Birikim hikayelerimiz, hedeflerimiz.

Üç kişi giyotinle idama mahkûm olur.
Bunlardan biri papaz, biri hâkim, biri de fizikçi...
*İdam sehpasına ilk papaz çıkarılır. Başını giyotinin altına yerleştirir ve sorarlar:
– Son sözün nedir?
Der ki:
– Ben Allah’a inanıyorum, O beni kurtaracaktır. Allah... Allah... Allah...
Giyotini indirdiklerinde boynuna birkaç santim kala giyotin durur. Halk şaşırır ve hep bir ağızdan bağırır:
– Onu serbest bırakın; Allah sözünü söylemiş ve onu korumuştur.
Böylece papaz idam edilmekten kurtulur... *Sıra hâkime gelir, ona da sorarlar:
– Demek istediğin en son söz nedir?
Der ki:
– Ben papaz gibi Allah’a inanmıyorum. Ama adalete güveniyorum. Adalet... Adalet... Adalet...
Giyotini indirirler, giyotin hâkimin de boynuna birkaç santim kala durur...
Bunun üzerine insanlar tekrar şaşırır ve bağırırlar:
– Adalet sözünü söyledi, onu serbest bırakın.
Böylece hâkim de boynunun kesilmesinden kurtulur...
Sıra fizikçiye gelir. Ona da
– Son sözünü söyle derler
Der ki:
– Ben ne Allah’a inanan bir papazım, ne de adalete güvenen bir hâkim.. Bildiğim tek şey şudur: Giyotinin ipinde bir düğüm var ve o düğüm giyotinin tam inmesine engel oluyor.
Görevliler giyotini kontrol edince gerçekten de bir düğüm olduğunu görürler. Düğümü açıp tekrar bırakırlar, böylece fizikçinin başı bedeninden kopar..
Toplumdaki "düğümler" ve sorunlara işaret edip gerçekleri söylemenin acı sonuçları olabilir!..
Gerçeği söylemeye cesareti olanlar, bedel ödemeyi göze almalıdır...
Çok anlamlı bulduğum hikayelerden biri 😊
 
DİDEROT ETKİSİ

18. yüzyıl aydınlanma çağı düşünürlerinden Fransız yazar ve filozof Denis Diderot'nun borç içinde olduğunu duyan Rus imparatoriçesi Büyük Katerina, Diderot’un kütüphanesini satın alıp 25 yıllık maaşını da peşin ödeyerek onu zor durumdan kurtarır.
Maddi durumu düzelen Diderot'a bir arkadaşı çok şık bir kadife sabahlık hediye eder. Giydiği yeni sabahlığın verdiği keyifle çalışma masasına oturan Diderot bu eski masanın yeni ve gösterişli sabahlığına hiç uymadığını fark eder. Aldığı yüklü miktar paranın verdiği rahatlıkla yeni bir çalışma masası alır. Ancak bu kez yerdeki eski halı sabahlığına ve masasına yakışmamaktadır. Yeni bir halı alır.

Bu şekilde eski resimlerini, koltuğunu, duvar halısını, sandalyelerini derken evindeki her şeyi tamamen yeniler.Sonunda bütün parası biter ve yine borçlanır. Ancak o zaman aklı başına gelir ve kendisini nasıl bir tüketim çılgınlığına kaptırdığını anlattığı "Eski Sabahlığım İçin Pişmanlık" adlı bir yazı yazar. Bilinçli bir alışveriş düşüncesiyle yapılmayan ve ihtiyaç olmadığı halde alınan şeyleri açıklayan bu tüketim sarmalından bahseden ilk kişi olduğu için anlattığı kavrama "Diderot Etkisi” denmektedir.

Diderot şöyle der:
"Eski sabahlığımın efendisi idim, yeni sabahlığımın kölesi oldum."
FB_IMG_1592428082098.jpg
 
Biz kredimizi yapilandirdik

Aylık ödeme 3566 ydi şimdi 2999 a düştü:)

Arada kalan 566 tl inşallah her ay altın hesabına:)
 
Klasik-Para-Harcama-Bahaneleri-ve-Engelleme-Y%C3%B6ntemleri.png

Klasik Para Harcama Bahaneleri ve Engelleme Yöntemleri

Alışveriş yapmak büyük zevk! Peki ya ihtiyacınız olmayan, asla tüketmeyeceğiniz ya da kullanmayacağınız gereksiz şeylere yönelik, klasik para harcama bahaneleri ile yaptığınız alışverişlerin sonucu duyduğunuz pişmanlık? Eminiz alışveriş yaparken hissettiğiniz haz kadar tatlı değil…

