Aldatmış kocama tekrar güvenebilir miyim

Düzgünce yorum yapayım diye girdim ama eşinizin yazdığı kadınlara “nataşa, kuduruk” dediğinizi okuyunca vazgeçtim. Sizin eşinize karşı tavır alacağınız filan yok varsa yoksa kadınlara saydırın
Iyi okusaydınız görürdünüz benim bunlardan eşimi sorumlu tuttuğumu. Kadınlardan bahsetmeden nasıl anlatmamı bekliyorsunuz olayları. Ve o kadına kuduruk bile az kelime. Yazdığı müstehcen şeyleri okurken ben utandım. Bir kadın kocasına söylerken utanır o kelimeleri... Ve de ne kolay kadınları savunuveriyorsunuz. Onların hiç mi suçu yok. Artı ben burda kadınları veya eşimi suçlamak için paylaşmadım bunu. Sadece çok bunaldım ve kimseye güvenmiyorum bunlari konuşacak. Herkes birbirinin kuyusunu kazıyor. Siz bile bildiğiniz az bir bilgi ile ithsmlarda bulunuyorsunuz. Belli ki böyle birşey gelmedi başınıza ya da başka her ne nedeniniz varsa onları savunacak. Ben zaten dipteyim birde böyle yorumlar hiç iyi gelmiyor insana.
 
Adam sizi evlendiğinizden beri 1 kadınla değil belki de 30 40 kadınla aldatmıstır (sizin bilmedikelriniz daha çok vardır) siz 4 5 tanesini yakalamışsiniz daha. Bu adam mutlu olmayı bir yuvayı haketmiyor. Derhal ayrılın size yazık. 28 yılıniz yalan oldu farkında mısınız?
 
Bunu tam olarak niye yazıyorum, sizlerden ne bekliyorum bilmiyorum. İcim çok dolu. Sadece birileriyle paylaşmaya, konuşmaya ihtiyacım var. Pek çok sebepten dolayı ne ailenle ne de arkadaslarinla konuşamayacağın seyler bunlar.


28 yıllık evliyim. Birbirimizi severek daha universite bitmeden evlendik. Aynı universitenin aynı bölümünden mezunuz. İki evli kızım ve bir delikanlı oğlum var. Şu anda yurt dışında yaşıyoruz.


Şubatta sevgililer gününden bir gün önce şüphelendiğim icin kızlarımla beraber eşimin evde bıraktığı İpad’ını karıstırdık ve 3-4 tane kadınla ayrı ayrı mesajlastığını, konustuğunu gördük. Şüphelendiğim, huylandığım halde ihtimal vermiyordum, belkide yakıştıramıyordum. Bir taraftan mesajlari okuyor bir taraftan da ‘yok ya, bunun bir açiklaması vardir , bu baban değildir.’ deyip durdum. Çünkü oldukca güzel, kavgasız gürültüsüz bir evliliğimiz var. Gece gündüz beni ne kadar sevdiğini, güzel bulduğunu söyleyip duran birisi. Gerçi son zamanlarda iltifatlar çok artmış ve inandırılıcığını yitirmişti. Artık duymamaya başlamıştım çünkü samimi bulmuyordum.

Eşim Allahtan ve günah işlemekten korkan, çevre tarafından sayılıp sevilen, iyi bir mevkide olan birisi. Herkes tarafından örnek çift olarak biliniyoruz. Sadece son bir yıldır işleri çok yoğundu. Hafta içi en az 4 gun gece 10a kadar toplantıları oluyordu. Toplantılarin çoğuna evden telefonla katılıyordu. Ben şikayet etmeyerek, onu rahat bırakarak ona iyilik yaptığımı düşünürken o bu sıkıntı ve yoğunluk içindeyken meğerse kendisini heyacanlandıracak birşeylerin arayışı içine girmiş. Pek çok bayana kuyruk sallamış, 4 bayanla da sohbeti ilerletmis ( Not: Cinsellik yok, sadece mesajlaşma ve görüntülu gorüşme vs var) bunların çoğu Linkedin’den iletişime girdiği kişiler. Öyleki bir tanesi nikah yap ikinci eşin olayim deme cüretini bile göstermiş

Bizimki de güya böyle bir şey mümkün değil, bunun duyulmamasi imkansiz, ben de duyulursa eşimi kaybetmekten korkarim falan filan demis.

Bu arada bu bayanlardan iki tanesi baska sehirde, bir tanesi Cidde de diğeri de İstanbulda. Bir tanesi Rus dönmesi ama bir şekilde müslüman olmuş. Başı kapalı ama eşime saçı başı açık, mini etekli resim gönderebiliyor. Allah hidayet etsin. Diger ikisi Arap asıllı, biri de Türk.

Türk olani evli ama başı açık ( diğerlerinin başı kspalı olduğunu soylediim için belirteyim istedim. Edepsizliğin açığı kapalısı olmuyor) Eşlerimiz ilerde ölürse kaldigimiz yerden devam ederiz deyip yıldızlara bakıp hayal kuruyor. Keşke 24 yıl önce kendimizi tutmasaydik şimdi pişmanım diyor. Her zaman aşk bulunmuyormuş. Bulunca bırakmamalıymış( mesajindan alıntı). 24 yıl önce neyi yarım bırakmışlardı hala öğrenemedim. Bizimkine göre bu kendi kendine gelin güvey oluyormuş.. 24 yil sonra sen kadını linkedinden ara bul yada kadın mesaj attiysa da kabul et ve yildizlara bakip hayaller kurmasina sebep ol, sonra da suçu kadına at. Tabi ben de yedim...

Yarım bıraktıkları şeyi hala öğrenemedim. Yok öyle bir şey diyor bizimki. Kadının kuruntusuymuş. Arayıp sorarım diye tehdit ettim. Ara dedi. Herhalde aramacağımı tahmin etti. Aslında içimdeki şeytan kadını arsmak yerine kadının kocasına mesaj at diyor henüz şeytana mı meleğe mi uyayım karar veremedim. Ama yarım bıraktıkları, kendilerini durdukları şey neydi hala çok merak ediyorum ama öğrenmekten de korkuyorum aslında. Zaten berbat durumdayım bunu öğrenmek beni daha kötü hissettirecek.


En tehlikelisi o Rus dönmesi. Bizimki ‘halal love’ ( helal aşk) diyor. Erotik erotik mesajlar atmış. Bu Nataşadan etkilenmişki eşim benden de öyle konuşmamı istemeye başlamıştı. Bir de tabiki nikah yapalım, ikinci eşin olayım demiş. Bunun gibilere söylenecek güzel lakaplar var ama siteyi sıkıntıya sokmak istemiyorum. Ben ilişkiyi öğrendikten sonra bizimki buna mesaj atmış. Bu yanlıştı, karım ve kızlarım öğrendi. Ben onları kaybetmek istemiyorum. Beni bir daha arama mesaj da atma diye. Ama bu kuduruk durur mu. Yalvarmış bizimkine hiç olmazsa bir kez buluşup çay kahve içelim diye. Kendince cazibesiyle bizimkini tavlayacak garibanım. Bu olmayınca da o zaman şu adamlardan hangisini seçeyim evlenmek için diye mesaj atmış. Bunu daha önce de konuşmuşlar. Belkide sohbetleri bu şekilde başladi, kadincağız taliblerinden hangisini seçeyim diye sormuş. İkisi evli diğer ikisi de bekarmış. Bizimki beşincisi seçenek ama ilk tercihti sanırım. Eşime belki de bak gelmezsen gidiyorum mesajı vermek istedi. Bizimki kimi seçersen seç ama evlileri tercih etme demiş.


Bunlar bir taraftan olurken, kapının önünde onlarla konuşup mesajlaşıp eve gelip beni ne kadar sevdiğini beğendiğini söylemesi asıl beni üzen ve kıran. İnsan sevdiği beğendiği eşi varken aynı anda nasıl başka birilerine yönelebilir, bunu yapıyorsa da nasıl olurda yüzü kızarmadan, kendini kötü hissetmeden sana gelip seni seviyorum diyebilir.

Şimdi çok pişman olduğunu, bu işi hiç ileri gotürmeyi düşünmediğini, neden yaptığını bilmediğini, bugün yarın zaten bitirmeyi düşündüğünü, beni ve ailesini ( çocuklarını) kaybetmek istemediğini söylüyor. Uzun zamandır bana ev işlerinde yardım etmezdi artık sürekli yardım ediyor ( ben de çalışıyorum) . Benimle vakit geçirmek için hafta sonlari küçük tatiller ayarlıyor. Velhasıl unutturmak için elinden geleni yapiyor. Ama ben unutamıyorum. Gelgitler yaşıyorum. Bazen iyi oluyoruz bazen de durduk yere başlıyorum ağlamaya. Çoğunlukla kimse yokken ağlıyorum yeter artık demesinler diye. Duygusal olarak kaldıramiyorum olup bitenleri.

