Merhabalar,
İlginize teşekkür ediyorum.
Şifa Orucu; Çok önemli ve hayati bir mesele olduğu için, asla tek başına, kendi kafanıza değil, ihmal edilmeden, bir doktor kontrolünde yapılmalı.! Kesinlikle tek başına yapılacak bir yöntem değil. Mutlaka profesyonel bir destek almak gerekiyor.
Benim kendi web sitem olan
www.munirarikan.com‘da konu ile ilgili Şif Orucu süresince neler yaptım, neler hissettim gibi konuları açıklayan bir bölüm var. Onu da okuyabilirsiniz.
Şifa Orucu, kanser dahil bir çok hastalığın hem önleyici hem de duruma göre tedavi edici bir destek programıdır. Bir nevi ameliyat gibi düşünebilirsiniz. Bu sebeple; Su orucu – şifa orucu veya water fast türü su ile yapılan kürlerin çok iyi tanıdığınız ve güvendiğiniz bir doktora muayene olmadan ve doktor kontrolünde olmaksızın asla yapılmaması lazım.
Ancak burada; doktorların bu yöntemle ilgili çok katı ve reddedici ve hatta kötüleyici yaklaşımları olduğunu da ifade etmem lazım. (Bir medya patronuna da bu yöntemi uygulattırmış ve 25 günde 20 kilo vermesini ve daha sağlıklı olmasına vesile olmuştum. Bu yöntemle ilgili doktorlardan bir çok eleştiri alan bir dostu, şifa orucunu yaptırdığım bu arkadaşımı, Ankara’da çok ünlü bir tıp merkezine götürüyor. Tüm muayene, check up ve kontroller yapılıyor. Doktorlar en ufak bir yanlışlık veya bu uygulamadan kaynaklanana bir hata v.b. bir şey bulamıyor. Çünkü en çok eleştirdikleri konu; bu yöntemi yaptığınızda vücut kaslardan yer. Dolayısı ile kalp kaslarını da zafiyete uğratır ve kalbiniz zayıflar. Ama yapılan tüm tetkiklerde, kalp AKG ve diğer kas ölçümlerinden en küçük bir zafiyet belirtisi bile yok. Tahliller mükemmel. Kan temizlenmiş. Mide reflüyü yenecek şekilde yenilenmiş. Bağırsakların durumu mükemmel. Hakeza böbrekler harika. Ve hatta prostat başlangıcı olan bu arkadaşımın küçük abdeste çıkması da normalleşiyor. Doktorlar tüm bu tetkiklerden sonra bizim arkadaşa; “… Bey. Biz bu yönteme inanmıyoruz. Bu yöntemi de bilmiyoruz. Ama siz her ne yaptı iseniz Size çok yaramış. Buna devam edin diyorlar.
Değerli Dostlar; TÜRKİYE YILDA 12 MİLYAR DOLARLIK İLAÇ KULLANMAKTA. BU NESLİMİZİN VE SOYUMUZUN ÖLÜMÜ DEMEK. BUNA NE ZAMAN DUR! DİYECEKSİNİZ????
Bu yöntem; ilaç kullanımını neredeyse sıfıra indiriyor. Sizi ilaçlardan kurtarıyor. Günde 6 adet yüksek dozajda reçeteli ilaç kullanan psikolojik rahatsızlıkları olan hastalar bile, 1 aydan sonra tüm ilaçları bırakıyor ve vücutları normal düzenine giriyor.
Unutmayınız ki, en büyük doktor bizim kendi vücudumuz ve onun içindeki mükemmel organlarımızdır. Bu organları yanlış beslenerek, vücudu bu yanlış beslenmeye bağlı olarak bir yığın toksinle doldurarak, çalışamaz hale getiriyoruz. Şifa Orucu ile, organlar tekrar eski doktorluk görevine geri dönüyor.
