ben de yürüyerek ve yediklerime dikkat ederek, azaltarak ve de en önemlisi şekerli ve tatlı ürünlerden uzak durarak kilo verebildim. size bu süreçle ilgili bilgi vereyim..haziran ayında tartıldıgımda tam 73 kilo oldugumu gördüm, dünyalar başıma yıkıldı, çünkü normalde 54-56 kilo arasında gidip gelen ben, 2 sene içerisinde resmen düzenli olarak kilo almışım farkında olmadan..bunun en önemli sebebi, içine girdiğim depresif psikolojim, kendime hiç zaman ayıramamam, spordan uzaklaşmam, kendime fazla zaman ayırmadıgım için yediklerime dikkat etmemem, sürekli hazır yiyeceklerle kendimi aldatmam olabilir..özellikle her açlığımda bunu çikolata ve tatlıyla bastırmam 73 kiloya varmamın temel nedeni..çünkü özellikle albeni çikolata ve sütlü nesquik cornflakes'e dayanamıyordum..kış oldugu için, açık alanda spor da yapamıyorsun, her yer kar çamur ve soğuk..ama haziran ayına geldiğimizde, artık havalar da nihayet düzelmişti ve iş yogunlugum da azaldı ofiste ve kendime zaman ayırmaya başladım..size, ilk tavsiyem kesinlikle hemen spora başlamayın..önce düşünün ve odaklanın..hangi kiloda olmak sizi mutlu ediyor , kendinizi ne kadar tanıyorsunuz, size bu kiloları aldıran etkenler nedir yada kişiler kimdir? bu etken/kisileri de tanımladıktan sonra, rejim sırasında bunlara taviz vermemek için, ne yapabilirim diye sorun kendinize..siz onlara değil, onlar size uysun..çünkü önemli olan sizin nasıl hissettiğiniz ve kilolu görünümünüzle kendinizle ne kadar barışık oldugunuz? mağazada, eskiden güzel ve hoş kıyafetler deneyebilirken, artık aynı mağazanın vitrinine bile bakamayacak hale gelmeniz..insanın aynaya baktıgında kendisini hoş bulması ve begenmesi kadar güzel birşey yok..ama ben neredeyse bunu kaybetmek üzereydim..ve daha hırçın ve agresif davranıyordum..nişanlımı daha çok kıskanıyordum, çünkü kendime duydugum özgüven de, kilo almaya başladıgımdan beri oldukça azalmıştı..fizik gerçekten çok önemli..
az önce bahsettiğim gibi, ekim'de olacak düğünümde çekilecek olan fotograflarım, yedigim çikolatalardan yada pastalardan daha önemliydi..çünkü bu en önemli günüdür bir bayanın..tüm gözler senin üzerinde olacak..bu yüzden bir karar verdim..çikolataları yada dondurmaları yediğimde hissettiğim geçici mutluluk mu yoksa fit ve hoş bir vücudum oldugunda kendimi çok iyi hissettiğim kalıcı bir mutluluk mu?
bunları düşünüp bir karar aldım ve süreci başlattım..
1) ilk hafta içerisinde, yeme alışkanlıklarımı değiştirdim..örneğin eskiden işe giderken bir poğaça ve küçük pizzalardan alırdım..işte yerdim..ancak yeni süreçte, eve sevdigim tuzsuz köy peynirinden, salamdan, küçük domateslerden, salatalık, zeytin ve kepek ekmeği aldım..ve sabahları biraz daha erken uyanarak kahvaltımı evde hazırlamaya başladım..zaten yaz dönemi oldugu için sabahları daha erken kalkabiliyorsunuz yataktan..kışın ev soğuk olabiliyor ve insan, yorganın içinden çıkmak istemiyor :) beyaz ekmek yerine kepek ekmeğini değiştirmem çok faydalı oldu, çünkü kepek ekmeğinden 2 dilim yediğinizde zaten hemen doyuruyor sizi. hem de bütçe anlamında da tasarruf etmis oldum..çay içmeyi pek sevmediğim için genelde diyet süt içmeyi tercih ettim. hem çayda şeker de kullanıyordum eskiden..şeker hem zararlı hem de çok kalorisi var. siz de kahvaltı için sevdiginiz ama az kalorisi olan yiyeceklerden alıp kendinizi motive edin..böylelikle yaptıgınız kahvaltı da size keyifli gelecektir..ben kahvaltının önemini yeni yeni anlıyorum..ve sevmediğim 3 kalorilik birşeyi 2 adet yemektense, sevdiğim 4 kalorilik birşeyi 1 adet yemeyi terch ederim. Bu süreç içinde, yediklerimi de azalttım tabi . mesela normalde iki tabak yiyorsam, bir tabak yemeye başladım ve ekmeği de kepek ekmeği tercihimden dolayı azaltmayı başardım..eskiden sulu yemeklere ekmek bandırarak nerdeyse yarım ekmeğe tekabül eden 4-5 dilim beyaz ekmek yiyordum , bunu birkaç dilim kepek ekmeğine düşürdüm..ve unlu, şekerli yiyecekleri yemeği kestim..elbette canım tatlı istiyordu ama şekeri genelde meyvelerden karşıladım..