Söz konusu alışveriş yapmak olunca, çoğu zaman savunma mekanizmalarınız hızlıca harekete geçiyor, beyninizde ürettiğiniz son derece mantıklı(!) para harcama bahaneleri ile asla tüketmeyeceğiniz ya da kullanmayacağınız eşyaları satın almış vaziyette buluyorsunuz kendinizi. Bu durumun uzun vadede can sıkıcı sonuçlara yol açması işten bile değil…
Bizleri alışverişe sevk eden bahaneleri ve onlarla başa çıkma yöntemlerini, sizin için bir araya getirdik. Hep birlikte içimizdeki alışveriş canavarına dur diyeceğiz!
%70 Sezon Sonu İndirimi !!!
Sezon sonlarında ya da kampanya dönemlerinde, mağazaların dev vitrinlerinde gördüğünüz indirim oranlarına dikkatle yaklaşın. Üretilen bahanelerin en başında “ciddi bir indirim vardı, çok ucuza aldım” geliyor. Unutmayın ihtiyacınız olmayan bir şeyi ne kadar ucuza alırsanız alın, sizin için pahalıdır. Uzun zamandır takip ettiğiniz bir ürün ciddi bir indirime girmiş ise, ve gerçekten ihtiyacınız var ise (unutmayın her zaman alışverişte kendimize şu soruyu yöneltmeliyiz: istek mi? ihtiyaç mı?) aynı zamanda bütçenizi zorlamayacaksa almayı düşünebilirsiniz. Aksi durumlarda hızlıca mağazanın yanından uzaklaşmanızı tavsiye ediyoruz.
Çok Çalıştım ve Bunu Hak Ettim!
Kendimizi kandırmayalım. Hepimiz hayatımızı sürdürebilmek için çok çalışıyoruz. Bazı dönemlerde gerektiğinden de fazla çalışıyoruz ve bazı ödülleri hak ediyoruz. Fakat bunu, asla bir alışveriş bahanesi olarak kullanmıyoruz! Size tavsiyemiz, kendinizi motive edecek “para” dan daha değerli bir ödül ya da motivasyon unsuru bulmanız. Mesela, uzun zamanadır görüşmeye fırsat bulamadığınız dostlarınıza vakit ayırmak, birlikte bir şeyler yapmak gibi…
Beklediğim Bir Yerden Para Var, Çözeriz!
Zamanında borç verdiğiniz bir yakınınız, yaptığınız ek işten gelecek ücret ya da başka bir gelir modeline güvenerek harcama yapabilirsiniz. Güvenerek harcama yaptığınız gelir kaynağı hiç önemli değil.
Önemli olan, gelmesini düşündüğünüz para henüz gelmedi, gelecek! Yani siz, sizde olmayan, ne zaman olacağı belli olmayan (belki de hiç gelmeyecek) bir parayı harcayabilmek için kendinizi kandırıyorsunuz. Nasıl bahane ama! Size tavsiyemiz, henüz elinize geçmemiş paraya güvenerek plan yapmamanız. Parayı alana kadar, harcama yapmamak için biraz dişinizi sıkın. Para geldiğinde, nasıl olsa vakit kaybetmeden harcayacaksınız.
🙂
🙂
🙂

