Anket Anayasa değişikliği için referandumda oyunuz ne olacak ?

son izci .!.:

Erdoğan zaten tekdi ya neden girdi bu işlere analamadım zaten .
Oyun hayırlı olsun keşke evet deseydin demeyeceğim seninde inşaallah hayır ver demeyeceğin gibi
Vatanımız kazansın millet kazansın

Genişletmek için tıkla...

Bu tıpkı şey gibi, hani bu fetö darbe yaptı yaaa. Yaw zaten ülkenin tüm kurumları elindeymiş, 81 ilin 79 emniyeti sendeymiş, hakimler savcılar polisler yaw hatta baklavacılar bile şendeymiş, ne diye darbe yaptın(!) be hafıııız
Düşmez kalkmaz bir Allah demekki bazen şaşırtıyor yada ne bilim kafamda deli sorular...

Hadi Hayırlısı olur inşallah...

gunnur2010 .!.:

Bu tıpkı şey gibi, hani bu fetö darbe yaptı yaaa. Yaw zaten ülkenin tüm kurumları elindeymiş, 81 ilin 79 emniyeti sendeymiş, hakimler savcılar polisler yaw hatta baklavacılar bile şendeymiş, ne diye darbe yaptın be hafıııız
Düşmez kalkmaz bir Allah demekki bazen şaşırtıyor yada ne bilim kafamda deli sorular...

Hadi Hayırlısı olur inşallah...

Genişletmek için tıkla...

Hhahah hakkaten traji komik ama gerçek

esincee .!.:

Bence parti üzerinden, kişiler üzerinden tartışmayı bırakalım... Parti üzerinden birbirimize sataşmayı, lider yarıştırmayı da... Çok daha önemli şeyler var söz konusu olması gereken. Ben biliyorum ki çoğu kişi bu anayasada neye evet dediğini bilmeden evet diyor, ya araştırmıyor, ya kendisine sunulduğuyla yetiniyor, ya bunlar getiriyorsa doğrudur diyor. Ben sanmıyorum ki bu değişiklikleri iyice anlayan makul bir vatansever, altında hiçbir çıkar gütmeksizin gönül rahatlığıyla evet desin. Kimisi de farkında fakat çıkarları örtüşüyor, vatanseverliğinden daha ağır basıyor bazı şeyler, evet diyor. Amacım kimseyi ayrıştırmak değil. Ben insanımızın vatanseverliğine inanıyorum, istiyorum ki partiye göre değerlendirmesin, iyice anlamaya çalışsın. Başka sorusu olan varsa değişiklikle ilgili memnuniyetle cevaplarım. Bana göre en kritik maddelerden biri yukarıda anlattığım HSYK ile ilgili olan maddedir. Yargının belkemiğini kıracak madde odur. Rica ediyorum HSYK ile ilgili değişikliği kopyala yapıştır yapalım parti kavgası yapmaktansa yorumlarımızda. O değişikliği okuyup anlayan birinin en doğru ve makul kararı vereceğinden şüphem yok.

Genişletmek için tıkla...

Boşuna bu saatten sonra uğraşmayada gerek yok.
Millet kararını verdi hayır diyenler hayır evet diyenler evet.
Evet diyenlerde biliyor neye evet dediğini hayır diyenlerde.
Olayları parti kavgasına ittik çünkü ; taraflarımız sürekli kavga halinde herkes birbirine saygısız.
Şurda kaldı 5 gün herkes elini vicdanına koysun oyunu kullansın.
Kişisel hesapları duygusal hissiyatları bir yana bıraksın cevabını versin.
Ben neden evet demeliyim nedenlerim var sen neden hayır demelisin sende açıklıyorsun.
Biz burda birbirimizi yesek ne fayda ast olan görülen köydür.
Sandıkların çoğunluğundan hayır çıksa ne çıkar; neticede diyoruz ya hükümet tek güç sahibi onları evete çevirmesini bilir.
Ben döverimde severimde ama en önemlisi adil olmak ve geleceğe bir mum yakmak. >Ülkeyi sevelim millete saygı duyalım yeter.

esincee .!.:

Bence parti üzerinden, kişiler üzerinden tartışmayı bırakalım... Parti üzerinden birbirimize sataşmayı, lider yarıştırmayı da... Çok daha önemli şeyler var söz konusu olması gereken. Ben biliyorum ki çoğu kişi bu anayasada neye evet dediğini bilmeden evet diyor, ya araştırmıyor, ya kendisine sunulduğuyla yetiniyor, ya bunlar getiriyorsa doğrudur diyor. Ben sanmıyorum ki bu değişiklikleri iyice anlayan makul bir vatansever, altında hiçbir çıkar gütmeksizin gönül rahatlığıyla evet desin. Kimisi de farkında fakat çıkarları örtüşüyor, vatanseverliğinden daha ağır basıyor bazı şeyler, evet diyor. Amacım kimseyi ayrıştırmak değil. Ben insanımızın vatanseverliğine inanıyorum, istiyorum ki partiye göre değerlendirmesin, iyice anlamaya çalışsın. Başka sorusu olan varsa değişiklikle ilgili memnuniyetle cevaplarım. Bu arada ben parti de tutmuyorum, belki aklında soru sorarken şüphesi olan olur. Bana göre en kritik maddelerden biri yukarıda anlattığım HSYK ile ilgili olan maddedir. Yargının belkemiğini kıracak madde odur. Rica ediyorum HSYK ile ilgili değişikliği kopyala yapıştır yapalım parti kavgası yapmaktansa yorumlarımızda. O değişikliği okuyup anlayan birinin en doğru ve makul kararı vereceğinden şüphem yok.

