-
- Konu Sahibi morsaclikiz
- #221
Merhaba,
Uzun olacak ama hikayemi size detaylandırmak istiyorum, çünkü aklim almıyor ve kalbime ağır geliyor.
Benim iki senelik iliskim var, kendisi 38 yaşında Türkiye ic anadolunun kucuk bir sehrinde yaşıyor, evlenmiş bosanmış bir insan ve 10 yaşında oğlu var.
Ben 30 yaşındayım Fransada dogdum, ve yaşıyorum başımdan hic evlilik gecmedi.
İlişkimizin başında ciddileştirme aşamasında bana şartlarını söyledi;
- annemi yalnız bırakamam babam zaten vefat etti anksiyete krizi yaptığı dönemler oluyor, annem ben nerede olursam orada olmalı dedi (evli bir ablası var ama annesine o bakacakmış babası vefat ettiğinden beri ailenin babası oymuş)
- Çocuğum hafta sonları benimle
- Ben yurt dışına taşınamam annem çocuğum ve işim burada dedi.
Butun şartlarını kabul etmiş bulundum, eğer kabul etmeseydim zaten o gun ayrılacaktık, çok sevdiğimden ve ona güvendiğimden kabul ettim.
Benimse tek şartım alkolu bırakmasa bile azaltmasıydı çünkü kendisi haftada 3/4 gun akşamları evde 1 sise rakıyı bitirir ağıza alınmayacak sözler söylerdi ve sabahında hesap sorduğumda ben hatırlamıyorum ki derdi ve sinirle söylediklerimden dolayı suclu konuma ben girerdim. Ve gönlünü almaya çalışırdım.
Hala alkolu ve aynı sıklığı bırakmadı belki bir tık miktarını azaltı ama hala bazı geceler bu tarz durumlara mariz kalıyorum.
Süreç boyunca benim ailem çok karşı çıktı iliskimize ve annem ona karşı agir konustu. Ben bunu kaldıramam diyip ayrılmak istedi ben pesinden koştum onu ikna ettim.
Her ilişkide olduğu gibi tartışmalar oldu mesela kavga ettik “bitti bitti” diyip durdu hep ben koştum hep ben gittim onun pesinden.
Ben ayrı bir ev istiyorum benimde bir yuvam olsun benim evim olsun dedim, benden yine ayrıldı, annesi telefonda ağladı neden ben istenmeyen kadın olsun diye ve tabiki yine herkesin gönlünü ben aldım.
Ailemden hakaretler işittim, dayak yediğim bile oldu, aylarca yüzüme bakmadılar ama ben pes etmedim ve sonunda ailem kabul etti.
Aileler tanışması icin annem, amcam ve halam ben Turkiyeye gittik hersey usulünce oldu tanışıldı ailem çok beğendi kendisinide ailesinide ve son nokta bana olabilecekleri yasaya bileceğim zorlukları söyleyip arkamda olduklarını söylediler .
Kendisi 9 sene once bosanmış ama eski esi suan altın davası açtı, bunuda kabul ettim.
Oglu normalde hafta onları ona gelecekti ama bir olaylar sonucunda velayet davası açtı ve davayı kazandı suan oğlu hafta ici ve sonu olmak üzere hep babasında nadiren annesiyle gürüşüyor.
Ben herseye tamam dedim hic bir şeyi uzatmadım.
Bu süreç benim düğünüm belirlenmesiyle eş zamanda oldu, bir ay boyunca içip içip bana bunları anlatıyordu “çoçuğuna yapılan haksızlıkları” “kendine yapılan haksızlıkları”
Ama benim düğün arifemde bunlara maruz kalmam ona haksızlıkmış gibi gelmedi.
Bugun düğünümüze 2 ay kaldı, ve kendisi altınlarımı aldığını söyledi. 10 tane 10 gram bilezik Ajda bilezik, bir künye ve bir set toplam 110 gram altın.
Ben bunu duyunca üzüldüm anneme söyledim benim kendi ailem bana 200 gram takacak ve onun o kadar takması üzdü.annemde uygun bir dille « kizim üzülmüş, bizde geline 10 gram altın takılmaz » demis.
Benimle konuştuğunda bende az oldugunu söyledim ama böyle olması gerekiyorsa yapacak bir şey yok konuyu uzatmaya gerek yok olanla yaparız dedim ama kendisi « sen uzatmasan bile ben uzatacağım » dedi ve aksam ne aradı ne msj attı.
Ona rağmen ben yazdım goruldu attı, aradım soğuk bir sekilde konustu benimle ve alkol alıyordu yine, « ben dusundum aklımdaki hersey netleşti vs yarin konusucam seninle dedi »
Bende simdi konus derken falan tartıştık ve dediki « tiksindim, benden bir altın bile takılmayacak sana çünkü ben artık yokum, git cevren taksin sana altın madem sizde öyle, git beş kiloluk altının olsun insallah bitti ben yokum » tarzında konuşup durdu bende « sana ev dizdirmiyorum bir şey istemiyorum her şartını kabul ediyorum ve evet 100 gram altın az » dedim bana hangi şartımı kabul ettin diyor.
Ve bir ara annesi aldı telefonu konuştu ama dinleyemedim ben sadece “benim konuşmama da fırsat verin” diyip duruyordum çünkü asla bir cümlemi tam kurdutmadılar dinlemiyorlar..
Sonuç ben altınla mutluluk arayan ve bildiğiniz beni metaya bağımlı paracı konumuna düşürdüler.
