Alıntılar...

İncinecek hal kalmadı bende,
sana sadece bir tavsiye;
Vedalar soğuk olur, sıkı giyin!

kahraman tazeoğlu
 
Şimdi biz neyiz biliyor musun?
Yıkıntılar arasında yakınlarını arayan öksüz savaş çocukları
gibiyiz. Umut ve korkunun hiçbir anlam taşımadığı bir dünyada bir
şey bulduğunda neyi, ne yapacağını bilemeyen çocuklar gibi.
Artık hiçbir duygusunu anlamayan çocuklar gibi
Ve elbet biz de bu aşkla büyüyecek
Her şeyi bir başka aşka erteleyeceğiz -Murathan Mungan- Yalnız bir opera
 
Aramızdaki yaş farkını sorun etme. sevgide bunun önemi yok; insan ile tanrı arasındaki yaş farkını düşünsene. K.İSKENDER
 
İyisi mi,beni yaktırırsın,
odanda ocağın üstüne korsun
içinde bir kavanozun.
Kavanoz camdan olsun,
şeffaf, beyaz camdan olsun
ki içinde beni görebilesin
Fedakarlığımı anlıyorsun
vazgeçtim toprak olmaktan,
vazgeçtim çiçek olmaktan
senin yanında kalabilmek için.
Ve toz oluyorum
yaşıyorum yanında senin.
Sonra, sen de ölünce
kavanozuma gelirsin.
Ve orada beraber yaşarız
NAZIM HİKMET RAN
 
Boş ver silmeyi şimdi gözyaşlarımı.
Gücün yeterse, kahkahaya boğ beni.
Bırak yanaklarımı, dudaklarımı...
Gücün var ise yüreğimden öp beni...
CAFER YILMAZ
 
Suya virsün bâğ-bân gül-zârı zahmet çekmesün

Bir gül açılmaz yüzün tek virse min gül-zâra su

(Bahçıvan gül bahçesini sele versin (su ile mahvetsin), boşuna yorulmasın; çünkü bin gül bahçesine su verse de senin
yüzün gibi bir gül açılmaz.)
FUZULİ-SU KASİDESİ
 
En kara günahları işletecekleri zaman şeytanlar,
Bunu önce sevap diye yutturmaya kalkarlar

OTHELLO-W.SHAKESPEARE
 
bugün
sözlükler kusuyorum
cümleler kuramazken dün...
.
.
.
çok giyildim
çok pot yaptım
ütülüyüm jilet gibi
bugün...
TEOMAN
 
duvardaki resminke avubur gönlüm
daha dün yanımdaydın şimdi nerdesin
ne çabuk unutuldu nerde o sözün
belli ki dönülmeyen uzak yerdesin.....

ne güzel de duruyor resmin duvar da
sanki bana gel diyor çok uzaklarda
soruyorum seni ben bütün kuşlara
belli ki dönülmeyen uzak yerdesinnn....

Cengiz Kurtoğlu....
 
- marla.. damağındaki o küçük çizik, dilinle oynamasan hemen geçer ama duramıyorsun.. oynuyorsun..

nerden alinti bu liv?

-marla beni garip bir dönemimde tanidin :S
 
How I wish, how I wish you were here.
We're just two lost souls swimming in a fish bowl
Year after year
Running over the same old ground
What we've found?
The same old fears
Wish you were here



Biz sadece bir akvaryumda yüzen iki kayıp ruhuz
Yıllar boyunca aynı zeminde kosan...
Peki ne bulduk??
Aynı eski korkuları...
Keske burda olsaydın...

Burda olmanı ne cok isterdim..
pink floyd
 
Kutuplarda ayı avcıları buzların içinde jilet kadar keskin bir baltayı yerleştirir, keskin tarafın üzerine biraz kan sürerlermiş. Bunu bilmeyen ayı gelip kanı yalarken dili kesilirmiş. Ama kanın tadından dilinin acısını fark edemez, kendi kanını yalamaya başlarmış. Damarlarındaki kan tükenince, olduğu yere yığılırmış. Avcı da gelip derisini yüzermiş. Avcılar ayıları kurşunlarla vururlarsa, ayının postu delineceği ve çok para etmeyeceği için bu yolu denerlermiş.

