Anket Anayasa değişikliği için referandumda oyunuz ne olacak ?

Anayasa değişikliği için referandumda oyunuz ne olacak ?

  • Evet

    OY: 590 27,1%
  • Hayır

    OY: 1.587 72,9%

  • Ankete Katılan
    2.177
Sizin algilariniz çok zayıf ben sizinle uzun uzun konussamda anlamazsiniz yazık vallahi

Aslında algılarımız aşırı aşırı açık ama algılamamızı gerektirecek kuvvetli argümanlarınız yok. Komplike ve çok bilimsel veri sunmuş gibi insanların algısına laf etmenizi ironik buldum keza yazdıklarınıza baktım da aylardır her Evetçinin söylediği 10 cümle. 11. cümleyi göremedim henüz.

Ben cidden ama cidden şu konuda ciddi şekilde Evet'i savunanı göremedim. Hep klişe ve vaadden öteye geçmiyor.

Darbe bitecek (nasıl olacak, darbe püskürtücü mü var bu yeni başkanlıkta), PKK bitecek (ee bitirseydiniz, şu ana kadar PKK bitsin diye mantıklı ne yaptınız da destek görmediniz??)..

Ya soruyorum size PKK bitirilmesine yönelik şu ana kadar hangi mantıklı önerme ve çabanın karşısında durdu muhalefet??? Sizin attığınız en büyük adım APOyla masaya oturmaktı ve karşısında durulmayacak gibi değildi. Ama muhalefet onaylamasa da bildiğinizi yaptınız kim engel olabildi?? Masaya oturdunuz, dağdan adamları indirdiniz engel olabilen oldu mu yaaa??Şimdi size kim engel olabiliyor ya kim? Zaten çoğunluksunuz her kararınız onaylandı.

Aaaa tabi tecavüze uğrayan çocuk tecavüzcüsü ile evlendirilecek öneriniz karşı çıkmayla engellendi. Ne diyelim başkanlık sistemi gelip muhalefet egale olunca o kızları tecavüzcüsüyle evlendirirsiniz.
 
Cumhurbaşkanı RTE terörle anlaşma yapıp mitinglere çıkartıp el ele tutuşup destek verildi bugünlere kadar destek verip iktidara kendisi geldikten sonra kaç şehit verildi sayısı unutuldu
CHP Kemal Kılıçdaroğlu ise tuncelili onun zaten kimi savunduğu belli
MHP Devlet Bahçeli bilerek tutuyorlar yerine meral akşener getirilmesi gerek Tansu Çiller gibi bir kadın MHP nin başına meral akşener geçmeyip devlet bahçeli olduğu sürece Mhp düzelmez akp yi desteklemeye devam edecektir
HDP selahattin demirtaş ise bu cümleyi yazarken bile sınır olup kendini tutamıyor insan binlerce aslanlarımızın kanları var elinde.
Arkadaşlar guvenecegimiz kimse yok.o yuzden yarın bir gün iktidara pkk geçtiğinde kimse tekrar aşağı indiremez o yuzden tek başına iktidarliga lütfen HAYIR diyelim ki geleceğimizin colugumuzun çocuğumuzun geleceğini garantiye alalım YÜCE RABBİM VATANIMIZI TÜM HAİNLERDEN KORUSUN (AMiN)
 
Atatürk'e en çok zarar verenler anlatıldığı gibi insanlar. Ben hiç üzerime alınmadım izleyince. Ama mesela bu Türk insanının genel sorunu bence. Karşılaştırmak gibi olmasın çünkü karşılaştırma dahi yanlış olur günümüz örneği diye veriyorum aynı şey Tayyip Erdoğan fanlarında da var. Türk insanının büyük çoğunluğu bu işi fanatizme döküyor. İşte Fatihin nesliyiz falan filan derler ama Fatih neler yapmış ne kadar kitap okumuş bilmez ve örnek almazlar. Cahil insan hep vardır her tarafta vardır. Atatürkçüyüm diyende de vardır. Atatürk'ün bir sözü var "Beni görmek demek behemehal yüzümü görmek demek değildir.Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir. Cumhuriyeti, ve onun gereklerini yüksek sesle anlatınız. Bunu yüreklere yerleştirmek için elverişli olan hiçbir durumu kaçırmayınız." şeklinde. Bence Atatürk'e ve değerlerine ancak bu şekilde sahip çıkarız yoksa öyle ühühü atam atam sen kalk ben yatam şeklinde değil.
Ben kendi adıma hayat felsefemi Atatürk ilkeleri üzerine kurmuşumdur. Hep daha çok okumak istemem kendimi geliştirme isteğimin altında bu yatar.
 