Genişletmek için tıkla...

İçten yazmışsın ama işe yaramaz bu. Sürekli Kılıçdaroğlu malzeme edilmeye, buraya komikli mesajlar yapıştırılmaya, evet propogandası anayasa taslağı üzerine değil ; tarihte bugün Kılıçdaroğlu ne yapmış üzerine ilerliyor. Yapacak bir şey yok. Gerçeklerin kötü bır huyu vardır , her zaman açığa çıkarlar. Biz de yaşayıp göreceğiz.

son izci .!.:

Boşuna bu saatten sonra uğraşmayada gerek yok.
Millet kararını verdi hayır diyenler hayır evet diyenler evet.
Evet diyenlerde biliyor neye evet dediğini hayır diyenlerde.
Olayları parti kavgasına ittik çünkü ; taraflarımız sürekli kavga halinde herkes birbirine saygısız.
Şurda kaldı 5 gün herkes elini vicdanına koysun oyunu kullansın.
Kişisel hesapları duygusal hissiyatları bir yana bıraksın cevabını versin.
Ben neden evet demeliyim nedenlerim var sen neden hayır demelisin sende açıklıyorsun.
Biz burda birbirimizi yesek ne fayda ast olan görülen köydür.
Sandıkların çoğunluğundan hayır çıksa ne çıkar; neticede diyoruz ya hükümet tek güç sahibi onları evete çevirmesini bilir.
Ben döverimde severimde ama en önemlisi adil olmak ve geleceğe bir mum yakmak. >Ülkeyi sevelim millete saygı duyalım yeter.

Genişletmek için tıkla...

Affedersiniz ne oy kullanacağınızı bilmiyorum önceki sayfalara da bakmadım ama anayasa değişikliğiyle ilgili soru sordunuz. Yani neye evet veya hayır dediğinizle ilgili kafanız net değildi. Olabilir çok normal, ben sizin gibi çok kişi olduğunu da düşünüyorum. Açıyor maddeleri okuyor anlamakta zorlanmakta haklı, hukuk bilmek en azından maddelerde geçen kurulun vs ne olduğunu bilmek gerekiyor biraz. Bunu kaç kişi yapmıştır? Burada geleceğimizi oyluyoruz ve tek kriter maddeler olmalı; ne getiriyor ne götürüyor bunlar olmalı. Ama çoğunluk parti ekseninde oy verecek maalesef. İnşallah hayırlısı çıkar demiyorum, inşallah hayır çıkar diyorum çünkü hiçbir partiyi desteklememiş, tamamen hukukçu gözüyle objektif bakan; okuduğum okulda öğrendiğim kuvvetler ayrılığı, adalet, insan hakları, tarafsızlık gibi kavramlar ışığında değişiklikleri değerlendiren biri olarak bu ülke için hayırlısının sandıktan hayır çıkması olduğunu biliyorum. Ne çıkarsa çıksın bunu hep birlikte göreceğiz.

Cogu kendi partisi kendi destekledigi kisi diye evet diyor hep bu kisi olmiycak baskasida gelecek diyenler suan chp olsaydi basta baskanlik sistemi isteseydi evet dermiydi..yani onlarin baska adam dedikleri yine kendi destekledikleri partiden birinin gelecegi dusuncesi zaten az biraz gelecek dusunceleri olsa anlik karar vermezlerdi..bilmedigin bir yola girmekden hicbir farki yok bunun

son izci .!.:

Yargı tarafsız neden ona soralım anlamadım sory

Genişletmek için tıkla...

evet o kadar tarafsız ki kandırılıp durmuş..

Mazikeen .!.:

Cogu kendi partisi kendi destekledigi kisi diye evet diyor hep bu kisi olmiycak baskasida gelecek diyenler suan chp olsaydi basta baskanlik sistemi isteseydi evet dermiydi..yani onlarin baska adam dedikleri yine kendi destekledikleri partiden birinin gelecegi dusuncesi zaten az biraz gelecek dusunceleri olsa anlik karar vermezlerdi..bilmedigin bir yola girmekden hicbir farki yok bunun

Genişletmek için tıkla...

