• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

yosunummmm

ağrıların normal canım çünkü rahim iç tabakan çok kalınlaşıyor. normalde incecik olan rahim ilaçlarla maximum seviyeye getirildi ya, ki seninki çok iyi kalınlaşmıştı.şimdi o tabakanın dökülmesi hem ağrılı hemde bol kanamalı olur.bu ay böyle geçecek..sen birde normal adet görmediğin için cyclo ile yalancı bir adet gördüğün için şimdi senin için alışılmadık bir adet olmuştur,merak etme normal...
 
Merhaba,
Bir süredir kk daki bazı formları takip ediyorum. Bu formdaki arkadaşlara yakınlık hissettim ve katılmak istedim. Öncelikle takip edebildiğim kadarıyla Aysevi, Yosunn ve Bemindeolacak arkadaşların olumsuz sonuçlarına çok üzüldüm, geçmiş olsun.

Ben 35 yaşındayım henüz çocuğum yok. Benim çocuk yapamama sorunum sizinkinden biraz farklı. Çok uzun süredir psikiyatrik ilaçlar kullanıyorum. Geçen kasım ayında çocuk istediğim için kendi kendime ilaçlarımı kestim ve hamile kaldım. Ancak çok geçmeden ataklarım başladı ve sonunda hastanelik oldum, tabii çocuğu aldılar ve hemen ilaçlara başladılar (hem de daha çok sayıda ve daha yüksek dozlarda ilaçlar :(( ) En kötü olduğum bir aylık dönem biraz bulanık, yani çok kendimde değildim. Şimdi daha iyiyim ama neden dayanamadım neden başaramadım diye düşünmeden edemiyorum ve çok üzülüyorum. Doktoruma çocuğum olmasını çok isteğimi söyledim. Kendisi genel olarak ilaçları bırakmanın uygun olmadığını ama çok istediğim için denenebileceğini, ilk 3 ay kesinlikle ilaç kullandırmadıklarını (o dönemde kötüleşirsem elektro şok uygulaması yapılacağını) daha sonraki aylarda güvenilirliği bilinmemekle birlikte ilaç kullanılabileceğini söyledi. Ama ben kesinlikle ilaç kullanmam dedim, ya kendim dayanırım ya da başka bir yol bulurum (evlatlık, taşıyıcı anne vb...) dedim. Önümüzdeki ekimde ilaçları bırakıp yeniden deneyeceğim bakalım nasıl olacak. İşte benim hikayem de bu.

Geçmiş sayfalardan Aysevinin bir sürü kedisi olduğunu öğrendim. Çok hoşuma gitti. Turbicenin kedi almak istediğini söylemesinden sonra da evde evcil hayvan beslemek konusunda bayağı yazışmalar olmuş. Ben apartman dairesinde oturuyorum, evde 3 kedim ve bir köpeğim var. Aslında daha önce müstakil evdeydik ama köpeğim trafik kazası geçirdi ve arka ayakları felç oldu. Müstakil ev hem pahalı hem de kışın çok soğuk olduğu için ve köpeğim artık bahçede yaşayamayacağı için apartmana taşındık. Müstakil evdeyken kedilerim sokağa çıkıp geliyordu ama şimdi 4. kattayız ve böyle bir imkan yok ve maalesef evde sıkılıyorlar. Müstakil evdeyken 7 kedim vardı fakat maalesef 4ü kayboldu (Daha sonra 2 sinin ölüm haberini aldık birine araba çarpmış birininde köpek saldırısına uğradığını tahmin ediyoruz. Diğer ikisine ne olduğunu bilmiyoruz ama büyük ihtimalle onların da başına bişeyler gelmiştir). İşte sokağa çıkabilir olunca başlarına bişeyler geliyo, evdeyken güvendeler ama sıkılıyorlar. Aysevi sen kedini sokağa tasmayla mı çıkarıyorsun? Ben tasma işini denedim ama hiç hoşlanmadılar :( Hatta tasmadan kurtulup kaçtı biri çok zor yakaladık.

