Yaşadıklarımı atlatamıyorum, mesleğimi yapamayacak noktaya geldim.

ağır bir travma o görüntüleri görmeniz çok üzücü Emdr terapisi alabilirsiniz çok iyi gelir. lütfen mesleğinizini bırakmayın
 
Merhaba arkadaşlar,
Ben 5 yıllık avukatım. Bundan 1,5 yıl önce kendi ofisimi açtım. Ofisimi açtıktan bir ay sonra bir tanıdık vasıtasıyla bir kadın geldi yanında da 8 yaşındaki kızıyla. Eşi boşanma davası açmış. Kendisi de boşanmak istiyordu. Adamdan ağır şiddet görüyordu, adam çok fazla şekilde tehdit ediyordu. Buna ilişkin telefon mesajları vardı. Adamdan şikayetçi olduk karşı boşanma davası açtık. Boşanma davası 1 yıl kadar sürdü. Adam açtığı davayı kaybetti biz ise kazandık. Adam karara itiraz etti. Dosya üst mahkemeye gitmişti.
Tabi bu 1,5 yıılık süreçte gerek tehdit uzaklaştırma eylemleri gerek nafaka konusu ile ilgili sıkça görüştük. Evladına çokça düşkün bir anneydi. Bu adamla evlendiği için ailesi kadını silmiş. Kimse destek olmuyordu. Evladı çok başarılı bir çocuktu. Ama anne olarak kızıyla fazlasıyla ilgilenirdi. Tek istediğim onunla huzurla yaşamak derdi. Evladı da annesine baktığında gözlerinin içi gülerdi.
Bir gün bana korkuyorum yazdı emniyete yönlendirdim kendisini biraz konuştuk. Bir saat kadar sonra, avukat arkadaşım arayarak müvekkilimin boşanmaya çalıştığı adam tarafından öldürüldüğünü söyledi. İnanmadım daha az önce konuştum dedim. Gerçekten Sokak ortasında infaz edilmiş. Görüntüleri gönderdiklerinde kalbim duracak gibi oldu. Feci şekilde öldürülmüştü.
Ben bu olaydan sonra adalet sisteminden de yaptığım işten de soğudum. Yargılamaların sürmesinden haksız kararlar verilmesinden akıntıya karşı yüzmekten bıktım. Ofisime gitmek dahi istemiyorum. Ofisimde bulunmak istemiyorum hemen en kısa şekilde işimi halledip evime dönmek istiyorum. Önceden elimde bekleyen bir iş olmasa bile ofisimde çalışır bolca kitap okur kendimce notlar çıkarırdım. Şimdi üzerimde öyle bir ağırlık var ki. Ben bunu aşamıyorum.

Ek:
Olaydan üç gün önce adamın tehdit eylemleriyle ilgili karar duruşması vardı. Duruşma arasında koridorda ağlamaya başladı. Ne oldu neden ağlıyorsun dedim. Rüyamda gördüm beni öldürecek dedi. Böyle kötü şeyler düşünme, kurtuluyorsun az kaldı. Üzme kendini dedim. Öldürüldüğü günden üç gün sonra gece rüyama girdi. Kızıyla ilgili sorular sordu bana. Dişleri dökülmüştü. Rüyamda, onun gerçek hayatta öldüğünü hatırladım. Sen bunları düşünme huzurla kal dedim sonra yanımdan gitti.
ah çok üzüldüm ya Allah rahmet eylesin inşalah bence sizde psikolojik yardım almalısınız hiç kolay değil yaşadıklarınız.
 
Merhaba arkadaşlar,
Ben 5 yıllık avukatım. Bundan 1,5 yıl önce kendi ofisimi açtım. Ofisimi açtıktan bir ay sonra bir tanıdık vasıtasıyla bir kadın geldi yanında da 8 yaşındaki kızıyla. Eşi boşanma davası açmış. Kendisi de boşanmak istiyordu. Adamdan ağır şiddet görüyordu, adam çok fazla şekilde tehdit ediyordu. Buna ilişkin telefon mesajları vardı. Adamdan şikayetçi olduk karşı boşanma davası açtık. Boşanma davası 1 yıl kadar sürdü. Adam açtığı davayı kaybetti biz ise kazandık. Adam karara itiraz etti. Dosya üst mahkemeye gitmişti.
Tabi bu 1,5 yıılık süreçte gerek tehdit uzaklaştırma eylemleri gerek nafaka konusu ile ilgili sıkça görüştük. Evladına çokça düşkün bir anneydi. Bu adamla evlendiği için ailesi kadını silmiş. Kimse destek olmuyordu. Evladı çok başarılı bir çocuktu. Ama anne olarak kızıyla fazlasıyla ilgilenirdi. Tek istediğim onunla huzurla yaşamak derdi. Evladı da annesine baktığında gözlerinin içi gülerdi.
Bir gün bana korkuyorum yazdı emniyete yönlendirdim kendisini biraz konuştuk. Bir saat kadar sonra, avukat arkadaşım arayarak müvekkilimin boşanmaya çalıştığı adam tarafından öldürüldüğünü söyledi. İnanmadım daha az önce konuştum dedim. Gerçekten Sokak ortasında infaz edilmiş. Görüntüleri gönderdiklerinde kalbim duracak gibi oldu. Feci şekilde öldürülmüştü.
Ben bu olaydan sonra adalet sisteminden de yaptığım işten de soğudum. Yargılamaların sürmesinden haksız kararlar verilmesinden akıntıya karşı yüzmekten bıktım. Ofisime gitmek dahi istemiyorum. Ofisimde bulunmak istemiyorum hemen en kısa şekilde işimi halledip evime dönmek istiyorum. Önceden elimde bekleyen bir iş olmasa bile ofisimde çalışır bolca kitap okur kendimce notlar çıkarırdım. Şimdi üzerimde öyle bir ağırlık var ki. Ben bunu aşamıyorum.