Oooo sen burda mısın ..?
Yav senin burda ne işin var git ayaklarını uzat yat millete vekil doğurcan sen
Bende yapabilsem en az 3 yapcam dolduracam meclisi

son izci .!.:

Hhahah ya bildiğin gibi değil canım ya acayip hakaretler başladı inanılmaz öfkelendim.
Biz eveti Tayyip mutlu olsun diye vermiyoruz ayrıca zannediyorlar mı ki evet diyenlerin hepsi akp ci.
Tamam olur olurda bu kadar megolamanlık olmaz.
Tayyip üzerinden kimse evet diyenlere saldıramaz.
Sevmezsin adam gibi söylersin gider .
Ben kılıçtaroğlunu sempatik buluyorum ama harbi söylüyorum şuan düştüğü durumu tuhaf karşılıyorum.
Tek başına debeleniyor gibi.
Bu Ülkenin çok sağlam karakterli muhaliflere ihtiyacı var.
Ama hakarete girmeye luzum yok ben hayır diyenlere beyinsiz muamelesi yaptım mı dön bak ALLAH aşkına.
Evet dersen sana en büyük pastadan alırım ama

Genişletmek için tıkla...

Chp yi hiç bilmediğin belli arkadaşım chp miting yapmama kararı aldı çünkü bu bir parti seçimi değil..Demişsin ya mitingleri 500 kişi filandı diye çünkü öyle karar aldık..Partisiz tarafsız çıktık meydanlara büyük CHP mitingleri değil Bi çok milletvekili ile nokta mitingleri ve niçin Hayır diyoruz diye halka anlatmaya çalıştık...Çünkü 2 başkan adayı yok ki mitingler yapalım..Bu bir anayasa değişikliği ...Köy köy meydan meydan gezdi tüm vekillerimiz..Kılıçdaroğlu yargılanırsa yargılansın tertemiz bi adam dürüst bi adam bişey çıkmaz..Hepimizin dokunulmazlıkları kalksın diyen bi adam Sn Kılıçdaroğlu Lider olarak beğenmesemde insanlığını kişiliğini çok sevdiğim bi kişidir kendisi..Başka ülkede siyaset yapmalı bu ülke ona göre değil:)))Bu pislik siyaset hiç değil...

Springgg85 .!.:

Chp yi hiç bilmediğin belli arkadaşım chp miting yapmama kararı aldı çünkü bu bir parti seçimi değil..Demişsin ya mitingleri 500 kişi filandı diye çünkü öyle karar aldık..Partisiz tarafsız çıktık meydanlara büyük CHP mitingleri değil Bi çok milletvekili ile nokta mitingleri ve niçin Hayır diyoruz diye halka anlatmaya çalıştık...Çünkü 2 başkan adayı yok ki mitingler yapalım..Bu bir anayasa değişikliği ...Köy köy meydan meydan gezdi tüm vekillerimiz..Kılıçdaroğlu yargılanırsa yargılansın tertemiz bi adam dürüst bi adam bişey çıkmaz..Hepimizin dokunulmazlıkları kalksın diyen bi adam Sn Kılıçdaroğlu Lider olarak beğenmesemde insanlığını kişiliğini çok sevdiğim bi kişidir kendisi..Başka ülkede siyaset yapmalı bu ülke ona göre değil:)))Bu pislik siyaset hiç değil...

Genişletmek için tıkla...

Sana katılıyorum tatlı adam siyasette olmasa bende severdim

son izci .!.:

Sana katılıyorum tatlı adam siyasette olmasa bende severdim

Genişletmek için tıkla...

Siyasete bulaşamayacak kadar temiz bi şahsiyet bu ülkede...Ama temiz olan kişi ve kişiler yargılanmaktan korkmaz...O yüzden Kılıçdaroğluna üzülme:)))

Mazikeen .!.:

Cogu kendi partisi kendi destekledigi kisi diye evet diyor hep bu kisi olmiycak baskasida gelecek diyenler suan chp olsaydi basta baskanlik sistemi isteseydi evet dermiydi..yani onlarin baska adam dedikleri yine kendi destekledikleri partiden birinin gelecegi dusuncesi zaten az biraz gelecek dusunceleri olsa anlik karar vermezlerdi..bilmedigin bir yola girmekden hicbir farki yok bunun

Genişletmek için tıkla...

Şahsım adına diyorum ki birçok vekili de tanıyarak söylüyorum bu sistemi asla ve asla CHP si teklif etmezdi zaten bizim kişilik düşünce yapımızda böyle bi sistem olamaz ilk önce parti içinde çatlak verirdik..Bu kadar demokratik bi parti böyle bi anayasa teklifi sunarmıydı imkanı yok sunmazdı.O yüzden Chp bu teklifi sunsa EVET derdiniz diyenlere gülüyorum...Chp partisi hani o iki ayyaştan biri olan İsmet İnönü çok partili sisteme geçirmiştir demokrasiyi getirmiştir..Bir daha da Chp partisi iktidar olamamıştır zaten..Ama nerdense hep CHP suçlu sanki 1950 den bu yana iktidarda olan hep CHP....

Sanırsınız ki 2 başkan adayı var ABD gibi bi yarış var parti tutuluyor..oysaki bu bir anayasa değişikliği bunu siyasilerin değil Hukukçuların Tvlerde anlatması tartışması gerekirken Siyasiler bangır bangır oy istiyor..Tarafsız olması gereken Cb bile...Başbakan bile çok üzücü...Hukukçular bile taraflı..Gel de tarafsız yargı masalına inandır beni..Anayasa Değişikliğine ve başkanlık sistemine HAYIR....

son izci .!.:

Oooo sen burda mısın ..?
Yav senin burda ne işin var git ayaklarını uzat yat millete vekil doğurcan sen
Bende yapabilsem en az 3 yapcam dolduracam meclisi

Genişletmek için tıkla...