İlaçları ne zaman bırakmayayı deneyeceğim belli olmadan önce yaşım da ilerlediği için yumurtalık rezervi konusunu araştırmaya başlamıştım. Doktor sitesinde bir soruya Prof. Dr. Kutay BİBEROĞLU'nun verdiği yanıt çok ilgimi çekmişti. Bunu tüp bebek merkezlerinin başarı oranlarını %70 lerde olduğunu söyledikleri ve sizin de yaşayarak bu yüzdelerin gerçek olmadığını düşündüğünüz için paylaşmak istedim.

""SORU: merhaba ,
Bir hastanın sorunsuna verdiğiniz cevap ilgimi çekti . amh değeri 0,1 olan birine tüp bebek değil normal yolla hamile kalma şansının daha yüksek oldugunu yazışsınız. ben 2 aydır dhea kullandım adetın 2. gunu yapılan testler sonucu e2 75 fsh 5 ve amh değerım 3 ay önce 0,2 idi. bir çok doktora gittim tüm doktorlar normal şartlarda imkansız belki tüp bebek şansı olabilceğinin bilgisini verdiler.bu ay tüp bebek için tedaviye başladık ilk beş gün gonal f 450 menopur 150 ve günlük 1*1 femera kullanıp kontrol olacağım . acaba bu dozla benım değerlerim için normal mi ? ve bu değelere yakın olup hamile kalan örnekler va mı acaba .

CEVAP: Yaşınız, gebeliği deneme süreniz, neden gebe kalamadığınızı araştırmak için yapılan test sonuçlarınız, verilecek kararda etkili olacaktır. Sorun e-posta ile çözülecek kadar basit değildir. Yumurta sayısının azlığı eğer gebeliği engelliyorsa, tüp bebekle de gebeliği engelleyecektir çünki sadece yumurta sayısı değil, yumurtanın döllenme kapasitesi iyi değildir. Aksine normal şartlarda yumurta sayısı az bile olsa insan beyni, mevcut yumurtaların içinden en iyisini seçme yetisine sahipken aynı zamanda erkek sperm hücresi de ancak en güçlü olanı ile yumurtayı dölleyebilirken tüp bebekte verilen ilaçlarla bu olanak ortadan kalkmaktadır. Yani tüp bebekte verilen çok yüksek dozdaki hormonlar, yumurtaların içinden seçimi gelişgüzel yapar. Keza sperminde gelişigüzel birkaç tanesi ile dölendirme gerçekleştirilir. Bu nedenledir ki doğal yolla bir ay içindeki gebelik oranı, tüp bebekle elde edilecekten daha yüksektir.
Sonuç olarak, yumurta az ise bile, en az 6 aydır gebeliği deniyor ve gebelik olmuyorsa, ortada gebeliği engelliyen bir neden bulunmuşsa, yapılacak şey engelin tedavi ile ortadan kaldırılmasıdır. Ama hiç bir engel bulunamamışsa yada engel düzeltilemeyecek bir sorunsa (gerçekten ayrıntılı inceleme yapılmış olmak şartıyla) o zaman mecburen tüp bebeğe, düşük şansı göze alarak başvurmak gerekir.""

Aslında normal yolla gebe kalmanın olasılığı bile ilk ay denemesinde %20, 6 aylık düzenli ilişki sonrası %50-60. Normal gebelik için yumurtlama gününün tuttuğunu, spermlerin yumurtaya ulaşabildiğini düşünsek de ilk ay denemesinin oranı en fazla %30-40 lara çıkar. Bu merkezler nasıl %70 oranını veriyorlar ben anlayamadım. Aslında bu fikrimi yazarken biraz tereddüt ettim, sizlerde umutsuzluk yaratabileceğini düşündüğüm için. Ama amacım kesinlikle bu değil, sadece bu merkezlerin umut tacirliği yapmalarına kızdığım ve sizlerin de merkezlerin verdikleri oranlara bir açıklama bulmaya çalıştığınızı gördüğüm için düşüncemi söylemek istedim. Belki eksik bildiğim birşeyler vardır tabii.