Bunun uzerine normalde annemgile yansıtmaz ve pesinden koşar yalvarır ve düzeltirdim ama bu sefer gittim ve aileme anlattım . Ailem altında degiliz biz ama bu kadar basit bir konuda nasıl bitti bittiyse bizim icinde bitti diyorlar. Git başkasına diyen bir erkekten koca olmaz diyorlar.
Ve o sana yazmadan yazma artık biraz gururun degerin olsun diyorlar.
Ve annemle annesi konustular, asla bir cümle kurdurtmuyor sürekli soz kesiyor kadın ve dedikleri:
- benim oğlum elimden bu kadar dedikçe senin kizin diretti,
- Oglu bana git başkaları sana altın taksin dediği icin annem dediki « bu bir namustur ben kizimi o eve yollicam siz böyle ezip kapıyı gösterin diye mi başkalarına git ne demek bu namustur » kv ise « senin karşında bu kadar direten biri olsa sen ne dersin » tarzı cevaplar verdi yani
- biz senin kızından bir gram altın bile alamayız bunu gözlemledik
- Herkes uzaktan geliyor bir tek senin kizin degil vs.
Butun bunlar 2 gun once oldu, dediğim gibi ben aradan bir gun gecmeden onu arardım , engellese bile deli gibi heryerden arar ulaşır yalvarırdım bu sefer yapmadım oda iki gündür ne arıyor ne yazıyor.
Yani düsüncelerinizi almak istiyorum sadece, iki aya düğünüm olacaktı hem işimi bıraktım hem arabamı sattım yani elimde olan hiç bir şeyim kalmadı sırf gideceğim için.
Onu bunlara rağmen seviyorum nedenini bilmiyorum ama çok kırıldım, gelirse de affedeceğimi biliyorum ama gelmiyor bile sanırım onun gözünde bir degerim yok..
ona ve tüm ailesine bu gösterdiğim fedakarlıklar olması gerekenmiş gibi bir algıdalar ve asla bunun bir fedakarlık oldugunu görmüyorlar.
Bir psikologdan yardım alarak kendinizi sevmeyi,tek başınıza da ayakta durabileceğinizi ögrenin.Sizin ihtiyacınız olan tek şey özdeğerinizi tekrar kazanmak.Zira bunu yapmadıgınız için tehlikeli ve hayatınızın içine edecek bir evliliğe bodoslama dalmaya hazırlanıyorsunuz.Sizinki aşk değil bağımlı kişilik.Merhaba,
Uzun olacak ama hikayemi size detaylandırmak istiyorum, çünkü aklim almıyor ve kalbime ağır geliyor.
Benim iki senelik iliskim var, kendisi 38 yaşında Türkiye ic anadolunun kucuk bir sehrinde yaşıyor, evlenmiş bosanmış bir insan ve 10 yaşında oğlu var.
Ben 30 yaşındayım Fransada dogdum, ve yaşıyorum başımdan hic evlilik gecmedi.
İlişkimizin başında ciddileştirme aşamasında bana şartlarını söyledi;
- annemi yalnız bırakamam babam zaten vefat etti anksiyete krizi yaptığı dönemler oluyor, annem ben nerede olursam orada olmalı dedi (evli bir ablası var ama annesine o bakacakmış babası vefat ettiğinden beri ailenin babası oymuş)
- Çocuğum hafta sonları benimle
- Ben yurt dışına taşınamam annem çocuğum ve işim burada dedi.
Butun şartlarını kabul etmiş bulundum, eğer kabul etmeseydim zaten o gun ayrılacaktık, çok sevdiğimden ve ona güvendiğimden kabul ettim.
Benimse tek şartım alkolu bırakmasa bile azaltmasıydı çünkü kendisi haftada 3/4 gun akşamları evde 1 sise rakıyı bitirir ağıza alınmayacak sözler söylerdi ve sabahında hesap sorduğumda ben hatırlamıyorum ki derdi ve sinirle söylediklerimden dolayı suclu konuma ben girerdim. Ve gönlünü almaya çalışırdım.
Hala alkolu ve aynı sıklığı bırakmadı belki bir tık miktarını azaltı ama hala bazı geceler bu tarz durumlara mariz kalıyorum.
Süreç boyunca benim ailem çok karşı çıktı iliskimize ve annem ona karşı agir konustu. Ben bunu kaldıramam diyip ayrılmak istedi ben pesinden koştum onu ikna ettim.
Her ilişkide olduğu gibi tartışmalar oldu mesela kavga ettik “bitti bitti” diyip durdu hep ben koştum hep ben gittim onun pesinden.
Ben ayrı bir ev istiyorum benimde bir yuvam olsun benim evim olsun dedim, benden yine ayrıldı, annesi telefonda ağladı neden ben istenmeyen kadın olsun diye ve tabiki yine herkesin gönlünü ben aldım.
Ailemden hakaretler işittim, dayak yediğim bile oldu, aylarca yüzüme bakmadılar ama ben pes etmedim ve sonunda ailem kabul etti.
Aileler tanışması icin annem, amcam ve halam ben Turkiyeye gittik hersey usulünce oldu tanışıldı ailem çok beğendi kendisinide ailesinide ve son nokta bana olabilecekleri yasaya bileceğim zorlukları söyleyip arkamda olduklarını söylediler .
Kendisi 9 sene once bosanmış ama eski esi suan altın davası açtı, bunuda kabul ettim.
Oglu normalde hafta onları ona gelecekti ama bir olaylar sonucunda velayet davası açtı ve davayı kazandı suan oğlu hafta ici ve sonu olmak üzere hep babasında nadiren annesiyle gürüşüyor.
