- 22 Mayıs 2016
- 3
- 0
- 1
- 29
- Konu Sahibi birsarkitut
- #1
Merhaba,
Sanırım çok yalnızım ve kime anlatacağımı bilemedim. O yüzden öncelikle iyi tahlil etmenizi rica ederek sizlerle paylaşmak istiyorum sorunumu.
Öncelikle ben bir üniversite öğrencisiyim. Memleketimden uzakta okuyorum ve ablamla birlikte yaşıyorum. Benim problemim şiddetli geçimsizlik diyelim. :) Her zaman sorunlar yaşarız fakat özellikle son yaşadığım olaylar anladığım kadarıyla bende psikolojik tahribat bıraktığı için başkalarının fikirlerini almamın iyi geleceğini düşündüm. Küçük bir tartışmayla başladı diyelim bu yıpratma. Aslında tartışma değil direkt kişiliğime edilen hakaretler... Kardeşler arasında olabilecek şeyler gibi görünse de kapının anahtarını almadığım için karşımda duvarı yumruklayan ve bana hayatımı parazit olarak idame ettirdiğimi, işe yaramazın teki olduğumu ve son derece gerizekalı olduğumu nefret söylemleriyle destekleyerek söyleyen birini beklemiyordum. Karşısında durum değerlendirmesi bile yapamadım ama yaşattığım şey için yardım çabalarımın boşa çıktığını görünce söylediklerini kişiliğine veriyorum diyerek dışarıya attım kendimi hava almak istedim. Söylenenleri hazmedemedim diyebilirim ama geçerdi tabii karşımdaki insan benim birey olmadığımı düşünerek egemenliğini ilan etmeye devam etmeseydi. O gün bir oyun sitesine girmiştim ve benimle aynı okuldan aynı bölümden bir arkadaşla tanıştım. Daha doğrusu bu tür sanal ilişkilerin her defasında saçma bir yere vardığını düşündüğüm için kimliğimi vermek bile istemedim, fakat ablam bunun için ısrar etti ve bu kişiyle facebooktan da arkadaş oldum. Daha sonra aynı oyun sitesine giren ablam bu arkadaşla konuşmaya başladı ve benim ablam olduğunu söyledi. Bana göre zaten baştan beri saçma olan bir durumun yine ortasına sürüklenmiş oldum ve kendisi arkadaşla bayağı bir sohbet etti. Kişiliği hakkında söylediklerimin sebebine geliyorum. Dikkat çekmekten fazlaca hoşlanması ve halihazırda bir erkek arkadaşı olmasına rağmen sürekli haz arayışı ve her defasında bana yanlış gelen bu olaylarda aracı veya rakip gibi kalmam benim canımı zaten çok sıkıyordu, ama herkesin kendinden mesul olduğunu biliyordum. Arada kalmadığım sürece olayların işleyişini sadece izleyici olarak takip etmekle yetindim, arada kaldığım sürece de bu konumdan kurtulmak için mücadele ettim. Daha önce de bir erkek arkadaşı olduğu halde internetten tanıştığı birine aşkım minvali sözcükler kullanan, sözlüklerden flörtöz yaklaşımlarla haz oyuncakları bulan, kendini görmek için kuzenini aracı olarak kullanan birinin kuzenini başıma bela etmiş olan ve sürekli birine aşık olduğundan bahsedip gece yarısı bu kişiyi rahatsız ederek yanına gidip kendini küçük düşüren bir insan olması biraz kontrolümü gerektirdi ve daha niceleri beni çok yordu. Ama bahsettiğim oyun sitesinde konuştuğum kişiyle flörtöz tavırlarda konuşması ve dikkatini çekmeye çalışması benim gerçekten gururumu kırdı. Ben bu kişiyi henüz tanımıyorum ve onun yüzüne bakacağım daha sonra aynı okulda olmamız sebebiyle. Hatta ondan hoşlanmış bile olabilirdim, fakat her zamanki gibi ablam bunu bir rekabet unsuruna dönüştürdü ve gün içinde yaşanan bu iki ayrı olay üzerine bir tepki olarak soğuk davranmam gerektiğini düşündüm. Bunu yapmam çok zor, çünkü konuşmadan duramıyorum o ise benden özür diledi. Ama kırgınlığım bitmedi, ego arayışı içine girdim, gerçekten işe yaramaz hissetmeye başladım ilk kez söylenmedi bu sözler bana her Allah'ın günü duydum. Kendisiyle bu meseleler hakkında