Ben de yumurtalık rezervimin ne durumda olduğunu anlamak için çeşitli tüp bebek merkezlerinde muayene oldum. 2 kez AMH testi yaptırdım. İlk sonuç 1.3 ve 1 ay sonra ikinci sonuç 1.9 du (Testleri aynı laboratuarda yaptırdım). Ancak yabancı sitelerde okuduğum kadarıyla 1 aylık süre içinde bu iki sonuç arasında bu kadar fark olması imkansız ve bu değerin zaman içinde artması da imkansız. Laboratuarların güvenilirliği konusunda kafamda soru işaretleri oluştu (Testleri yaptırdığım laboratuar Ankaranın bilinen laboratuarlarından biri). Bunun yanında Türkiye'deki doktorlar sonuç 1'in altında değilse iyi sayıyorlar ama Amerika'daki tüp bebek merkezlerinin sitelerinde verilen bilgilere baktığımda 2.2 nin altının düşük olduğunu söylüyorlar ve 35 yaş için AMH alt sınırı olarak 2 verilmiş. Şimdi kime inanmalı?

Çok uzun olacak ama uzun süredir okuduğum için söylemek istediklerim birikti. Aysevi evlat edinmek için sıraya girmene çok sevindim. Ben evlat edinenlerin forumunu da takip ediyorum, orayı da çok seviyorum büyük heyecanlarla çocuklarını bekliyorlar. Evlat edinmeyi düşünüp acaba sevebilir miyim, o beni sever mi, gün gelir de beni bırakıp gider mi gibi sorular olan arkadaşlar için evlat edinenler forumundan bir alıntı yapmak istedim.

""Heidiankara; güzel arkadaşım çok az da olsa önceden kaygu duyman çok doğal ama biyolojik annesi ile çok az da olsa görüşmüş biri olarak sana hislerimi anlatmak isterim ki ilerde yavrun için sen ne anlama geleceksin biraz daha bilgi sahibi ol...
beni taşıyan insanla birkaç defa görüştüm. size yemin ederim sokaktaki herhangibir insandan biriydi benim için. çok denesem de hiçbir anlam yükleyemedim kendisine. benim doğmamam ve karnının belli olmaması için yaptıklarını hiç anlatmıyım en güzeli. şuanda bile insanlara onun beni terk ettiğini söylediğimde benden duygulanmamı bekleyen bakışları ile karşılaşıyorum. neden duygulanayım ki. prensesler gibi bakan bir babanem bir de dedem vardı. maddi anlamda sıkıntılarımız olsa da kıt kanaat geçinsek te duygusal anlamda hiçbir boşluğum olmadı ki benim. babanemin hasta olduğum zamanlarda çektiği nazlarım, dedemin beni kapılarda karşılaması... hiç unutmuyorum deprem olmuştu. üniversiteye gittiğim yıllar. dedem kapımda dikilmiş beni kurtaracak. kendini unutmuş durumda. ilkokul ikinci sınıfa giderken gözümün kaptığı enfeksiyon yüzünden 1 hafta hastanede yatışım. babanemin başımda beklemesi... dedemin hastane bekçilerini atlatıp her gece evet hergece bana oyuncaklarla gelmesi... ikisinin de hayatlarını bana adamaları. babanem hamileliğimin ilk haftalarında düşük tehlikem olduğu için doktor yatış verdiğinde aynı günün gecesi izmirden yollara düştü- bu anlattığım insan 70 yaşının üstünde- uzun süre bana baktı yerimden kıpırdatmadı. doğum yaklaştığında hastaneye yatmam gerekti oruç ağzı ile başımda bekledi. gece hiç uyumadan yanımda oldu. hayatını izmirde bırakıp oğluma bakmaya geldi. daha ne diyim ki... çoğu öz anne bu kadar fedakarlık yapar mı bir düşünün? benim için o iki insanın anlamı kelimelerle ifade edilmez ki gözlerim doluyor şuanda bile.
çok yazdım gene sanırım... sözün özü sarın sarmalayın bebişlerinizi.... kokunuzla sevginizle büyütün yeter... her daim sizi bilsin yaşasın... gerisi o kadar anlamsızlaşıyor ki zaten ""