İlk defa böyle bir şey oldu diyor ama Türk kadınla olan geçmişi 24 yıl öncesine dayanıyormuş. Yani 24 yıl önce bir duygusallık yaşamışlar sonra ara vermişler.

Ayni kişi mi bilmiyorum sma evliliğimizden iki yıl sonra eşimi şirket ortakları ortaklıktan çıkarmışlardi bir kadınla uygun olmayan bir şekilde görüşüyor diye. Bunu ben o dönemde öğrenmiştim ama nedense çok üzüldüğüm halde üzerine gitmemiştim. Bir de o dönemde benim birkaç fotoğrafımı bir kadına gosterdiğini söylediğini hatırlıyorum. Kadin bir de kalkmış ‘ karın o kadar da güzel değilmiş’ demiş ve bizimki bunu gelip bana söylüyor. Bu adamlarda biraz salaklık var sanırım yada çok saflar ya da benim anlayamadığım başka bir amacı vardı bana söylemekte Bunu insan gelip de karısına söyler mi... Bende de tabi salaklık var. Adam kurduğu işinden oldu, işsiz kaldı çok üzgün bir de ben üzmeyeyim diye sesimi çıkarmadım. Şimdiki aklım olsa kafasında birşeyleri kırar ya da kapının önüne koyardım herhalde. Aşkın gözü kör diye boşuna demiyorlar. Resmen aptal gibi olup biteni seyretmişim, kabullenmişim.

Yine bu dönemde kurban bayramında tek başına karadenize kafasıni toplamak icin tatile gitmek istemişti. Resmen kafamı toplamam gerekiyor demişti. Ben izin vermemiştim, ben bayramda bebekle tek başıma ne yapacağım diye. Simdi düşünüyorumda belki de kadınla tatile gidecekti, ya da kafası karışıktı ve ikimizden birisini seçmek için düşünmeye ihtiyaci vardı.

Şimdi de bana daha önce hic böyle birsey yapmadim hep sana sadıktim diyor. Komik. Yukarda anlattiklarımı hatırlatıyorum yine de iki dakika sonra daha once böyle bir sey yapmadım bu ilkti diyor

Ya nişanlıyken ya da evlendikten hemen sonra eşimin memleketine gitmiştik. Onların aile dostlarına da çok gerekliymiş gibi el öpmeye gittik. Karşı tarafın kızı ile bizimki lise döneminde birliktelermiş. Ben bunu önceden biliyordum. (Benim kızlar olsaydı hayatta gitmez ve kavga çıkarırlardı.) Aileler de aslında ikisinin evlenmesini çok istiyorlarmış ama bizimki kızın kendini beğenmiş tavrına kızmış ve ilişkiyi kesmiş. Sonrada biz evlendik. Onlara gidince ne ara konuştularsa kız kalkmış bunun için mi beni bıraktın demiş güya. Bizimki kalktı bunu da bana söyledi. Şimdi düşünüyorum da akıllı bir adam, art niyeti olmayan bir adam bunu söylemez karısına. Ben sormadım bile sen niye söylüyorsun ki? Beni küçük düşürmeye mi çalışıyorsun, kendimi niye kötü hissettiriyorsun. Ne geçecek eline. Artı kedi ulaşamadığı ciğere mundar dermiş. Hangi kadın der benim yerime daha güzel birisini bulmussun diye. Karın çok güzelmiş ama sen onu bırak bana gel demezki hiç bir kadın. Akıl var mantık var.

Düşündükçe sinir oluyorum; sinir oldukça düşünüyorum.....

Son 4 kadını öğrendikten 3-4 hafta sonra eşime başka bir kadın messengerdan mesaj attı. Facebook hesabı büyük bir ihtimalle sahteydi çünkü 2 hafta öncesinde kurulmuştu ve arkadaşlistesi boştu. Kadın doğrudan girdi konuya kırık bir Türkçeyle. Yunanıstanın bir köyündenmiş, 26 yaşındaymış, bekarmış ve bakireymiş. Bizimkiyle konuşmak tanışmak istiyormuş. Bizimki de ben evliyim deyince de benden ailene zarar gelmez diye mesaj attı. Tövbe tövbe. Bana ne yaparsa zarar vereceğini düşünüyor ki bu. Bir de evli adamı ayartmaktan daha zarar verici ne olabilirki? Bizimkinin eli ayağı birbirine dolaştı benden çekindiği için.

Kızmadım değil. Sonucta bir bayan ismiydi ve doğrudan ‘güzel insan’ diye mesaj atmış. Sen niye geri dönüyorsun mesaja. Güya tanığı bir erkek de ona mesaj atarken güzel insan diye yazıyormuş, o sanmış. Doğru olabilir ama daha yeni bir sürü halt yemişsin insan daha dikkatli olmazmi bu konularda. Hayal kırıklığı üzerine hayal kırıklığı yaşattı bana. Bu kadının o Rus çırpıntısi olduğunu düşünüyorum belki de Türk olanıdır. Eşimi test etmek istemiş olabilirler. Gerçekten karısını mı bırakmak istemiyor ya da benden sıkıldı başka kapılara açık mı diye. Aklım mantığım o ikisine işaret ediyor.

Ayrılmayı düşünmedim. Bir yuva kolay kurulmuyor. Adam da özünde iyi birisi: ev ve iş dışında gittiği bir yer yok, hiç bir babadan gormediğim kadar ilgili bir baba, benim aileme hiçbir saygısızlığı olmadı, istediğim zaman beni gönderir ailemin yanina, ufak tefek kırgınlık alınganlık dışında çok güzel ve mutlu bir evliliğimiz vardı. Cinsel yaşantımızın da pek çok evlilere göre daha iyi olduğunu söyleyebilirim. Bunalıma girdi bir hata yapti diye düşünmek istiyorum.

Bu yüzden evlilik danismani ile hem ayrı hem de birlikte gorüşmeler yaptık. Arada iyi oluyorum. O zaman çok mutlu oluyoruz. Yeni evliler gibi. Bazen de birseyler tetikliyor herhalde herşey gözümün önünden film şeridi gibi geçiyor. Varsayımlarda bulunuyorum, gözümde büyüttükçe büyütüyorum, ya da olaylar arasında bağlantılar kuruyorum. O zaman gözüm görmez kalbim sevmez oluyor, bir kaşık suda boğasım geliyor onu.

Konuştuğu kadinlara çok kızamiyorum: Türk hariç. O evli, çoluklu çocuklu olduğu halde evli bir adamla böyle uygunsuz diyaloğa girdiği için ona çok kızıyorum.

Kendimi diğerlerinin yerine koyuyorum. Boşanmış evlenmek isteyen birisi olsaydim ben de bana kuyruk sallayan yakınlaşmaya çalışan adamlari değerlendirirdim. Ama onlarin hatası da kendi evliliklerinin bozulması kocalarinin kendilerini aldatmış olmasından olduğu halde kendi çektikleri acınin aynısını başka bir hemcinslerine reva görmelerinden. Sen adamın evli olduğunu bile bile niye adamla konuşmaya devam edersinki. Bizimki onlara bu konuşmalardan birşey beklememelerini, karımı seviyorum dediğini söylediğini söyledi bana ama ben buna hic inanmadım. Hic bir kadın ben karımı seviyorum, ayrilmayı düşünmüyorum, öylesine sizinle konuşuyorum diyen bir adamla konuşmayı devam ettirmezler. Yanlış mıyım? 40 indan sonra hangi kadın ciddi olmayacak bir ilişkinin peşinden koşar?

Demekki bizimki onlara ben evliliğimde mutlu değilim mesajı verdi diye düşünüyorum. Bu da beni çok üzdü. Çünkü bana mutsuz olabileceğini düşündürecek hiçbir davranışı yoktu. Tabiki bizimki bunu inkar ediyor, kesinlikle mutsuz bir evliliğinin olduğunu söylemediğini söylüyor. Ben inanmıyorum buna.

Ve bu kadınların bana acımış olabileceklerini veya vah vah ne kadar kötü bir evlilik yaşıyor bu adam huzuru bende bulmaya çalışıyor diye düşünmüş olma ihtimalleri beni çileden çıkarıyor.