Suan icerde ulke kurtarma planlari yapiyor gelecek icin

Springgg85 .!.:

Şahsım adına diyorum ki birçok vekili de tanıyarak söylüyorum bu sistemi asla ve asla CHP si teklif etmezdi zaten bizim kişilik düşünce yapımızda böyle bi sistem olamaz ilk önce parti içinde çatlak verirdik..Bu kadar demokratik bi parti böyle bi anayasa teklifi sunarmıydı imkanı yok sunmazdı.O yüzden Chp bu teklifi sunsa EVET derdiniz diyenlere gülüyorum...Chp partisi hani o iki ayyaştan biri olan İsmet İnönü çok partili sisteme geçirmiştir demokrasiyi getirmiştir..Bir daha da Chp partisi iktidar olamamıştır zaten..Ama nerdense hep CHP suçlu sanki 1950 den bu yana iktidarda olan hep CHP....

Genişletmek için tıkla...

Buna cidden anlam veremiyorum bir kilicdaroglu bir chp surekli agizlarda cok sacma degilmi ya 15 senedir bastasin ve herseyin suclusu chp..

Mazikeen .!.:

Buna cidden anlam veremiyorum bir kilicdaroglu bir chp surekli agizlarda cok sacma degilmi ya 15 senedir bastasin ve herseyin suclusu chp..

Genişletmek için tıkla...

Anlam vermek mümkün değil ki arkadaşım inan ki artık gülüyorum...İstanbul mitinginde Savaş Ay ın Kılıçdaroğlunun SSK Genel Müdürüyken yaptığı konuşmayı gösteriyor halka Savaş Ay soruyor işte bu hastanelerin hali ne Kılıçdaroğlu yine dürüstçe cevap veriyor ülkeyi ben yönetmiyorum ki diye....Miting alanından yükselen tuhaf sesler hiç biri sormuyor sorgulamıyor...O zaman ki Sağlık Bakanı kimdi?İktidarda kim vardı?Şimdi devlet hastaneleri nasıl acaba bi özel hastane sömürülerine bakın bi devlet hastaneleri durumuna bakın hala herşeyi alkışlayan bi kitle cahil dediğimizde kızıyorlar ama hakikaten çok üzücü bi cahillik var...Okumuyor sormuyor sorgulamıyor....

AK Parti tarafından cumhurbaşkanı adayı gösterilen Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakanlığında Türkiye ekonomisi adına önemli gelişmeler yaşandı.

AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, 3 Kasım 2002 seçimlerinde sandıktan birinci parti çıkan AK Parti'nin Genel Başkanı Erdoğan, anayasa değişikliği ile sona eren siyasi yasaklı döneminin ardından 2003 yılının mart ayında 59. Hükümeti kurdu. Türkiye ekonomisi açısından, 11 yılı aşkın sürede önemli gelişmeler kaydedildi.

Bu dönemdeki önemli gelişmelerden biri, Uluslararası Para Fonu (IMF) ile ilişkilerde yaşandı. Hükümet, 2008'de, Türkiye'nin ilk olarak 1961 yılında borç aldığı, 19 stand-by anlaşması yaptığı ve toplamda 56,5 milyar dolarlık borç ilişkisi kurduğu IMF ile yeni stand-by anlaşması yapmama kararı aldı. Türkiye, geçen yılın mayıs ayında kredi borcunun son taksidini ödeyerek Fon'a olan borcunu sıfırladı.

Türk Lirası'ndan 6 sıfırın atılması, ekonomide dönüm noktalarından biri olarak tarihe geçti. Liradan 6 sıfır atılarak önce 2005 yılında Yeni Türk Lirası (YTL) kullanılmaya başlandı. Türk Lirası'ndaki "yeni" ibaresi de 2009'da kaldırılarak bugünkü paraların kullanılmasının önü açıldı.

BÜYÜMEDE DÜNYA İKİNCİLİĞİ

Türkiye ekonomisi, Erdoğan'ın başbakanlığında yıllık ortalama yüzde 5 büyüme gösterdi. Ekonomik krizin yaşandığı 2001 yılında yüzde 5,7 daralan Türkiye, Erdoğan'ın başbakanlık koltuğuna ilk oturduğu 2003'te yüzde 5,3, 2004'te yüzde 9,4, 2005'te yüzde 8,4, 2006'da yüzde 6,9, 2007'de yüzde 4,7 büyüdü.

Küresel krizin etkilerini 2008 sonlarına doğru hissetmeye başlayan Türkiye, söz konusu yılda yüzde 0,7 büyürken, 2009'da ise yüzde 4,8 daraldı. 2009'dan sonra hızla toparlanmaya başlayan ekonomi, 2010'da yüzde 9,2 büyüdü. Büyüme ile ilgili en önemli gelişmelerden biri 2011'de yaşandı. Avrupa ekonomisinin krizle mücadele ettiği yılda yüzde 8,8 büyüyen Türkiye, dünyada Çin'den sonra en hızlı büyüyen 2. ülke konumuna geldi. Türkiye, 2012 ve 2013'te de sırasıyla yüzde 2,1 ve yüzde 4 büyüme kaydetti.