Şimdili bu kadar hoşçakalın :)
 
aramıza hoşgeldin..
herşeyden önce ilaçlar ile hayatını devam ettirmen kolay olmamalı.. ama bir oluş varoluş yatıtyor bunu arkasında..
tahir özakkaş diye bir adam var.. yıllarca kutularca ilaç almış hastaları tedavi ediyor. malesef türkiyede psikiyatristler ilaç yazmada çok hızlılar. semptomatik tedavi bu aslında ardında yatan nedeni bulmak gerekli...ilaçla bile normal hayatını götüremeyen, psikoza girmiş kişileri ilaç kullanmayan ve kendi ayakalrı üzerinde duran bir birey haline getirecek dianmik psikoterapiyi uygulayan bir adam bu..
benim bildiğim ilaçları hasta kendi aklında göre bırakırsa semptomlar daha kuvvetli geri dönüyor..yani doktora danışman en iyisi idi. ama psikiyatristlere değil de bir psikoterpiste.
bu adamın teşhis seansına git derim. derdini anlat ve ilaçların dışında her yolu denemeye hazır mısın?? çünkü bazı hastalar sekonder kazanç denilen hasta olmanın getridiklerine çok alışırlar ve o döngüden çıkamazlar..

ama sana sanal olarak yüklenmiş ilaca mahkumsun gibi bir varoluşun peşinde kalmak daha kolayda gelebilir.

bir umutsa bu psikoterapik teşhis seansına git derim. internetten bilgileri bulabilrsin..
bence kadeerin değişikliğe hazır çünkü bu forumu bulmuşsun. hayatında bir pencere aç ve kal değiişime hazır ol..

onun dışında AMH değerin bence çok iyi dert etme. bu haline zaten ilaçlar ile hayatını götürüken bir bebeğin sorumluluğunu nasıl alacaksın? bir bebek aynı zamanda büyümek , aynı zamanda sorumluluk ve aynı zamanda elektral komplexin ayyuka çıkması.. bu duyguları taşımak hiç kolay değildir..

istersen özelden mesaj at bana.. tam olarak nedne ilaç kullandığına dair..
sana aramıza hoş geldin diyorum..
 
iyi akşamlar herkeze..ben bir şeyi öğrenmek istiyorum bu transfer sırasında herhangi bir zorluk acı varmı acaba..
 
Papatya ve rowina teşekkürler...
Geçmişe dönük okumaya başladım...
Yosun ve Aysevi çok geçmiş olsun. Allah dayanma gücü versin...
Sevdimse kıbrıstan eşinin imzasını istiyorlar. Papatya arkadaşımızın çok güzel açıklamış, bu konuyu eşine sindire sindire işleyeceksin. Başlarda bizde kabul ve ikna konusunda sorunlar yaşadık. Zamanla eminim senin eşinde ikna olacaktır.
Arkadaşlar merkezlere güven konusunda kafam çok karışık. Papatya canım merkez titiz çalışıyor mu? Donürü kendilerimi belirliyor, bize seçme imkanı sunuyorlar mı? Herkese sevgiler...
 
yosunummmm

ağrıların normal canım çünkü rahim iç tabakan çok kalınlaşıyor. normalde incecik olan rahim ilaçlarla maximum seviyeye getirildi ya, ki seninki çok iyi kalınlaşmıştı.şimdi o tabakanın dökülmesi hem ağrılı hemde bol kanamalı olur.bu ay böyle geçecek..sen birde normal adet görmediğin için cyclo ile yalancı bir adet gördüğün için şimdi senin için alışılmadık bir adet olmuştur,merak etme normal...

yosun geçmiş olsun ne yani daha bide bu tür sorunlarda mı bizi buluyor hem olmadığına acı çekeceksin hemde canın la uğraşacaksın off yosun umarım tez zamanda sağlığına kavuşacaksın....:71::71::71:geçmiş olsun
 
evet erfat nedense bende hep ağrı oluyor bu ikinci ama yinede öyle oldu artık dr eli mi hafif değil yoksa bendemi bi sorun var anlayamadım


Yok dr eliyle alakalı değil ,ya uyutulacaktın,
yada uyumadan o acıyı çekeceksin benimde çok acımıştı...
Ağrı eşiğiylede alakalı olabilir...
 