Eşimin bunlardan başka kadinlara attığı mesajlara baktim ve şok oldum. Kendini nasıl bu kadar küçük düşürebildi diye şaşırıp kaldım. Kızı yaşındaki kıza belki benim kızları tanıyorsundur diye fotoğraf göndermiş. Bir fotoğrafta kendisi ve büyük kızım diğerinde yine kendisi ve küçük kızım başkasında da kendisi ve oğlum. Ama fotoğraflarin hiç birinde ben yokum. Gördüğün gibi benim hayatimda karım yok mesajı var ve al sana benim fotograflarim. İyice bak. İlgilenirsen ben burdayım mesajı. Pislik , sapık, gözü dönmüş herif. Bazen bunları düşününce resmen iğreniyorum ondan. Pis şeytan da rahat durmuyor. Her şeyin önünü arkasını bütün detaylarıyla düşündürtüyor insana. Evliliği bozacak ya her türlü hileye baş vuruyor.

Bir de beni çok kızdıran sözleri oluyor eşimin. Kendince beni rahatlatmaya çalışıyor ama beni iyice çileden çıkarıyor.

1: ben bunu ileriye götürmeyecektim zaten. Hiç birsey yememek niyetiyle sofraya oturup birşeyler yemeden sofradan kalkan birisini gördünüz mü? Ben görmedim.

Bir yıl onceki eşime sen bir kadınla elektronik ortamda duygusal bir ilişkiye gireceksin deseydin hayatta buna imkan vermezdi. Böyle bir sey mümkün ve doğru değil, çok yanlış, ben böyle bir şey asla yapmam derdi. Ama öyle bir adam kalkıp 4 ve daha fazla kadinla aynı anda gorüşmeye başladıysa ben onun kendini tutabileceğine, bu ilişkilerinin ilerlemesine mani olabileceğine inanmıyorum. Nefsine hakim olabilen bir insan başta hiç kalkışmaz bu işlere, kalkıştıysa da nefsine yenik düşüp gittiği yere kadar götürebilirdi. Beni rahatlatmaya çalışıyor ama aslında kendi kendini rshatlatiyor ve inandırıyor.

Bunun yanliş olduğunu ve her türlü sonuca yol açabileceğini kabul ettirmek için baya bir uğraştık psikolog ile.

Kabul ettiğini söylüyor ama cümlesi şu. Tamam kabul ediyorum, yanlıştı ve daha başka yerlere gidebilirdi ama benim niyetim ileri götürmek değildi kesinlikle. Zaten bitirecektim.

2: Bak şu an sana sadığım. Dizinin dibinden ayrilmiyorum. Niyetim kötü olsa şimdi başkalarıyla aldatıuor olabilirdim.

Bu lafların beni rahatlatacağını nasıl düşünebiliyor bu adam bilmiyorum. Farkında değilmi o treni kaçırdığını. Yada benim de onu aldatabileceğimi niye düşünmüyor bu adam. İstesem bulamazmiyim çevremde dört dönecek adam. Her b.ka konacak sinek vardır. Ki ben kendimin bal gibi kıymetli olduğumu düşünüyorum. Aldatmıyorsam bu benim kendi seçimim. Aldatan insanlarin kafalarinda da problem olduğunu düşünüyorum. Normal değil o insanlar. Burda şunu da söylemek istiyorum. İnsanlar bir şekilde karşı cinsi beğenebir, dikkatini çekebilir bir elektriklenme hissedebilir. Bu Allahın kanunu. Hem imtihan sebebi hem de helal yollar aranarak (beğendin sevdin ve evlendin) neslin coğalmasina vesile. Ama bence aklı başında olan insanların böyle bir tehlikeyi sezinledikleri anda o kişinin bulunduğu ortamlara girmekten çekinmeleri, kendi kendilerine telkinde bulunmalari gerekir. Yanlış olan aklindaki ve kalbindeki kıpırdanmalari görerek ve bilerek önlem almamak ve haram ilişkilere, sanal dahi olsa, ortam hazırlamak.

3: eskiden beri bayanlarla konuşurken çok rahattı. Tanısın tanımasın hal hatır sorar sohbet eder. Arkadaslarımız var adam selam almaz selam vermez bana ama bizimki hanımıyla sohbet eder. Soyledigimde de ‘benim huyum böyle, değiştiremem’ derdi. Hiç umursamazdı hanımım rahatsız oluyor diye. Bu arada benim rahatsız olmamın sebebi bu hanımlardan birisi oldukça garip davraniyordu. Kendi eşi ile sıkıntısı vardı ve Sanki eşimin ilgisini çekmeye çalışıyor gibydi. Bunu benim kızlar da fark etmişti ve onların dolduruşu ile bayana biraz kızmıştım davranışlarına dikkat et diye. Bir süre konuşmamıştık her hafta aynı ortama geldiğimiz halde. Ve aynı kadının eşi benim verdiğim selamı almıyordu biz onlara gittiğimizde. Bunu hatırlattığım halde dikkate alınmiyordum. Resmen gözümüzün önünde flört ediyorlardı. Arbada eşler de olduğu halde araba yarışı yspmak gibi evli çoçuklar var bunlar bizim gözümüzün önünde flört ediyor. Ben kızdım bizimkine. Onun kocası bunu fark etti mi bilmiyorum. Ama aralarının uzun zamandır iyi olmadığını ve boşanmanın eşiğinden döndüklerini duydum başka bir arkadaştan. Allah hidayet etsin. Herkese doğruyu ve yanlışı göstersin

4: Eşimle ilgili beni endişe ettiren olaylardan birisi de sürekli pohpohlanmaya ihtiyaç duymasi. Surekli gelip bu böyle övdü, şu ne kadar başarılısin dedi, bugün takım elbiseme bir sürü iltifat aldım, benim burami beğeniyor musun, şuramı beğeniyor musun, ben bunu herkesten daha iyi yaparım vs ..... Hiç bir gun geçmiyorki kendisini övmesin veya övüldüğünü soylemesin veya övülmek beğenilmek istemezin. Bu da beni çok korkutuyor. Ortalık erkek avcısı kadınlarla dolu. Yaptıklari tek şey adamlari pohpohlayarak ilgiyi üzerlerine çekmek. Ben sürekli eşimi pohpohlamak mı zorundayım başka taraflara yönelmesin diye. Ayrıca birisinin sürekli kendini övdüğünü görünce ben gıcık oluyorum. İnadına övmek istemiyorum. Bunları burda yaziyorum sma aslinda surekli övüyorum onu. Aslanım benim, Sen onu da yaparsın, bunu da başarırsın, senin önünde kimse duramaz, seni çok beğeniyorum vs vs.
Nedense yetmiyor yada görüldüğü kadarıyla yetmemiş

Bir de bu psikologlara sinir oldum.

Erkekler eşini sevdiği halde gidip onu aldatabiliyormuş. Bu erkeklerin fıtratında varmış vs. Kadınlar ise ancak eşini sevmiyorsa aldatırmış. Ben bunu kesinlikle kabul etmiyorum. Aldatma aldatmadır. İnsan bir insana evlilik bağı ile söz vermişse ona ihanet edemez. Kadın veya adam sevmiyorsa açıkça konuşsun eşiyle ve gerekiyorsa da boşansın ama aldatmasın. Aldatma olayında aldatılan taraf çok üzülüyor ve yıpranıyor. Benim babam birkaç yıl önce rahmetli oldu. Onun vefatında hissettiğim acının aynısını hissettim eşimin yaptıklarını öğrenince. Kalbimde kockocaman buz gibi bir boşluk oluştu. Sanki beni aldılar dibi olmayan bir kuyuya attılar. O artık benim için öldü. Eski sevdiğim güvendiğim kisiyi gömdüm ben. O gitti yok oldu artık.

Şimdi ise aynı kişiyi hatalarıyla günahlarıyla bilip tanıyıp hayatımda yer verip vermeyeceğimin hesabını yapıyorum. Hayatımın geri kalanını yalnız yaşamayı göze alamıyorum. Görüyor ve okuyorum; hiç kimseye bu konuda güven olmuyor. Onu bıraksan onun yerine daha iyisini ve sadakatlısıni koyabilme şansın sıfıra yakın. Hiç olmazsa bunun pek çok pozitif tarafı var üstüne üstlük böyle bir şeyi yaparsa kaybedecek çok şeyi olduğunu gördü.

Aynı şeyi damatlarının kızlarına yapmasından çok korkuyor. Eğer onun yaptığını bilirlerse de ‘bak baban bile yaptı bana birşey diyemezsin ‘ demelerinden çekiniyor. Onlarin ve çevrenin gözündeki saygınlığını yitirmekten korkuyor. İş yerindeki prestijinin sarsılmasından korkuyor.