İhtiyacım Var!
Yeni bir ürün satın alırken 20 saniye kuralını mutlaka uygulamanızı öneriyoruz. Şöyle ki; kendimize soruyoruz: buna gerçekten ihtiyacım var mı? Yoksa, içimdeki alışveriş canavarına hayır diyemeyerek isteklerime karşı koyamıyor muyum?
Satın alma tuzaklarına düşmemeniz ve bu bahaneden sıyrılmanız için İhtiyaçlarınızla istekleriniz arasındaki çizgiyi net bir şekilde çizmenizde fayda var. Size tavsiyemiz sadece ihtiyacınız var diye herhangi bir ürünü satın almamanız. Zira Temmuz ayında kar botuna ihtiyacınız olduğuna kimseyi ikna edemezsiniz, bizden söylemesi…
Şimdi Alayım, Olmazsa İade Ederim! (ETMEDİ)
İade edeceğimiz bir ürünü neden satın alırız ki? Aldığımız ürünü geri götürmektense, almamak daha kolay sanki  Kaldı ki, toplum olarak aldığımız bir ürünü iade etmek konusunda pek de istekli olmadığımızı hepimiz biliyoruz. “Nasıl olsa geri verebilirim, paramı da geri alabilirim” gibi cümlelerle kendinizi kandırmayın.
İade etme ihtimaliniz olan bir ürünü almayın, zaten ondan vazgeçmeyi göze almışsınız, yapmayın böyle şeyler 
Taksitle Alıyorum!
Küçük bir hatırlatma: taksitle aldığınız ürünlerin kredi kartı ekstrelerini de siz ödüyorsunuz, sizin için bir başkası ödeme yapmıyor! Taksitle aldığınızda, faturaya yansıyan vade farkı tutarından bahsetmemize gerek var mı? Sanmıyoruz.
Kredi kartı doğru kullanıldığında, sayısız avantajlar sunan bir ödeme aracı. Fakat dikkat: Her aldığınız üründe “Nasıl olsa taksitle alıyorum” diyerek 2545845 ay vade ile ödeme yapmaya kalkarsanız, ürünün etiketi kadar da vade farkı ödemek zorunda kalırsınız.
Size tavsiyemiz, bankanızın kampanyalarını takip edin, vade farkı oranlarına dikkat edin ve taksitle de olsa o borcu kendinizin ödeyeceğini unutmayın. Ödeyemeyeceğiniz borçların altına girmeyin. Para harcama bahaneleri üretmeyin.
🙂
 
Klasik-Para-Harcama-Bahaneleri-ve-Engelleme-Y%C3%B6ntemleri.png

Klasik Para Harcama Bahaneleri ve Engelleme Yöntemleri

Alışveriş yapmak büyük zevk! Peki ya ihtiyacınız olmayan, asla tüketmeyeceğiniz ya da kullanmayacağınız gereksiz şeylere yönelik, klasik para harcama bahaneleri ile yaptığınız alışverişlerin sonucu duyduğunuz pişmanlık? Eminiz alışveriş yaparken hissettiğiniz haz kadar tatlı değil…

Söz konusu alışveriş yapmak olunca, çoğu zaman savunma mekanizmalarınız hızlıca harekete geçiyor, beyninizde ürettiğiniz son derece mantıklı(!) para harcama bahaneleri ile asla tüketmeyeceğiniz ya da kullanmayacağınız eşyaları satın almış vaziyette buluyorsunuz kendinizi. Bu durumun uzun vadede can sıkıcı sonuçlara yol açması işten bile değil…
Bizleri alışverişe sevk eden bahaneleri ve onlarla başa çıkma yöntemlerini, sizin için bir araya getirdik. Hep birlikte içimizdeki alışveriş canavarına dur diyeceğiz!
%70 Sezon Sonu İndirimi !!!
Sezon sonlarında ya da kampanya dönemlerinde, mağazaların dev vitrinlerinde gördüğünüz indirim oranlarına dikkatle yaklaşın. Üretilen bahanelerin en başında “ciddi bir indirim vardı, çok ucuza aldım” geliyor. Unutmayın ihtiyacınız olmayan bir şeyi ne kadar ucuza alırsanız alın, sizin için pahalıdır. Uzun zamandır takip ettiğiniz bir ürün ciddi bir indirime girmiş ise, ve gerçekten ihtiyacınız var ise (unutmayın her zaman alışverişte kendimize şu soruyu yöneltmeliyiz: istek mi? ihtiyaç mı?) aynı zamanda bütçenizi zorlamayacaksa almayı düşünebilirsiniz. Aksi durumlarda hızlıca mağazanın yanından uzaklaşmanızı tavsiye ediyoruz.
Çok Çalıştım ve Bunu Hak Ettim!
Kendimizi kandırmayalım. Hepimiz hayatımızı sürdürebilmek için çok çalışıyoruz. Bazı dönemlerde gerektiğinden de fazla çalışıyoruz ve bazı ödülleri hak ediyoruz. Fakat bunu, asla bir alışveriş bahanesi olarak kullanmıyoruz! Size tavsiyemiz, kendinizi motive edecek “para” dan daha değerli bir ödül ya da motivasyon unsuru bulmanız. Mesela, uzun zamanadır görüşmeye fırsat bulamadığınız dostlarınıza vakit ayırmak, birlikte bir şeyler yapmak gibi…
Beklediğim Bir Yerden Para Var, Çözeriz!
Zamanında borç verdiğiniz bir yakınınız, yaptığınız ek işten gelecek ücret ya da başka bir gelir modeline güvenerek harcama yapabilirsiniz. Güvenerek harcama yaptığınız gelir kaynağı hiç önemli değil.
Önemli olan, gelmesini düşündüğünüz para henüz gelmedi, gelecek! Yani siz, sizde olmayan, ne zaman olacağı belli olmayan (belki de hiç gelmeyecek) bir parayı harcayabilmek için kendinizi kandırıyorsunuz. Nasıl bahane ama! Size tavsiyemiz, henüz elinize geçmemiş paraya güvenerek plan yapmamanız. Parayı alana kadar, harcama yapmamak için biraz dişinizi sıkın. Para geldiğinde, nasıl olsa vakit kaybetmeden harcayacaksınız.
🙂
🙂
🙂