Yok dr eliyle alakalı değil ,ya uyutulacaktın,
yada uyumadan o acıyı çekeceksin benimde çok acımıştı...
Ağrı eşiğiylede alakalı olabilir...

canım ben uyutulmadım zaten 5 yada 10 dk sürüyor diye bazı dr lar uyutulmayıda önermiyor şey bide ben kendi bulunduğum ilde çektirmediğim için başka bir ilde çektim
 
Merhaba efsune12,

Hoşbulduk :)

Evet ilaçlarla hayatımı devam ettirmek pek kolay olmuyor. Aslında çocuk düşüncesinden önce pek aldırmıyordum, nasıl olsa çocuk yapacağım zaman bırakırım sonra gerekirse yine başlarım diyordum. İlaçları kestiğimde dayanamayacağım kadar kötü olacağını hiç düşünmemiştim. Onca yıllık ilaç deneyimin varken nasıl düşünemedin diyebilirsin. Daha önce yine kendi kendime bırakma girişimlerim olmuştu ancak biraz kötüleşince yeniden başlamıştım ama bu kötüleşmeler dayanılamayacak derecede değildi yani hamilelik gibi özel bir durumda biraz kötü olsam da idare edebilirim diye düşünmüştüm. Ayrıca kuzenim de hamilelik sürecinde ilaçlarını bırakabilmişti.

Dediğin gibi Türkiyedeki psikiyatristler psikoterapiyle hiç ilgilenmiyorlar, en ufak şeyde ilaca yöneliyorlar. Eşimin kardeşi de psikiyatrist ve okulda sınav stresi için bile kendi kendilerine antidepresana başlıyorlarmış.

Tahir Özakkaşın merkezinin sayfasına baktım ve gerçekten yıllardır aradığım yaklaşımda bir doktor. Ben o kadar çok psikolog ve psikiyatrist gezdim ki hep hastalığı bir bütün olarak değerlendiren birini aradım ama maalesef bulamadım. Tahir Özakkaşın psikoterapik teşhis seansına gitmeyi isterim ama tedaviye devam ederim? Ankarada yaşıyorum.

Ben çocuk sahibi olmayı çok istediğim için ilaç dışında her yolu denemeye hazırım. Zaman zaman ben de aynı eleştirileri yaptım kendi kendime. Acaba ilaç kullanmak daha mı kolay geliyor ya da hasta olmak hoşuma mı gidiyor? Elbette bunlar kendine itiraf etmesi çok kolay olan şeyler değil ve içten içe bunlarımı istiyorum acaba? Ben de bilmiyorum şu anda sadece yorgun hissediyorum.

Sana özelden mesaj atmayı çok isterim ama maalesef 100 mesaj atmamış olduğum için özelden mesaj atamıyorum. Şu anda 10 mesajım var sanırım.

Önerilerin için çok teşekkür ediyorum. Gerçekten burda bazı şeylerin değişeceğine inanmak istiyorum. Sizlerle tanışmamın bir sebebi olmalı değil mi :)
 