Bu korkularının yanında beni kaybetme korkusu ne kadar ağır basıyor bilmiyorum. Sanki diğer kaybedeceği şeyler yanında beni kaybetme endişesi daha az gibi geliyor bana

Hala psikologla görüşmeye devam ediyorum. Benim affetmeyi ve unutabilmeyi öğrenmem lazım. Bunu kendi sağlığım için istiyorum. Tam iki kez gittim doktora. Çok şiddetli vücüt ağrılarım vardı. Her ikisinde de bu üzüntüden kaynaklanan psikolojik ağrılar dediler.

Eşimin de tedavi olması gerektiğini düşünüyorum ama o birkaç tip aldı psikologdan ve her şeyin düzeldiğini düşünüyor. Bense tedirginim. Onu buna iten sebepleri bilmek ve tekrar yaşamak istemiyorum.

Vede hemcinslerinize bunu yapmayın. Karısını aldatan adamdan adam olmaz kocasını aldatan kadından eş olmaz. A adam yarın birgün sizi de aldatır. O kadın yarin birgün sizi de boynuzlar.

Daha anlatacak çok detay var ama bu kadar yeter şimdilik. Bunları yazıya dökmek rahatlattı beni biraz. Lutfen sizler de yorum yapacsksanız yapıcı yorum yapın. Ben kendi kendimi yeterince dolduruyorum zaten.
Sabır ettim okudum
Sizin evlilik içi bomboş kristal bir vazoymus ablacim
Dışarıdan bakana ne kadar güzel dedirten aslında icinde gram sevgi bulunmayan

Seni sevse bu kadar çok kadınla yazismazdi üstelik çoğu ile görüşmüş seni sorgusuz sualsiz annenlere göndermesi iltifatlar etmesi iyi davranması bile bir nevi vicdan azabı kendini temize çıkarma isteği
Üstelik olay senin düşündüğün gibi bir iki senelik olay bile değil
24 sene önce yasayamdiklarin kacmadiklari için pismanliklarini söyleyen bir kadın var ortada
Demek ki evliliğin ilk yıllarından beri aldatiliyorsun
 
Okuyamadım tamamını çok uzun yazmışsınız ancak ill baslarda o kadar fazla kadından bahsetmişsiniz ki bunun böyle anlık gaflet falan olmasi mümkün degil
Rus,2 tane arap bir türk
Imam nikahları falan havada uçuşuyor.
Kısacası azgin teke olmuş kocanız .
Evlatlariniz kocaman olmus basin tekmeyi gecin affederseniz devami gelir emin olun
 
Herşey bi tarafa ben eşinizin karakterine dair çözümlemenizle ilgili bişeyler söylemek istiyorum,sürekli pohpohlanma aslansın kaplansın gibi gaz verici bi takım beklentileri olduguna göre muhtemelen fazlasıyla onaylanmaya ilgi görmeye aç bi insan,nefsi böyle olan bi adamı da imkanı yok doyuramazsınız,sürekli etrafındaki kadınlardan hala talep görüp görmediğini ölçmeye çalışacaktır,flört edecektir,etmeye yeltenecektir yani o karakter zaafı onda oldugu sürece bunu engelleyemezsiniz,cok sağlam analizden geçmiş bi psikoterapist bulursanız ve gönüllü bi şekilde ona gider,bu yaşadığı eksikliği doldurmanın yolunun kadınlarla flört etmek olmadığıyla yüzleşirse belki düzelir,o da görüşme sürecine açık olması lazım.. fiziksel bi münasebete girmemiş olabilir çünkü ruhu aç ve siz ona yetmiyorsunuz,ne yazık ki bu ihanetler bence hep vardı siz farketmediniz ya da daha iyi saklıyordu bilmiyorum,50 yaşını geçtikten sonra da insan geriye kalan ömrünü böyle bi adamla devam ettirmek ister mi bunun cevabı sadece siz de,burda da kimse affet önüne bak demez doğrusu bu değil çünkü.
 
Okuyamadım tamamını çok uzun yazmışsınız ancak ill baslarda o kadar fazla kadından bahsetmişsiniz ki bunun böyle anlık gaflet falan olmasi mümkün degil
Rus,2 tane arap bir türk
Imam nikahları falan havada uçuşuyor.
Kısacası azgin teke olmuş kocanız .
Evlatlariniz kocaman olmus basin tekmeyi gecin affederseniz devami gelir emin olun
Af edersiniz fıkralar olur ya bir rus bir arap bir türk uçağa binmiş falan diye ona benzettim konuyu
Adam ucana kacana yazmış
Mikrop murdar herif
Bak yine dayanamadim
 
"Pislik , sapık, gözü dönmüş herif. Bazen bunları düşününce resmen iğreniyorum ondan. Pis şeytan da rahat durmuyor. Her şeyin önünü arkasını bütün detaylarıyla düşündürtüyor insana. Evliliği bozacak ya her türlü hileye baş vuruyor." Demişsiniz..

Adamın pis gözü dönmüş sapık bir herif olduğunu söylüyorsunuz zaten ama yazınızı lütfen yapıcı yorumlar yapın diyerek kapatıyorsunuz.. "pis şeytan da durmuyor" demişsiniz..

Acı ama gerçek olan birşey söylüyorum şimdi size. Asıl pis şeytan 28 yıl boyunca aynı yatağı paylaştığındır..

"Bu kadınlara kızmıyorum ama kendileride aldatılmış olmalarına rağmen nasıl olurda başka bir yuvayı yıkabilir" diyorsunuz.. peki ya sizin eşiniz.!
Nasıl olurda 28 yıllık karısına, kızlarına oğluna ihanet edebilir.. o kadınlar "bu adam ama mutsuz boşanmak istiyor oyüzden devam edeyim" der geçer onların bir evlilikleri yok kendilerini düşünüyorlar seni düşünmesi gereken eşindi..

"Evli olana kızıyorum, evli olduğu için" demişsiniz.. sadece evli olan kadın değil eşinizde evli.. kadına değilde kocanızada kızın azıcık..

Adamı bi gömdünüz bi göklere çıkardınız oysaki yapmanız gereken tek şey: ağlasada, zırlasada, anırsada BO ŞAN MAK....

Ama sizin niyet tabiki boşanmak değil çünkü o " çok dürüst, çevresi tarafından çok sevilen, sizinle mükemmel örnek çift ilan edilen adam, asla saygısızlık yapmayan her fırsatta sevdiğini söyleyen muazzam bir adam"..
Boşanmayı düşunmediginizi söylemişsiniz zaten ama keşke biraz da olsa boşanmak için direniyor NUMARASI yapsaydınız da az da olsa burnu sürtülseydi...
 
Son düzenleme:
Iyi okusaydınız görürdünüz benim bunlardan eşimi sorumlu tuttuğumu. Kadınlardan bahsetmeden nasıl anlatmamı bekliyorsunuz olayları. Ve o kadına kuduruk bile az kelime. Yazdığı müstehcen şeyleri okurken ben utandım. Bir kadın kocasına söylerken utanır o kelimeleri... Ve de ne kolay kadınları savunuveriyorsunuz. Onların hiç mi suçu yok. Artı ben burda kadınları veya eşimi suçlamak için paylaşmadım bunu. Sadece çok bunaldım ve kimseye güvenmiyorum bunlari konuşacak. Herkes birbirinin kuyusunu kazıyor. Siz bile bildiğiniz az bir bilgi ile ithsmlarda bulunuyorsunuz. Belli ki böyle birşey gelmedi başınıza ya da başka her ne nedeniniz varsa onları savunacak. Ben zaten dipteyim birde böyle yorumlar hiç iyi gelmiyor insana.
Hanımefendi kocanıza gariban, yazıştığı kadına kuduruk demişsiniz sizce bu adil mi. Ayrıca evet çok kolaydır kadınları savunmak hele de mesele eşinizin sizi aldatması olunca; çünkü size sadakat borçlu olan kişi eşiniz yani o Kadınlar değil yani sizin hesap sorup suçlamanız gereken kişi eşiniz. Ayrıca yıllardır size aralıklarla bu gurur kırıcı olayları yaratan adamı boşamazken benim yazdığım iki satır mı durumu kötüleştiriyor
 
Helali haramida rezil ettiler. Helal adi altinda namahrem birine erotik msj atilir mi ya? Helal demekke oyle olmuyo.. ancak nikahli esinle yaparsan bunlar helal olur. Buarada ablam basligi gorunce 1 kadindan bahsettigini dusundum. Kac tane kadindan bahsettin valla ben sayamadim.

Buarada bu rus kadin esinin kara kasina gozune vurulmamistir emin ol:) onlarin dertleri cok baska oluyo.

Eskiyi yarida birakmasaydik dedigi sey ya evlenseydik anlamindadir ya da cinsel birsey yasayabilecekken yasamamislardir belki bunu kastediyolardir.

