kaşıyordu herkes fark ediyordu şimdi bir de boynunu kıtlatma, kolunu hareket ettirme gibi tikleri çıktı. Konuşurken ağzından tükürük çıkıyor lütfen sus diyorum daha fazla konuşuyor, huylanıyorum. Banyo yapmıyor banyo küçük diyor hep onunla birisi ilgilensin, hazıra konsun istiyor. Hamama giderken para çekip veriyorum, kuaföre giderken para çekip veriyorum. Tamam maaş onun maaşı ama 1 çocuğu benim ve annesi öldükten sonra çok yoruldum. Kuaförü pahalı, hamamı pahalı ve hamam çantasını ben hazırlayıp geldiğinde eşyalarını silip çamaşırlarını yıkamasına kadar ben yapıyorum. Kendisine asla tahammül edemiyorum. Bütün ev işlerini ben yapıp, eğitimi öylesine tamamlayıp kariyerime odaklanmadığım için tecrübem yok ve hem kafa hem bedenen yorgun olmamdan dolayı çalışamıyorum, işe girmeye kalksam hemen tecrübe soruyorlar. Tecrübem oldu ama yeteri kadar değil. Üniversite mezunuyum. Beyaz sayfa açayım diyorum dışarı çıktığımız ilk anda tartışma yaşanıyor, bana deli muamelesi yapıyor ve hala birini bulamadın mı tarzı konuşmaları var. Ben temiz, duşunu alan, parasını tutan, sevgi dolu, anlayışlı bir anne isterdim para yerine. Annem yok diye haykırarak ağlıyorum yanında, hala aynı. Yolda giderken herhangi bir teyze bana annem dediğinde içim gidiyor. İnanın rol yapmıyorum, buraya yazarken bile gözümün önünden geçtiği için ağladım. Her gün bir tanıdıktan kendisiyle alakalı bir şikayet aldığım için gitgide tahammülsüz oluyorum ve kendisine söylüyorum, bana şikayette bulunan kişilere gidip çatıyor. Anaokulu annesi gibi şikayet almaktan, alttan almaktan, gönül yapmaktan, arkamızdan konuşulmasından yoruldum. Nasıl travmalar yaşadıysam bir dönem çok takıntılı biri oldum, ilaç kullandırılıp susturuldum ama asıl hasta ben değilim ve ilaçla değil kendimi dinleyerek takıntılarımı yendim. Şu an herkesin yapması gereken çamaşır, bulaşık, ev temizliği, kişisel temizliği yapıyorum. Bu durumda da annem sen manyak mısın, iş yapma bu kadar diyor. Ben yapmasam kim yapacak? Yastığındaki tükürük lekelerine bulaşık deterjanı ekle, her gün çamaşırlarını yıka, kurut, para yolla yemek yesin, gezsin bıktım. Düşün bunları diyorum, kendisi hep haklı, hep bir açıklaması var. Asla haksız değil. Evi otel gibi kullanıyor, ben de hizmetçiyim. Yaşanan bu olaylar beni çok yıprattı ve tahammülsüz, sinirli birine dönüştüm ama kabul ediyorum bu durumu, anneme sorunlarını söylediğimde kabul etmiyor. 1 ev parası ve 2 düzenli maaş var, bu durumda ayrı evlerde mi yaşamalıyız? Beni bir kız kardeşiniz ya da evladınız gibi görüp önerilerde bulunursanız sevinirim. Bu arada ev hanımları gerçekten çok güçlüsünüz, iş yapmaya alıştığımdan beri sizlerin hayranıyım. İşimiz hiç kolay değil. Sizi seviyorum, umarım burada da yalnız değilimdir. ❤️❤️❤️
 
Ah benim kuzum kıyamam sana ben
Yazdıkların çok etkiledi beni.
Ben de annemi küçük yaşta kaybettim üvey anne elinde buyuyemedim bile hemen yatiliya verildim.
Kucuk yaşta anne oldum babamın yüzünden,evlatlarıma çok düşkün oldum.
Sen anlatıyorsun ben inanmakta zorluk çekiyorum.
Bir anne böyle bencil,düşüncesiz merhametsiz, sevgisiz,sevkatsiz
Asla olamaz.
Anne korur kollar, düşünür,cabalar
Evladı için yapmayacağı şey yoktur dünyada.
Canını istese verir.Ben saskinim üzgünüm.
Dünya imtihan dünyası iste
Babacigin anne olmuş sana
Rabbim sana sabır versin
En kısa sürede sıkıntılarından kurtarsın.
Sana dua edeceğim kizim
 