İhtiyacım Var!
Yeni bir ürün satın alırken 20 saniye kuralını mutlaka uygulamanızı öneriyoruz. Şöyle ki; kendimize soruyoruz: buna gerçekten ihtiyacım var mı? Yoksa, içimdeki alışveriş canavarına hayır diyemeyerek isteklerime karşı koyamıyor muyum?
Satın alma tuzaklarına düşmemeniz ve bu bahaneden sıyrılmanız için İhtiyaçlarınızla istekleriniz arasındaki çizgiyi net bir şekilde çizmenizde fayda var. Size tavsiyemiz sadece ihtiyacınız var diye herhangi bir ürünü satın almamanız. Zira Temmuz ayında kar botuna ihtiyacınız olduğuna kimseyi ikna edemezsiniz, bizden söylemesi…
Şimdi Alayım, Olmazsa İade Ederim! (ETMEDİ)
İade edeceğimiz bir ürünü neden satın alırız ki? Aldığımız ürünü geri götürmektense, almamak daha kolay sanki  Kaldı ki, toplum olarak aldığımız bir ürünü iade etmek konusunda pek de istekli olmadığımızı hepimiz biliyoruz. “Nasıl olsa geri verebilirim, paramı da geri alabilirim” gibi cümlelerle kendinizi kandırmayın.
İade etme ihtimaliniz olan bir ürünü almayın, zaten ondan vazgeçmeyi göze almışsınız, yapmayın böyle şeyler 
Taksitle Alıyorum!
Küçük bir hatırlatma: taksitle aldığınız ürünlerin kredi kartı ekstrelerini de siz ödüyorsunuz, sizin için bir başkası ödeme yapmıyor! Taksitle aldığınızda, faturaya yansıyan vade farkı tutarından bahsetmemize gerek var mı? Sanmıyoruz.
Kredi kartı doğru kullanıldığında, sayısız avantajlar sunan bir ödeme aracı. Fakat dikkat: Her aldığınız üründe “Nasıl olsa taksitle alıyorum” diyerek 2545845 ay vade ile ödeme yapmaya kalkarsanız, ürünün etiketi kadar da vade farkı ödemek zorunda kalırsınız.
Size tavsiyemiz, bankanızın kampanyalarını takip edin, vade farkı oranlarına dikkat edin ve taksitle de olsa o borcu kendinizin ödeyeceğini unutmayın. Ödeyemeyeceğiniz borçların altına girmeyin. Para harcama bahaneleri üretmeyin.
🙂
Çok güzel ve de mutlaka dikkate alınması gereken tavsiyeler
Özelikle birikim yapamayanlar ya da yapamıyorum diyenler için
Bizimki birikim severler için de çok motive edici 😍
 
paramkiymetli.com



Finans-Konusunda-30-Ya%C5%9F%C4%B1na-Gelmeden-Yapman%C4%B1z-Gereken-4-%C5%9Eey.png


Finans Konusunda 30 Yaşına Gelmeden Yapmanız Gereken 4 Şey


Gençliğin enerjisi ve rahatlığıyla yirmili yaşlarımızı sanki hiçbir finansal sorumluğumuz yokmuş gibi geçiriyoruz. Ancak eğlenirken zaman uçup gidiyor ve maalesef bazı ekonomik hedefler bir gecede gerçekleşmiyor. O yüzden 30 yaşınıza gelmeden listedekileri gerçekleştirin ve ilerleyen yıllarda zor duruma düşmemek için kendinizi ekonomik anlamda güvenceye alın. Eğer 30’unuzu geçtiyseniz yine de geç değil, bu listeyle akıllıca hedefler koymak için hâlâ şansınız var.
Bütçe Hazırlayın

