oh bee yorumları okudum tekrar bi kendime geldim. aradan bunca zaman sonra güzel güzel unutmuşken kafa rahatken, bunun yine bi dürtünmeleri yine bi kendini hatırlatmaları.. tabi heryerden engelli olduğu için başka başka arkadaşlar üzerinden haber almaya çalışmaları..
tabi tahminim bu ara biraz yanlız ilgisiz kalmış olabilir. gözümün önünde flörtleştiği tipler yakınında olmadığı için aradığı ilgili eskiye dönerek kazanacağını umabilir..
ve ben niye şimdi aklıma geldi bu adam, nerden hortladı tekrar, özledim mi yoksa diye düşünürken yorumlarınızı okudum ve klasik yengeç erkeği karekteri yine-yeniden gözümde canlandı.
asla zorluklarla baş edemeyen , nerde duracağını bilemeyip sürekli ikili oynayan, herkese mavi boncuk dağıtmayı seven bu adam ilgisiz kaldı yine kendini bana hatrlatmaya çalışıyor.
kafa karıştırıyor sadece.
ama şunu söyliyeyim sakın ha bi yengeç erkeğinin gönlünü alıcam edicem diye , seviyorum ölüyorum edebiyatı yapmayın. aramıyorsa aramayın, inanın mutlaka arayacak!. kaç defa dönüp arkamı gitmişim hepsinde de koşa koşa geldi. ama bu gelişler benim gibi bir koç a yetmiyor. adam dediğin sevgisini göstrmekten korkmayacak. ilgi manyaklığı, tripler, küsmeler benim çekeceğim şeyler değil. hem de adamı kıskanmadan istediyle konuşmasına gülüp oynamasına göz yumarak...
duygusallığı ile kandırıyor beni sadece ama yaşananlar ortada. ne zaman ihtiyacım olduysa adam arazi. üstüne bi de küssün bana öyle mi. koç-aslan-yay kadınları size diyorum. uymayın annem , inanmayın. uzak durun,size göre değil. benim sevdiğim adam kızıyorsa neye kızdığını pat pat dökülecek, seviyorsa tuttuğu o eli bırakmayacak, bırakmakla tehdit dahi etmeyecek. bir koç asla unutmaz çünkü. taa yıllar evvel bile söylediği tadında bırakmak sözü çivi gibi aklımda. yaptığı hiç bir incelik o sözün açtığı yarayı kapatmaz.
ikizler ve akrep kadınları bu adamlar için biçilmiş kaftan.