Evet anneniz normal değil ama siz neden o kadar topladınız arkasını?
Hamam çantasını neden hazırlıyorsunuz, tükürüklü yastığını neden yıkıyorsunuz.
Hiç doktora götürmeyi teklif ettiniz mi?
Geçen yıl borçlarımız varken buzdolabımız, çamaşır makinemiz ve televizyonumuz aynı dönemde bozuldu. Makine kullanmayı bilmiyor ve özensiz iş yapıyor, bozulur tekrar diye korkarak ben yapıyorum. Evet doktora gitmesi gerektiğini söylediğimde hasta olan sensin diyor ve asla susmuyor, susturmak için yüksek sesli sus diyorum sen sus, aaa tarzı diyor aaa diyecek ne var sus, benim için sıfırsın vs. cümleleri söylüyorum, hala konuşuyor. Sonradan üzülüyorum ama hakaret de ediyorum, o da bana ediyor yani karşılıklı ediyoruz. Dinen ve kişilik olarak şok utansam da sırf susması için ve sinirimden istemsiz hakaret ediyorum. Buna rağmen hiçbir şey olmamış gibi konuşmaya devam ediyor. Bu durumlarda beynimden ateş çıkıyor gibi hissediyorum, kalbimden birisi sürekli bıçaklıyor gibi hissediyorum. Acı çekiyorum, üzülüyorum ve sonradan da evlat olduğum için kendimi suçluyorum.
 