Ben herseye tamam dedim hic bir şeyi uzatmadım.
Bu süreç benim düğünüm belirlenmesiyle eş zamanda oldu, bir ay boyunca içip içip bana bunları anlatıyordu “çoçuğuna yapılan haksızlıkları” “kendine yapılan haksızlıkları”
Ama benim düğün arifemde bunlara maruz kalmam ona haksızlıkmış gibi gelmedi.
Bugun düğünümüze 2 ay kaldı, ve kendisi altınlarımı aldığını söyledi. 10 tane 10 gram bilezik Ajda bilezik, bir künye ve bir set toplam 110 gram altın.
Ben bunu duyunca üzüldüm anneme söyledim benim kendi ailem bana 200 gram takacak ve onun o kadar takması üzdü.annemde uygun bir dille « kizim üzülmüş, bizde geline 10 gram altın takılmaz » demis.
Benimle konuştuğunda bende az oldugunu söyledim ama böyle olması gerekiyorsa yapacak bir şey yok konuyu uzatmaya gerek yok olanla yaparız dedim ama kendisi « sen uzatmasan bile ben uzatacağım » dedi ve aksam ne aradı ne msj attı.
Ona rağmen ben yazdım goruldu attı, aradım soğuk bir sekilde konustu benimle ve alkol alıyordu yine, « ben dusundum aklımdaki hersey netleşti vs yarin konusucam seninle dedi »
Bende simdi konus derken falan tartıştık ve dediki « tiksindim, benden bir altın bile takılmayacak sana çünkü ben artık yokum, git cevren taksin sana altın madem sizde öyle, git beş kiloluk altının olsun insallah bitti ben yokum » tarzında konuşup durdu bende « sana ev dizdirmiyorum bir şey istemiyorum her şartını kabul ediyorum ve evet 100 gram altın az » dedim bana hangi şartımı kabul ettin diyor.
Ve bir ara annesi aldı telefonu konuştu ama dinleyemedim ben sadece “benim konuşmama da fırsat verin” diyip duruyordum çünkü asla bir cümlemi tam kurdutmadılar dinlemiyorlar..
Sonuç ben altınla mutluluk arayan ve bildiğiniz beni metaya bağımlı paracı konumuna düşürdüler.
Bunun uzerine normalde annemgile yansıtmaz ve pesinden koşar yalvarır ve düzeltirdim ama bu sefer gittim ve aileme anlattım . Ailem altında degiliz biz ama bu kadar basit bir konuda nasıl bitti bittiyse bizim icinde bitti diyorlar. Git başkasına diyen bir erkekten koca olmaz diyorlar.
Ve o sana yazmadan yazma artık biraz gururun degerin olsun diyorlar.
Ve annemle annesi konustular, asla bir cümle kurdurtmuyor sürekli soz kesiyor kadın ve dedikleri:
- benim oğlum elimden bu kadar dedikçe senin kizin diretti,
- Oglu bana git başkaları sana altın taksin dediği icin annem dediki « bu bir namustur ben kizimi o eve yollicam siz böyle ezip kapıyı gösterin diye mi başkalarına git ne demek bu namustur » kv ise « senin karşında bu kadar direten biri olsa sen ne dersin » tarzı cevaplar verdi yani
- biz senin kızından bir gram altın bile alamayız bunu gözlemledik
- Herkes uzaktan geliyor bir tek senin kizin degil vs.
Butun bunlar 2 gun once oldu, dediğim gibi ben aradan bir gun gecmeden onu arardım , engellese bile deli gibi heryerden arar ulaşır yalvarırdım bu sefer yapmadım oda iki gündür ne arıyor ne yazıyor.
Yani düsüncelerinizi almak istiyorum sadece, iki aya düğünüm olacaktı hem işimi bıraktım hem arabamı sattım yani elimde olan hiç bir şeyim kalmadı sırf gideceğim için.
Onu bunlara rağmen seviyorum nedenini bilmiyorum ama çok kırıldım, gelirse de affedeceğimi biliyorum ama gelmiyor bile sanırım onun gözünde bir degerim yok..
ona ve tüm ailesine bu gösterdiğim fedakarlıklar olması gerekenmiş gibi bir algıdalar ve asla bunun bir fedakarlık oldugunu görmüyorlar.
Yapmayın lütfen ironiyi gerçek algılayacak konu sahibiBacim buradakiler seni anlamaz cunku bunlarin hepsi kiskanc ve boylesine buyuk bir asktan anlamazlar. Bu hikaye buram buram ask kokuyor. Sen sey yap git anasinin kapisinda yat, once anasini ikna et, sonra git sevgiline yalvar. Ay insallah barisirsiniz ya cok amin.
Bence terapi süreciniz olmasi gerektigi gibi gitmemis farkli bi terapistle deneyin sansinjzi. Hayatiniza yazik olacakEk not: Arkadaşlar yorumlarınızı anlıyorum ve cevremden de duyduğum yorumlar buların hepsi. Aileminde malesef sadece arkamda birinin olduğunu ve ezilmemem için kabul ettiklerini biliyorum.
Herşeyi farkında olup gittiğimi de farkındayım, ve hatta yanlış yaptığımında, ona her gittiğimde kendimden tiksindim nefret ettim zaten…
Ama inandim ona veya inanmak istedim, malesef baba eksikliğim var belkide babalığına tutundum onun çünkü malesef benim hatırladığım babamın aynısı özellikle alkol konusunda. Senelerce terapide aldım, ama neden kendime bunu yaptığımı bilmiyorum hala ve bu eziyeti hala çekiyorum.