konuşamıyorum, çünkü histriyonik bir karakterde olduğunu düşündüğümü söyleyemiyorum, onu kırmadan anlatmaya çalışıyorum bir şeyleri. Ama ben de travmatik bir durum yaşayarak epilepsi hastası olduğumu öğrendim 13 yaşındayken, büyük bir trajediydi benim için. Yalnızca bu değil bir de ilaç kullanımı beni majör depresyona itti. Bazı sanrılarım oldu, 2 yıllık bir süreçte hergün bir doz ağladım ve artık ağlayamıyorum bile. Hala bazı psikolojik problemlerimin olduğunu düşünüyorum, kendimi bildim bileli depresif bir duygu durumum var zaten. Hala epilepsi hastasıyım. Hayatımı kurup, birey olmayı öğreneceğim 21 yaşımda yere sağlam basarak yapmaya çalışıyorum bunu, sarsılmak hayatımı tepetaklak ediyor. Ablamın ise en ufak bir tartışmada histeri krizleri oluyor ve üstüne gitmeye korkuyorum. Onu anlamaya çalışıyorum ama ben tükendim sanırım kendisi hayatına kaldığı yerden birilerinin üzerinden beslenerek devam ediyor. Hayatın bir üstünlük mücadelesi değil, özgürlük mücadelesi olduğunu anlamasını istiyorum kaldı ki biz kardeşiz bunu yapmaya ne kadar hakkı var onu sorguluyorum. Histriyonik veya değilse objetpetita denilen küçük arzuları fazlasıyla kovalayan histerik kişiliği beni yıprattı. Psikolojik destek almayı düşünüyorum fırsat ve belki para bulabildiğim sürece. Söylemek istediğim günlerdir sigaraya ve kahveye abanmış bir halde yaşıyorum, uyumak, yemek yemek veya su içmek gibi bir isteğim yok, midem bulanıyor, müzikten başım ağrıyor, ağlamaklı haldeyim, arada sırada da nefes almam gerektiğini düşünüp dışarıya çıkıp insanlara bakıyorum. Bazen düşünür haldeyim bazen beynim tamamen boş gibi gözlerim sabit hiçbir şey yapmaz halde duruyorum. Final haftama girdim ama kendimi kaybetmiş haldeyim ve yalnız olduğumdan fazlasıyla eminim artık. Bir öneriniz var mı?
Sanırım çok yalnızım ve kime anlatacağımı bilemedim. O yüzden öncelikle iyi tahlil etmenizi rica ederek sizlerle paylaşmak istiyorum sorunumu.
Öncelikle ben bir üniversite öğrencisiyim. Memleketimden uzakta okuyorum ve ablamla birlikte yaşıyorum. Benim problemim şiddetli geçimsizlik diyelim. :) Her zaman sorunlar yaşarız fakat özellikle son yaşadığım olaylar anladığım kadarıyla bende psikolojik tahribat bıraktığı için başkalarının fikirlerini almamın iyi geleceğini düşündüm. Küçük bir tartışmayla başladı diyelim bu yıpratma. Aslında tartışma değil direkt kişiliğime edilen hakaretler... Kardeşler arasında olabilecek şeyler gibi görünse de kapının anahtarını almadığım için karşımda duvarı yumruklayan ve bana hayatımı parazit olarak idame ettirdiğimi, işe yaramazın teki olduğumu ve son derece gerizekalı olduğumu nefret söylemleriyle destekleyerek söyleyen birini beklemiyordum. Karşısında durum değerlendirmesi bile yapamadım ama yaşattığım şey için yardım çabalarımın boşa çıktığını görünce söylediklerini kişiliğine veriyorum diyerek dışarıya attım kendimi hava almak istedim. Söylenenleri hazmedemedim diyebilirim ama geçerdi tabii karşımdaki insan benim birey olmadığımı düşünerek egemenliğini ilan etmeye devam etmeseydi. O gün bir oyun sitesine girmiştim ve benimle aynı okuldan aynı bölümden bir arkadaşla tanıştım. Daha doğrusu bu tür sanal ilişkilerin her defasında saçma bir yere vardığını düşündüğüm için kimliğimi vermek bile istemedim, fakat ablam bunun için ısrar etti ve bu kişiyle facebooktan da arkadaş oldum. Daha sonra aynı oyun sitesine giren ablam bu arkadaşla konuşmaya başladı ve benim ablam olduğunu söyledi. Bana göre zaten baştan beri saçma olan bir durumun yine ortasına