Efsuneciğim,

Sevgili arkadaşım evet bazen çekiniyorum bebekle ilgili bilgileri taşımaya Çünkü işte sizlerin sıkıntılı sürecini düşünüyorum Aslında ben de geçtim bu süreçten ama yine de burayı bebekle ilgili detaylarla meşgul etmeyeyim diyorum. Ama madem örnek olacak yazarım artık:) Bebeğin kontrolü iyi geçti. Üniv hastanesinde ki prof tekrar hasta almay abaşlamış tekrar ona döndüm sigorta hastanesinden. Bana kızdı amiyosentez yaptırmadım diye ben de donasyon olduğunu tekrar söyledim ama bana bazı hastalıkların sırf yaşla ilgili olmadığını benim ne olursa olsun bu bebeği istediğimi sandığını gibi moral bozucu bir cümle sarfetti . Şimdi bile sorsa amniyoya hayır derdim. Bebeği bu kontrolde bana göstermeyi de unuttu :( ama herşeyin yolunda olduğunu söyledi şükürler olsun. Bakalım 15 günde bir gideceğim artık öyle istedi yine sizinle paylaşırım.
Zeynocuğum
donör hakkında hiçbir bilgi alamamıştım taaa ki transferden 2 gün öncesine kadar ama bebişin gelişimine bakılırsa çok iyi bir donör. Ben çok iyi beslenen biri değilim ama o ihtiyacı olanı güzelce alıyor içerde. Dediğim gibi darısı başınıza. Merkez değil de Firdevs Hanım titiz çalışıyor ya da en azından pratik ve çözüme giden şekilde . Ben çok pinpiriklenmedim herşeyi ona bıraktım çünkü her seferinde siz hiç merak etmeyin dedi telkinledi. Bu arada embriyolar sağlıklı ki geride epey donmuşum kaldı. Yine iyi bir haberim var Berk Bey de deneyen arkadaşım - ilk denemesi Şevket Bey ile olmuştu- ikinci denemesinde pozitif sonuç aldı yeni. Sanıyorum çok mutludur çok dile getirmedi ama. Berk beyin kliniğinden de memnun kalmış öncesinde biraz iletişim sorunu oldu bazen geri dönmediler kızcağızı ihmal ettiler yoğunuz vs dediler ama transfer sonrası çok arayıp sormuşlar:) Yalnız Aysevinin dediği gibi yumurtaları paylaştırmışlar ve donmuşları yok. Ancak Spermde bir sorun olabilir.

Didem
hoşgeldin aramıza arkadaşım. Bu konularda bizim duayeenimiz Efsunedir. Ben AMH kısmını araştırmıştım. Yabancı sitelerden de çok baktım yumilerime ve kendime hayran biri olarak:) ancak 2 ni altında ise olumlu sonuç alan 1 tane örnek vardı. Dil biliyorsundur Googleda ' anyone got positive with low AMH filan diye girersen envayi çeşit siteden cevap alıyorsun. Bu araştırmamın sonunda ilginç olan ya internet kullanan çok olduğu için ya da ne bileyim anlayamadığım bir nedenden dolayı 30 ların sonunda - bizde neredeyse mucize diye bakıyorlar - olumlu sonuç alan çoookkkk insan var hatta 40 ların başında bile çok pozitif sonuç var Bizde neredeyse sıfır. Ya psikolojik ya fizyolojik bir vantajları var gibi. Efsune çocuksuzluğun bir tercih olduğunu söylemiş yani insanın yumisini yok ettiğini ya da spermin. Bilemiyorum haklıdır her zaman olmayabilir. Benim gibi AMH değeri süşük az yumurtalayan - en fazla 3 = 1 isi 7hücreli 2 si grade2 - birisinin bedeni bunu istemli yapıyorsa başka embriyoyu nasıl kabul ediyor neden kabul ediyor ?? Dediği gibi biz hasta olalım da gerisi ne olursa olsun mu diyoruz bilemiyorum ama yie de yine de sizlere olumlu örnek olmayı seviyorum. Herşey yolunda gitmese de - çok isteyerek- olumsuz düşünceleri kafanızdan silebilirsiniz herşeyi olumluya çevirebilirsiniz derim ben. Hatta eş sizi çok desteklemese de kaderinizin yolunu bu taraflara saptırabilirsiniz. Herşey sizde bitiyor siz önemlisiniz.

Bu arada babaanne ve dedernin büyüttüğü bir hanımın hikayesini vermişsin ya hani. Kesinlikle katılıyorum Bazen teyzem bana Müge ANlıdan alıntılar yaptığında düşünüyorum. Şimdi bana senin anne baban üvey biyolojik annen falanca ddeseler inanın hiç yolara düşmem onu bulmak için. Ne gereği var Büyüten bana onca emek veren kiişiler benim anne babamdır. O hanım
bni hayatından bir şekilde dışlamayı tercih etmiş sadece kan ya da beim dünyaya gelişimde bir bahane olmuş - Aslında tüm çocuklar bize emanet bizim değil doğanın çocukları incitmeye hakkımız yok - çok da önemi olmazdı benim için. Konu dağıldı neyse ben çıkayım görüşürüz yine .
 