Ve altının önemini vurgulamak istemedim ben paylaşımımda asıl öne koymaya çalıştığım ben herşeyi kabul etmeme rağmen ilk isteğimde bana YİNE kapıyı göstermesiydi, zoruma gidende buydu.
Ben sevgi diyorum ama evet belki dediğiniz gibi yalnızlık korkusu, duygusal eksiklik , kendini sevmeme gibi duygular bunu tetikliyordur ki böyle olduğunuda farkındayım. Yorumlarınıza cevap vermememin sebebiyse haklı bulmam hepinizi ve zaten bildiklerim.
Bu arada kendisi kel ve 150 kilo, bende şaka olmasını dilerdim ama değil, gerçekler bunlar,
hepinize güzel sağlıklı değerli ilişkiler diliyorum :)
Kaba olacak ama belanızı arıyorsunuz bence umarım bulmazsınız karşınızdaki insanların nasıl olduğunu anlamanız için daha ne yaşanması gerek onu da bilemiyorumMerhaba,
Uzun olacak ama hikayemi size detaylandırmak istiyorum, çünkü aklim almıyor ve kalbime ağır geliyor.
Benim iki senelik iliskim var, kendisi 38 yaşında Türkiye ic anadolunun kucuk bir sehrinde yaşıyor, evlenmiş bosanmış bir insan ve 10 yaşında oğlu var.
Ben 30 yaşındayım Fransada dogdum, ve yaşıyorum başımdan hic evlilik gecmedi.
İlişkimizin başında ciddileştirme aşamasında bana şartlarını söyledi;
- annemi yalnız bırakamam babam zaten vefat etti anksiyete krizi yaptığı dönemler oluyor, annem ben nerede olursam orada olmalı dedi (evli bir ablası var ama annesine o bakacakmış babası vefat ettiğinden beri ailenin babası oymuş)
- Çocuğum hafta sonları benimle
- Ben yurt dışına taşınamam annem çocuğum ve işim burada dedi.
Butun şartlarını kabul etmiş bulundum, eğer kabul etmeseydim zaten o gun ayrılacaktık, çok sevdiğimden ve ona güvendiğimden kabul ettim.
Benimse tek şartım alkolu bırakmasa bile azaltmasıydı çünkü kendisi haftada 3/4 gun akşamları evde 1 sise rakıyı bitirir ağıza alınmayacak sözler söylerdi ve sabahında hesap sorduğumda ben hatırlamıyorum ki derdi ve sinirle söylediklerimden dolayı suclu konuma ben girerdim. Ve gönlünü almaya çalışırdım.
Hala alkolu ve aynı sıklığı bırakmadı belki bir tık miktarını azaltı ama hala bazı geceler bu tarz durumlara mariz kalıyorum.
Süreç boyunca benim ailem çok karşı çıktı iliskimize ve annem ona karşı agir konustu. Ben bunu kaldıramam diyip ayrılmak istedi ben pesinden koştum onu ikna ettim.
Her ilişkide olduğu gibi tartışmalar oldu mesela kavga ettik “bitti bitti” diyip durdu hep ben koştum hep ben gittim onun pesinden.
Ben ayrı bir ev istiyorum benimde bir yuvam olsun benim evim olsun dedim, benden yine ayrıldı, annesi telefonda ağladı neden ben istenmeyen kadın olsun diye ve tabiki yine herkesin gönlünü ben aldım.
Ailemden hakaretler işittim, dayak yediğim bile oldu, aylarca yüzüme bakmadılar ama ben pes etmedim ve sonunda ailem kabul etti.
Aileler tanışması icin annem, amcam ve halam ben Turkiyeye gittik hersey usulünce oldu tanışıldı ailem çok beğendi kendisinide ailesinide ve son nokta bana olabilecekleri yasaya bileceğim zorlukları söyleyip arkamda olduklarını söylediler .
Kendisi 9 sene once bosanmış ama eski esi suan altın davası açtı, bunuda kabul ettim.
Oglu normalde hafta onları ona gelecekti ama bir olaylar sonucunda velayet davası açtı ve davayı kazandı suan oğlu hafta ici ve sonu olmak üzere hep babasında nadiren annesiyle gürüşüyor.
Ben herseye tamam dedim hic bir şeyi uzatmadım.
Bu süreç benim düğünüm belirlenmesiyle eş zamanda oldu, bir ay boyunca içip içip bana bunları anlatıyordu “çoçuğuna yapılan haksızlıkları” “kendine yapılan haksızlıkları”
Ama benim düğün arifemde bunlara maruz kalmam ona haksızlıkmış gibi gelmedi.
Bugun düğünümüze 2 ay kaldı, ve kendisi altınlarımı aldığını söyledi. 10 tane 10 gram bilezik Ajda bilezik, bir künye ve bir set toplam 110 gram altın.
Ben bunu duyunca üzüldüm anneme söyledim benim kendi ailem bana 200 gram takacak ve onun o kadar takması üzdü.annemde uygun bir dille « kizim üzülmüş, bizde geline 10 gram altın takılmaz » demis.
Benimle konuştuğunda bende az oldugunu söyledim ama böyle olması gerekiyorsa yapacak bir şey yok konuyu uzatmaya gerek yok olanla yaparız dedim ama kendisi « sen uzatmasan bile ben uzatacağım » dedi ve aksam ne aradı ne msj attı.