ENFLASYON VE İŞSİZLİKTE TEK HANE DÖNEMİ

Ekonominin temel göstergelerinden enflasyon ve işsizlik açısından da 2003-2013 dönemi, daha önceki dönemlerden olumlu anlamda ayrıştı.

Erdoğan'ın göreve geldiği 2003'te yüzde 18,4 olarak gerçekleşen enflasyon, bir yılda 9,1 puan düşerek yüzde 9,3'e geriledi. 2008 ve 2011 yıllarında sırasıyla yüzde 10,1 ve yüzde 10,4 olan enflasyon, söz konusu yıllar dışında çift haneli rakamları görmedi. 10 yıllık dönemde enflasyonun en düşük gerçekleştiği yıl yüzde 6,2 ile 2012 oldu.

İşsizlikte de söz konusu dönemde tek haneli rakamlar görüldü. 2003'te yüzde 10,3 olan işsizlik oranı, geçen yıl sonu itibarıyla yüzde 9,7 olarak kayıtlara geçti.

İHRACAT YÜZDE 3,2 KATINA ÇIKTI

İhracata dayalı büyüme anlayışının benimsenmesiyle 2003'te 47,3 milyar dolar olarak gerçekleşen ihracat, 10 yılda 3,2 katına çıkarak geçen yıl itibarıyla yaklaşık 152 milyar dolara ulaştı. İhracat pazarını çeşitlendiren Türkiye, Afrika, Amerika ve Asya-Pasifik ülkelerine ihracatta önemli aşama kaydetti. Türkiye'nin ihracat yapmadığı ülke kalmadı.

ENERJİ VE ULAŞTIRMA ALANINDAKİ GELİŞMELER

Birçok alanda olduğu gibi enerji ve ulaştırma alanında da önemli gelişmeler yaşandı. Çok sayıda "dev proje" hayata geçirilirken, bazılarının da temeli atıldı.

Söz konusu dönemde 16 bin 500 kilometre bölünmüş yol yapılarak, Türkiye'nin bölünmüş yol uzunluğu 22,6 bin kilometreye çıkarıldı. 2002'de 6 il duble yolla birbirine bağlı iken, 2013 sonu itibarıyla duble yolla birbirine bağlı il sayısı 74'ü buldu.

Havacılık alanında da önemli bir atılım gerçekleştiren Türkiye'de, sivil havacılığın ortalama büyümesi yüzde 16'ları buldu. 2002'de tek havayolu şirketiyle 2 merkezden 26 noktaya iç hat uçuşu gerçekleştirilirken, Türkiye'nin havacılık sektörü 2013 sonu itibarıyla 7 havayolu şirketiyle 7 merkezden 52 noktaya iç hat, 236 noktaya da dış hat uçuşu yapar hale geldi.

HAVALİMANI SAYISI 2'YE KATLANDI

2002'de 26 olan havalimanı sayısı 52'ye yükseldi. Sektörde yaşanan bu gelişme, yolcu sayılarına da yansıdı. Uçakla seyahat eden yolcu sayısı 2002'de 36 milyon iken, bu rakam 2013 sonu itibarıyla 150 milyonu aştı.

TÜRKİYE DEV PROJELERLE TANIŞTI

Türkiye'de birçok büyük projeye imza atılırken, bu dönemde Asya va Avrupa kıtalarını deniz altından birbirine bağlayan, 150 yıllık rüya Marmaray hizmete açıldı. Türkiye'nin ilk kez hızlı trenle tanıştığı bu dönemde, Ankara, İstanbul ve İzmir'i birbirine bağlayacak otoyol projelerinin de yapımına başlandı.

Söz konusu dönemde, İstanbul Boğazı'na yapılacak 3. köprü ile yapımı tamamlandığında dünyanın en büyük havalimanlarından olacak İstanbul 3. Havalimanı'nın temeli de atıldı. Marmaray'a "kardeş" olacak ve Boğaz'ın altından araçların geçişine de imkan verecek Avrasya Tüneli'nin yapımına da başlandı.

İNTERNET ABONE SAYISI 26 KART ATTI

Söz konusu dönemde Türkiye'de mobil pazarda büyük gelişmeler yaşandı. Özellikle internet kullanımında önemli artış görüldü. 2002'de toplam 1,3 milyon olan internet abone sayısı, günümüzde 35 milyona yaklaştı.

Cep telefonu abone sayısında da büyük artış yaşandı ve abone sayısı 23,3 milyondan 70 milyona çıktı.

72 İL DOĞALGAZA KAVUŞTU

Erdoğan hükümetleri döneminde Türkiye'de önemli enerji projeleri de hayata geçirildi. Türkiye'nin enerji üretimindeki kurulu gücü 2003'te 35 bin 600 megavat iken, bu rakam 2013'te 64 bin megavata çıktı. 2002 yılında 9 ile doğalgaz verilirken, 2013 sonuna gelindiğinde 72 il doğalgaza kavuşmuş oldu. 9 ile yönelik çalışmalar da sürdürülüyor.

