• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Alıntılar...

"Ne zaman ki son ağaç kuruyacak, son balık tutulacak, son ırmak zehirli akacak, iste o zaman anlayacaksınız paranın yenilebilir birşey olmadığını"... Kızılderili atasözü...
 
Acı, takunyalar giyerek yürürdü yüreğimde,
sevincinse tüyden ayakları vardı. .

(Ahmet Erhan)
 
Ben dostlarimi ne kalbimle, ne de aklimla severim.
Olur ya..
Kalp durur..
Akil unutur..
Ben dostlarimi ruhumla severim.
O ne durur,ne de unutur..
Mevlana
 
Son düzenleme:
Hayatına Anlam Katan Her Olay Özeldir.. Seni Yaşama Bağlayan Herşey Aslında Bir Mucizedir.. Önüne Geçemediğin Tek Şey Kaderdir.!! Bugün Yaşadığın Herşey Dünden Kalma Sebeplerdir ve Aslında Hayat Dediğin; Yaşayabildiğin Kadar Güzeldir...;)
 
mehmet akifin bir siirini okuyordum internette
bir sadelestirilmis metin vardi..birde saniyorum orjinal metin

arada muazzam his farki vardi..
söyle acikliyabilirim

iskerder pala yaziyor "babilde ölüm istanbulda ask " kitabinda

Hanlar hani kanuni sultan süleymen cagina kadar anadolunun söz ustalari iran siirini güzel kabul etmisler ve taklide yönelmislerdi.Cünkü bu siirler o zaman bizim icin yeniydi.Edirneli Necati bey ve fatih sultan mehmedin veziri ahmet pasa ile baslayan bu guzellik ve taze mazmun arayisi kanuni caginda Zati, yahya bey, baki, hayali gibi ustalarimizin dilinde bir kat daha süzülerek sekil buldu..Ama hepsinden öte Bagdatli Fuzuli ustadimiz sanata yeni bir ask kazandirdi..

Artik derin hisler, ince hayaller,muntazam fikirler, zengin ahenk, ustaca söyleyisve kisisel usluplarla Anadlu siiri butun osmanli cografyasini kapladi..Siire ve sairlere özgü kitaplar yazilmaya baslandisonra..
siiri ve sairleri yazdilar yüzlerce sayfaya

siir ad oldu, sair bir sifat.isimlerden evvel mahlaslarla anildi yigitler ve diviti elinde dogmaya basladi cocuklar..Evvelki sairlerin üstadinkine benzetebilme adina söylediklerini artik yarisircasina söyleyenler yasamaya basladiNefinin kasideleri yahyanin gazelleri derinlestikce derinlesti..Dil gitiikce güzellesti ve süzüldü.. Önceleri " ay gibi güzel sevgili" yahut "lal gibi kirmizi dudak" denirdi..Sonrakiler "ay sevgili" veya lal dudak demekle yetindiler....
Simdi siire asina her kulak ay deyince sevgiliyi. lal deyince dudagi anlamaya basladiBugün ki sairler neden servi gibi uzun boylu desinler ki "servi" deyince herkes onu sevgilinin boyuna zaten benzetiyor
Dilin böyle kuyumcu titizligiyle islenmesi , dizelerinde dantela gibi örülmesini sagladi
...................................


diye uzayip gidiyor yazi

*herkes ruhu kadar anlar siirleri
 
Haydi canım! Kendini bile düşünmeyen sende, başkasının sevgisine hiç yer olabilir mi?

W. Shakespeare
 
Sahibinin dilinden değeri her yerde yayılıyorsa, pazara çıkmış demektir o aşk çoktan.

W. Shakespeare
Sone 102
 
Ortalığa düştümü en tatlı şeyin tadı kaçıyor hemen
Bu yüzden bende zaman zaman tutuyorum dilimi
Usandırmak istemiyorum çünkü şarkılarımla seni.

W. Shakespeare
Sone 102
 
Bir aşk şarkısı söylüyordun ki,
Birden sustun.
Düşmemek için saçlarına tutundu dünya..

Akgün Akova
 
Hayır, sakın yapma bunu, öyle ki çünkü sevgim
Sen nasıl benimsen, senin temiz adın da benim.

W. Shakespeare
Sone 34
 
" Pardon, bakar mısınız ?
Tanışmıydık ?
Sevmiş miydim ben sizi hiç ?
Sevişmiş miydik?

Pardon daha önce konuşmus muyduk ?
Yürüyüp çıkmazlarda yorulmuş muyduk ?
Yüzünüz ne kadar da aşina !
Avucumun içine alıp öpmüş olabilirim "

Sezen Aksu
 
Son düzenleme:
" Pardon, bakar mısınız ?
Tanışmıydık ?
Sevmiş miydim ben sizi hiç ?
Sevişmiş miydik?

Pardon daha önce konuşmus muyduk ?
Yürüyüp çıkmazlarda yorulmuş muyduk ?
Yüzünüz ne kadar da aşina !
Avucumun içine alıp öpmüş olabilirim "

Sezen Aksu


nasil derin bir ic cektiriyor
 
Öyle bir şey ki özlem / gün geçtikçe artıyor / ve azalıyor gün geçtikçe. .
 
"Acayip zekiyizdir, atom bombaları, aya giden füzeler yaparız. Ama hiçbirimiz nereden geldiğimizi sormayız. Buradayız ya sırık gibi, bu bize yeter."

Jostein Gaarder - İskambil Kağıtlarının Esrarı
 
Back