Cumhurbaşkanı RTE terörle anlaşma yapıp mitinglere çıkartıp el ele tutuşup destek verildi bugünlere kadar destek verip iktidara kendisi geldikten sonra kaç şehit verildi sayısı unutuldu
CHP Kemal Kılıçdaroğlu ise tuncelili onun zaten kimi savunduğu belli
MHP Devlet Bahçeli bilerek tutuyorlar yerine meral akşener getirilmesi gerek Tansu Çiller gibi bir kadın MHP nin başına meral akşener geçmeyip devlet bahçeli olduğu sürece Mhp düzelmez akp yi desteklemeye devam edecektir
HDP selahattin demirtaş ise bu cümleyi yazarken bile sınır olup kendini tutamıyor insan binlerce aslanlarımızın kanları var elinde.
Arkadaşlar guvenecegimiz kimse yok.o yuzden yarın bir gün iktidara pkk geçtiğinde kimse tekrar aşağı indiremez o yuzden tek başına iktidarliga lütfen HAYIR diyelim ki geleceğimizin colugumuzun çocuğumuzun geleceğini garantiye alalım YÜCE RABBİM VATANIMIZI TÜM HAİNLERDEN KORUSUN (AMiN)
 

70 şehit vererek zafer kazandık değilmi,o işidlide kimmiş 3-5 ateşli gençlerdi demi...
Elin suriyelisi cirit atıyor her yerde benşm askerimde şehit düşüyor orada..


Evet arka bahçemizdeki melik şah türbesindeki boş sandukayı kapıp sınırımız içerisine ben getirdim demi...
 
söylemiş istediğini işte Padişahlık sistemi demiş...bayağı bayağı açıkça itiraf etmiş ne istediğini biliyor kıvırmadan söylediği için teşekkür edelim en iyisi...
Padisahlik istiyor ve bunun icin oy kullanacak. Oy kullanacak tekrar soyluyorum herkes ileri gider biz
 
Yaklaşan referandum öncesi ne cevap vereceğimizi pek çoğumuz belirledik ama neye cevap vereceğimizi çok azımız biliyoruz. Bu bilmeyiş, soruyu soranlar bizden bilgi esirgediği için değil, bizim merak etmeyişimizden kaynaklanıyor. Merak etmeyişimizin sebebi de, sanırım biliyoruz zannedişimiz. Şöyle bir soru sorsak mesela: Referandumda oylanacak olan 18 maddelik Anayasa değişiklik paketinde nelerin yer aldığını merak edip kaçımız okuduk? Bu değişikliğin Türkiye'ye, bizim hayatımıza, çocuklarımızın istikbâline ne getirip ne götüreceğini kaçımız enikonu tartıp biçerek inceledik? Vereceği cevabın ne olacağını; siyasi görüşünün, bir takım âidiyetlerinin ve ezber sloganların ötesine geçip gerçekten araştırarak belirleyenler bu toplumun yüzde kaçına tekabül eder?

Anketler referandumda halkın evet mi hayır mı diyeceğini tahmin edebilmek için yapılıyor. Keşke anketörler, cevabı aldıktan sonra ikinci bir soru yöneltip “niçin?” diye sorsalar. Neye cevap verdiğini bilmeden ne cevap vereceğini belirleyenlere bir de niçin diye sormak… Zulmetmek yahut eğlenmek için değil, anlamak için sormak: Niçin evet? Niçin hayır?

Verilecek cevapları tahmin etmek zor değil:

-Evet diyorum çünkü Tayyip Erdoğan'ı çok seviyorum.

-Hayır diyorum çünkü laiklik çok önemli.

-Evet, çünkü bir daha 12 Eylül yaşanmayacak.

-Hayır, çünkü ülke bölünecek.

-Evet, çünkü PKK hayır diyor.

-Hayır, çünkü MHP evet diyor vs.