Herkese gunaydinnnn

Ne güzel yeni bir sürü arkadas gelmiş..olaylara değişik acılardan bakmamızı sağladıkları icin yeni gelenlere teşekkür ederiz.yani hep ayni seyler konuşulmasın burada mesela Didem sen cok değişik bir orneksin..kendi kendine hamile kalabilen sanslilardansin..ancak istemeden de olsa aldırmak zorunda kalmissin,cok acı olmalı,ama senin durumunda birini hic görmediğim icin ne diyeceğimi bilemiyorum.ancak seni okurken sunu düşündüm,yani senin kendi yumurtana hamile kalırsan bu psikiyatrik rahatsızlığın bebeğine geçme ihtimalinin yüksek olduğunu biliyormusun??yani sen bu kadar acı çektiğini bile bile bebeğininde ılerde bu acıyı çekme ihtimalini göze alabilecekmisin?? Ayrıca evlatlik işlemleri icin de cok onemli bu psikiyatrik rahatsızlık...yani hasta olduğu bilinen birine bebek vermeyebilirler arkadasım sakin bana kızma..butun bunları cok iyi düşünmen lazım.ayrica bir kedisever olman beni cok sevindirdi,nedense artık hayvan sevmeyenleri sevmiyorum bunuda açıkça söylemekten asla çekinmiyorum..:)
 
Evlatlik konusunda bende papatyaya katılıyorum.bana bugün deseler ki annen baban bunlar değil falanca kisiler,beni asla etkilemedi.ben bu anne babamdan cok memnunum,baskasını düşünmüyorum bile derdim.zaten esimin annesine bile anne diyemeyen ben,beni bir sekilde hayatından çıkaran bir kadına da asla diyemezdim ve hatta tanımak bile istemezdim.simdiki annem babam üzülür diye düşündürdüm.allah onlara uzun ömürler versin hepimizi anamıza babamıza bagislasin:))
 
Merhaba efsune12,

Hoşbulduk :)

Evet ilaçlarla hayatımı devam ettirmek pek kolay olmuyor. Aslında çocuk düşüncesinden önce pek aldırmıyordum, nasıl olsa çocuk yapacağım zaman bırakırım sonra gerekirse yine başlarım diyordum. İlaçları kestiğimde dayanamayacağım kadar kötü olacağını hiç düşünmemiştim. Onca yıllık ilaç deneyimin varken nasıl düşünemedin diyebilirsin. Daha önce yine kendi kendime bırakma girişimlerim olmuştu ancak biraz kötüleşince yeniden başlamıştım ama bu kötüleşmeler dayanılamayacak derecede değildi yani hamilelik gibi özel bir durumda biraz kötü olsam da idare edebilirim diye düşünmüştüm. Ayrıca kuzenim de hamilelik sürecinde ilaçlarını bırakabilmişti.

Dediğin gibi Türkiyedeki psikiyatristler psikoterapiyle hiç ilgilenmiyorlar, en ufak şeyde ilaca yöneliyorlar. Eşimin kardeşi de psikiyatrist ve okulda sınav stresi için bile kendi kendilerine antidepresana başlıyorlarmış.

Tahir Özakkaşın merkezinin sayfasına baktım ve gerçekten yıllardır aradığım yaklaşımda bir doktor. Ben o kadar çok psikolog ve psikiyatrist gezdim ki hep hastalığı bir bütün olarak değerlendiren birini aradım ama maalesef bulamadım. Tahir Özakkaşın psikoterapik teşhis seansına gitmeyi isterim ama tedaviye devam ederim? Ankarada yaşıyorum.

Ben çocuk sahibi olmayı çok istediğim için ilaç dışında her yolu denemeye hazırım. Zaman zaman ben de aynı eleştirileri yaptım kendi kendime. Acaba ilaç kullanmak daha mı kolay geliyor ya da hasta olmak hoşuma mı gidiyor? Elbette bunlar kendine itiraf etmesi çok kolay olan şeyler değil ve içten içe bunlarımı istiyorum acaba? Ben de bilmiyorum şu anda sadece yorgun hissediyorum.

Sana özelden mesaj atmayı çok isterim ama maalesef 100 mesaj atmamış olduğum için özelden mesaj atamıyorum. Şu anda 10 mesajım var sanırım.