özellikle kavunu çok severim..tatlı yerine kavun yedim..sizin de elbette sevdiginiz yaz meyvesi vardın..siz de tercihinizi bu alışma döneminde meyvelerden kullanın..dikkat ederseniz, meyve suyu demiyorum, çünkü meyve suları her ne kadar %100 doğal denilse bile, bana inandırıcı gelmiyor ayrıca meyve suyu içtiğinizde açlığınız giderilmiyor..örnek olarak bir bardak portakal suyunun içerisinde 2-3 adet portakal var..ancak normalde bir adet portakal yediginizde kendinizi doymuş hissedebilirken, 1 bardak portakal suyu aynı etkiyi yaratmıyor bence..Bununla birlikte, ilk hafta uyguladıgım en önemli adımlardan biri, akşam saat 8'den sonra ağzıma bir lokma bile koymadım..aklıma yiyecek geldikçe başka şeyler düşündüm..gelinliğimi düşündüm..yemek yemek istedikçe, bir bardak su içtim. ayrıca buzdolabındaki ve dolaplardaki aburcuburları da tamamen kaldırdım/attım. çünkü evde oldugu zaman, dayanamıyordum..bu nedenle öncelikle evden de uzaklaştırdım..bana yardımcı olabilmesi için nişanlıma da söyledim bu durumu..erkekler tabi bizim kadar dayanıklı olmuyor yemek konusunda..bizim kadar sınırlayamayabiliyor, ancak onun da fazla kiloları oluştugu için, o da benimle birlikte yediklerini azaltma yoluna giderek, bana en azından destek oldu..yiyecek birseyler aldıgımızda light ürünleri tercih ettik, eskiden sürekli kebapçıda alırdık soluğu, diyetteyken ise, süt mısır yiyorduk

mısır, sanıyorum nişastalı bir ürün oldugu için diyet yiyecegi sayılmaz pek ancak en azından tok tuttugunu söyleyebilirim. yaz oldugu için, içtiğim su miktarını da arttırdım, böylelikle, yemek sırasında su içildiginde daha çabuk tok hissediyorsunuz kendinizi..giriş aşaması bu şekildeydi..yaklaşık 10-12 gün sürdü.. bu aşamanın sonunda tartıldıgımda 71,5 gibiydi kilom..bu az da olsa beni motive ediyordu çünkü sayının az da olsa azaldıgını görmek ümit veriyor insana..
2) birinci aşamadaki belirttigim sürece, artık yürüyüşleri de eklemiştim..artık ne de olsa, havalar da sıcak olmaya başladı..ayrıca, açık alanda yapılan aktiviteler, kapalı alanda yapılan aktivitelere göre, daha yararlı oluyormuş..buna ek olarak, parkta yürüyen , koşan, parktaki cimnastik aletlerini kullanan diğer kişileri görünce, yalnız olmadıgınızı da hissediyorsunuz..böylelikle hem canınız sıkılmıyor hem de böylelikle sporda harcadıgınız zamanı biraz artırabiliyorsunuz..geçen yaz yaptıgım gibi, yaz boyunca eve tıkılıp, vantilatör karşısında dondurma yemekten daha zevkli parkta yürüyüş yapmak..ben ankarada oldugum için, evime yakın olan kurtuluş parkını tercih ediyorum..bu aşamadaki en önemli nokta ise, yürüyüşlerinizin kesinlikle hızlı bir tempoda olması gerektiği..hatta yapabiliyorsanız, buna biraz da koşu yapmayı ekleyebilirsiniz..çünkü kardiyo egzersizleri denilen koşu yapmak, yüzmek, kayak yapmak gibi aktivitelerde bünyeniz biraz daha fazla efor harcıyor, böylelikle kalbiniz daha çok kan pompalıyor ve daha hızlı çarpıyor ve daha hızlı attığında yağ yakmaya başladıgınız için, asıl kilo verme bu süreçte hızlanıyor. bu yüzden, koşu yapamasanız bile ilk başlarda, en azından yürüyüşünüzü oldukça hızlandırmanızı tavsiye ederim..bu süreç ise, yaklaşık 20 gün sürdü..Haziranın son günlerinde 67-68 kilo aralıgındaydım artık..Onlar basamağında 6 rakamını görmek bile beni adeta sevinçten uçurdu