Referandumda vereceğimiz oyun rengini ekseriyetle hislerimiz, sevmediklerimizin ne oy verdiği ve kulaktan dolma yalan yanlış bilgiler belirleyecek anlaşılan. Bunların içinde en fazla saygıyı hak edenler hisleri ile cevap verenler. Çünkü sevgide 'niçin' olmaz. Tayyip Erdoğan'ı çok sevdiği için evet diyen de, konu ile alakası olmasa da Atatürk'ü çok sevdiği için hayır diyen de saygı duyulmayı hak ediyor.Bilgisi yok ama sevgisi var, hiç yoktan iyidir. Düşman gördüğü kimselerin oylarının rengine bakarak ne diyeceğini belirleyenlere ise üzülmekten başka bir şey gelmiyor elimizden. Çünkü kendi duruşunu karşısındakinin tavrına bakarak belirlemek acziyettir. Bir fikrin olduğu için birilerinden farklı düşünmek dururken, birileri gibi düşünmediğin için bir fikir sahibi oldum zannetmek. Al sana trajedi. PKK hayır dediği için evet diyenleri, MHP evet dediği için hayır diyenleri bu bağlamda değerlendirmek mümkün. Yalan yanlış bilgilerle evet yahut hayır diyeceklerden ayrıca söz etmeye gerek yok. Ne desen kâr etmez, zira onların mutlaka bir bil(me)diği vardır.

Neye cevap vereceğimizi anlamak için bilgiye, ne cevap vereceğimizi belirlemek için fikre, niçin o cevabı vereceğimizi izah etmek için akla ihtiyacımız var. Ancak biz, bilgisi olmadan fikri olanlara kahvehane köşelerinden, fikri olmadan bilgisi olanlara televizyon ekranlarından, aklı olmadan fikir sahiplerine bilgi verenlere siyaset kürsülerinden alışık bir millet olduğumuz için, bunların varlığı yahut yokluğu o kadar da gam değil.

Söz konusu bütün milletin istikbâlini ilgilendiren bir referandum olduğunda; bilgi, fikir ve akıl üçlüsünün tamamına sahip olarak oy veren de, bir yahut ikisinden mahrum olarak oyunun rengini belirleyen de saygı duyulmayı sonuna kadar hak ediyor. Çünkü hiç kimsenin, oy verme hakkına sahip olan bir kişinin oyunu niçin öyle verdiğini sorgulamak gibi bir hakkı yok. Hiç kimsenin de niçin oyunu öyle verdiğini izah etmek gibi bir mecburiyeti yok.

Neye cevap verdiğini bilmeden ne cevap vereceğini belirleyip, 'niçin'i de kendince izah etmeye çalışanlara saygılarımızı böylece sunduktan sonra gelelim yazının esas mevzu olan 'nasıl?' sorusuna.

Referandumda bizim gibi oy vermeyecek olanları nasıl tanımlıyoruz?

Meselemiz budur. Çünkü Cumhurbaşkanlığı sistemini de kapsayan Anayasa değişiklik paketinin oylanması neticesinde devlet bir sistem değişikliğine gidecek ama netice evet de hayır da çıksa biz bu topraklarda bir millet olarak yaşamaya devam edeceğiz. Oyumuzun rengi sadece ve ancak devlet sistemine etki edecekken, bizden başka düşünenleri nasıl tarif ettiğimiz millet oluş hususiyetimizi, ya kardeşlikle pekiştirecek yahut ayrıştırarak zedeleyecek. Mesele böylesine kritik olunca başkasının oyunun rengini ve 'niçin'ini sorgulamaya ne kadar hakkımız yoksa, bizim gibi düşünmeyenleri tarif edişimizin 'nasıl'ını, kendimizden başlayarak sorgulamaya her birimizin hem hakkı hem de en az o kadar mecburiyeti var.

Nasıl tarif ediyoruz peki?

Evetçilerin bazıları; evet diyenleri vatanperver, Müslüman, devlet ve millet sevgisiyle dopdolu kimseler diye tarif ederken; hayırcıları toptancı bir anlayışla hain, din ve devlet düşmanı, terör sempatizanı diye tanımlıyor.

Hayırcıların bazıları; hayır diyenleri vatansever, laik, devlet ve ulus sevgisiyle dopdolu kimseler diye tarif ederken; evetçileri toptancı bir anlayışla yalaka, yandaş, rejim ve Atatürk düşmanı diye tanımlıyor.

Sizce de bu işte bir gariplik yok mu? Aynı sebepten dolayı farklı cevapları vermek mümkün değil midir? Birisi vatanını çok sevdiği için evet derken diğerinin hayır deme sebebi vatanını çok sevmesi olamaz mı? Bunca insanı aynı tarifin potasında eritip bu kadar toptancı bir yargı içinde değerlendirmek insafa sığar mı?

Hayır diyenlerin içinde FETÖ'cüler ve PKK'lılar var diye bütün hayır diyenleri hain ve devlet düşmanı ilan etmek, evet diyenler içinde yalaka ve menfaatçiler var diye kendimizi de yalaka ve menfaatçi kabul ettiğimiz anlamına gelmez mi?