Önerilerin için çok teşekkür ediyorum. Gerçekten burda bazı şeylerin değişeceğine inanmak istiyorum. Sizlerle tanışmamın bir sebebi olmalı değil mi :)

sevgili didem77:)))
sana özelden kendi e-mail adresimi attım. sormak istediklerin olursa diye..
ankarada yaşaman hiç önemli değil.. bir çok şehirden hatta yurtdışından buraya gelenler var.. ben istanbul içinde 200km yapıyorum.
sen yeterki iyileşmek iste.... bu önemli..
hayat hikayeni yazarsan bana özelden çözüm olup olamayacağına bakalım derim birlikte..

çıkmayan candan umut kesilmez demiş atalarımız.. umut ve inanaç en önemlişey...eğer gerçekten çocuk istiyorsan ve ilaçlarda bu amacına engelse çare bağdatta bile olsa gider çözümü alır gelrisin..

bilinçli halin istediğini söylüyor ama bilinçdışındaki duygun senin direksiyonunda oturan..

sevgiyle kal...
 
Ya psikolojik ya fizyolojik bir vantajları var gibi. Efsune çocuksuzluğun bir tercih olduğunu söylemiş yani insanın yumisini yok ettiğini ya da spermin. Bilemiyorum haklıdır her zaman olmayabilir. Benim gibi AMH değeri süşük az yumurtalayan - en fazla 3 = 1 isi 7hücreli 2 si grade2 - birisinin bedeni bunu istemli yapıyorsa başka embriyoyu nasıl kabul ediyor neden kabul ediyor ?? Dediği gibi biz hasta olalım da gerisi ne olursa olsun mu diyoruz bilemiyorum ama yie de yine de sizlere olumlu örnek olmayı seviyorum. Herşey yolunda gitmese de - çok isteyerek- olumsuz düşünceleri kafanızdan silebilirsiniz herşeyi olumluya çevirebilirsiniz derim ben. Hatta eş sizi çok desteklemese de kaderinizin yolunu bu taraflara saptırabilirsiniz. Herşey sizde bitiyor siz önemlisiniz.

.

mimozam ve paptyam çiçekler bahçesi,
düşündüm oğlundan sonra kız bebeşin ile bir şölen yeri olacak evin.. seslerin kesilmediği ve hayatın kanlı canlı fışkırdığı..

Evet çocuksuzluk gerçekten bir tercih.....ama sen bu kapsamın dışındasın çünkü zaten normal yoldan bir çocuk sahibi olmuşsun. çocuk sayısını artırmak bizler için bir lüks hatta benim için hayal..sadece ikinci için böyle bir tercih kullamışsın..

çocuksuzluk tercihi bilinçli halimiz değilde yani korteks değilde bilinçaltı yanı 2mm altındaki yer yapıyor.. biz insan oğlu içinse bilinçaltı bir muamma.. sadece insan olgunlaşan bir varlık ve geçen sürede tren kaçmaya yakınsa herkesin benim giib poposu tutuşuyor..içte gerçekten istemedikçe istresen en iyi doktora git olmuyor işte olmuyıor...işteki sistem düzene girmeli diyorum..

bu arada ben çocuksuzluğu neden tercih ettiğimi profesyonel yardımla fark ettiğimde BU TERCİHİMİN KENDİ İYİLİĞİME değilde bir tepkisel karar olduğunu fark ettiğimde tüp bebek denedim.. yani sorun eşimde olsa bile onu seçip hayatıma katan benim.. sorumluluğu benden dışra birine atarak ilişkideki üstünlüğü yaşadığımı fark ettim.bunu kaldırınca ortadan eşimde bana destek olmaya başladı..

gel görkü buseferde artık tüp bebek için uygun yumi kalitesi ve sayısı yoktu. son 8 aydırda eşimi ikna ile geçti. ve kabul etti. 3 aya bende denerim diyorum artık. üstelik firdevsi yada hiti düşünüyorum..
aysevinin denemsinden sonra belki bizde embryo transferine gideceğiz gibi.. sadece psikoterpide bir merhale kaldı onu da yaşadıktan sonra denemeyi çok iyi ruhsal açıklıkta yapabileceğimi düşünüyorum..

sevgiyel kal..
 
Son düzenleme:
Back