Ben duygulara bakarım isimlere takılmam, nedir yahu?
O zaman biz patronla-işçi, çırakla-usta, karıyla-koca, evliyle-bekar, suçluyla-masum, eğitimli-eğitimsiz, hayat kadını- bayan çalışan gibi tanımlamalara hiç takılmayalım. Hepsi ordan bakılınca eşit görünüyor mu? Ya da şöyle sorayım eşit muamele görüyor mu? Ben anlamıyorum arkadaş zamane erkeklerini. Düzgün bir ilişki yaşamak bu kadar mı zor? Kaçak köçek dövüşüyorsun. Korkakça, zavallıca bir duruş sergiliyorsun. Karşında geç bir kadın var. Ne demek sorumluluk alamam ama... Peki cinsel ilişki yaşasanız ve sen hamile kalsan. Ne olacak o zaman. Evet korunmadım, gönlümü hoş eyledim ama Sevgili değildik ve Sorumluluk alamam mı diyecek? Peki sen ne yapacaksın o zaman. Duygular önemliydi isme ihtiyaç duymadım, duygusu yoksa çocuğumun babası da değildir mi? diyeceksin. Kızım aklını başına topla laf kalabalığı ve eğlenceli hal hareketleriyle seni etkilemiş, sende o çekimin etkisiyle rüzgarda savrulan uçurtma gibi oradan oraya savrulup gülüyorsun. Rüzgar kesilince kafa üstü düz zamine çakılırsın. O zamanda keşkeler, amalar hiçbir işine yaramaz.