Evet diyenlerin içinde Atatürk'ü sevmeyen, rejimle başı hoş olmayanlar da var diye bütün evet diyenleri rejim düşmanı, gerici ilan etmek; hayır diyenler içinde hain ve teröristler var diye kendimizi hain ve terörist kabul ettiğimiz anlamına gelmez mi?

Bu kadar bıçak sırtı bir mevzuda kalem oynatmanın zorluğunun farkında olarak yazdığım bu yazıyı her birinizin vicdan ve irfanına itimat ederek nihayetlendirirken son bir hususu arz etmeyi borç bilirim.

Ne dediğimiz, niçin dediğimiz bilgimiz ve aklımızla; bizden farklı düşüneni nasıl tanımladığımız, vicdanımız ve kalbimizle alakalı.

Akıl ve bilgimiz bu sistemi değiştirir yahut değiştirmez ama vicdan ve kalbimiz bizi kardeş ve millet kılar.

İşte bunun için diyorum ki;
sistemin değişmesine sonuna kadar, kardeş ve millet kalmaya sonsuza kadar evet.
 
Tüm yazdıklarına katılıyorum diyemem çünkü bilinçli seçmende var iki tarafta yönetilmek istediği tarzdaki tarafa oy vericek...Halk bu şekilde olduğu için sandık ikide bir önümüze geliyor halka o kadar güveniyorlar ki sandıkta sandık...12 Eylül Darbe istemiyorum diyenler İlker Başbuğu hiç dinlemiş mi kendisi zira ki Darbeye en karşı olan Genelkurmay başkanıydı adam terörist diye içeri tıkıldı...Senelerce Kara Harp Okulundakilere darbenin ne kadar kötü demokrasilerde olmamamsı olmayacağını anlatmıştır öğrencilerine...Tvleri medyayı satın aldılar duyduğuna gördüğüne inanır oldu toplum zaten okumayı araştırmayı sevmeyiz...Zaten okadar dolanbaçlı işler var ki 18 maddeyi okumakla olmuyor..
Değişen 26 madde içinde gizlenenler ???Bu işi Anayasa Hukukçularının düzenlemesi gerekirken siyasiler çalakalem bi Parti anayasası getirdi önümüze..Biz Darbe anayasası değişmesin demiyoruz...Tek Adam her yeryetkinin 1 kişide olduğu anayasayı rejim değişikliğini istemiyoruz durum bu kadar basit aslında...Diğer tarafında istediği Tek kişi yönetsin çok başlılık yani demokrasi olmasın..Tüm tartışma bu yaniiii...Fazla süslemeye gerek yok...Hayırlısı....
 
"Harp zorunlu ve hayati olmadikça cinayettir. "
Bu dusuncede kac lider var ki ? Atatürk bu toprakların başına gelen en güzel şeydi.
Asaleti yeter.
Eki Görüntüle 1978737
dunyanın basına gelen en guzel insanlardan biriydi bence de su fotoda bile asaletiyle herkesden on planda Allah vermis:)
 


Sen bana bu şekilde soru sorduğun için sana kayıtlara geçmiş kendi diliyle cevap veriyorum .
Umarım yardımcı olurum İLKER BAĞBUĞ neden içeriye atıldı kim çıkardı neler döndü ve kaç yılında başladı.
Ve bu ve buna benzer durumların yaşanmaması için suçsuz insanlar yıllarca yatmasın diye darbeleri bertaraf etmememiz gerektiğini .


CNN Türk'te yayınlanan Tarafsız Bölge programında Ahmet Hakan'ın sorularını yanıtlayan 26. Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, darbe girişimine karşı koyan sivil ve güvenlik görevlilerinin şehit olduğu hususuna kendisinin de iştirak ettiğini söyledi.

15 Temmuz kalkışmasının askeri darbelere benzemediğini savunan Başbuğ, “15 Temmuz kalkışmasını bir askeri darbe olarak değerlendirmiyorum. Diğer askeri darbelere benzemiyor. Askeri darbe olarak tanımlanmasına sıcak bakmıyorum. Bu Gülen cemaatinin silahlı darbe hareketi” dedi. Başbuğ bu darbe girişimin arkasındaki iradenin de CIA olduğunu belirterek, CIA'in FETÖ'yü kullanarak asıl darbeli TSK'ya vurmaya çalıştığına dikkat çekti.