Petrol arama ve üretimi için yapılan yatırım miktarı da söz konusu dönemde 147 milyon dolardan 871 milyon dolara ulaştı. 2003'te 0,84 milyar dolar olan Türkiye'nin maden ihracatı, 2013'te 5,04 milyar dolara yükseldi.

Enerjide arz güvenliğini sağlamak amacıyla nükleer enerji yatırımları için somut adımlar da atıldı. Akkuyu ve Sinop'a nükleer güç santralleri yapımına yönelik çalışmalara başlandı.

Turist sayısı, 2003 yılında 16 milyon 302 bin 53 kişi iken, 2013'te bu rakam 39 milyon 226 bin 226 kişi oldu. Turizm gelirleri ise 2003'te 13,8 milyar dolar iken, 2013'te 32,3 milyar dolar olarak gerçekleşti.

2003'te 8 milyon 903 bin 843 olan motorlu kara taşıtı sayısı da 2013'te 17 milyon 939 bin 447'ye çıktı.

SAVUNMA SANAYİDEN İHRACAT ATAĞI

Savunma ve havacılık sanayi ihracatı, 2003'te 331 milyon dolar olan Türkiye, bu rakamı 2013 sonunda 1 milyar 391 milyon dolara yükseltmeyi başardı.

Aynı dönemde, savunma sanayisinin millileştirilmesi yönünde büyük adımlar atılırken, bu kapsamda milli savaş gemisi (MİLGEM), ATAK helikopteri, Temel Eğitim Uçağı (HÜRKUŞ), modern piyade tüfeği, milli tank ALTAY, insansız hava aracı ANKA, uzun ve orta menzilli tanksavar füze sistemleri gibi projeler hayata geçirildi.

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ihtiyaçlarının yerli imkanlarla karşılanma oranı da aynı dönemde büyük artış kaydederek, yüzde 25'ten yüzde 60'ın üzerine çıktı. AA


Okuyunda cahil kalmayın yani yaptıklarınıda inkar ediyorsanız yuhhhhh size.
Ya sefaletin pişkinliğin aşağılık kompleksinin içinden sizi kaldırıp nerelere götürdü.
Tamam evet demeyin ama bari görmezden gelmeyin yazık.
Gerçekten çok cahilsiniz bazen sizinle aynı Ülkede olmak çok zor
Biraz tarih okuyun 60 lar 70 ler 80 ler belki tozlarınızı atarsınız..

son izci .!.:

AK Parti tarafından cumhurbaşkanı adayı gösterilen Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakanlığında Türkiye ekonomisi adına önemli gelişmeler yaşandı.

AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, 3 Kasım 2002 seçimlerinde sandıktan birinci parti çıkan AK Parti'nin Genel Başkanı Erdoğan, anayasa değişikliği ile sona eren siyasi yasaklı döneminin ardından 2003 yılının mart ayında 59. Hükümeti kurdu. Türkiye ekonomisi açısından, 11 yılı aşkın sürede önemli gelişmeler kaydedildi.

Bu dönemdeki önemli gelişmelerden biri, Uluslararası Para Fonu (IMF) ile ilişkilerde yaşandı. Hükümet, 2008'de, Türkiye'nin ilk olarak 1961 yılında borç aldığı, 19 stand-by anlaşması yaptığı ve toplamda 56,5 milyar dolarlık borç ilişkisi kurduğu IMF ile yeni stand-by anlaşması yapmama kararı aldı. Türkiye, geçen yılın mayıs ayında kredi borcunun son taksidini ödeyerek Fon'a olan borcunu sıfırladı.

Türk Lirası'ndan 6 sıfırın atılması, ekonomide dönüm noktalarından biri olarak tarihe geçti. Liradan 6 sıfır atılarak önce 2005 yılında Yeni Türk Lirası (YTL) kullanılmaya başlandı. Türk Lirası'ndaki "yeni" ibaresi de 2009'da kaldırılarak bugünkü paraların kullanılmasının önü açıldı.

BÜYÜMEDE DÜNYA İKİNCİLİĞİ

Türkiye ekonomisi, Erdoğan'ın başbakanlığında yıllık ortalama yüzde 5 büyüme gösterdi. Ekonomik krizin yaşandığı 2001 yılında yüzde 5,7 daralan Türkiye, Erdoğan'ın başbakanlık koltuğuna ilk oturduğu 2003'te yüzde 5,3, 2004'te yüzde 9,4, 2005'te yüzde 8,4, 2006'da yüzde 6,9, 2007'de yüzde 4,7 büyüdü.