Ona rağmen ben yazdım goruldu attı, aradım soğuk bir sekilde konustu benimle ve alkol alıyordu yine, « ben dusundum aklımdaki hersey netleşti vs yarin konusucam seninle dedi »
Bende simdi konus derken falan tartıştık ve dediki « tiksindim, benden bir altın bile takılmayacak sana çünkü ben artık yokum, git cevren taksin sana altın madem sizde öyle, git beş kiloluk altının olsun insallah bitti ben yokum » tarzında konuşup durdu bende « sana ev dizdirmiyorum bir şey istemiyorum her şartını kabul ediyorum ve evet 100 gram altın az » dedim bana hangi şartımı kabul ettin diyor.
Ve bir ara annesi aldı telefonu konuştu ama dinleyemedim ben sadece “benim konuşmama da fırsat verin” diyip duruyordum çünkü asla bir cümlemi tam kurdutmadılar dinlemiyorlar..
Sonuç ben altınla mutluluk arayan ve bildiğiniz beni metaya bağımlı paracı konumuna düşürdüler.
Bunun uzerine normalde annemgile yansıtmaz ve pesinden koşar yalvarır ve düzeltirdim ama bu sefer gittim ve aileme anlattım . Ailem altında degiliz biz ama bu kadar basit bir konuda nasıl bitti bittiyse bizim icinde bitti diyorlar. Git başkasına diyen bir erkekten koca olmaz diyorlar.
Ve o sana yazmadan yazma artık biraz gururun degerin olsun diyorlar.
Ve annemle annesi konustular, asla bir cümle kurdurtmuyor sürekli soz kesiyor kadın ve dedikleri:
- benim oğlum elimden bu kadar dedikçe senin kizin diretti,
- Oglu bana git başkaları sana altın taksin dediği icin annem dediki « bu bir namustur ben kizimi o eve yollicam siz böyle ezip kapıyı gösterin diye mi başkalarına git ne demek bu namustur » kv ise « senin karşında bu kadar direten biri olsa sen ne dersin » tarzı cevaplar verdi yani
- biz senin kızından bir gram altın bile alamayız bunu gözlemledik
- Herkes uzaktan geliyor bir tek senin kizin degil vs.
Butun bunlar 2 gun once oldu, dediğim gibi ben aradan bir gun gecmeden onu arardım , engellese bile deli gibi heryerden arar ulaşır yalvarırdım bu sefer yapmadım oda iki gündür ne arıyor ne yazıyor.
Yani düsüncelerinizi almak istiyorum sadece, iki aya düğünüm olacaktı hem işimi bıraktım hem arabamı sattım yani elimde olan hiç bir şeyim kalmadı sırf gideceğim için.
Onu bunlara rağmen seviyorum nedenini bilmiyorum ama çok kırıldım, gelirse de affedeceğimi biliyorum ama gelmiyor bile sanırım onun gözünde bir degerim yok..
ona ve tüm ailesine bu gösterdiğim fedakarlıklar olması gerekenmiş gibi bir algıdalar ve asla bunun bir fedakarlık oldugunu görmüyorlar.
İç Anadolu’da köylerde çok Fransa’ya giden varFransada erkek yok mu gelip dul , kalık , çocuklu adamı Iç Anadoludan topluyorsunuzbu adamı cok aradinız mı, nerden buldunuz internet mi?? Fransayı bırakıp Yozgatta ne yapıcaktınız ayrıca??
AllaaaaaaaahhhMerhaba,
Uzun olacak ama hikayemi size detaylandırmak istiyorum, çünkü aklim almıyor ve kalbime ağır geliyor.
Benim iki senelik iliskim var, kendisi 38 yaşında Türkiye ic anadolunun kucuk bir sehrinde yaşıyor, evlenmiş bosanmış bir insan ve 10 yaşında oğlu var.
Ben 30 yaşındayım Fransada dogdum, ve yaşıyorum başımdan hic evlilik gecmedi.
İlişkimizin başında ciddileştirme aşamasında bana şartlarını söyledi;
- annemi yalnız bırakamam babam zaten vefat etti anksiyete krizi yaptığı dönemler oluyor, annem ben nerede olursam orada olmalı dedi (evli bir ablası var ama annesine o bakacakmış babası vefat ettiğinden beri ailenin babası oymuş)
- Çocuğum hafta sonları benimle
- Ben yurt dışına taşınamam annem çocuğum ve işim burada dedi.
Butun şartlarını kabul etmiş bulundum, eğer kabul etmeseydim zaten o gun ayrılacaktık, çok sevdiğimden ve ona güvendiğimden kabul ettim.
Benimse tek şartım alkolu bırakmasa bile azaltmasıydı çünkü kendisi haftada 3/4 gun akşamları evde 1 sise rakıyı bitirir ağıza alınmayacak sözler söylerdi ve sabahında hesap sorduğumda ben hatırlamıyorum ki derdi ve sinirle söylediklerimden dolayı suclu konuma ben girerdim. Ve gönlünü almaya çalışırdım.
Hala alkolu ve aynı sıklığı bırakmadı belki bir tık miktarını azaltı ama hala bazı geceler bu tarz durumlara mariz kalıyorum.
Süreç boyunca benim ailem çok karşı çıktı iliskimize ve annem ona karşı agir konustu. Ben bunu kaldıramam diyip ayrılmak istedi ben pesinden koştum onu ikna ettim.
Her ilişkide olduğu gibi tartışmalar oldu mesela kavga ettik “bitti bitti” diyip durdu hep ben koştum hep ben gittim onun pesinden.