Bu adami niye cekesinki sen bu saatten sonra? Desemki cocuklarin kucuk gene hadi desem.. calisiyosun cocuklarin evli.. bu saatten sonra gordukce cinleneceksin.

Kocanin tarafindan dusunecek olursam eger.. ya sklmis ya seni istemeyerek evlenmis. Heyecan aramista olabilir. Illaki vardir sebebi..
 
Başlığı gören de bir kez aldatıldı da onu sorguluyor sanır ki ben öyle sandım.

Bir kere de olsa affetmemek gerek tabii ki yanlış anlamayın bir kere aldatan ikinci üçüncü dördüncü defa da aldatır.

Ki siz dört kez aldatılmışsınız bildiğiniz sayı bu.

Kocanız midemi bulandırdı boşuna bu kadar yazı yazmasaydınız keşke boşayın gitsin o da 24 yıl önce aşk yaşayamadığı kadına dönsün bir de üstüne harem kursun iğrenç mahlukat....
 
Adam çapkın,değişeceğini sanmam.

Ben olsaydım affedecegim varsa bile mesajlara kızların tanık olduğu için affetmezdim.

Benim babamın anneme yanlışı olsa,annem buna göz yumsa,anneme olan guvenimde degiaiklik olurdu.
 
Iyi okusaydınız görürdünüz benim bunlardan eşimi sorumlu tuttuğumu. Kadınlardan bahsetmeden nasıl anlatmamı bekliyorsunuz olayları. Ve o kadına kuduruk bile az kelime. Yazdığı müstehcen şeyleri okurken ben utandım. Bir kadın kocasına söylerken utanır o kelimeleri... Ve de ne kolay kadınları savunuveriyorsunuz. Onların hiç mi suçu yok. Artı ben burda kadınları veya eşimi suçlamak için paylaşmadım bunu. Sadece çok bunaldım ve kimseye güvenmiyorum bunlari konuşacak. Herkes birbirinin kuyusunu kazıyor. Siz bile bildiğiniz az bir bilgi ile ithsmlarda bulunuyorsunuz. Belli ki böyle birşey gelmedi başınıza ya da başka her ne nedeniniz varsa onları savunacak. Ben zaten dipteyim birde böyle yorumlar hiç iyi gelmiyor insana.
Kocan demekki o kuduruk kadinlarin ettigi muhtehcen sozleri seviyor. Senden goremeyince onlarda aramis. Ha demiyorum bu sebep esini aklar, asla
 
Insanin hayatta bazı cizgileri olmalı. Karşısındaki o çizgileri aştığı zaman bağını koparmali yoluna devam etmeli ya da baska tabirle cekip gitmeli,diye düşünüyorum. Bilmiyorum ne kadar doğru düşünüyorum
Insan kendine olan saygısını yitiriyor bir sure sonra
Simdi unutmaya çalışmakta aslında cok zor birsey.
Düşünsenize kotu ya kötü cok kötü birsey olmus ve bu zihninizde dolanıyor ve siz bunu uzaklastirmaya çalışıyorsunuz unutmaya çalışıyorsunuz ama aslinda unutulmasi ve affedilmesi cok zor bir durum.Toplumlara göre de degil,genel gecer etik kurallara gore de degil insanin karsisindakine yapılmış bir hata i_Ha_Net.
Direk 2 kişi arasinda olan birsey yani .
Konu sahibi muhtemelen bosanmayacak çabalayacak yada unutmaya calisacak ama bazi seyler iste unutulmuyor. Tarih tekerrür ediyor
Yalan mi? Huylu huyundan vazgecmiyor
Ömür geciyor da
Acabalar geçmiyor resmen
Pismanliklar ve kirginliklar da gecmiyor
Ben onun icin yaptığım hiçbir şeyden pisman olmam yapamadiklarimdan olurum
Zaten eşi de yaptığı ahlaksizliktan (ozur dileyerek soyluyorum konu sahibine ama aldatmak ahlaksizliktir)pisman olmamis
Pisman olsa tekrarlamazdi
Tekrarlamis
Tekrarlayacakta
Ne yazik ki.


görüşünüze katılıyorum. ve evet eş pişman olmamış görünüyor. bence bunun nedeni yaptığı şeyleri hafife alması. mesajlaşmalarının sonunu hesap edememiş, yaptığını aldatmak olarak düşünmemiş. konu sahibi de böyle bir durumu eşinden asla beklemiyormuş, aklına bile gelmeyecek bir olasılık için de sınırlar belirtilmemiş. bilmiyorum erkekler mi çok saf. bunun sonuçlarını nasıl düşünemezler. herşeyden önce karısını başkalarının gözünde düşürdüğü durum çok incitici. bence olayın ciddiyetini anlamalı
 
Tekrar güvenemeyeceğinizi siz de gayet iyi biliyorsunuz bence. Ne affedebilirsiniz ne de unutabilirsiniz.
Bunalıma girip bir hata yaptı demişsiniz ama belli ki uzun yıllardır aldatılıyorsunuz.
Siz ayrılmayacaksınız, bu durumda yapabileceğiniz tek şey görmezden gelmek sanırım.
Ben aynı şeyleri tekrar yaşayacağınızı düşünüyorum ,üzgünüm.
Böyle yaşanır mı bence hayır ama buna da siz karar vereceksiniz.
 
Kızlarınız yaşındaki insanlarla yazışıyor bu yaptıklarına evlatlarınız da şahit oluyor ve siz güvenmeyi gerçekten istiyor musunuz peki yarın öbür gün Allah korusun kızlardan birine böyle bi mahlükat tebelleş olsa kızınız da seviyorum olamaz mı babam da yaptı sen anlayış gösterdin dese nasıl bi yol göstereceksiniz kızınıza ya da aynı şekilde aldatılsa kendinize acımıyorsunuz bu belli artık onlara örnek olma adına adımlar atın hiç değilse
 
Bu konuyu okumak yerine romanıma devam ederim. Konuları bu kadar uzun yazmayın yahu.

Başlığa cevaben tabiki hayır.
 
çoğunu okudum ama hepsini okumam çok zordu bu kadarıyla soyluyorum yakalamasaydınız ılerlerdı yerinizde olsam ona acımayı bırakırdım hele ki şu soz benı benden aldı ıstese senın yanında olmazmış zaten ılerısını duşunmemış palavra bence sen hatanı bıl sus demelısın sıgınsın Allah a sen affetsende
Rabbim afferder mi onu?
 
Ha ayrıca üstünkörü okuduğum yerlerde birkaç cümlenize denk geldim. Yani utanmasanız kocanızı melek diğer kadınları ise suçlu yapacaksınız.

Asıl suçlu sizin eşinizdir. Siz suçu kendi eşinizde arayacaksınız. Bu bakış açınız çok manasız.
 
Bunu tam olarak niye yazıyorum, sizlerden ne bekliyorum bilmiyorum. İcim çok dolu. Sadece birileriyle paylaşmaya, konuşmaya ihtiyacım var. Pek çok sebepten dolayı ne ailenle ne de arkadaslarinla konuşamayacağın seyler bunlar.


28 yıllık evliyim. Birbirimizi severek daha universite bitmeden evlendik. Aynı universitenin aynı bölümünden mezunuz. İki evli kızım ve bir delikanlı oğlum var. Şu anda yurt dışında yaşıyoruz.


Şubatta sevgililer gününden bir gün önce şüphelendiğim icin kızlarımla beraber eşimin evde bıraktığı İpad’ını karıstırdık ve 3-4 tane kadınla ayrı ayrı mesajlastığını, konustuğunu gördük. Şüphelendiğim, huylandığım halde ihtimal vermiyordum, belkide yakıştıramıyordum. Bir taraftan mesajlari okuyor bir taraftan da ‘yok ya, bunun bir açiklaması vardir , bu baban değildir.’ deyip durdum. Çünkü oldukca güzel, kavgasız gürültüsüz bir evliliğimiz var. Gece gündüz beni ne kadar sevdiğini, güzel bulduğunu söyleyip duran birisi. Gerçi son zamanlarda iltifatlar çok artmış ve inandırılıcığını yitirmişti. Artık duymamaya başlamıştım çünkü samimi bulmuyordum.