Üniversiteden yeni mezun olup kendi paramızı kazanmaya başladığımız ilk yıllarda sorumsuzca davranıyoruz, kazandığımız parayı har vurup harman savuruyoruz. 20’lerin sonuna yaklaştığınız bu yıllarda artık kontrolü ele almanın zamanı geldi. Finansal başarı için bütçe yapmak şart. Unutmayın ki bütçe yapmak, paranın nereye gittiğini değil, nereye gideceğini belirler. Daha önce hiç bütçe yapmadıysanız,paramkiymetli.com’daki yazılarımıza göz atarak sunduğumuz ipuçlarından faydalanabilirsiniz.
Kredi Notunuzu Bilin

“Kredi notu mu? O da ne?” diyorsanız muhtemelen 20’li yaşlarındasınız ve bu kavramın öneminin farkında değilsiniz. Kredi ödeme ve kredi kullanım alışkanlıklarımızı gösteren bir puan söz konusu. Bu puan, bir bireyin finans kuruluşlarıyla arasında geçen her türlü mali ilişkiye dayanarak çeşitli analizler neticesinde ortaya çıkarılıyor. Kredi notu, atacağınız finansal adımları olumlu ya da olumsuz anlamda etkiliyor. İyi bir kredi notu büyük hedeflerinize ulaşmada kolaylık sağlarken, kötü bir kredi notu size bu anlamda engel çıkarabilir. Kredi notunuzu öğrenmek için ev ya da araba almayı beklemeyin. Bankanızdan kredi notu raporunuzun bir kopyasını alın ve eğer puanınız düşükse, yükseltmek için gerekenleri yapmaya başlayın.
Borçlarınızı Azaltın

İlk işinize girdiğinizde muhtemelen kendinize hemen bir kredi kartı çıkarttınız ve bir kasa sorumlusunun “yetersiz limit” uyarısıyla karşı karşıya kalana kadar keyifle kullanmaya başladınız. Kredi kartları taksit, puan, sanal alışveriş gibi kolaylıklar sağlasa da bilinçli şekilde kullanılmadığında ciddi sorunlara sebep olabilir. Kredi kartınızı kazancınızı düşünerek sorumlu bir şekilde kullanın ve ödemeleri mutlaka zamanında yapın. Her seferinde asgari ödeme yapmak kredi notunuzu düşürecektir.
Acil Durum Fonu Oluşturun

Ani bir iş kaybı ya da benzer bir finansal zorlukta ayakta kalabilmek için acil durum fonu oluşturmanız şart. Acil durum fonu, en az 3-6 aylık gelirinize denk gelir. Bu rakamlar kulağa çok yüksek gibi gelse de her ay kenara atacağınız 500 TL ile acil durumlarda başınızın sıkışmayacağından emin olabilirsiniz...

(paramkiymetli.com'dan alintidir.)
 
Çok güzel ve de mutlaka dikkate alınması gereken tavsiyeler
Özelikle birikim yapamayanlar ya da yapamıyorum diyenler için
Bizimki birikim severler için de çok motive edici 😍
Birikim, tasarruf, yatirim konularinin arastirilmaya baslanmasi bir aydinlanma sonucu oluyor. Ozellikle genc arkadaslarimizda bunun gerceklesmesi en buyuk dileklerimden biri...🙃
 
son bir kac senedir bir evimizin olmasini cok ama cok istioyrum.istiyorum diyorum,cünkü arastirmaya girdigim dönmelerde esim rahtsizlanmisti,cok zor günlerdi.simdi biraz atlattik sayilsada ,dünya gündemi Malum pandemi,benim suan icin calismiyor olmam ve evlerin cok ama cok pahali olmasi bizi suanlik durdurdu.

cok sükür esimde artik istiyor,kendimize ait bi evimizin olmasini:) söyle bahceli ,ferah bi evimiz olsa cocuklarim bahcesinde kosturup oynasa,ben domatesimi biberimi eksem,cocuklarim dalinda meyvesini sebzesini görüp koklayip yiyebilse ne güzel olur degilmi?.sunlari yazarken kendimi o ani yasiyormus gibi hissediyoruum,icim isiniyor.penceremin önüne saksiya diktigim fasulye ciceklenip ilk fasulseni Verdi,maydnozlarim rokalarim büyüdü,domateslerim büyüdü ama henüz görünen birsey yok :) bahceli ev hayllarimi saksilara dikip büyüttüm,ürünlerinide aldim,zor olsada umut ve niyet ediyorum o güne :)insallah saglikla evlatlarimla esimle o günleri görmek nasib olsun.amin.
 