Ama yıllık 12 milyar dolarlık tıp sektörü, para olarak gördüğü hastayı, iyileştirmekten acizdir. Bunu istediğiniz kanalda, istediğiniz doktor ile tartışmaya hazırım. Doktorlar maalesef ameliyat ve ilaç çetelerinin elindedir. En namuslu dediğiniz doktor bile; (Vallahi doğruyu söylüyorum. İsim veremem ama eğer bir açık oturumda bunu ilerde doktorlarla tartışma şansım ve fırsatım olursa, elimdeki tüm belgelerle kamuoyuna açıklarım.) mesela sizi tomografiye veya MR’a yollarken veya bir laboratuar tetkiki isterken, gittiğiniz yerde Sizden alınan paranın % 10 ile % 30’unu kar payı olarak alıyor.
Doktorlar Size yazdıkları ilaçların hatırına, ki bu yazdıkları ilaçları takip eden, bunun çetelesini tutan ve bu yazdıkları ilaçların toplam meblağına göre o doktoru Amerika’ya tatile yollayan veya masumane bir şekilde yurt içi ve yurt dışı kongrelere yollayan çeteler var. Çete diyorum, çünkü o ilaç belki de Size faydalı değil. Fiyatı çok yüksek. Etkisi neredeyse sıfır. Yan etkisi çok fazla. Ama doktor alacağı prim dolayısı ile bu ilacı size yazıyor. (Mesel bu şekilde piyasada çok yüksek fiyatlarla satılan bir prostat kanseri ilacı var ki, namuslu doktorlar tarafından bu ilacın hiçbir olumlu etkisi olmadığının bildirilmesine rağmen, iaç çetesi bunu çatır çatır yazıyor.
Değerli Okurum. ALLAH RIZASI İÇİN UYANIN. TÜRKİYEDE BİR DE AMELİYAT ÇETESİ VAR. BUNLAR EN BİLİNDİK ŞEKLİ İLE HASTANELERLE ANLAŞIP, DOĞUM UZMANI DOKTORU DA KAFALAYIP, NORMAL OLMASI GEREKEN VE NORMAL OLARAK DA OLABİLECEK BİR DOĞUMU, ALACAKLARI 3 KURUŞLUK FAZLA PARA İÇİN SEZERYENE ÇEVİRİYORLAR. PEKİ SEZERYEN NE DEMEK???? ZÜRRİYETİMİZ KURUTUYORLAR. BÖYLECE ÇOCUK SAYISINI AZALTIYORLAR. İSTESENİZ DE FAZLA HAMİLE KALAMIYORSUNUZ. ÇOCUKLARINIZN SAĞLIĞI, BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ ÇÖKÜYOR, ZAAFİYETE UĞRUYOR. ZAYIF VE HASTALIKLI ÇOCUKLARINIZLA, DAHA KUNDAKTA İKEN DOKTORLARIN PENÇESİNE DÜŞMÜŞ OLUYORSUNUZ. LÜTFEN UYANIN.
ÜLKER’DE ÇOK ÜST DÜZEY BİR AĞABEYİM, PERSONEL MORAL VE MOTİVASYONUNDAN SORUMLU OLDUĞU İÇİN, DOĞUM YAPAN PERSONELİ VEYA PERSONEL EŞİNİ HASTANEDE ZİYARET EDİYOR. 4 AYLIK BİR ZAMAN DİLİMİNDE ZİYARET ETTİĞİ 100 DOĞUMUN 93’ÜNÜN SEZERYEN OLDUĞUNU GÜRÜNCE İSYAN EDİYOR. ALLAH RIZASI İÇİN UYANIN. YÜREĞİM ACIYOR. BU YAPILANLARA SESSİZ VE TEPKİSİZ KALMAYIN. BUGÜN BATIDA BİLİNÇLİ BİR ANNE BABA ASLA SEZERYENE KABUL ETMEZ. SUDA DOĞUM YÖNTEMİ GİBİ, BASİT VE KALİTELİ YÖNTEMLERLE ÇOCUĞUN VE ANNENİN SAĞLIĞINA EN UYGUN DOĞALLLLLLLL!!!!!! YÖNTEMİ SEÇER.