Eşim Allahtan ve günah işlemekten korkan, çevre tarafından sayılıp sevilen, iyi bir mevkide olan birisi. Herkes tarafından örnek çift olarak biliniyoruz. Sadece son bir yıldır işleri çok yoğundu. Hafta içi en az 4 gun gece 10a kadar toplantıları oluyordu. Toplantılarin çoğuna evden telefonla katılıyordu. Ben şikayet etmeyerek, onu rahat bırakarak ona iyilik yaptığımı düşünürken o bu sıkıntı ve yoğunluk içindeyken meğerse kendisini heyacanlandıracak birşeylerin arayışı içine girmiş. Pek çok bayana kuyruk sallamış, 4 bayanla da sohbeti ilerletmis ( Not: Cinsellik yok, sadece mesajlaşma ve görüntülu gorüşme vs var) bunların çoğu Linkedin’den iletişime girdiği kişiler. Öyleki bir tanesi nikah yap ikinci eşin olayim deme cüretini bile göstermiş

Bizimki de güya böyle bir şey mümkün değil, bunun duyulmamasi imkansiz, ben de duyulursa eşimi kaybetmekten korkarim falan filan demis.

Bu arada bu bayanlardan iki tanesi baska sehirde, bir tanesi Cidde de diğeri de İstanbulda. Bir tanesi Rus dönmesi ama bir şekilde müslüman olmuş. Başı kapalı ama eşime saçı başı açık, mini etekli resim gönderebiliyor. Allah hidayet etsin. Diger ikisi Arap asıllı, biri de Türk.

Türk olani evli ama başı açık ( diğerlerinin başı kspalı olduğunu soylediim için belirteyim istedim. Edepsizliğin açığı kapalısı olmuyor) Eşlerimiz ilerde ölürse kaldigimiz yerden devam ederiz deyip yıldızlara bakıp hayal kuruyor. Keşke 24 yıl önce kendimizi tutmasaydik şimdi pişmanım diyor. Her zaman aşk bulunmuyormuş. Bulunca bırakmamalıymış( mesajindan alıntı). 24 yıl önce neyi yarım bırakmışlardı hala öğrenemedim. Bizimkine göre bu kendi kendine gelin güvey oluyormuş.. 24 yil sonra sen kadını linkedinden ara bul yada kadın mesaj attiysa da kabul et ve yildizlara bakip hayaller kurmasina sebep ol, sonra da suçu kadına at. Tabi ben de yedim...

Yarım bıraktıkları şeyi hala öğrenemedim. Yok öyle bir şey diyor bizimki. Kadının kuruntusuymuş. Arayıp sorarım diye tehdit ettim. Ara dedi. Herhalde aramacağımı tahmin etti. Aslında içimdeki şeytan kadını arsmak yerine kadının kocasına mesaj at diyor henüz şeytana mı meleğe mi uyayım karar veremedim. Ama yarım bıraktıkları, kendilerini durdukları şey neydi hala çok merak ediyorum ama öğrenmekten de korkuyorum aslında. Zaten berbat durumdayım bunu öğrenmek beni daha kötü hissettirecek.


En tehlikelisi o Rus dönmesi. Bizimki ‘halal love’ ( helal aşk) diyor. Erotik erotik mesajlar atmış. Bu Nataşadan etkilenmişki eşim benden de öyle konuşmamı istemeye başlamıştı. Bir de tabiki nikah yapalım, ikinci eşin olayım demiş. Bunun gibilere söylenecek güzel lakaplar var ama siteyi sıkıntıya sokmak istemiyorum. Ben ilişkiyi öğrendikten sonra bizimki buna mesaj atmış. Bu yanlıştı, karım ve kızlarım öğrendi. Ben onları kaybetmek istemiyorum. Beni bir daha arama mesaj da atma diye. Ama bu kuduruk durur mu. Yalvarmış bizimkine hiç olmazsa bir kez buluşup çay kahve içelim diye. Kendince cazibesiyle bizimkini tavlayacak garibanım. Bu olmayınca da o zaman şu adamlardan hangisini seçeyim evlenmek için diye mesaj atmış. Bunu daha önce de konuşmuşlar. Belkide sohbetleri bu şekilde başladi, kadincağız taliblerinden hangisini seçeyim diye sormuş. İkisi evli diğer ikisi de bekarmış. Bizimki beşincisi seçenek ama ilk tercihti sanırım. Eşime belki de bak gelmezsen gidiyorum mesajı vermek istedi. Bizimki kimi seçersen seç ama evlileri tercih etme demiş.


Bunlar bir taraftan olurken, kapının önünde onlarla konuşup mesajlaşıp eve gelip beni ne kadar sevdiğini beğendiğini söylemesi asıl beni üzen ve kıran. İnsan sevdiği beğendiği eşi varken aynı anda nasıl başka birilerine yönelebilir, bunu yapıyorsa da nasıl olurda yüzü kızarmadan, kendini kötü hissetmeden sana gelip seni seviyorum diyebilir.

Şimdi çok pişman olduğunu, bu işi hiç ileri gotürmeyi düşünmediğini, neden yaptığını bilmediğini, bugün yarın zaten bitirmeyi düşündüğünü, beni ve ailesini ( çocuklarını) kaybetmek istemediğini söylüyor. Uzun zamandır bana ev işlerinde yardım etmezdi artık sürekli yardım ediyor ( ben de çalışıyorum) . Benimle vakit geçirmek için hafta sonlari küçük tatiller ayarlıyor. Velhasıl unutturmak için elinden geleni yapiyor. Ama ben unutamıyorum. Gelgitler yaşıyorum. Bazen iyi oluyoruz bazen de durduk yere başlıyorum ağlamaya. Çoğunlukla kimse yokken ağlıyorum yeter artık demesinler diye. Duygusal olarak kaldıramiyorum olup bitenleri.

İlk defa böyle bir şey oldu diyor ama Türk kadınla olan geçmişi 24 yıl öncesine dayanıyormuş. Yani 24 yıl önce bir duygusallık yaşamışlar sonra ara vermişler.

Ayni kişi mi bilmiyorum sma evliliğimizden iki yıl sonra eşimi şirket ortakları ortaklıktan çıkarmışlardi bir kadınla uygun olmayan bir şekilde görüşüyor diye. Bunu ben o dönemde öğrenmiştim ama nedense çok üzüldüğüm halde üzerine gitmemiştim. Bir de o dönemde benim birkaç fotoğrafımı bir kadına gosterdiğini söylediğini hatırlıyorum. Kadin bir de kalkmış ‘ karın o kadar da güzel değilmiş’ demiş ve bizimki bunu gelip bana söylüyor. Bu adamlarda biraz salaklık var sanırım yada çok saflar ya da benim anlayamadığım başka bir amacı vardı bana söylemekte Bunu insan gelip de karısına söyler mi... Bende de tabi salaklık var. Adam kurduğu işinden oldu, işsiz kaldı çok üzgün bir de ben üzmeyeyim diye sesimi çıkarmadım. Şimdiki aklım olsa kafasında birşeyleri kırar ya da kapının önüne koyardım herhalde. Aşkın gözü kör diye boşuna demiyorlar. Resmen aptal gibi olup biteni seyretmişim, kabullenmişim.

Yine bu dönemde kurban bayramında tek başına karadenize kafasıni toplamak icin tatile gitmek istemişti. Resmen kafamı toplamam gerekiyor demişti. Ben izin vermemiştim, ben bayramda bebekle tek başıma ne yapacağım diye. Simdi düşünüyorumda belki de kadınla tatile gidecekti, ya da kafası karışıktı ve ikimizden birisini seçmek için düşünmeye ihtiyaci vardı.

Şimdi de bana daha önce hic böyle birsey yapmadim hep sana sadıktim diyor. Komik. Yukarda anlattiklarımı hatırlatıyorum yine de iki dakika sonra daha once böyle bir sey yapmadım bu ilkti diyor

Ya nişanlıyken ya da evlendikten hemen sonra eşimin memleketine gitmiştik. Onların aile dostlarına da çok gerekliymiş gibi el öpmeye gittik. Karşı tarafın kızı ile bizimki lise döneminde birliktelermiş. Ben bunu önceden biliyordum. (Benim kızlar olsaydı hayatta gitmez ve kavga çıkarırlardı.) Aileler de aslında ikisinin evlenmesini çok istiyorlarmış ama bizimki kızın kendini beğenmiş tavrına kızmış ve ilişkiyi kesmiş. Sonrada biz evlendik. Onlara gidince ne ara konuştularsa kız kalkmış bunun için mi beni bıraktın demiş güya. Bizimki kalktı bunu da bana söyledi. Şimdi düşünüyorum da akıllı bir adam, art niyeti olmayan bir adam bunu söylemez karısına. Ben sormadım bile sen niye söylüyorsun ki? Beni küçük düşürmeye mi çalışıyorsun, kendimi niye kötü hissettiriyorsun. Ne geçecek eline. Artı kedi ulaşamadığı ciğere mundar dermiş. Hangi kadın der benim yerime daha güzel birisini bulmussun diye. Karın çok güzelmiş ama sen onu bırak bana gel demezki hiç bir kadın. Akıl var mantık var.