Ben ayrı bir ev istiyorum benimde bir yuvam olsun benim evim olsun dedim, benden yine ayrıldı, annesi telefonda ağladı neden ben istenmeyen kadın olsun diye ve tabiki yine herkesin gönlünü ben aldım.
Ailemden hakaretler işittim, dayak yediğim bile oldu, aylarca yüzüme bakmadılar ama ben pes etmedim ve sonunda ailem kabul etti.
Aileler tanışması icin annem, amcam ve halam ben Turkiyeye gittik hersey usulünce oldu tanışıldı ailem çok beğendi kendisinide ailesinide ve son nokta bana olabilecekleri yasaya bileceğim zorlukları söyleyip arkamda olduklarını söylediler .
Kendisi 9 sene once bosanmış ama eski esi suan altın davası açtı, bunuda kabul ettim.
Oglu normalde hafta onları ona gelecekti ama bir olaylar sonucunda velayet davası açtı ve davayı kazandı suan oğlu hafta ici ve sonu olmak üzere hep babasında nadiren annesiyle gürüşüyor.
Ben herseye tamam dedim hic bir şeyi uzatmadım.
Bu süreç benim düğünüm belirlenmesiyle eş zamanda oldu, bir ay boyunca içip içip bana bunları anlatıyordu “çoçuğuna yapılan haksızlıkları” “kendine yapılan haksızlıkları”
Ama benim düğün arifemde bunlara maruz kalmam ona haksızlıkmış gibi gelmedi.
Bugun düğünümüze 2 ay kaldı, ve kendisi altınlarımı aldığını söyledi. 10 tane 10 gram bilezik Ajda bilezik, bir künye ve bir set toplam 110 gram altın.
Ben bunu duyunca üzüldüm anneme söyledim benim kendi ailem bana 200 gram takacak ve onun o kadar takması üzdü.annemde uygun bir dille « kizim üzülmüş, bizde geline 10 gram altın takılmaz » demis.
Benimle konuştuğunda bende az oldugunu söyledim ama böyle olması gerekiyorsa yapacak bir şey yok konuyu uzatmaya gerek yok olanla yaparız dedim ama kendisi « sen uzatmasan bile ben uzatacağım » dedi ve aksam ne aradı ne msj attı.
Ona rağmen ben yazdım goruldu attı, aradım soğuk bir sekilde konustu benimle ve alkol alıyordu yine, « ben dusundum aklımdaki hersey netleşti vs yarin konusucam seninle dedi »
Bende simdi konus derken falan tartıştık ve dediki « tiksindim, benden bir altın bile takılmayacak sana çünkü ben artık yokum, git cevren taksin sana altın madem sizde öyle, git beş kiloluk altının olsun insallah bitti ben yokum » tarzında konuşup durdu bende « sana ev dizdirmiyorum bir şey istemiyorum her şartını kabul ediyorum ve evet 100 gram altın az » dedim bana hangi şartımı kabul ettin diyor.
Ve bir ara annesi aldı telefonu konuştu ama dinleyemedim ben sadece “benim konuşmama da fırsat verin” diyip duruyordum çünkü asla bir cümlemi tam kurdutmadılar dinlemiyorlar..
Sonuç ben altınla mutluluk arayan ve bildiğiniz beni metaya bağımlı paracı konumuna düşürdüler.
Bunun uzerine normalde annemgile yansıtmaz ve pesinden koşar yalvarır ve düzeltirdim ama bu sefer gittim ve aileme anlattım . Ailem altında degiliz biz ama bu kadar basit bir konuda nasıl bitti bittiyse bizim icinde bitti diyorlar. Git başkasına diyen bir erkekten koca olmaz diyorlar.
Ve o sana yazmadan yazma artık biraz gururun degerin olsun diyorlar.
Ve annemle annesi konustular, asla bir cümle kurdurtmuyor sürekli soz kesiyor kadın ve dedikleri:
- benim oğlum elimden bu kadar dedikçe senin kizin diretti,
- Oglu bana git başkaları sana altın taksin dediği icin annem dediki « bu bir namustur ben kizimi o eve yollicam siz böyle ezip kapıyı gösterin diye mi başkalarına git ne demek bu namustur » kv ise « senin karşında bu kadar direten biri olsa sen ne dersin » tarzı cevaplar verdi yani
- biz senin kızından bir gram altın bile alamayız bunu gözlemledik
- Herkes uzaktan geliyor bir tek senin kizin degil vs.
Butun bunlar 2 gun once oldu, dediğim gibi ben aradan bir gun gecmeden onu arardım , engellese bile deli gibi heryerden arar ulaşır yalvarırdım bu sefer yapmadım oda iki gündür ne arıyor ne yazıyor.
Yani düsüncelerinizi almak istiyorum sadece, iki aya düğünüm olacaktı hem işimi bıraktım hem arabamı sattım yani elimde olan hiç bir şeyim kalmadı sırf gideceğim için.
Onu bunlara rağmen seviyorum nedenini bilmiyorum ama çok kırıldım, gelirse de affedeceğimi biliyorum ama gelmiyor bile sanırım onun gözünde bir degerim yok..
ona ve tüm ailesine bu gösterdiğim fedakarlıklar olması gerekenmiş gibi bir algıdalar ve asla bunun bir fedakarlık oldugunu görmüyorlar.