Başbuğ, TSK’ya sızan FETÖ unsurlarının askeri darbelerdeki gibi kendi başına bu hareketi yapmadığını söyleyerek, “Kendilerine özgü hedef ve amaçları mı var? Dışarıdan bu hareketi yönlendirenlerin hedef ve amaçları var” diye konuştu.

BEKLİYOR MUYDU ?

Bodrum’da yaşadığını belirten İlker Başbuğ, perşembe günü ilçede bir askeri hareketliliğin dikkatini çektiğini ama kalkışmayı asla beklemediğini anlattı.

ERLERİN DURUMU

Kandırılan erlerin darbeci kategorisine konulmaması gerektiğini ifade eden Başbuğ, fakat silah kullananların yargılanması gerektiğini de ekledi.

MİT’İ SORUMLU TUTTU

Silahlı Kuvvetlere sızmalarda Milli İstihbarat Teşkilatının (MİT) sorumlu olduğunu savunan İlker Başbuğ, bir dönem MİT’in cemaatçilerle dolu olduğunu söyledi. Eski Genelkurmay Başkanı, 2002-2010 yıllarında TSK’dan atmaların hep MİT raporlarına göre yapıldığını ve o yıllarda atılanlardan bir kişinin dahi FETÖ’cü olmadığını söyledi. Atılanların diğer Nurcu kolu Mehmet Kurdoğlu ekibinden olduğunu belirten Başbuğ, “Rakip cemaatin elemanlarını uzaklaştırmada bizi kullanmışlar” dedi. İlker Başbuğ, MİT Müsteşarının yardımcısı asker olsa daha sağlıklı bilgiler gelebileceğini de savundu.

TSK’nın kışla dışındaki askerleri izleyemediğini, bunun için yeterli imkanı olmadığını anlatan Başbuğ, bu izlemeleri MİT’in yapması gerektiğini ifade etti.

“ERBAKAN’IN CEMAATLE MESAFELİ OLDUĞUNU GÖRÜYORUZ”

“Cemaatin TSK'ya sızması 70'li yıllara kadar gidiyor. Cemaatin asıl güçlenmesi Turgut Özal zamanında oldu” diyen Başbuğ, Bülent Ecevit’in de cemaate sempatiyle baktığını ifade ederek, “Erbakan rahmetlinin ise cemaatle mesafeli olduğunu görüyoruz” dedi. İlker Başbuğ, cemaatle ilgili uyarılarının AK Parti iktidarlarınca dikkate alınmadığını, “Tehdit bugün bize, yarın size” dediği halde, kendilerine konuyu abarttıklarının söylendiğini ifade etti.

Başbuğ, FETÖ’nün 3 Temmuz 2011’de ‘şike’ bahanesiyle Fenerbahçe’yi de hedef aldığını fakat sarı lacivertli camianın başından sonuna kadar onurlu bir duruş sergileyip ayakta kaldığını anlattı.

“SAYIN CUMHURBAŞKANI 2010-2016 ARASINDA TEK BAŞINA SAVAŞ VERDİ”

Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2012-2016 yılları arasındaysa cemaate karşı tek başına savaş verdiğini ve tek başına bırakıldığını söyledi.

“TSK KOMUTA KADEMESİ DE İYİ SINAV VEREMEDİ”

TSK komuta kademesinin de iyi bir sınav veremediğini söyleyen Başbuğ, “TSK niye tedbir alamadı, bu konu incelenmelidir” dedi. Başbuğ, darbe girişiminde yer alanlar için, “Ne olursa olsun adil yargılama olsun” dedi.

DARBE GİRİŞİMİ ASKERİ AÇIDAN BAŞARILI MI ?

Darbe girişimini askeri açıdan başarılı bulup bulmadığı sorulan İlker Başbuğ, "Darbe planlamasının çok basite alınacak bir durumu yok. Çok geniş bir satha yayılmış bir organizasyonla karşı karşıyayız. Planlamayı pek hafife almayın. Ama uygulamada bazı eksikler, hatalar var mı var. Zamanın öne alınması vesaire" dedi.

"ABD FETHULLAH GÜLEN’İ İADE EDERSE..."

Başbuğ, darbe girişiminin hedefinin Türk Silahlı Kuvvetleri olduğunu, Fetullah Gülen’in kullanım süresinin bitip bitmediği sorusuna Başbuğ, “Onu zaman gösterecek, bilemem” dedi. İlker Başbuğ, “ABD Gülen’i iade etmezse demek ki kullanmaya devam edeceksiniz. Ederseniz demek ki kullanım tarihi bitti” diye konuştu.