Selamünaleyküm herkese. İyi geceler. Ben 27 yaşındayım. Annem var 60 yaşında, temizlikten yemeğe para hesabına dair hiçbir şey yapmıyor. Sabah evden gezmeye çıkıyor akşam 10’a 11’e kadar eve gelmiyor. Gün içinde konuşuyoruz ya avm’de ya mağazada geziyor ya da kadınlarla tanışmış oluyor. Sevgilisi olmadığına eminim, kendisi babamı seviyor babam ona kızdığı halde. Babamla ben olduğum için görüşmeye devam ettiler yıllarca, kötü ayrılık olmamıştı. Babamın ayrı bi ev açmaması yani iç güvey olması, anneannemin anneme iş öğretmemesi ve anne babamın ben 3 yaşındayken karşılıklı sorumsuzluktan dolayı ayrılmalarını biliyorum. Babamla aramız çok iyi, eş olayını bilemem ama dünya üzerinde böyle bir baba var mıdır bilemem. Her sabah beni arar yemeğini yedin mi para var mı diye sorar, annene kızma sen üzülüyorsun yorma hasta etme kendini der. Babama param var bile desem günlük para yollar minimum 500 civarı. Bu miktar artabiliyor (borçlarımız varken 1000 civarıydı), beni başkalarına karşı mahcup etmez aksine bolluk içinde büyüdüğüm için elim çok açıktır ve inanılmaz çok hediye almışımdır ve nankörlük görmüşümdür insanlardan. Çok üzüldüm, çok ağladım, babamı üzmemek için onunla hep arkadaş gibi her şeyü dertleşsem bile kendisi hasta olduğu için ayrı eve çıkalım diyemiyorum. Kendisi yalnız yaşıyor ve ayrı eve çıkamayız annenle idare et diyor. Ben belki ölürüm diyor. Kaç kere annemle tartıştılar kızımı hasta ediyorsun diye. Şu anda konuşacak güvenilir sadece 1 arkadaşım ve 1 babam var. Anneme güzel de anlatsam bağırsam da anlamıyor. Suratım kızarıyor, her gün ağlıyorum, üzülüyorum ve göğüs kafesimin ağrısı kalbimin sıkışmasına dayanamıyorum. Stres çok kötü. Baş ağrılarımın haddi hesabı yok, mememe sancılar giriyor bu yaz biyopsi oldum ve annemle bağlantılı bir konuda eklem kırıkları yaşadım. Her gün ölüme biraz daha yaklaşmış hissediyorum. Yaşamayı, sevmeyi sevilmeyi, yemek yapmayı, müzik dinlemeyi, temizlik yapmayı seviyorum ama kendimi daha çok seviyorum ve kendime değer veriyorum. Bu yüzden bir çıkış yolu bulmam gerek, artık dayanamıyorum. Geçen yıl annemin borçlarından dolayı evimizi sattık paralarla kaçarım cümlesinden dolayı içimize sinmeyen ev aldık ve bu evi de satıp faize koyduk. Maaşını ben yönetiyorum, para da versem memnun olmuyor. Maaşını 1 anda bitirse içi rahat edecek. En ufacık bir konuda ev zaten temiz diyor, ben temizlemesem evi ve eşyalarını nasıl temiz olacak, nasıl her gün temiz gezeceksin? Makine çalıştırmayı bilmiyor, hayatında bulaşık makinesi çalıştırmamış. Yaptığı işler hep baştan savma ben de gerektiği kadar titizim ve isteyerek yapıyorum, tek istediğim kavga etmemek ve geleceğimi düşünmesi. İnsan 2 maaştan birikim yapamaz mı? Çok paralarımız gitti. Sırf sevgi eksikliğimde, birisi beni sevsin, değer versin diye neler neler yapmadım, almadım, hediyeler dağıtmadım. Çok pişmanım. Kötü günlerimde, borçlarımız varken onların bize yapması gereken durumlarda bile ben hediye alıp değer verdim. Çok pişmanım… Eğer yaşarsam ve kısmet olursa gelecekteki çocuğumun hakkını yedim. Kafa ve bedenen yorulup akşam eve geldiğinde tartışmalar yaşadığımızda artık dayanamıyorum. Anne sevgisini ve yapması gerekenleri geçtim gün içinde yemek yerine gidip yemek yiyor ve restorana para gönderiyorum yediği yemek için. Eve gelince sus diyorum susmak yerine daha çok üstüme geliyor sesler yükseliyor ve ben artık rezil olmak istemiyorum. Bıktım diyorum, ağlıyorum, bağırıyoruz karşılıklı ama benim her cümlem sus kelimesi, buna rağmen susmuyor. Kafasını kaşıyordu herkes fark ediyordu şimdi bir de boynunu kıtlatma, kolunu hareket ettirme gibi tikleri çıktı. Konuşurken ağzından tükürük çıkıyor lütfen sus diyorum daha fazla konuşuyor, huylanıyorum. Banyo yapmıyor banyo küçük diyor hep onunla birisi ilgilensin, hazıra konsun istiyor. Hamama giderken para çekip veriyorum, kuaföre giderken para çekip veriyorum. Tamam maaş onun maaşı ama 1 çocuğu benim ve annesi öldükten sonra çok yoruldum. Kuaförü pahalı, hamamı pahalı ve hamam çantasını ben hazırlayıp geldiğinde eşyalarını silip çamaşırlarını yıkamasına kadar ben yapıyorum. Kendisine asla tahammül edemiyorum. Bütün ev işlerini ben yapıp, eğitimi öylesine tamamlayıp kariyerime odaklanmadığım için tecrübem yok ve hem kafa hem bedenen yorgun olmamdan dolayı çalışamıyorum, işe girmeye kalksam hemen tecrübe soruyorlar. Tecrübem oldu ama yeteri kadar değil. Üniversite mezunuyum. Beyaz sayfa açayım diyorum dışarı çıktığımız ilk anda tartışma yaşanıyor, bana deli muamelesi yapıyor ve hala birini bulamadın mı tarzı konuşmaları var. Ben temiz, duşunu alan, parasını tutan, sevgi dolu, anlayışlı bir anne isterdim para yerine. Annem yok diye haykırarak ağlıyorum yanında, hala aynı. Yolda giderken herhangi bir teyze bana annem dediğinde içim gidiyor. İnanın rol yapmıyorum, buraya yazarken bile gözümün önünden geçtiği için ağladım. Her gün bir tanıdıktan kendisiyle alakalı bir şikayet aldığım için gitgide tahammülsüz oluyorum ve kendisine söylüyorum, bana şikayette bulunan kişilere gidip çatıyor. Anaokulu annesi gibi şikayet almaktan, alttan almaktan, gönül yapmaktan, arkamızdan konuşulmasından yoruldum. Nasıl travmalar yaşadıysam bir dönem çok takıntılı biri oldum, ilaç kullandırılıp susturuldum ama asıl hasta ben değilim ve ilaçla değil kendimi dinleyerek takıntılarımı yendim. Şu an herkesin yapması gereken çamaşır, bulaşık, ev temizliği, kişisel temizliği yapıyorum. Bu durumda da annem sen manyak mısın, iş yapma bu kadar diyor. Ben yapmasam kim yapacak? Yastığındaki tükürük lekelerine bulaşık deterjanı ekle, her gün çamaşırlarını yıka, kurut, para yolla yemek yesin, gezsin bıktım. Düşün bunları diyorum, kendisi hep haklı, hep bir açıklaması var. Asla haksız değil. Evi otel gibi kullanıyor, ben de hizmetçiyim. Yaşanan bu olaylar beni çok yıprattı ve tahammülsüz, sinirli birine dönüştüm ama kabul ediyorum bu durumu, anneme sorunlarını söylediğimde kabul etmiyor. 1 ev parası ve 2 düzenli maaş var, bu durumda ayrı evlerde mi yaşamalıyız? Beni bir kız kardeşiniz ya da evladınız gibi görüp önerilerde bulunursanız sevinirim. Bu arada ev hanımları gerçekten çok güçlüsünüz, iş yapmaya alıştığımdan beri sizlerin hayranıyım. İşimiz hiç kolay değil. Sizi seviyorum, umarım burada da yalnız değilimdir. ❤️❤️❤️
Anlatsam roman olur dedikleri bu herhalde
 