Gelmişler mi, oraya kadar gelememiştimzorunuza gitmesin herşeyi kabul edip evet dediğiniz için o kapı gösteriliyor zaten size.
olacak şey var olmayacak şey var. adam bakmış olmayacak şeylere bile evet diyor binebildiği kadar binmiş tepenize. sizi sevmiyor tr de sizin gibi anasını çocuğunu baktırabilecek hiç evlenmemiş birini bulamayacağı için sizinle evlenmek istemiş.
bütün bunların üstüne kv altınlarıda alamayacağını farkedince ayrıl demiş. sizi seviyor olsaydı eşşek kadar adam anasının lafıyla hareket etmezdi. adam zahmet edip ailenizle tanışmaya bile gelmemiş siz ayağına gitmişsiniz ailenizide sürükleyip.
baba eksikliği değil sizinkisi akıl eksikliği.
Sen akıllanmazsın bacım git evlen.Merhaba,
Uzun olacak ama hikayemi size detaylandırmak istiyorum, çünkü aklim almıyor ve kalbime ağır geliyor.
Benim iki senelik iliskim var, kendisi 38 yaşında Türkiye ic anadolunun kucuk bir sehrinde yaşıyor, evlenmiş bosanmış bir insan ve 10 yaşında oğlu var.
Ben 30 yaşındayım Fransada dogdum, ve yaşıyorum başımdan hic evlilik gecmedi.
İlişkimizin başında ciddileştirme aşamasında bana şartlarını söyledi;
- annemi yalnız bırakamam babam zaten vefat etti anksiyete krizi yaptığı dönemler oluyor, annem ben nerede olursam orada olmalı dedi (evli bir ablası var ama annesine o bakacakmış babası vefat ettiğinden beri ailenin babası oymuş)
- Çocuğum hafta sonları benimle
- Ben yurt dışına taşınamam annem çocuğum ve işim burada dedi.
Butun şartlarını kabul etmiş bulundum, eğer kabul etmeseydim zaten o gun ayrılacaktık, çok sevdiğimden ve ona güvendiğimden kabul ettim.
Benimse tek şartım alkolu bırakmasa bile azaltmasıydı çünkü kendisi haftada 3/4 gun akşamları evde 1 sise rakıyı bitirir ağıza alınmayacak sözler söylerdi ve sabahında hesap sorduğumda ben hatırlamıyorum ki derdi ve sinirle söylediklerimden dolayı suclu konuma ben girerdim. Ve gönlünü almaya çalışırdım.
Hala alkolu ve aynı sıklığı bırakmadı belki bir tık miktarını azaltı ama hala bazı geceler bu tarz durumlara mariz kalıyorum.
Süreç boyunca benim ailem çok karşı çıktı iliskimize ve annem ona karşı agir konustu. Ben bunu kaldıramam diyip ayrılmak istedi ben pesinden koştum onu ikna ettim.
Her ilişkide olduğu gibi tartışmalar oldu mesela kavga ettik “bitti bitti” diyip durdu hep ben koştum hep ben gittim onun pesinden.
Ben ayrı bir ev istiyorum benimde bir yuvam olsun benim evim olsun dedim, benden yine ayrıldı, annesi telefonda ağladı neden ben istenmeyen kadın olsun diye ve tabiki yine herkesin gönlünü ben aldım.
Ailemden hakaretler işittim, dayak yediğim bile oldu, aylarca yüzüme bakmadılar ama ben pes etmedim ve sonunda ailem kabul etti.
Aileler tanışması icin annem, amcam ve halam ben Turkiyeye gittik hersey usulünce oldu tanışıldı ailem çok beğendi kendisinide ailesinide ve son nokta bana olabilecekleri yasaya bileceğim zorlukları söyleyip arkamda olduklarını söylediler .
Kendisi 9 sene once bosanmış ama eski esi suan altın davası açtı, bunuda kabul ettim.
Oglu normalde hafta onları ona gelecekti ama bir olaylar sonucunda velayet davası açtı ve davayı kazandı suan oğlu hafta ici ve sonu olmak üzere hep babasında nadiren annesiyle gürüşüyor.
Ben herseye tamam dedim hic bir şeyi uzatmadım.
Bu süreç benim düğünüm belirlenmesiyle eş zamanda oldu, bir ay boyunca içip içip bana bunları anlatıyordu “çoçuğuna yapılan haksızlıkları” “kendine yapılan haksızlıkları”
Ama benim düğün arifemde bunlara maruz kalmam ona haksızlıkmış gibi gelmedi.
Bugun düğünümüze 2 ay kaldı, ve kendisi altınlarımı aldığını söyledi. 10 tane 10 gram bilezik Ajda bilezik, bir künye ve bir set toplam 110 gram altın.
Ben bunu duyunca üzüldüm anneme söyledim benim kendi ailem bana 200 gram takacak ve onun o kadar takması üzdü.annemde uygun bir dille « kizim üzülmüş, bizde geline 10 gram altın takılmaz » demis.
Benimle konuştuğunda bende az oldugunu söyledim ama böyle olması gerekiyorsa yapacak bir şey yok konuyu uzatmaya gerek yok olanla yaparız dedim ama kendisi « sen uzatmasan bile ben uzatacağım » dedi ve aksam ne aradı ne msj attı.
Ona rağmen ben yazdım goruldu attı, aradım soğuk bir sekilde konustu benimle ve alkol alıyordu yine, « ben dusundum aklımdaki hersey netleşti vs yarin konusucam seninle dedi »
Bende simdi konus derken falan tartıştık ve dediki « tiksindim, benden bir altın bile takılmayacak sana çünkü ben artık yokum, git cevren taksin sana altın madem sizde öyle, git beş kiloluk altının olsun insallah bitti ben yokum » tarzında konuşup durdu bende « sana ev dizdirmiyorum bir şey istemiyorum her şartını kabul ediyorum ve evet 100 gram altın az » dedim bana hangi şartımı kabul ettin diyor.