Küresel krizin etkilerini 2008 sonlarına doğru hissetmeye başlayan Türkiye, söz konusu yılda yüzde 0,7 büyürken, 2009'da ise yüzde 4,8 daraldı. 2009'dan sonra hızla toparlanmaya başlayan ekonomi, 2010'da yüzde 9,2 büyüdü. Büyüme ile ilgili en önemli gelişmelerden biri 2011'de yaşandı. Avrupa ekonomisinin krizle mücadele ettiği yılda yüzde 8,8 büyüyen Türkiye, dünyada Çin'den sonra en hızlı büyüyen 2. ülke konumuna geldi. Türkiye, 2012 ve 2013'te de sırasıyla yüzde 2,1 ve yüzde 4 büyüme kaydetti.

ENFLASYON VE İŞSİZLİKTE TEK HANE DÖNEMİ

Ekonominin temel göstergelerinden enflasyon ve işsizlik açısından da 2003-2013 dönemi, daha önceki dönemlerden olumlu anlamda ayrıştı.

Erdoğan'ın göreve geldiği 2003'te yüzde 18,4 olarak gerçekleşen enflasyon, bir yılda 9,1 puan düşerek yüzde 9,3'e geriledi. 2008 ve 2011 yıllarında sırasıyla yüzde 10,1 ve yüzde 10,4 olan enflasyon, söz konusu yıllar dışında çift haneli rakamları görmedi. 10 yıllık dönemde enflasyonun en düşük gerçekleştiği yıl yüzde 6,2 ile 2012 oldu.

İşsizlikte de söz konusu dönemde tek haneli rakamlar görüldü. 2003'te yüzde 10,3 olan işsizlik oranı, geçen yıl sonu itibarıyla yüzde 9,7 olarak kayıtlara geçti.

İHRACAT YÜZDE 3,2 KATINA ÇIKTI

İhracata dayalı büyüme anlayışının benimsenmesiyle 2003'te 47,3 milyar dolar olarak gerçekleşen ihracat, 10 yılda 3,2 katına çıkarak geçen yıl itibarıyla yaklaşık 152 milyar dolara ulaştı. İhracat pazarını çeşitlendiren Türkiye, Afrika, Amerika ve Asya-Pasifik ülkelerine ihracatta önemli aşama kaydetti. Türkiye'nin ihracat yapmadığı ülke kalmadı.

ENERJİ VE ULAŞTIRMA ALANINDAKİ GELİŞMELER

Birçok alanda olduğu gibi enerji ve ulaştırma alanında da önemli gelişmeler yaşandı. Çok sayıda "dev proje" hayata geçirilirken, bazılarının da temeli atıldı.

Söz konusu dönemde 16 bin 500 kilometre bölünmüş yol yapılarak, Türkiye'nin bölünmüş yol uzunluğu 22,6 bin kilometreye çıkarıldı. 2002'de 6 il duble yolla birbirine bağlı iken, 2013 sonu itibarıyla duble yolla birbirine bağlı il sayısı 74'ü buldu.

Havacılık alanında da önemli bir atılım gerçekleştiren Türkiye'de, sivil havacılığın ortalama büyümesi yüzde 16'ları buldu. 2002'de tek havayolu şirketiyle 2 merkezden 26 noktaya iç hat uçuşu gerçekleştirilirken, Türkiye'nin havacılık sektörü 2013 sonu itibarıyla 7 havayolu şirketiyle 7 merkezden 52 noktaya iç hat, 236 noktaya da dış hat uçuşu yapar hale geldi.

HAVALİMANI SAYISI 2'YE KATLANDI

2002'de 26 olan havalimanı sayısı 52'ye yükseldi. Sektörde yaşanan bu gelişme, yolcu sayılarına da yansıdı. Uçakla seyahat eden yolcu sayısı 2002'de 36 milyon iken, bu rakam 2013 sonu itibarıyla 150 milyonu aştı.

TÜRKİYE DEV PROJELERLE TANIŞTI

Türkiye'de birçok büyük projeye imza atılırken, bu dönemde Asya va Avrupa kıtalarını deniz altından birbirine bağlayan, 150 yıllık rüya Marmaray hizmete açıldı. Türkiye'nin ilk kez hızlı trenle tanıştığı bu dönemde, Ankara, İstanbul ve İzmir'i birbirine bağlayacak otoyol projelerinin de yapımına başlandı.

Söz konusu dönemde, İstanbul Boğazı'na yapılacak 3. köprü ile yapımı tamamlandığında dünyanın en büyük havalimanlarından olacak İstanbul 3. Havalimanı'nın temeli de atıldı. Marmaray'a "kardeş" olacak ve Boğaz'ın altından araçların geçişine de imkan verecek Avrasya Tüneli'nin yapımına da başlandı.

İNTERNET ABONE SAYISI 26 KART ATTI

Söz konusu dönemde Türkiye'de mobil pazarda büyük gelişmeler yaşandı. Özellikle internet kullanımında önemli artış görüldü. 2002'de toplam 1,3 milyon olan internet abone sayısı, günümüzde 35 milyona yaklaştı.

Cep telefonu abone sayısında da büyük artış yaşandı ve abone sayısı 23,3 milyondan 70 milyona çıktı.