İlker Başbuğ, 2. Ordu Komutanı Orgeneral Adem Hududi’nin FETÖ mensubu olduğu konusunda ise şüphesi olduğunu söyledi.

"HARP OKULLARI OSMANLI MİRASIDIR"

Harp okullarının kapatılmasına da değinen İlker Başbuğ, "Harp okulları Osmanlı'nın mirasıdır. Bunu Abdülhamit yapmadı. Harp akademileri hayati önemdedir. Bunu anlamakta zorlanıyorum. Harp akademileri öğrencilerinin bir kısmı bu harekatın içinde yer almış. Sayın Cumhurbaşkanı'na suikast için giden özel tim mensuplarının büyük kısmı harp akademisi öğrencisi. Bu çocuklar maalesef, Cumhurbaşkanına yapılacak suikastin içinde yer almıştır. Bu kabul edilebilir bir şey değil, çıldırtıyor. Buradan hareket ederek, siz bu müesseseyi kaldırınca çözecek misiniz bu olayı. Türk ordusunun damarını kesiyorsunuz. Yapmayın bunu. Niye müesseseyi kaldırarak, bu sorunu çözebileceğinizi mi düşünüyorsunuz?"



‘DARBENİN ARKASINDA ÜÇ GRUP VAR’

Darbe girişiminin ana omurgasının Gülen Cemaati olduğunu ama toplamda üç grup olduğunu ifade eden Başbuğ, şöyle devam etti:

“15 Temmuz kalkışmasının arkasında planlayan, yöneten, kurgulayan ana isim Cemaat’tir. İkincisi büyük bir ihtimalle anında yapması gereken hareketi yapmayanlar, gecikenler, tereddüde düşenler… Bunlar cemaatçi mi hayır. Böyle bir grup da var bunların içinde. Üçüncü grup ise cemaatçi olmamasına rağmen buradan istifade etmek isteyen bazı insanlar olabilir.”

İlker Başbuğ'un açıklamasından satır başları:

15 Temmuz'u bir askeri darbe olarak değerlendirmiyorum, 15 Temmuz TSK'ya sızan cemaatin silahlı darbesidir. 15 Temmuz bugüne kadar yaşanan darbelerle aynı havuzda değil.

15 Temmuz'u planlayan uygulayan ana iskelet cemaattir. Bu kalkışmaya müdahalede gecikenlerin hepsi cemaatçi olmayabilir.

Darbe girişimi TSK kaynaklıymış gibi tedavi edilmeye çalışılıyor.

Daha önce Gülencileri MİT'in verdiği istihbaratla ihraç ederdik. 2002'den sonra bize bir kişi için bile böyle rapor gelmedi

MİT Müsteşarının sivil olmasıyla MİT, TSK'dan tamamen çekildi.

TSK, kışla dışındaki askerlerin izleyemiyor, bunu MİT yapmalı. TSK'nın FETÖ'yü izlemek için yeterli istihbarat imkanı yok.

MİT'te asker varken, TSK cemaatle mücadale edebiliyordu.

Cemaatin TSK'ya sızması 70'li yıllara kadar gidiyor. Cemaatin asıl güçlenmesi Turgut Özal zamanında oldu. Bülent Ecevit de sempatiyle bakıyordu. Yine Tansu Çiller döneminde de böyleydi. Erbakan'ın cemaatle mesafeli olduğunu görüyoruz. 2002-2007 dönemi ayrı bör dönem. Cemaatle iyi geçinelim, ama TSK'ya çatışmaya girmeyelim dönemi. Genelkurmay Başkanı iken bugün bu tehdit bize yarın size demiştim.

2011'de cemaatle ilişkilerin kırılma yaşadığı dönem.

Benim tutuklanmam birilerine mesajdır. Tutuklanmamdaki mesaj Başbakan'aydı. Bir ay sonra 7 Şubat MİT olayı patladı. Artık AK Parti ile cemaatin kopma aşamasına geldiğini görüyoruz.

2012-2016 arasında Erdoğan, cemaate karşı tek başına savaş verdi.

15 Temmuz'da komuta kademesi iyi bir sınav veremedi. Bazır erlere ve subaylara ait görüntüler rahatsız ediciydi. 15 Temmuz'un incelenmesi bağımsız bir kuruma verilebilir.

Bu darbeye kalkışan cemaat, Kendi din anlayışlarına uygun bir devlet sistemi kuracaktı. Burada hedef TSK'ydı. Bu kalkışmada dış destek de var. Olmaması işin tabiatına aykırı.