Ah benim kuzum kıyamam sana ben
Yazdıkların çok etkiledi beni.
Ben de annemi küçük yaşta kaybettim üvey anne elinde buyuyemedim bile hemen yatiliya verildim.
Kucuk yaşta anne oldum babamın yüzünden,evlatlarıma çok düşkün oldum.
Sen anlatıyorsun ben inanmakta zorluk çekiyorum.
Bir anne böyle bencil,düşüncesiz merhametsiz, sevgisiz,sevkatsiz
Asla olamaz.
Anne korur kollar, düşünür,cabalar
Evladı için yapmayacağı şey yoktur dünyada.
Canını istese verir.Ben saskinim üzgünüm.
Dünya imtihan dünyası iste
Babacigin anne olmuş sana
Rabbim sana sabır versin
En kısa sürede sıkıntılarından kurtarsın.
Sana dua edeceğim kizim
Güzel ablacım hiç üzülme sen çok güçlüsün ve eminim çok iyi bir annesin. Seni çok seviyorum, kendine iyi bak, yorumlarını okuyunca ağlamaya başladım. İyi ki varsın, ne zaman istersen yaz bana. Bir evladın olarak buradayım. ❤️❤️❤️
 
Selamünaleyküm herkese. İyi geceler. Ben 27 yaşındayım. Annem var 60 yaşında, temizlikten yemeğe para hesabına dair hiçbir şey yapmıyor. Sabah evden gezmeye çıkıyor akşam 10’a 11’e kadar eve gelmiyor. Gün içinde konuşuyoruz ya avm’de ya mağazada geziyor ya da kadınlarla tanışmış oluyor. Sevgilisi olmadığına eminim, kendisi babamı seviyor babam ona kızdığı halde. Babamla ben olduğum için görüşmeye devam ettiler yıllarca, kötü ayrılık olmamıştı. Babamın ayrı bi ev açmaması yani iç güvey olması, anneannemin anneme iş öğretmemesi ve anne babamın ben 3 yaşındayken karşılıklı sorumsuzluktan dolayı ayrılmalarını biliyorum. Babamla aramız çok iyi, eş olayını bilemem ama dünya üzerinde böyle bir baba var mıdır bilemem. Her sabah beni arar yemeğini yedin mi para var mı diye sorar, annene kızma sen üzülüyorsun yorma hasta etme kendini der. Babama param var bile desem günlük para yollar minimum 500 civarı. Bu miktar artabiliyor (borçlarımız varken 1000 civarıydı), beni başkalarına karşı mahcup etmez aksine bolluk içinde büyüdüğüm için elim çok açıktır ve inanılmaz çok hediye almışımdır ve nankörlük görmüşümdür insanlardan. Çok üzüldüm, çok ağladım, babamı üzmemek için onunla hep arkadaş gibi her şeyü dertleşsem bile kendisi hasta olduğu için ayrı eve çıkalım diyemiyorum. Kendisi yalnız yaşıyor ve ayrı eve çıkamayız annenle idare et diyor. Ben belki ölürüm diyor. Kaç kere annemle tartıştılar kızımı hasta ediyorsun diye. Şu anda konuşacak güvenilir sadece 1 arkadaşım ve 1 babam var. Anneme güzel de anlatsam bağırsam da anlamıyor. Suratım kızarıyor, her gün ağlıyorum, üzülüyorum ve göğüs kafesimin ağrısı kalbimin sıkışmasına dayanamıyorum. Stres çok kötü. Baş ağrılarımın haddi hesabı yok, mememe sancılar giriyor bu yaz biyopsi oldum ve annemle bağlantılı bir konuda eklem kırıkları yaşadım. Her gün ölüme biraz daha yaklaşmış hissediyorum. Yaşamayı, sevmeyi sevilmeyi, yemek yapmayı, müzik dinlemeyi, temizlik yapmayı seviyorum ama kendimi daha çok seviyorum ve kendime değer veriyorum. Bu yüzden bir çıkış yolu bulmam gerek, artık dayanamıyorum. Geçen yıl annemin borçlarından dolayı evimizi sattık paralarla kaçarım cümlesinden dolayı içimize sinmeyen ev aldık ve bu evi de satıp faize koyduk. Maaşını ben yönetiyorum, para da versem memnun olmuyor. Maaşını 1 anda bitirse içi rahat edecek. En ufacık bir konuda ev zaten temiz diyor, ben temizlemesem evi ve eşyalarını nasıl temiz olacak, nasıl her gün temiz gezeceksin? Makine çalıştırmayı bilmiyor, hayatında bulaşık makinesi çalıştırmamış. Yaptığı işler hep baştan savma ben de gerektiği kadar titizim ve isteyerek yapıyorum, tek istediğim kavga etmemek ve geleceğimi düşünmesi. İnsan 2 maaştan birikim yapamaz mı? Çok paralarımız gitti. Sırf sevgi eksikliğimde, birisi beni sevsin, değer versin diye neler neler yapmadım, almadım, hediyeler dağıtmadım. Çok