Düşündükçe sinir oluyorum; sinir oldukça düşünüyorum.....

Son 4 kadını öğrendikten 3-4 hafta sonra eşime başka bir kadın messengerdan mesaj attı. Facebook hesabı büyük bir ihtimalle sahteydi çünkü 2 hafta öncesinde kurulmuştu ve arkadaşlistesi boştu. Kadın doğrudan girdi konuya kırık bir Türkçeyle. Yunanıstanın bir köyündenmiş, 26 yaşındaymış, bekarmış ve bakireymiş. Bizimkiyle konuşmak tanışmak istiyormuş. Bizimki de ben evliyim deyince de benden ailene zarar gelmez diye mesaj attı. Tövbe tövbe. Bana ne yaparsa zarar vereceğini düşünüyor ki bu. Bir de evli adamı ayartmaktan daha zarar verici ne olabilirki? Bizimkinin eli ayağı birbirine dolaştı benden çekindiği için.

Kızmadım değil. Sonucta bir bayan ismiydi ve doğrudan ‘güzel insan’ diye mesaj atmış. Sen niye geri dönüyorsun mesaja. Güya tanığı bir erkek de ona mesaj atarken güzel insan diye yazıyormuş, o sanmış. Doğru olabilir ama daha yeni bir sürü halt yemişsin insan daha dikkatli olmazmi bu konularda. Hayal kırıklığı üzerine hayal kırıklığı yaşattı bana. Bu kadının o Rus çırpıntısi olduğunu düşünüyorum belki de Türk olanıdır. Eşimi test etmek istemiş olabilirler. Gerçekten karısını mı bırakmak istemiyor ya da benden sıkıldı başka kapılara açık mı diye. Aklım mantığım o ikisine işaret ediyor.

Ayrılmayı düşünmedim. Bir yuva kolay kurulmuyor. Adam da özünde iyi birisi: ev ve iş dışında gittiği bir yer yok, hiç bir babadan gormediğim kadar ilgili bir baba, benim aileme hiçbir saygısızlığı olmadı, istediğim zaman beni gönderir ailemin yanina, ufak tefek kırgınlık alınganlık dışında çok güzel ve mutlu bir evliliğimiz vardı. Cinsel yaşantımızın da pek çok evlilere göre daha iyi olduğunu söyleyebilirim. Bunalıma girdi bir hata yapti diye düşünmek istiyorum.

Bu yüzden evlilik danismani ile hem ayrı hem de birlikte gorüşmeler yaptık. Arada iyi oluyorum. O zaman çok mutlu oluyoruz. Yeni evliler gibi. Bazen de birseyler tetikliyor herhalde herşey gözümün önünden film şeridi gibi geçiyor. Varsayımlarda bulunuyorum, gözümde büyüttükçe büyütüyorum, ya da olaylar arasında bağlantılar kuruyorum. O zaman gözüm görmez kalbim sevmez oluyor, bir kaşık suda boğasım geliyor onu.

Konuştuğu kadinlara çok kızamiyorum: Türk hariç. O evli, çoluklu çocuklu olduğu halde evli bir adamla böyle uygunsuz diyaloğa girdiği için ona çok kızıyorum.

Kendimi diğerlerinin yerine koyuyorum. Boşanmış evlenmek isteyen birisi olsaydim ben de bana kuyruk sallayan yakınlaşmaya çalışan adamlari değerlendirirdim. Ama onlarin hatası da kendi evliliklerinin bozulması kocalarinin kendilerini aldatmış olmasından olduğu halde kendi çektikleri acınin aynısını başka bir hemcinslerine reva görmelerinden. Sen adamın evli olduğunu bile bile niye adamla konuşmaya devam edersinki. Bizimki onlara bu konuşmalardan birşey beklememelerini, karımı seviyorum dediğini söylediğini söyledi bana ama ben buna hic inanmadım. Hic bir kadın ben karımı seviyorum, ayrilmayı düşünmüyorum, öylesine sizinle konuşuyorum diyen bir adamla konuşmayı devam ettirmezler. Yanlış mıyım? 40 indan sonra hangi kadın ciddi olmayacak bir ilişkinin peşinden koşar?

Demekki bizimki onlara ben evliliğimde mutlu değilim mesajı verdi diye düşünüyorum. Bu da beni çok üzdü. Çünkü bana mutsuz olabileceğini düşündürecek hiçbir davranışı yoktu. Tabiki bizimki bunu inkar ediyor, kesinlikle mutsuz bir evliliğinin olduğunu söylemediğini söylüyor. Ben inanmıyorum buna.

Ve bu kadınların bana acımış olabileceklerini veya vah vah ne kadar kötü bir evlilik yaşıyor bu adam huzuru bende bulmaya çalışıyor diye düşünmüş olma ihtimalleri beni çileden çıkarıyor.

Eşimin bunlardan başka kadinlara attığı mesajlara baktim ve şok oldum. Kendini nasıl bu kadar küçük düşürebildi diye şaşırıp kaldım. Kızı yaşındaki kıza belki benim kızları tanıyorsundur diye fotoğraf göndermiş. Bir fotoğrafta kendisi ve büyük kızım diğerinde yine kendisi ve küçük kızım başkasında da kendisi ve oğlum. Ama fotoğraflarin hiç birinde ben yokum. Gördüğün gibi benim hayatimda karım yok mesajı var ve al sana benim fotograflarim. İyice bak. İlgilenirsen ben burdayım mesajı. Pislik , sapık, gözü dönmüş herif. Bazen bunları düşününce resmen iğreniyorum ondan. Pis şeytan da rahat durmuyor. Her şeyin önünü arkasını bütün detaylarıyla düşündürtüyor insana. Evliliği bozacak ya her türlü hileye baş vuruyor.

Bir de beni çok kızdıran sözleri oluyor eşimin. Kendince beni rahatlatmaya çalışıyor ama beni iyice çileden çıkarıyor.

1: ben bunu ileriye götürmeyecektim zaten. Hiç birsey yememek niyetiyle sofraya oturup birşeyler yemeden sofradan kalkan birisini gördünüz mü? Ben görmedim.

Bir yıl onceki eşime sen bir kadınla elektronik ortamda duygusal bir ilişkiye gireceksin deseydin hayatta buna imkan vermezdi. Böyle bir sey mümkün ve doğru değil, çok yanlış, ben böyle bir şey asla yapmam derdi. Ama öyle bir adam kalkıp 4 ve daha fazla kadinla aynı anda gorüşmeye başladıysa ben onun kendini tutabileceğine, bu ilişkilerinin ilerlemesine mani olabileceğine inanmıyorum. Nefsine hakim olabilen bir insan başta hiç kalkışmaz bu işlere, kalkıştıysa da nefsine yenik düşüp gittiği yere kadar götürebilirdi. Beni rahatlatmaya çalışıyor ama aslında kendi kendini rshatlatiyor ve inandırıyor.

Bunun yanliş olduğunu ve her türlü sonuca yol açabileceğini kabul ettirmek için baya bir uğraştık psikolog ile.

Kabul ettiğini söylüyor ama cümlesi şu. Tamam kabul ediyorum, yanlıştı ve daha başka yerlere gidebilirdi ama benim niyetim ileri götürmek değildi kesinlikle. Zaten bitirecektim.

2: Bak şu an sana sadığım. Dizinin dibinden ayrilmiyorum. Niyetim kötü olsa şimdi başkalarıyla aldatıuor olabilirdim.

Bu lafların beni rahatlatacağını nasıl düşünebiliyor bu adam bilmiyorum. Farkında değilmi o treni kaçırdığını. Yada benim de onu aldatabileceğimi niye düşünmüyor bu adam. İstesem bulamazmiyim çevremde dört dönecek adam. Her b.ka konacak sinek vardır. Ki ben kendimin bal gibi kıymetli olduğumu düşünüyorum. Aldatmıyorsam bu benim kendi seçimim. Aldatan insanlarin kafalarinda da problem olduğunu düşünüyorum. Normal değil o insanlar. Burda şunu da söylemek istiyorum. İnsanlar bir şekilde karşı cinsi beğenebir, dikkatini çekebilir bir elektriklenme hissedebilir. Bu Allahın kanunu. Hem imtihan sebebi hem de helal yollar aranarak (beğendin sevdin ve evlendin) neslin coğalmasina vesile. Ama bence aklı başında olan insanların böyle bir tehlikeyi sezinledikleri anda o kişinin bulunduğu ortamlara girmekten çekinmeleri, kendi kendilerine telkinde bulunmalari gerekir. Yanlış olan aklindaki ve kalbindeki kıpırdanmalari görerek ve bilerek önlem almamak ve haram ilişkilere, sanal dahi olsa, ortam hazırlamak.