Ve bir ara annesi aldı telefonu konuştu ama dinleyemedim ben sadece “benim konuşmama da fırsat verin” diyip duruyordum çünkü asla bir cümlemi tam kurdutmadılar dinlemiyorlar..
Sonuç ben altınla mutluluk arayan ve bildiğiniz beni metaya bağımlı paracı konumuna düşürdüler.
Bunun uzerine normalde annemgile yansıtmaz ve pesinden koşar yalvarır ve düzeltirdim ama bu sefer gittim ve aileme anlattım . Ailem altında degiliz biz ama bu kadar basit bir konuda nasıl bitti bittiyse bizim icinde bitti diyorlar. Git başkasına diyen bir erkekten koca olmaz diyorlar.
Ve o sana yazmadan yazma artık biraz gururun degerin olsun diyorlar.
Ve annemle annesi konustular, asla bir cümle kurdurtmuyor sürekli soz kesiyor kadın ve dedikleri:
- benim oğlum elimden bu kadar dedikçe senin kizin diretti,
- Oglu bana git başkaları sana altın taksin dediği icin annem dediki « bu bir namustur ben kizimi o eve yollicam siz böyle ezip kapıyı gösterin diye mi başkalarına git ne demek bu namustur » kv ise « senin karşında bu kadar direten biri olsa sen ne dersin » tarzı cevaplar verdi yani
- biz senin kızından bir gram altın bile alamayız bunu gözlemledik
- Herkes uzaktan geliyor bir tek senin kizin degil vs.
Butun bunlar 2 gun once oldu, dediğim gibi ben aradan bir gun gecmeden onu arardım , engellese bile deli gibi heryerden arar ulaşır yalvarırdım bu sefer yapmadım oda iki gündür ne arıyor ne yazıyor.
Yani düsüncelerinizi almak istiyorum sadece, iki aya düğünüm olacaktı hem işimi bıraktım hem arabamı sattım yani elimde olan hiç bir şeyim kalmadı sırf gideceğim için.
Onu bunlara rağmen seviyorum nedenini bilmiyorum ama çok kırıldım, gelirse de affedeceğimi biliyorum ama gelmiyor bile sanırım onun gözünde bir degerim yok..
ona ve tüm ailesine bu gösterdiğim fedakarlıklar olması gerekenmiş gibi bir algıdalar ve asla bunun bir fedakarlık oldugunu görmüyorlar.
Yana yakıla belanı arıyorsunOnu bunlara rağmen seviyorum nedenini bilmiyorum ama
Yok baba özlemim var, yok yalnızlık korkusu, yok duygusal eksiklik bilmem ne... Maşallah kendinizi ve ailenizi sürüklediğiniz bu rezilliğe çok güzel teşhisler koyup kılıflar hazırlamışsınız. Bir insanın eğitimi, zekası, görgüsü, iradesi, karakteri filan olmasına gerek yok zaten, böyle amatör psikologlukla kendi vizyonsuzluğunuzu böyle gizlediğini zannedip, inanan olursa bir de kendinizi kurban gibi sunarsınız.Ek not: Arkadaşlar yorumlarınızı anlıyorum ve cevremden de duyduğum yorumlar buların hepsi. Aileminde malesef sadece arkamda birinin olduğunu ve ezilmemem için kabul ettiklerini biliyorum.
Herşeyi farkında olup gittiğimi de farkındayım, ve hatta yanlış yaptığımında, ona her gittiğimde kendimden tiksindim nefret ettim zaten…
Ama inandim ona veya inanmak istedim, malesef baba eksikliğim var belkide babalığına tutundum onun çünkü malesef benim hatırladığım babamın aynısı özellikle alkol konusunda. Senelerce terapide aldım, ama neden kendime bunu yaptığımı bilmiyorum hala ve bu eziyeti hala çekiyorum.
Ve altının önemini vurgulamak istemedim ben paylaşımımda asıl öne koymaya çalıştığım ben herşeyi kabul etmeme rağmen ilk isteğimde bana YİNE kapıyı göstermesiydi, zoruma gidende buydu.
Ben sevgi diyorum ama evet belki dediğiniz gibi yalnızlık korkusu, duygusal eksiklik , kendini sevmeme gibi duygular bunu tetikliyordur ki böyle olduğunuda farkındayım. Yorumlarınıza cevap vermememin sebebiyse haklı bulmam hepinizi ve zaten bildiklerim.
Bu arada kendisi kel ve 150 kilo, bende şaka olmasını dilerdim ama değil, gerçekler bunlar,
hepinize güzel sağlıklı değerli ilişkiler diliyorum :)
Fransa’da olup basıl bu kadar pamuk kutuya saklanmış gibi yaşayabiliyorsunuz?
İyi ki bu mesele yüzünden adam senden ayrılmış senin ayrılacağın yokmuş başın beladan kurtulmuş RESMEN.
Üstelik konunun sadece azıcık kısmını okudum. Sen bu kadar kimseyi tanımaz halinle bu kişiyle evlenirsen seni mahvederler.
ırmağının akışınaaaaAynı yorumu tekrar yazmak istemyrm ama insan neden Fransadan Yozgata gelirNeden???
hiç gurbetçi düğünü görmediniz ellaambekar bir kadının evlenmemesini gerektiren bütün özelliklerin birleştiği bir adamla illa evlenmeye çalışmasına mı şaşırayım yoksa 110 gram altının beğenilmemesine mi?
İnanamadım okuduklarıma.