pişmanım. Kötü günlerimde, borçlarımız varken onların bize yapması gereken durumlarda bile ben hediye alıp değer verdim. Çok pişmanım… Eğer yaşarsam ve kısmet olursa gelecekteki çocuğumun hakkını yedim. Kafa ve bedenen yorulup akşam eve geldiğinde tartışmalar yaşadığımızda artık dayanamıyorum. Anne sevgisini ve yapması gerekenleri geçtim gün içinde yemek yerine gidip yemek yiyor ve restorana para gönderiyorum yediği yemek için. Eve gelince sus diyorum susmak yerine daha çok üstüme geliyor sesler yükseliyor ve ben artık rezil olmak istemiyorum. Bıktım diyorum, ağlıyorum, bağırıyoruz karşılıklı ama benim her cümlem sus kelimesi, buna rağmen susmuyor. Kafasını kaşıyordu herkes fark ediyordu şimdi bir de boynunu kıtlatma, kolunu hareket ettirme gibi tikleri çıktı. Konuşurken ağzından tükürük çıkıyor lütfen sus diyorum daha fazla konuşuyor, huylanıyorum. Banyo yapmıyor banyo küçük diyor hep onunla birisi ilgilensin, hazıra konsun istiyor. Hamama giderken para çekip veriyorum, kuaföre giderken para çekip veriyorum. Tamam maaş onun maaşı ama 1 çocuğu benim ve annesi öldükten sonra çok yoruldum. Kuaförü pahalı, hamamı pahalı ve hamam çantasını ben hazırlayıp geldiğinde eşyalarını silip çamaşırlarını yıkamasına kadar ben yapıyorum. Kendisine asla tahammül edemiyorum. Bütün ev işlerini ben yapıp, eğitimi öylesine tamamlayıp kariyerime odaklanmadığım için tecrübem yok ve hem kafa hem bedenen yorgun olmamdan dolayı çalışamıyorum, işe girmeye kalksam hemen tecrübe soruyorlar. Tecrübem oldu ama yeteri kadar değil. Üniversite mezunuyum. Beyaz sayfa açayım diyorum dışarı çıktığımız ilk anda tartışma yaşanıyor, bana deli muamelesi yapıyor ve hala birini bulamadın mı tarzı konuşmaları var. Ben temiz, duşunu alan, parasını tutan, sevgi dolu, anlayışlı bir anne isterdim para yerine. Annem yok diye haykırarak ağlıyorum yanında, hala aynı. Yolda giderken herhangi bir teyze bana annem dediğinde içim gidiyor. İnanın rol yapmıyorum, buraya yazarken bile gözümün önünden geçtiği için ağladım. Her gün bir tanıdıktan kendisiyle alakalı bir şikayet aldığım için gitgide tahammülsüz oluyorum ve kendisine söylüyorum, bana şikayette bulunan kişilere gidip çatıyor. Anaokulu annesi gibi şikayet almaktan, alttan almaktan, gönül yapmaktan, arkamızdan konuşulmasından yoruldum. Nasıl travmalar yaşadıysam bir dönem çok takıntılı biri oldum, ilaç kullandırılıp susturuldum ama asıl hasta ben değilim ve ilaçla değil kendimi dinleyerek takıntılarımı yendim. Şu an herkesin yapması gereken çamaşır, bulaşık, ev temizliği, kişisel temizliği yapıyorum. Bu durumda da annem sen manyak mısın, iş yapma bu kadar diyor. Ben yapmasam kim yapacak? Yastığındaki tükürük lekelerine bulaşık deterjanı ekle, her gün çamaşırlarını yıka, kurut, para yolla yemek yesin, gezsin bıktım. Düşün bunları diyorum, kendisi hep haklı, hep bir açıklaması var. Asla haksız değil. Evi otel gibi kullanıyor, ben de hizmetçiyim. Yaşanan bu olaylar beni çok yıprattı ve tahammülsüz, sinirli birine dönüştüm ama kabul ediyorum bu durumu, anneme sorunlarını söylediğimde kabul etmiyor. 1 ev parası ve 2 düzenli maaş var, bu durumda ayrı evlerde mi yaşamalıyız? Beni bir kız kardeşiniz ya da evladınız gibi görüp önerilerde bulunursanız sevinirim. Bu arada ev hanımları gerçekten çok güçlüsünüz, iş yapmaya alıştığımdan beri sizlerin hayranıyım. İşimiz hiç kolay değil. Sizi seviyorum, umarım burada da yalnız değilimdir. ❤️❤️❤️
Bu arada şunu da eklemek istiyorum biz şu an başka evdeyiz yani doğduğum ev ve beni anlayan sevdiğim eski komşularım ne yazık ki yok. Bu apartmandakilerle tartışma oldu bizim sesimizden dolayı ve polis çağıracaklarını söyleyip bana hakarette bulundular. Kadın komşu kapıma kocasıyla geldi.
 
