Ben buradaki saçma yorumları anlayabiliyorum çoğunun meslekten, ülkenin gerçeklerinden haberi yok. Hayatı kendi dört duvarlarından ibaret sanıyorlar fakat siz beni çok şaşırttınız. Hukukçu olduğunu iddia eden ve benden yaşça büyük birinin camianın içindeki olaylardan haberdar olmaması mümkün değil çünkü.
Daha birkaç ay önce adliyede çevirmediği halt kalmayan hâkime hanımı okuduk hepimiz. Bu kadının geçtiğimiz haftalarda belgeseli yapıldı youtube’da. Sevgilisi çıkıp açıkça dedi ki “ben onun hakkında açılan dosyayı kapatmaları için Ankara’ya yargıtaydaki tanıdıklarıma gittim. Onlar da bana bu dosyadan ancak zaman aşımıyla kurtulabileceğini söylediler ben de dosyayı 3 yıl geciktirdim.”
Demek ki ortaokul mezunu hukukla alakası bile olmayan adam yargıtaydaki tanıdıklarıyla bir dosyayı bir “ricayla” geciktirebiliyor. Gelelim diğer konulara. Hakim savcılıkta esas olanın sınavı geçmekten ziyade mülakatı geçmek olduğunu 1. sınıf biri bile bilir. Mülakat dönemi hiç telegram gruplarında konuşulan referansları görmediniz herhalde. Ya da yargıtay danıştay önündeki kuyruklardan haberiniz yok. Geçene kadar herkes sisteme lanet eder geçtikten sonra ne hikmetse kime sorsak “ama devlet de alacağı kişiyi bilmek ister. Bir iki dakikalık mülakatta neyi ölçsün tabii referans olacak” der. Referanssız geçen var mı bilmiyorum ben hiç görmedim. Ama olanın saklamadığı, geçemeyenin açıkça “referansı olmadığı yahut yeterli gelmediğini” belirttiği bir ortamda olmadan geçen varsa bir tane adam da çıkıp niye “ben referanssız geçtim arkadaşlar. Ailemde bir tane bile yargıdan siyasetten adam yok. Umudunuzu kaybetmeyin” demiyor?
Dalga geçtiğimiz 3 harfli marketler bile işe alırken doldurttuğu formda 3 tane referans yazın diyor. 1 bile değil bak 3 tane istiyor ne için? Sabahtan akşama kadar milletin ağız kokusunu çekmek için. Geçen twitter’da biri paylaştı herkes güldü. Bakın güldü diyorum çünkü toplum olarak bunu kanıksadık. Değiştiremiyoruz, olmuyor.
Bu sistem çürük ve bir iki yıldır değil yıllardır böyle. Bir utanması gereken varsa bunca yıldır bana dokunmayan yılan bin yaşasın zihniyetindekilerdir. Siz bütün bu liyakatsizlerden, stajyer avukata asgari ücreti bile çok gören üstüne “benim yanımda çalışmak için onun ücret ödemesi lazım” diyecek kadar yüzsüzler varken, 1. olan adamın bile emeğinin hiç edildiği referansı yok diye acımasızca elendiği bir camiada ben sevgilimin bana referans olmasını beklediğim için benden mi utandınız? Evet önce hakim olmayı bekledim. Çünkü aile yapısı benim güç elde etmemden rahatsız olabilecek, evlendikten sonra sen otur çocuğuna bak ne gerek var çalışmaya diyecek zihniyette insanlar gibi duruyor. Kendimi garantiye almak istememin nesi kötü? Karşı taraf benimle evlenmek isterken saf bir aşk düşüncesiyle mi düşünüyor sadece? 36 yaşındaki adam ve ailesi o kadar yaşanmışlığına rağmen kendine genç ve temiz geçmişli birini hak görebiliyorsa benim de ondan potansiyel eşi, çocuklarının annesi olacak biri olarak bunu beklememden doğal ne var? Bir utanması gereken varsa bence o bütün genç mezunları bu duruma düşüren liyakatsiz sistemin sahipleri. İyi akşamlar