3)Temmuz ayında ise, Dukan diyetini biraz da Karatay diyeti ile birleştirdim spor ile beraber ve uygulamaya böyle devam ettim. ayrıca kilo verdigim için yarı yürüyüş-yarı koşu da yapabiliyordum artık..ve önemli birşey keşfettim. kuru kayısı..sabahları kahvaltıdan önce bir bardak su içerken yanında birkaç adet kuru kayısı da yedim. kuru kayısı sindirime yardımcı bir yiyecek. kabız olmanızı da önlüyor. yanınızda kuru kayısı bulundurmanız iyi olur, açlıktan kan şekeriniz düştüğünde kayısı yersiniz. Hem çikolata, pasta vb. yememiş olursunuz, hem de sayısız faydalarından yararlanmış olursunuz. tabi sayısını abartmadıgınız sürece
Gelelim, Dukan ve Karatay diyetlerinden almıs oldugum bazı uygulamaya, yaklaşık 2 günde bir, sabah kahvaltıda ekmek yerine bir adet haşlanmış yumurtayı tercih ettim. böylelikle karbonhidratı biraz daha azalttım ve mümkün oldugunca, et ürünlerine yöneldim öğle veya akşam menüsünde..eskiden et yemek bana daha cok kalori almak gibi geliyordu ama megerse tam tersiymiş. ama eti de, eskisi gibi tavada kızartmak yada sıvı yağ kullanıp sote şeklinde hazırlamak yerine ya tavuk ızgara yada köfte ızgara tercih ediyorum, normalde bu ızgara menülerde etin yanına hemen pilav ve de pide koyarlar restaurantlarda..ben rica ederek, pilav ve pideyi çıkartmalarını bunun yerine mevcut salatayı, yeşilliği artırmalarını istedim..böylelikle, hem tabakta bırakacagım şeyler boşu boşuna çöpe gidip israf olmadı hem de daha sağlıklı birşey tercih etmiş oldum..çünkü bi uzmandan tvde dinlemiştim..et ile pilavı aynı anda tüketmemek gerekiyormuş..bu nedenle pilavdan uzak durdum..çünkü bazen pilav çok yağlı dayapılıyor, bu nedenle yazın ağır geliyor..akşam çok acıktıgınızda ise, buzdolabınızda birkaç adet light yogurt bulundurun..böylelikle açlığınızı bastırmış olacağınızdan, çok aç kalmayacagınız için başka zararlı şeylere saldırmazsınız. asitli içecekler yada çay/kahve konusunda ise, oldukça şanslıyım çünkü zaten asitli içecekleri + çay/kahveyi pek sevmem. Yokluğunda da çok aramadım açıkçası..Buz gibi kavun/karpuz dururken, bu içecekler sizi cezbetmiyor :82:
Temmuz ayının şu son günlerinde ise 61 kiloya gelmiş bulunuyorum

ve varmak istedigim kilo 55..Cunku boyum 1.68 civarında. Eylul ayının ikinci haftasına kadar 55 kiloya ulaşmam lazım. eski fit günlerimi çok özledim çünkü..ve sporu asla bırakmayacağıma söz verdim kendime..tatlı da yiyecegim arada sırada, şimdi oldugu gibi..ama hafta bir kendimi ödüllendirerek ve porsiyonunu da abartmayarak
umarım yardımcı olabilmişimdir..içinizde elbet, 2 ayda 12 kilo vermek çok zararlı, şöyle böyle diyenler de olacak, sizler de haklısınız. ancak insan biraz da hızlı bir zamanda kilo verdigini görünce motive olabiliyor bana kalırsa..eger göremezse de, pes edebiliyor. bu nedenle kendime karşı biraz zalim oldugumu itiraf etmeliyim..pastanelerin önünden geçerken, kendime ''şu ana kadar yediklerine say'' diyordum..inanın ki sağlam bir irade istiyor bu..ama sonucu görünce, buna katlanıyorsunuz..özellikle spor yaptıgınızda yarım saat-40 dakika boyunca efor sarfettikten sonra, bir tane tatlı yiyip, emeğinizi boşa harcamak istemiyorsunuz. spor bu nedenle de, fazla yemek yemenizi sınırlandıran birşey ve de en önemlisi, su içmenizi de artırıyor terleyip su kaybettiğiniz için..
size yazdıklarımı harfi harfine uygulayın diye yazmadım zaten..ama belki içerisinde, size de faydalı olabilecek şeyler bulabilirsiniz. yada aynı / benzer hisleri-deneyimleri yaşamış olabilirsiniz. sonuç olarak, ben uyguladım ve başardım - devam da edicem abartılı olmadan. sizinle de detaylı olarak paylaşmak istedim sadece yaşadıklarımı ve de en önemlisi mutluluğumu..
NOT: bazen kendinizi tutamayarak o gün, tatlı yemiş olailirsiniz yada porsiyonunuzu abartmış olabilirsiniz ama sakın bu tip şeylere takılmayın.bugün biraz fazla kaçırdım, yarın biraz daha az yerim o zaman diye düşünmeye çalışın. benim de arada böyle gel-gitlerim oldu 2 ay sürecinde..ama bu şekilde yaptım ve moralimi bozmadım, sporumu duzenli olarak yapmaya calistim (haftada en az 2-3 aksam)