Geçen yıl borçlarımız varken buzdolabımız, çamaşır makinemiz ve televizyonumuz aynı dönemde bozuldu. Makine kullanmayı bilmiyor ve özensiz iş yapıyor, bozulur tekrar diye korkarak ben yapıyorum. Evet doktora gitmesi gerektiğini söylediğimde hasta olan sensin diyor ve asla susmuyor, susturmak için yüksek sesli sus diyorum sen sus, aaa tarzı diyor aaa diyecek ne var sus, benim için sıfırsın vs. cümleleri söylüyorum, hala konuşuyor. Sonradan üzülüyorum ama hakaret de ediyorum, o da bana ediyor yani karşılıklı ediyoruz. Dinen ve kişilik olarak şok utansam da sırf susması için ve sinirimden istemsiz hakaret ediyorum. Buna rağmen hiçbir şey olmamış gibi konuşmaya devam ediyor. Bu durumlarda beynimden ateş çıkıyor gibi hissediyorum, kalbimden birisi sürekli bıçaklıyor gibi hissediyorum. Acı çekiyorum, üzülüyorum ve sonradan da evlat olduğum için kendimi suçluyorum.
Tamam çekmeyin desteğinizi ama kariyerinizi geriye atıp da sürekli ev işi yapmanızın açıklaması yok.

Siz kendi hayatınızı kurmak zorundasınız.

Kendi alanınızı temiz tutun, onun alanına mecburiyet durumunda girin, ayda 1 falan, kendi düzeninizi sağlayıp o evden ayrılın.

Yoksa hasta olursunuz o evde bu şekilde yaşayarak.
 
Ben daha ortaokuldayken sınıf arkadaşımı ne zaman görsem parklarda otururdu. Bir keresinde annemle parka gitmiştik, onu da parkta okul formasıyla ve çantasıyla otururken görmüştük... Annesi eve çok geç geliyormuş, kıza da ev anahtarını vermeyi ihmal ediyormuş... O kız daha çok küçük yaşta evlendi. Böyle sorumluluk sahibi olmayan annelerin kafa yapısını gerçekten çok merak ediyorum.
 
Tamam çekmeyin desteğinizi ama kariyerinizi geriye atıp da sürekli ev işi yapmanızın açıklaması yok.

Siz kendi hayatınızı kurmak zorundasınız.

Kendi alanınızı temiz tutun, onun alanına mecburiyet durumunda girin, ayda 1 falan, kendi düzeninizi sağlayıp o evden ayrılın.

Yoksa hasta olursunuz o evde bu şekilde yaşayarak.
Satması gereken evini emlakçılar satamadı sahibinden’den ben sattım 1 yıl uğraşıp, saçma bir ev aldık onu da satarken ve tüm müşterilerle sadece ben ilgilenirken çok stres oldum. Kendisi sadece tapu işlerine geliyor. Daha önce müşteri kaçırma durumları da olmuştu. Emlakçı’dan bile borç istemiş, ona borcunu babamdan aldığım harçlıkla ödedim ve emlakçı da benden borç istedi annem ondan istediği için. Bu tür çok örnekler sayabilirim. Başka çocuğu yok. Sizce parasını bana vermesini söylemeli miyim? Paragöz olmak istemiyorum ama çile çekiyorum ve kendisinin 2 tane geliri var anne ve babasından kalan.
 
Allah yardımcın olsun anladığım kadarıyla maddi değil manevi eksiklik yaşıyorsun ailenden görmediğin sevgiyi görmek pahasına yeri gelmiş maddiyattan ödün vermişsin. Artık anneniz değişmez yarın öbür gün evlenince ne olacak merak ediyorum o tek başına yapabilir mi? Üniversitesi okuduğun zaman aynı ilde miydin o zaman nasıldı hem anneannen mi yapıyordu?
 