sürüklenmiş oldum ve kendisi arkadaşla bayağı bir sohbet etti. Kişiliği hakkında söylediklerimin sebebine geliyorum. Dikkat çekmekten fazlaca hoşlanması ve halihazırda bir erkek arkadaşı olmasına rağmen sürekli haz arayışı ve her defasında bana yanlış gelen bu olaylarda aracı veya rakip gibi kalmam benim canımı zaten çok sıkıyordu, ama herkesin kendinden mesul olduğunu biliyordum. Arada kalmadığım sürece olayların işleyişini sadece izleyici olarak takip etmekle yetindim, arada kaldığım sürece de bu konumdan kurtulmak için mücadele ettim. Daha önce de bir erkek arkadaşı olduğu halde internetten tanıştığı birine aşkım minvali sözcükler kullanan, sözlüklerden flörtöz yaklaşımlarla haz oyuncakları bulan, kendini görmek için kuzenini aracı olarak kullanan birinin kuzenini başıma bela etmiş olan ve sürekli birine aşık olduğundan bahsedip gece yarısı bu kişiyi rahatsız ederek yanına gidip kendini küçük düşüren bir insan olması biraz kontrolümü gerektirdi ve daha niceleri beni çok yordu. Ama bahsettiğim oyun sitesinde konuştuğum kişiyle flörtöz tavırlarda konuşması ve dikkatini çekmeye çalışması benim gerçekten gururumu kırdı. Ben bu kişiyi henüz tanımıyorum ve onun yüzüne bakacağım daha sonra aynı okulda olmamız sebebiyle. Hatta ondan hoşlanmış bile olabilirdim, fakat her zamanki gibi ablam bunu bir rekabet unsuruna dönüştürdü ve gün içinde yaşanan bu iki ayrı olay üzerine bir tepki olarak soğuk davranmam gerektiğini düşündüm. Bunu yapmam çok zor, çünkü konuşmadan duramıyorum o ise benden özür diledi. Ama kırgınlığım bitmedi, ego arayışı içine girdim, gerçekten işe yaramaz hissetmeye başladım ilk kez söylenmedi bu sözler bana her Allah'ın günü duydum. Kendisiyle bu meseleler hakkında konuşamıyorum, çünkü histriyonik bir karakterde olduğunu düşündüğümü söyleyemiyorum, onu kırmadan anlatmaya çalışıyorum bir şeyleri. Ama ben de travmatik bir durum yaşayarak epilepsi hastası olduğumu öğrendim 13 yaşındayken, büyük bir trajediydi benim için. Yalnızca bu değil bir de ilaç kullanımı beni majör depresyona itti. Bazı sanrılarım oldu, 2 yıllık bir süreçte hergün bir doz ağladım ve artık ağlayamıyorum bile. Hala bazı psikolojik problemlerimin olduğunu düşünüyorum, kendimi bildim bileli depresif bir duygu durumum var zaten. Hala epilepsi hastasıyım. Hayatımı kurup, birey olmayı öğreneceğim 21 yaşımda yere sağlam basarak yapmaya çalışıyorum bunu, sarsılmak hayatımı tepetaklak ediyor. Ablamın ise en ufak bir tartışmada histeri krizleri oluyor ve üstüne gitmeye korkuyorum. Onu anlamaya çalışıyorum ama ben tükendim sanırım kendisi hayatına kaldığı yerden birilerinin üzerinden beslenerek devam ediyor. Hayatın bir üstünlük mücadelesi değil, özgürlük mücadelesi olduğunu anlamasını istiyorum kaldı ki biz kardeşiz bunu yapmaya ne kadar hakkı var onu sorguluyorum. Histriyonik veya değilse objetpetita denilen küçük arzuları fazlasıyla kovalayan histerik kişiliği beni yıprattı. Psikolojik destek almayı düşünüyorum fırsat ve belki para bulabildiğim sürece. Söylemek istediğim günlerdir sigaraya ve kahveye abanmış bir halde yaşıyorum, uyumak, yemek yemek veya su içmek gibi bir isteğim yok, midem bulanıyor, müzikten başım ağrıyor, ağlamaklı haldeyim, arada sırada da nefes almam gerektiğini düşünüp dışarıya çıkıp insanlara bakıyorum. Bazen düşünür haldeyim bazen beynim tamamen boş gibi gözlerim sabit hiçbir şey yapmaz halde duruyorum. Final haftama girdim ama kendimi kaybetmiş haldeyim ve yalnız olduğumdan fazlasıyla eminim artık. Bir öneriniz var mı?