İşte şifa orucu, ki bunu hamile kalmazdan önce bir çok dostuma uygulattırdım. Başarılı bir hamilelik geçirmenizi sağlıyor. Hamileliğin kusma, bulantı v.b. ağır etkilerinden sizi kurtarıyor. Doğum çatlakları v.b. şeyler olmuyor. Vücudunuz forma giriyor. Sütünüz artıyor. Yani hamilelikten önce yapmanız gereken bir yöntem bu aynı zamanda. Her erkekler hem de bayanlar yaptıklarında, çocuğun zekası, sağlığı, bağışıklık sistemi ve hatta bunu ilerde tıp kendisi de kabul etmek zorunda kalacak, genetik kalitesi bile mükemmelleşecektir.
Bu arada şunu söylemden geçemeyeceğim; şifa orucu süresinde hızlı kilo verildiği için, vücut metabolizma hızı epey bir düşüyor. Yaklaşık olarak metabolizma hızı üçte bire düşüyor. Bu çok önemli bir husus. Yani Şifa Orucundan – Su Orucundan önce metabolizmanız günde 2400 kalori yakabiliyorken, diyetten çıkarken bu rakam 700’lere düşüyor, nerdeyse. Yani su içseniz yarıyor dedikleri durum. Meyve sebze yeseniz bile kiloları yeniden almaya başlıyorsunuz. (bu durum çok önemli. Çünkü sadece kil verme amaçlı bu orucu yaptığınızda, verdiğiniz kiloları fazlasıyla ve bir daha geri verme şansınızı da epey zora sokacak şekilde 5-6 ay içinde yeniden alıyorsunuz. Bunun için, 25 günlük sürekli oruç yerine, Aidin Salihj Hn.’ın tavsiye ettiği, 2’şer, 3’er veya 5’er günlük v.b. oruca devam etmek en sağlıklısı. Hem istikrarlı bir kilo veriyor, hem geri kilo alma riskini sıfırlıyor, hem de metabolizma hızınızı düşürmeden sağlıklı olmuş oluyorsunuz)
Bu sebeple, oruç esnasında ve sonrasında muhakkak surette, metabolizma hızını arttıracak etkin spor faaliyetleri, ona uygun ve kesinlikle taviz vermeden uygulanan bir beslenme düzeni ve ilave metabolizma hızı arttırıcı doğal destekler aktarlardan veya doğal ürünler satan yerlerden alınabilir- almanız gerekiyor. Bunu yapmazsanız, verdiğiniz kiloları yeniden alıyorsunuz. En azından günlük spor ve yürüyüş bile yeterli oluyor ama sürekli yapılması ve bırakılmaması kaydıyla. Günlük olarak 5 ile 7 kilometre arası bir yürüyüş çok iyi geliyor.
Şifa orucunda en önemli husus, mideniz bir bebek midesi haline geldiği için, asla ama asla kafanıza göre yemek yememeniz gerçeğidir. Yani orucu yapmak önemli ama şifa orucu sonrasında oruçtan çıkarken de yapmanız gereken bir kür var. Meyve ve sebze suları ile oruçtan çıkmanız gerekiyor. Hemen Yemek yiyemiyorsunuz. Ölümcül etkileri var. Lütfen kendi kafanıza göre bir şey yapmayınız.!!!!
Ayrıca bu yöntem bir inanç meselesi. Yani inanmadan ve doğru bilgi almadan, kafanıza göre olursa, pek faydalı olmaz. Ama inanarak, araştırarak, siz de kendinizi bu konuda bilgi sahibi haline getirerek yaparsanız, etkisi daha mükemmel olacaktır. Tam ikna olmadan, sütelik çevrenizde bir sürü insan, ya bırak bu yöntemleri, bu yöntem seni öldürür, öyle şey mi olur tarzında yaklaştığında, sizin de motivasyonunuz ve dayanma gücü ve azminiz düşecektir.