Satması gereken evini emlakçılar satamadı sahibinden’den ben sattım 1 yıl uğraşıp, saçma bir ev aldık onu da satarken ve tüm müşterilerle sadece ben ilgilenirken çok stres oldum. Kendisi sadece tapu işlerine geliyor. Daha önce müşteri kaçırma durumları da olmuştu. Emlakçı’dan bile borç istemiş, ona borcunu babamdan aldığım harçlıkla ödedim ve emlakçı da benden borç istedi annem ondan istediği için. Bu tür çok örnekler sayabilirim. Başka çocuğu yok. Sizce parasını bana vermesini söylemeli miyim? Paragöz olmak istemiyorum ama çile çekiyorum ve kendisinin 2 tane geliri var anne ve babasından kalan.
Bence iste en azından yatırım yapın biriktirin size lazım olur bu ne sorumsuz insan gezip tozup eve gelmiyor
 
Makine kullanmayı bilmiyor ve özensiz iş yapıyor, bozulur tekrar diye korkarak ben yapıyorum.
İşlerini yapan biri olduğu için öğrenmeye çalışmamış. Ellili yaşlarda bildiğim bir çift var, kadın yemek yapmayı bilmiyor. Eşi de emekli aşçı, hergün yemeği eşi yapıyor. Bir keresinde eşi ağır bir hastalık geçirmişti kadın yine yemek yapmamıştı. Eşi kıvrana kıvrana kendine yemek hazırlamış. Evi terkederseniz anneniz iş yapar mı yoksa ev çöp eve mi döner bilmiyorum ama yapan kimse yok diye mecburen o makineyi çalıştırır hayati işleri kendisi yapar. Aylarca kirli kıyafet giyecek hali yok ya.
 
Eve geldiğinden beri surat yapıyor, yemeğini önüne koydum tartışma esnasında o oturuyor o sırada ben yaptığım yemeği ısıtıyorum, elini yıka dedim yıkadı ve yatağında hala uyuyor ve ben bu saatte bulaşık makinesini boşaltacağım. Aklıma o kadar çok konu geliyor ki benim de hatalarım vardır elbet ama anne olan ben değilim ki. Toparlanması gereken kişi çoğunlukla ben değilim ki. Artık hiç kimseye hiçbir şey anlatıp dillere düşmek istemiyorum, o kadar çok dalga geçtiler ki bir dost gibi görüp anlattığımda. Bana kadın sığınma evine git diyen bile oldu. Sevmediğim biriyle evlenemem. Kendime ve karşımda hangi erkek olursa olsun o kişiye saygım var. Onun da hayatını karartamam. Şu işleri yapıp sevdiğim biri olsa hayat o kadar güzel olurdu ki, sevdiğim bey ve mutlu bir yuva, çok sevdiğimiz çocuğumuz. Tek hayalim. Biriyle de tanışsam çok irdeliyorum ve bitiriyorum hemen.
 
Ah benim kuzum kıyamam sana ben
Yazdıkların çok etkiledi beni.
Ben de annemi küçük yaşta kaybettim üvey anne elinde buyuyemedim bile hemen yatiliya verildim.
Kucuk yaşta anne oldum babamın yüzünden,evlatlarıma ço
Güzel ablacım hiç üzülme sen çok güçlüsün ve eminim çok iyi bir annesin. Seni çok seviyorum, kendine iyi bak, yorumlarını okuyunca ağlamaya başladım. İyi ki varsın, ne zaman istersen yaz bana. Bir evladın olarak buradayım. ❤️❤️❤️
Kuzum benim ağlama lütfen üzüldüm okuyunca.
Evet güçlüyüm daha doğrusu biz kadınlar güçlüyüz Rabbim öyle yaratmış
Kadına annelik vasfını vermiş
Şevkat sevgi vicdan merhametle donatmış.
Dünyada sadece anne koşulsuz şartsız sevebilir.
Hiç bir menfaat gütmeden karşılıksız iyilik yapar.
Ve sadece anne zarar vermez evladına.
Anneni bir psikiyatriye goturmeyi denedin mi?
Çünkü normal bir davranış sergilemiyor.
Biraz mesafeli ol ve evde iş konusunda
Annenden yardım iste
Az da olsa işin ucundan tutsun.
60 yaşında birini degistirmek zordur.
Yavrum ne tavsiye versem bilemedim.
İnşallah bu zor gunleri de aşar
Feraha çıkarsın
Sen de ne zaman bunalirsan özelden yaz
Seve seve sohbet ederim seninle yanlız hissetme kendini
Burda bir sürü ablan var kuzum, 🥰 🥰
 
Allah yardımcın olsun anladığım kadarıyla maddi değil manevi eksiklik yaşıyorsun ailenden görmediğin sevgiyi görmek pahasına yeri gelmiş maddiyattan ödün vermişsin. Artık anneniz değişmez yarın öbür gün evlenince ne olacak merak ediyorum o tek başına yapabilir mi? Üniversitesi okuduğun zaman aynı ilde miydin o zaman nasıldı hem anneannen mi yapıyordu?
Manevi eksiklik yaşıyorum, çok yalnız hissediyorum. Kimseyi aramıyorum artık. Yaşlı anneannem iş yapıyordu, kendisi çok çalışkandı her konuda ve annem öylesine yardım ediyordu. Anneannem yaşarken ben ölünce çok yalnız kalacaksın derdi, bugünleri tahmin etmiş. Hiç düşünmek istemiyorum tek başına yapabilir mi, böyle kendisini tanımamış olmak istiyorum ya da bazen keşke doğmasaymışım diyorum. Babam o kadar iyi, çalışkan, merhametli, dürüst bir insan ki insan sevmeyen insan bile babama bayılır. Bunu abartı olarak söylemiyorum ve babamı da üzmek istemiyorum.
 