son bir kac senedir bir evimizin olmasini cok ama cok istioyrum.istiyorum diyorum,cünkü arastirmaya girdigim dönmelerde esim rahtsizlanmisti,cok zor günlerdi.simdi biraz atlattik sayilsada ,dünya gündemi Malum pandemi,benim suan icin calismiyor olmam ve evlerin cok ama cok pahali olmasi bizi suanlik durdurdu.

cok sükür esimde artik istiyor,kendimize ait bi evimizin olmasini:) söyle bahceli ,ferah bi evimiz olsa cocuklarim bahcesinde kosturup oynasa,ben domatesimi biberimi eksem,cocuklarim dalinda meyvesini sebzesini görüp koklayip yiyebilse ne güzel olur degilmi?.sunlari yazarken kendimi o ani yasiyormus gibi hissediyoruum,icim isiniyor.penceremin önüne saksiya diktigim fasulye ciceklenip ilk fasulseni Verdi,maydnozlarim rokalarim büyüdü,domateslerim büyüdü ama henüz görünen birsey yok :) bahceli ev hayllarimi saksilara dikip büyüttüm,ürünlerinide aldim,zor olsada umut ve niyet ediyorum o güne :)insallah saglikla evlatlarimla esimle o günleri görmek nasib olsun.amin.
Amin inşallah.
 
son bir kac senedir bir evimizin olmasini cok ama cok istioyrum.istiyorum diyorum,cünkü arastirmaya girdigim dönmelerde esim rahtsizlanmisti,cok zor günlerdi.simdi biraz atlattik sayilsada ,dünya gündemi Malum pandemi,benim suan icin calismiyor olmam ve evlerin cok ama cok pahali olmasi bizi suanlik durdurdu.

cok sükür esimde artik istiyor,kendimize ait bi evimizin olmasini:) söyle bahceli ,ferah bi evimiz olsa cocuklarim bahcesinde kosturup oynasa,ben domatesimi biberimi eksem,cocuklarim dalinda meyvesini sebzesini görüp koklayip yiyebilse ne güzel olur degilmi?.sunlari yazarken kendimi o ani yasiyormus gibi hissediyoruum,icim isiniyor.penceremin önüne saksiya diktigim fasulye ciceklenip ilk fasulseni Verdi,maydnozlarim rokalarim büyüdü,domateslerim büyüdü ama henüz görünen birsey yok :) bahceli ev hayllarimi saksilara dikip büyüttüm,ürünlerinide aldim,zor olsada umut ve niyet ediyorum o güne :)insallah saglikla evlatlarimla esimle o günleri görmek nasib olsun.amin.
Ne guzel hayaller. Allah gonlune gore versin...🥰
 
son bir kac senedir bir evimizin olmasini cok ama cok istioyrum.istiyorum diyorum,cünkü arastirmaya girdigim dönmelerde esim rahtsizlanmisti,cok zor günlerdi.simdi biraz atlattik sayilsada ,dünya gündemi Malum pandemi,benim suan icin calismiyor olmam ve evlerin cok ama cok pahali olmasi bizi suanlik durdurdu.

cok sükür esimde artik istiyor,kendimize ait bi evimizin olmasini:) söyle bahceli ,ferah bi evimiz olsa cocuklarim bahcesinde kosturup oynasa,ben domatesimi biberimi eksem,cocuklarim dalinda meyvesini sebzesini görüp koklayip yiyebilse ne güzel olur degilmi?.sunlari yazarken kendimi o ani yasiyormus gibi hissediyoruum,icim isiniyor.penceremin önüne saksiya diktigim fasulye ciceklenip ilk fasulseni Verdi,maydnozlarim rokalarim büyüdü,domateslerim büyüdü ama henüz görünen birsey yok :) bahceli ev hayllarimi saksilara dikip büyüttüm,ürünlerinide aldim,zor olsada umut ve niyet ediyorum o güne :)insallah saglikla evlatlarimla esimle o günleri görmek nasib olsun.amin.
Royemcim ev hayallerini kurmak ve gerçekleşmesi için dua etmekten vazgeçme
İnşaallah hayallerinin gerçekleştiğini de paylaştığın günler gelsin 😍
 
sagolun canlar. ozrengin ozrengin ,bazen umudumu kaybetmiyor degilim ama umuda tutunmak,hayal Edip istemek ,onun icin cabalamak cok güzel bir his.insallah.
Sakın umudunu kaybetme
Benim şu eve yerleşme hikayemi ayrıntılı bir anlatsam sen kötü bir film senaryosunun içinden mi çıktın
Ve sen hala hayatta mısın dersin inan
 
X