Şimdi o kan tadını, kendi dilimde hisseder gibiyim. Ayı avını öğrenince anladım ki dilim yıllardır kesikmiş benim. Yıllardır, ben de kendi dilimden akan kanı emip duruyormuşum. Başlarda, gücümün tükendiğini, kan kaybettiğimi fark etmiyordum. Ama artık ediyorum. Kanım tükeniyor ne zamandır. Böyle giderse yere yığılmam ve birilerinin gelip derimi yüzmesi yakındır...
cezmi ersöz-dilimdeki kesik
 
Dünyada akla değer veren yok madem,
Aklı az olanın parası çok madem,
Getir şu şarabı, alın aklımızı:
Belki böyle beğenir bizi el alem!
ÖMER HAYYAM RUBAİLERİ
 
Korkudan yediğim lokma boğazımdan gitmeyecekse,
Her gece korkunç rüyalar saracaksa uykularımı
Varsın her şey çığrından çıksın,
Bu dünya da yıkılsın öteki dünya da,
İnsana rahat nefes aldırmayan kuruntularla
Beynimizi bir işkence masasına çevirmektense
Ölüp rahat etmek daha iyi,
Rahat etmek için öldürdüklerimizle.
W.SHAKESPEARE-MACBETH
 
"Dikkat ettiysen hayattaki en güzel şeyler;Ya kanun dışı,ya ahlak dışı,ya da şişmanlatıcıdır".
[D. Noel]
 
Sabahın beşinde New Orleans'a vardığımda yağmur yağıyordu.

Bir süre otobüs terminalinde oturdum ama insanlar canımı sıkmaya başlayınca bavulumu alıp dışarı çıktım ve yağmurda yürümeye başladım. Kiralık bir oda bulabileceğim yoksul semtlerin ne tarafta olduklarını bilmiyordum.

Mukavva bir bavulum vardı, dökülüyordu. Bir zamanlar siyahtı ama siyah kaplama yer yer soyulunca altından sarı mukavva çıkmıştı ortaya. Siyah ayakkabı boyasıyla oraları kapatmaya çalışmıştım. Yürürken boya akmaya başlamış, bavulumu sersem gibi bir elimden diğerine geçirirken pantolonumun iki paçasını da lekelemiştim.

Yeni bir şehir daha; bu kez şansım yaver giderdi belki.
Yağmur kesildi ve güneş açtı. Telaşsız yürüyordum.

"Hey, zavallı beyaz pislik!"

Bavulumu yere bıraktım. Verandanın basamaklarında bacak bacak üstüne atmış melez bir kadın oturuyordu. İyi parçaydı.
"Merhaba beyaz pislik!"
Cevap vermedim. Öylece durup baktım ona.

"Güzel bir kadınla yatmak ister misin?"

Güldü. Eteği iyice yukarı çıkmıştı, bacağını sallıyordu; güzeldi bacakları, yüksek ökçeleri çekmişti ve bacağını sallayıp güldü bana. Bavulumu alıp ona doğru yürüdüm. Yürürken sol taraftaki pencere perdesinin kıpırdadığını fark ettim. Siyah bir erkek yüzü gördüm. Jersey Joe Woolcott'u andırıyordu. Geri dönüp kaldırıma doğru yürüdüm. Melezin kahkahası sokağın sonuna varana dek izledi beni.

FOCTOTUM
 
- marla.. damağındaki o küçük çizik, dilinle oynamasan hemen geçer ama duramıyorsun.. oynuyorsun..

nerden alinti bu liv?

-marla beni garip bir dönemimde tanidin :S

Fight club hangi sahnesine bu konuşmanın geçtiğini hatırlamıyorum:44:marla diyince aklıma fight clubtan başka birşey gelmiyor ,oradan çıkarım yaptım.

Peki yaaaaaa bu iğrenç replik nereden alıntı =)

Bu gökhan senin arkadaşın değil mi, kızımla nişanlı 3 gün sonrada kızımla evlenecek ?
 
Son düzenleme:
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…