3: eskiden beri bayanlarla konuşurken çok rahattı. Tanısın tanımasın hal hatır sorar sohbet eder. Arkadaslarımız var adam selam almaz selam vermez bana ama bizimki hanımıyla sohbet eder. Soyledigimde de ‘benim huyum böyle, değiştiremem’ derdi. Hiç umursamazdı hanımım rahatsız oluyor diye. Bu arada benim rahatsız olmamın sebebi bu hanımlardan birisi oldukça garip davraniyordu. Kendi eşi ile sıkıntısı vardı ve Sanki eşimin ilgisini çekmeye çalışıyor gibydi. Bunu benim kızlar da fark etmişti ve onların dolduruşu ile bayana biraz kızmıştım davranışlarına dikkat et diye. Bir süre konuşmamıştık her hafta aynı ortama geldiğimiz halde. Ve aynı kadının eşi benim verdiğim selamı almıyordu biz onlara gittiğimizde. Bunu hatırlattığım halde dikkate alınmiyordum. Resmen gözümüzün önünde flört ediyorlardı. Arbada eşler de olduğu halde araba yarışı yspmak gibi evli çoçuklar var bunlar bizim gözümüzün önünde flört ediyor. Ben kızdım bizimkine. Onun kocası bunu fark etti mi bilmiyorum. Ama aralarının uzun zamandır iyi olmadığını ve boşanmanın eşiğinden döndüklerini duydum başka bir arkadaştan. Allah hidayet etsin. Herkese doğruyu ve yanlışı göstersin

4: Eşimle ilgili beni endişe ettiren olaylardan birisi de sürekli pohpohlanmaya ihtiyaç duymasi. Surekli gelip bu böyle övdü, şu ne kadar başarılısin dedi, bugün takım elbiseme bir sürü iltifat aldım, benim burami beğeniyor musun, şuramı beğeniyor musun, ben bunu herkesten daha iyi yaparım vs ..... Hiç bir gun geçmiyorki kendisini övmesin veya övüldüğünü soylemesin veya övülmek beğenilmek istemezin. Bu da beni çok korkutuyor. Ortalık erkek avcısı kadınlarla dolu. Yaptıklari tek şey adamlari pohpohlayarak ilgiyi üzerlerine çekmek. Ben sürekli eşimi pohpohlamak mı zorundayım başka taraflara yönelmesin diye. Ayrıca birisinin sürekli kendini övdüğünü görünce ben gıcık oluyorum. İnadına övmek istemiyorum. Bunları burda yaziyorum sma aslinda surekli övüyorum onu. Aslanım benim, Sen onu da yaparsın, bunu da başarırsın, senin önünde kimse duramaz, seni çok beğeniyorum vs vs.
Nedense yetmiyor yada görüldüğü kadarıyla yetmemiş

Bir de bu psikologlara sinir oldum.

Erkekler eşini sevdiği halde gidip onu aldatabiliyormuş. Bu erkeklerin fıtratında varmış vs. Kadınlar ise ancak eşini sevmiyorsa aldatırmış. Ben bunu kesinlikle kabul etmiyorum. Aldatma aldatmadır. İnsan bir insana evlilik bağı ile söz vermişse ona ihanet edemez. Kadın veya adam sevmiyorsa açıkça konuşsun eşiyle ve gerekiyorsa da boşansın ama aldatmasın. Aldatma olayında aldatılan taraf çok üzülüyor ve yıpranıyor. Benim babam birkaç yıl önce rahmetli oldu. Onun vefatında hissettiğim acının aynısını hissettim eşimin yaptıklarını öğrenince. Kalbimde kockocaman buz gibi bir boşluk oluştu. Sanki beni aldılar dibi olmayan bir kuyuya attılar. O artık benim için öldü. Eski sevdiğim güvendiğim kisiyi gömdüm ben. O gitti yok oldu artık.

Şimdi ise aynı kişiyi hatalarıyla günahlarıyla bilip tanıyıp hayatımda yer verip vermeyeceğimin hesabını yapıyorum. Hayatımın geri kalanını yalnız yaşamayı göze alamıyorum. Görüyor ve okuyorum; hiç kimseye bu konuda güven olmuyor. Onu bıraksan onun yerine daha iyisini ve sadakatlısıni koyabilme şansın sıfıra yakın. Hiç olmazsa bunun pek çok pozitif tarafı var üstüne üstlük böyle bir şeyi yaparsa kaybedecek çok şeyi olduğunu gördü.

Aynı şeyi damatlarının kızlarına yapmasından çok korkuyor. Eğer onun yaptığını bilirlerse de ‘bak baban bile yaptı bana birşey diyemezsin ‘ demelerinden çekiniyor. Onlarin ve çevrenin gözündeki saygınlığını yitirmekten korkuyor. İş yerindeki prestijinin sarsılmasından korkuyor.

Bu korkularının yanında beni kaybetme korkusu ne kadar ağır basıyor bilmiyorum. Sanki diğer kaybedeceği şeyler yanında beni kaybetme endişesi daha az gibi geliyor bana

Hala psikologla görüşmeye devam ediyorum. Benim affetmeyi ve unutabilmeyi öğrenmem lazım. Bunu kendi sağlığım için istiyorum. Tam iki kez gittim doktora. Çok şiddetli vücüt ağrılarım vardı. Her ikisinde de bu üzüntüden kaynaklanan psikolojik ağrılar dediler.

Eşimin de tedavi olması gerektiğini düşünüyorum ama o birkaç tip aldı psikologdan ve her şeyin düzeldiğini düşünüyor. Bense tedirginim. Onu buna iten sebepleri bilmek ve tekrar yaşamak istemiyorum.

Vede hemcinslerinize bunu yapmayın. Karısını aldatan adamdan adam olmaz kocasını aldatan kadından eş olmaz. A adam yarın birgün sizi de aldatır. O kadın yarin birgün sizi de boynuzlar.

Daha anlatacak çok detay var ama bu kadar yeter şimdilik. Bunları yazıya dökmek rahatlattı beni biraz. Lutfen sizler de yorum yapacsksanız yapıcı yorum yapın. Ben kendi kendimi yeterince dolduruyorum zaten.

Tamamını okudum yazınızın
Yazık ki başından beri aldatıldığınızı düşündüm
Eşiniz eskilerin tabiri ile beline sağlam bir adam değil
Bir şekilde üzerini örterek bugüne getirmişsiniz o da bundan güç alarak ayyuka çıkarmış bu pisliği, şimdi de ayrılmamanızdan güç alarak devam ettirecek sadece formunu değiştirecek yakalanmamak için
Konunun içinde dini vurguları fark ettim ancak eşiniz demek ki yeterince korkmuyor Allah'tan, zina bir yana size verdiği bu üzüntü bile büyük günah, o yüzden ben kendisini mütedeyyin bir insan olarak değerlendiremedim
Size gelince , 28 yıl bir ömür, yaşadıklarınız çok ağır ve bunları hangi doktora giderseniz gidin unutmayacaksınız, hayatınızın kalan kısmını hep güvensizlikle geçireceksiniz, kocanızın ucuz bir zampara olduğunu sürekli çevrenizden saklama çabası içerisinde geçireceksiniz en rahat etmeniz gereken yılları. Boşanmak isteğiniz yok madem bu gerçekle yüzleşmek zorundasınız. 28 yıllık bir evliliği, toplumda edindiği yeri, çalışıp kazandıklarını düşünmeden bu kadar rahat hareket eden bir adam bundan sonra size sadakat göstermeye çabalamayacaktır. Sevgi konusuna hiç girmiyorum, size sevgi duymadığı çok bariz ortada. Sadece kabullenmeyi öğrenmeniz gerekli, diğer arkadaşlar gibi kadınlar için kullandığınız tabirlere kızmadım, evli bir adama 2. eşin olayım diyen kadının sülalesine bile söverim, gayet normal tepkileriniz. Size sadakat sözü olan kocanızdır ancak bu kadar çizmeyi aşan hemcinslere de hiç laf etmeden kadındır diyemiyorum maalesef.
Doktorunuza gelince, değiştirin lütfen, son dönemde türeyen kadınları terapi kisvesi ile boyun eğmeye razı etmek için çalışan abuk güruhtan olduğu çok belli, yetkin bir doktor bulun ve kendi ruhunuzu tedavi ettirmeye en azından yaşamınızı daha kolay hale getirmek için çözümler üretebilecek birine gidin. Rabbim yardımcınız olsun, yorumum sizi incitmesin lütfen, boşanma seçeneği olmayan bir ilişkide bence en iyisi gerçeklerle yüzleşmek
 
X