Değerli Okurum; Şunu bilmenizi isterim. İster 15 günlük – isterse de 25 gümlük şifa ouçlarında; ASLA AMA ASLA PROGRAMLARIMI ERTELEMEDİM. BENDENİZ SEMİNER VEREN VE BU AMAÇLA DÜNYANI VE TÜRKİYEYİ KARIŞ KARIŞ DOLAŞAN BİR EĞİTİMCİYİM. HER SEMİNERİMDE 2-3 SAAT AYAKTA KONUŞUYOR, SAHNEDE KOŞTURUYORUM. GÜNDE 8-9 SAAT SAHNEDE KALDIĞIM OLUYOR. BU YÖNTEMİ UYGULARKEN, ASLA PROGRAMIMI ERTELEMEDİM VEYA ZAAFİYET GEÇİRMEDİM. NORMAL TEMPODA İŞİNİZE DEVAM EDEBİLİYORSUNUZ. AMA AĞIR BİR İNŞAAT İŞÇİSİ İSENİZ BU DURUMU BİLMEM.NORMAL ÇALIŞMA ŞARTLARINDA, EVDE, OKULDA, OFİSTE VE SOSYAL HAYATTA NORMAL YAŞANTISNIZ DEVAM EDİYOR. SAKIN, ZAAFİYET GEÇİRİRİM, GÜÇTEN VE ÇAPTAN DÜŞERİM DİYE DÜŞÜNMEYİN. ALAKASI BİLE YOK. AMA BEYNİNİZİ BAŞTAN İKNA ETMEK ŞARTI İLE!
Sifa Orucu hakkinda daha detayli bilgiyi , Dr. Aidin Salih Hn.’dan alabilirsiniz.
(Hakkında çok şikayet aldığım için diğer uzmanları tavsiye edemiyorum, lütfen hayati derecede önemli olan bu mesele ile ilgili iyi araştırın)
Dr. Aidin Salih Hn.’ın Gerçek Tıp adlı kitabini mutlaka okumalisiniz. Gerçek Tıp kitabının ücreti 40 TL. isteyen dostlarınız sade pazar dan ya da
www.sadepazar.com dan temin edebilirler
Yerleri: Fatihte Sade Pazar’ın üst katında. Balipaşa Cd. No:17/A Fatih
Aidin hanım’ın Randevularıyla hafta için 10:00-15:00 arası dilek hanım ilgileniyor randevular için 02125340990 nolu telefonu paylaşabilirsiniz.
Aidin hanımın genel tedavi prensiplerini Randevu vermeden önce Dernekten 2 görevli, hastalara anlatıyor ve onlara başlamaları için bir ön program hazırlıyorlar.
Burda bir yol katettikten sonra Aidin hanımla görüşmek isteyip istemediklerine karar veriyorlar. yeterince bilgisi olmayan ve işin mantığıyla ilgili sıkıntı yaşayacak olanlar da zaten ön görüşmede tercihlerini yapmış oluyorlar.
Yine bahsettiğiniz üzere Hatice hanım da yine burada hastalarına randevu vermektedir
Görüşme ücretleri de Hatice hanımın 150 TL Aidin hanımın ücreti 250 TL
Ön görüşme ücreti de 50 TL
Şifa Orucu ile ilgili Bilgi almak veya muayene için randevu almak için; mail adresi Sade Pazar Doğal Ürünler Pazarı;
sadepazar@gmail.com Ayrıca randevu talepleri için Ayşe Hanım’ı aramak gerekiyor. 0554 631 99 80, Randevular, yoğunluktan mümkünse saat 17:00-19:00 arası aranarak alınmalı veya e-mail daha kolay bir yöntem.