Gülen nerede yaşıyor. ABD'de. Orada o imkanları sağlayan kim? CIA. Bu istihbarat örgütü ona ABD'de kalma iznini boşuna mı vardı. İstihbaratın onu kullanmayacağını mı düşünüyorsunuz?

Kumpaslarla TSK itibarını kaybetmedi, gücünü kaybetti.
 
İlker Başbuğ u tüm açıklamalarını düşüncelerini zaten biliyorum kitaplarını okumuş biri olarak tv programlarını hiç kaçırmadan izleyen biri olarak yinede teşekkürler bilmeyenler okusun ben zaten tanıyorum ve sıkı takipçisiyim...
 
Aklıma takıldı hani demişsiniz Tüm bunlar bi daha olmasın diye darbeler yaşanmasın diye O zaman kumpas davaları sürerken kim iktidardı bu davaların savcısı kimdi?Aynı kişi değil mi?Çok yaman çelişki yani...
 
helallllll olsun benden başka böyle savunanları görmek mutluluk veriyor
 

Yok ben ABD'deyim.
Hayırlı olsun o halde. :)
 


Çok güzel bir soru sizden bekliyordum doğrusu sormayınca şaşırmıştım.
Şimdi CUMHUR BAŞKANI nın bazı yetkileri var ve bazıda hiçbir şekilde karşımadığı bazı organlar var.
Nitekim bilirsiniz yargı bağımsız. Bazı ERGENEKON -ŞİKE- BALYOZ -DENİZ FENERİ-AYAKKABI KUTUSU -vs davalarda Cumhur başkanınında çok değer verdiği askerler- bürokratlar -gazeteciler-hakimler-siyasiler içeriye atıldı.
Yargı bağımsız yargıyı etkileyen hükmeden TSK tamamen dış mihraplar tarafından ele alınmıştı.
Diyeceksiniz ki oki başta Tayyip vardı neden mani olmadı.?
İlker BAŞBUĞ nunda dediği gibi bu içten çürütme olayı 90 lı yıllarında planlanan bir yapılanmadır.
İlker BAŞBUĞ diyor ki Tayyip bunu farkettiğinde kimse yanında olmadı yalnız bırakıldı.
Ben burda takım tutar gibi Tayyip tutmuyorum inanın belkide sizden daha çok yargıladığım konular oluyor.
Fakat inanın ÜLKE mizde dönen oyunları bilseniz ağzınız açık kalır .
Dediler ki Ülkemizde terör bitsin,ötekileştirmeler sona ersin Kürt kardeşlerimizde meclise girsin ve diledikleri hakkı savunsun ,istedikleri dilleri konuşsun,radyo televizyon özgürlüğü verilsin .Bakın bunları yaşadık içindeyiz anlatıyorum hak verip vermemek sizin elinizde,
Ne yaptı Tayyip ya ben bu Ülkenin Cumhur başkanıysam o halde bu tüm halk benim çığlıklarına kulak vereyim .
Ne istiyorlar ne diliyorlar nasıl özgürleşecekler şimdiye kadar ötekileştirilen halka savunma hakkı vereyim.
İnsan sevildiği kişiye değil sevmeyen kişiye daha çok dikkat kesiliyor neden sevmiyor acaba nedenleri neler mantığıyla.
Dedi akil insanlar gurubu kurulsun her bölgeden her meslekten kişiler seçelim halkımızın ne istediğini dinleyelim ve yurdumuza barış getirmek için ne yapabiliriz bir deneyelim.
Bu akil insanlar dinledi kürt milletini dediler ki ; Dillerini konuşmak isterler,Meclise rahat rahat girip haklarını savunmak isterler,Kendi televizyonlarını isterler .Hepsi masumca isteklerdi ,neden biliyor musunuz?
Şimdiye kadar kimse korkusundan doğuya yönlenmediği için köylere okullar yapılmadı öğretmenler atanmadı zaten ilçedeki 1 veya 2 okullarada görevli olarak giden öğretmenler terör örgütleri tarafından hep öldürüldü.
Çünkü halkın gözünün açılması istenmedi cahil kalsın ve bizim davamızda savaşsın dağlara çıksın denildi.
Aslında 70 li yıllarda pkk yalnızca ötekileştirilen insan topluluğunun isyanıyla oluşmuş bir örgüttü ,zaman geçtikçe bu topluluk yabancı mihraplar tarafından amacı saptırılarak bir ölüm ve dinsizlik makinesi haline geldi.
Ve bugünümüze kadar yayıldı.
Ordaki açılım sadece kalan insanları ve gençleri kurtarmak adınaydı.