İşlerini yapan biri olduğu için öğrenmeye çalışmamış. Ellili yaşlarda bildiğim bir çift var, kadın yemek yapmayı bilmiyor. Eşi de emekli aşçı, hergün yemeği eşi yapıyor. Bir keresinde eşi ağır bir hastalık geçirmişti kadın yine yemek yapmamıştı. Eşi kıvrana kıvrana kendine yemek hazırlamış. Evi terkederseniz anneniz iş yapar mı yoksa ev çöp eve mi döner bilmiyorum ama yapan kimse yok diye mecburen o makineyi çalıştırır hayati işleri kendisi yapar. Aylarca kirli kıyafet giyecek hali yok ya.
Kafam karışık, ben ne yapmalıyım bu durumda? Kaldığım her an ömrümden ömür gidiyor.
 
Ah benim kuzum kıyamam sana ben
Yazdıkların çok etkiledi beni.
Ben de annemi küçük yaşta kaybettim üvey anne elinde buyuyemedim bile hemen yatiliya verildim.
Kucuk yaşta anne oldum babamın yüzünden,evlatlarıma ço

Kuzum benim ağlama lütfen üzüldüm okuyunca.
Evet güçlüyüm daha doğrusu biz kadınlar güçlüyüz Rabbim öyle yaratmış
Kadına annelik vasfını vermiş
Şevkat sevgi vicdan merhametle donatmış.
Dünyada sadece anne koşulsuz şartsız sevebilir.
Hiç bir menfaat gütmeden karşılıksız iyilik yapar.
Ve sadece anne zarar vermez evladına.
Anneni bir psikiyatriye goturmeyi denedin mi?
Çünkü normal bir davranış sergilemiyor.
Biraz mesafeli ol ve evde iş konusunda
Annenden yardım iste
Az da olsa işin ucundan tutsun.
60 yaşında birini degistirmek zordur.
Yavrum ne tavsiye versem bilemedim.
İnşallah bu zor gunleri de aşar
Feraha çıkarsın
Sen de ne zaman bunalirsan özelden yaz
Seve seve sohbet ederim seninle yanlız hissetme kendini
Burda bir sürü ablan var kuzum, 🥰 🥰
Çok teşekkür ederim, çok iyi geldi yazdıklarınız. 😍❤️🥰 Allah razı olsun hepinizden. ❤️❤️❤️
 
Manevi eksiklik yaşıyorum, çok yalnız hissediyorum. Kimseyi aramıyorum artık. Yaşlı anneannem iş yapıyordu, kendisi çok çalışkandı her konuda ve annem öylesine yardım ediyordu. Anneannem yaşarken ben ölünce çok yalnız kalacaksın derdi, bugünleri tahmin etmiş. Hiç düşünmek istemiyorum tek başına yapabilir mi, böyle kendisini tanımamış olmak istiyorum ya da bazen keşke doğmasaymışım diyorum. Babam o kadar iyi, çalışkan, merhametli, dürüst bir insan ki insan sevmeyen insan bile babama bayılır. Bunu abartı olarak söylemiyorum ve babamı da üzmek istemiyorum.
Ne diyim kuzum üzüldüm ama sabret ve mutlaka parasını iste en azından birikim yap kendini. İnşallah adam gibi seveceğin biri çıkar karşına mutlu olursun o saatten sonra da annen ne yaparsa yapsın evini fareler mi basar parasını nerde yer sen düşünmezsin 😪
 
Ne diyim kuzum üzüldüm ama sabret ve mutlaka parasını iste en azından birikim yap kendini. İnşallah adam gibi seveceğin biri çıkar karşına mutlu olursun o saatten sonra da annen ne yaparsa yapsın evini fareler mi basar parasını nerde yer sen düşünmezsin 😪
Evde onunla yaşamak çok zor, size anlatmak çok zor. Hislerimi yazamamak daha doğrusu çok zor. Bir kapanda gibi hissediyorum. Bağırma dedikça bağırıyor, ben de kendimi tutamıyorum, kapıya her an polis gelebilir. Sorun bu değil ama ömrümde böyle bi durumla karşılaşmamışım, çok ağır olur bana. O an ne yapıcam, annem ne diyecek, komşular ne diyecek, bu bana travma olur mu diye korkularla yaşıyorum. Size bahsettiğim ev parasını kendi hesabıma almalı mıyım?
 
Back