72 İL DOĞALGAZA KAVUŞTU

Erdoğan hükümetleri döneminde Türkiye'de önemli enerji projeleri de hayata geçirildi. Türkiye'nin enerji üretimindeki kurulu gücü 2003'te 35 bin 600 megavat iken, bu rakam 2013'te 64 bin megavata çıktı. 2002 yılında 9 ile doğalgaz verilirken, 2013 sonuna gelindiğinde 72 il doğalgaza kavuşmuş oldu. 9 ile yönelik çalışmalar da sürdürülüyor.

Petrol arama ve üretimi için yapılan yatırım miktarı da söz konusu dönemde 147 milyon dolardan 871 milyon dolara ulaştı. 2003'te 0,84 milyar dolar olan Türkiye'nin maden ihracatı, 2013'te 5,04 milyar dolara yükseldi.

Enerjide arz güvenliğini sağlamak amacıyla nükleer enerji yatırımları için somut adımlar da atıldı. Akkuyu ve Sinop'a nükleer güç santralleri yapımına yönelik çalışmalara başlandı.

Turist sayısı, 2003 yılında 16 milyon 302 bin 53 kişi iken, 2013'te bu rakam 39 milyon 226 bin 226 kişi oldu. Turizm gelirleri ise 2003'te 13,8 milyar dolar iken, 2013'te 32,3 milyar dolar olarak gerçekleşti.

2003'te 8 milyon 903 bin 843 olan motorlu kara taşıtı sayısı da 2013'te 17 milyon 939 bin 447'ye çıktı.

SAVUNMA SANAYİDEN İHRACAT ATAĞI

Savunma ve havacılık sanayi ihracatı, 2003'te 331 milyon dolar olan Türkiye, bu rakamı 2013 sonunda 1 milyar 391 milyon dolara yükseltmeyi başardı.

Aynı dönemde, savunma sanayisinin millileştirilmesi yönünde büyük adımlar atılırken, bu kapsamda milli savaş gemisi (MİLGEM), ATAK helikopteri, Temel Eğitim Uçağı (HÜRKUŞ), modern piyade tüfeği, milli tank ALTAY, insansız hava aracı ANKA, uzun ve orta menzilli tanksavar füze sistemleri gibi projeler hayata geçirildi.

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ihtiyaçlarının yerli imkanlarla karşılanma oranı da aynı dönemde büyük artış kaydederek, yüzde 25'ten yüzde 60'ın üzerine çıktı. AA


Okuyunda cahil kalmayın yani yaptıklarınıda inkar ediyorsanız yuhhhhh size.
Ya sefaletin pişkinliğin aşağılık kompleksinin içinden sizi kaldırıp nerelere götürdü.
Tamam evet demeyin ama bari görmezden gelmeyin yazık.
Gerçekten çok cahilsiniz bazen sizinle aynı Ülkede olmak çok zor
Biraz tarih okuyun 60 lar 70 ler 80 ler belki tozlarınızı atarsınız..

Genişletmek için tıkla...

işte bunu diyoruz okuyun ama taraflı değil ciddi komik paradan 6 sıfır atınca ne oldu allah aşkına 100 milyon oldu sana 100 tl...onların işine gelmiştir büyük rakamları sıfırlamak onların işi bizde 1 milyar 1000 tl hiç bi fark olmadı yanii...çok komik ya doğalgaz şehirine geldi hepsi özelleştirilmiş şirketlere gelen faturaya küfür ediyorlar ama :))Taraflı okumayın ..okumak güzelde okuyup akıl süzgecinden geçirip tarafsız yorumlamak daha güzeldir...

2010 referandumu bize neler yaşattı. Ülkemizi nasıl yıprattı bunu araştırmadan oy kullanmayın. Oradaki evet mührü basan eller farkında olmadan kumpaslara, kul hakkına, iftiraya, şehitlere, 15 Temmuz'un yaşanmasına evet oyu bastı.

Erdoğan: “2010 referandumu, onların dikkat ederseniz onların çok çırpındığı bir referandum oldu. Sizlerden de bir adım önde gittiler. Meğerse bu iyi niyetli değilmiş. Şimdi onları düşünüyorum. Niye iyi niyetli değilmiş. Çünkü o referandumda bunların tek hedefleri vardı. İdari ve adli yargıyı ele geçirmek. Ve bunu başardılar. Az veya çok başardılar."

Bizler tarafından sevilmediklerini bilen Avrupa ülkeleri isteklerini açık açik hayır propagandası yaparak elde edeceklerini sanacak kadar aptal mı? Yoksa bizim, onlar hayır diyor biz eveti basalım teroristlerden olmayalim diyebilecegimizden adları kadar emin oldukları icin mi böyle bir taktik gelistirdiler. Yorum sizin.

Şuan baş örtüsü ile bir sorun yok. Geçmişte mağdur oldum dediğiniz şeyler şuan yaşanmıyor. Bu durum mevcut anayasa ile sorunsuzca çözüldü. Yeni anayasa ile kimse tanrıçalığını ilan etmeyeceğine göre yeni anayasayı oylarken baş örtüsü tüp kuyruğu diye sandık başına geçmek anlamsız. Vicdanınızı bunlarla susturmayın.

Bakalim 2017 referandumunda bizleri neler bekliyor? Umarim hayir cikar da 2010 un getirdiginden daha beter durumlar yaşamayız.