Dr. Aidin Salih Hn. 10-20 veya 25 günlük oruçlardan ziyade, 3 günlük şifa orucu öneriyor. (ki bence de bu daha sağlıklı) Ama akabinde 3 ile 24 hafta süren bir küre devam etmeniz gerekiyor. Yani 3 gün oruç, 7 gün sebze ve meyve ve kan grubunuza özel hazırlamış bir beslenme kürü uyguluyorsunuz. Tekrardan 3 gün oruç, 7 gün bu küre devam ediyorsunuz. Böylece her kür toplamda 10 gün sürdüğü için 10 gün x 24 kür = 240 gün sürecek bir sağlık ve sıhhat süreci başlamış oluyor. Size kaç kürlük bir süre önereceğini ancak muayene olduğunuzda görebiliyor ve size söylüyor.
Bir de tedavinin diğer ayağı olan hacamat için Hacamat Ustasına Her Hacamata gittiğinizde ki toplamda 8 kez gitmeniz gerekebiliyor. 20-30 TL ödemek gerekiyor. Ayrıca duruma göre hacamat yanında Sülük Tedavisi de uygulanabiliyor. Lütfen, doktorların rencide edici laflarına kanıp da, ecdat yadigarı İbni Sina Yöntemi olan, Tıbbı Nebevi’de yer alan, Peygamber Tavsiyesi olan Hacamatı ihmal etmeyin. Ayrıca Sülükle ilgili de doktorlar size bir sürü kafa bulandırıcı şeyler söyleyecektir. Bana da inanmayın isterseniz. Ama internet elinizin altında. Allah rızası için bu küçücük ama muhteşem hayvancıkları araştırın. Almanya’da bile Sülükle Tedavi Merkezleri kurulduğunu göreceksiniz.
Hastalar Aidin Hn.’a bir defa muayeneye geliyor, uygulamayı tam yapar ve mantığını anlarlarsa bir daha (çok ekstrem bir durum olmadıkça) ömür boyu doktora ihtiyaç duymuyorlar. En azından mükemmel bir koruyucu hekimlik uygulaması oluyor. Tavsiye edilen şeyleri kendileri hazırlıyor ve uyguluyorlar. Bu çok önemli ve en güvenilir yol çünkü mamul halde alınmış bir karışımın içinde ne olduğunu bilmek mümkün değil.
Aidin Hn.’ın tavsiye ettiği doğal ürünleri ve ilaçları Sade Hayat Derneği’nin aynı sokaktaki satış yeri Sade Pazar’dan temin edebiliyorsunuz.
Aidin Hn.’ın tedavisiyle iyileşen, bu uygulamaya gönül veren, sade bir hayatı tercih edenler olarak O ve Dostları Sade Hayat Derneği’ni de kurmuşlar.
Kitabı okumadan, Aidin Hn.’a muayene olup, detaylı yol – yöntem ve tavsiyelerini öğrenmeden, asla ama asla tek başınıza yapacağınız bir yöntem olmadığını hatırlatır,
Hayatınızın Siz – Aileniz ve Dostlarınızla mükemmel bir şekilde devam etmesini niyaz ederim.
Bu vesile ile, Şifa Orucu röportajını yapan Zaman Gazetesinin Değerli Muhabiri Sn. Sevinç Özarslan Hanımefendiye huzurlarınızda bir kez daha tebrik ve teşekkürlerimi sunuyorum. O bu konuya önem verip, bize güvenip, bu konuyu haber haline getirmeseydi, bugün bir çoğumuz bu mükemmel yöntem hakkında bu derece bilgi sahibi olamayacaktık.
Not: Sağlıklı olmak, formda olmak ve vücut kan yapısına ve metabolizmasına göre en uygun yemekleri dengeli alarak, Size zarar verecek yiyeceklerden uzaklaşmanızı ve böylece kilo almanızı önleyen Metabolik Balans adlı yeni bir sistem de vardır. Bununla ilgili Doç.Dr. Hüseyin beyden bilgi alabilirsiniz.
Telefonu: 0532 216 8337
Sağlık, başarı, mutluluk ve bütün bunlar için farkındalık dolu günler diliyorum, Münir Arıkan
Düşünce Koçu