Tayyip doğuya hiç yatırım yapmıyor diğerleri gibi batıya çalışıyor dendi ve sonra Türkiyenin en büyük yatırımları doğuya yapıldı tüm gençlere okul ve öğretmen gönderilmeye çalışıldı.
Sonrada Tayyip hep doğuya çalışıyor yazık olsun denildi .Ama bu Ülkenin her karış toprağı en ucundan en köşesine hepsi bizimdi.
Sonra istenmeyen olaylar yaşandı Pkk amacını aştı ateşkesi bozdu ve artık tüm yarıklar yırtıldı .
Aslında yapmaya çalıştıkları ortaya çıktı çünkü birleşmiş örgütlerin oyunlarının tuzağına düştük.
Kürk kardeşlerimiz için yapılan hiç bir şeyde asla gözüm yok iyiki yapmışlar.
Ama çok yanlışlarıda oldu Tayyip ERDOĞANIN.
Yinede takdir edersinizki küçücük 100 kişilik bir şirketi bile işletirken bazen adil olayım derken bir sürü yanılgıya düşebiliyorken 70 milyonluk Ülkeyi yönetmek hiç de kolay değil.
Velhasıl kelam vallahi okadar çok kişi ofisime girip çıkıp sorun bildiriyor ki ne söyleyeceğimi unutuyorum Vallahi toparlayamadım :)
Aslında çok güzel yerlere değinecektim ki olmadı ama soruna cevap vereyim yeni ana yasada CUMHUR BAŞKANI sen ve ben gibi yargılanabiliyor.
Eski sistemde ana yasa mahkemesinde Cumhur başkanı 14 kişiyi atıyordu meclisde sadece 3 kişiyi atayabiliyordu.
Şimdi Cumhur başkanından 2 üye iptal oldu azaldı yani ,eski sistemle değişen pek birşey olmadı.
Hsk da bir değişim var bürokratların atadığı 16 üye iptal oldu Millet meclisine 7 tane üye verilmiş durumda .
Buda bize şunu kazandırıyor Atanan kişilerin Hsk üyerini seçmesi yerine bizim seçimle meclise soktuğumuz kişilerin HSK üyerini seçmelerini sağlıyor.
Mevlis üyelerinin 600 e çıkması bir avantaj Ülkemiz gittikçe büyüyor ve nüfus olarak çoğalıyoruz Diğer ÜLKELERE oranla zaten az meclis üyesine sahiptik.Milletin temsiliyetinin artmasıda fena değil kanımca.
Bir diğer husus seçilme hakkının 18 olması yıllardır gençler avaz avaz gençlik tolantılarında bize söz hakkı verilmiyor bizi kimse saymıyor bu Ülkenin geleceği biziz diyorlardı .Şimdi bu çağrılarına kulak verildi seçme hakkı olana seçilme hakkı verildi.E bir zahmet Millet olarakta güvendiğimiz kişileri seçelim.
Tek başlılık değil tek adamlıktan yanayız biz Türkiye CUMHURİYETİ CUMHUR BAŞKANI Başbakanı anayasa kitapçığını fırlattı ve ardından 600 bin kişi işsiz kaldı aile başına hesaplasak 2 milyon kişi ekmeksiz kaldı.
Diyorlarki Cumhur başkanı partili olursa meclisin tamamı kendi partisinden olur zaten aynı anda seçim olacak meclisin aritmetik ağırlığı istesekte farklı olur.
Bize batılılar tarafından parlementer sistem dikte edildi dediler ki siz parlementer sisteme geçin biz parlementer sisteme geçtikten sonra 5 tane darbe gördük.Her darbede merkez bankasını soydular Ülke her darbede 50 yıl geriye gitti.Her darbede millete zulm ettiler suçsuzları çürüttüler astılar.Demekki bu sistemde bir bozukluk var yeni bir sisteme geçmek lazım.
Neyse kim ne karar verirse versin bir gün Ülkemiz dış mihraplar tarafından savaşa sürüklenirse bizim el ele tutuşacağımız kişiler yine biz olacağız.
Kimse kimseyi yargılamasın ayıplayıp hakaret etmesin Milletin gücünün üstüne güç olmaz.
Görelim Mevlam ne eyler neylerse güzel eyler.
Biride yazmış ; Tayyip'in Göklerden gelen bir karar vardır ,sözüne karşılık ALLAHIN işi gücü yok senin seçimine gelecek demiş.
Hey ALLAHIM İnsanlara akıl fikir ver ne diyim.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…