Ek:
Olaydan üç gün önce adamın tehdit eylemleriyle ilgili karar duruşması vardı. Duruşma arasında koridorda ağlamaya başladı. Ne oldu neden ağlıyorsun dedim. Rüyamda gördüm beni öldürecek dedi. Böyle kötü şeyler düşünme, kurtuluyorsun az kaldı. Üzme kendini dedim. Öldürüldüğü günden üç gün sonra gece rüyama girdi. Kızıyla ilgili sorular sordu bana. Dişleri dökülmüştü. Rüyamda, onun gerçek hayatta öldüğünü hatırladım. Sen bunları düşünme huzurla kal dedim sonra yanımdan gitti.

Seni çok iyi anlıyorum bende avukatım.
Benim dosyasıyla ilgilendiğim bi kadını eşi bıcaklamıştı. Kızının gözü önünde.
Kadınn defalarca şikayet etsede içeri almadılar.
Maalesef dünyanın neresine gidersen git hep bi eksik. Bende Hollandadayım mesela.
Bazen bende olayların etkisinde kalıyorum ama sonra silkeleniyorum.
Biz sadece elimizden gelenin en iyisini yapabiliriz.
Gerisi bizim yetkimizden çıkan şeyler.
Evet çok trajik olaylar ama yapacak birşey yok.
Sen kendi gücündeki şeylerin en iyisini yap, gerisini bırak.
Belki bu olay negatif, ama düşün kaç kadının hayatına pozitif dokunuyoruz.
Dünyanın belli bi düzeni var (adaletsiz)
Bunu biz değiştiremeyiz
 
Başınız sağolsun keşke bu insan olamayan kişiliklere hemen ceza verilse de yaşayabilsek hayatımızı.... İnşaAllah kızı çok güzel bir hayat yaşar en azındna travmalarından kurtulabilir. Sizde destek alın gerçekten işiniz çok zor Allah yardımcınız olsun
 
O kadar haklısınız ki.. söyleyecek söz bulamıyorum. Geçen ay oturduğum apartmanda kadın cinayeti işlendi. 47 yaşında iki melek yavrusu olan kadın defalarca bıçaklanarak katledildi. Unutamıyorum. Çocuklar aklıma geliyor kahroluyorum. Bu ülkede kadınsan ölmek o kadar kolay ki. Yazıklar olsun bu zihniyete de adalet sistemine de..
 
Çok üzüldüm. Çok haklısınız. Muhakkak psikolojik destek almalısınız. Bir de süreci nasıl oluyor bilmiyorum ama boşanma avukatlığı yerine daha başka bir birime geçemiyor musunuz?
 
Çok çok üzüldüm. Travma için terapi almanızı öneririm. maalesef sizin elinizden daha fazla bir şey gelmezdi. Kızı için bir şeyler yapabilirsiniz belki.
 
Konuya girerken acaba nasıl küçük bir sorun büyütüldü diyerek girdim…

Çok ama çok üzgünüm gerçekten bir uzmanla bu süreci paylaşın sizin gibi insanlara ihtiyacımız var lütfen devam edin işinize
 
Yaşanılan şey korkunç ama bu ülke bu hale daha dün gelmedi ve kendinize mesleki deformasyon yaşamanıza ızin vermeyin. Doktorları düşünün mesela ne yapsınlar kurtaramadıkları hastalardan sonra hayata mı küssünler?

Kadın için elinizden geleni yapmışsınız "işiniz" bu sonuçta en iyi şekilde yapmayı da seviyorsunuz değil mi?

Kısa bir tatil iyi gelebilir, bir silkelenip kendinizi yenilersiniz olmazsa da profesyonel destek alırsınız..

Lütfen onca yıllık zor eğitime, çalışma hayatınızdaki tecrübelerinize yazık etmeyin..
En iyi doktor bile bilir ki, ne kadar iyi bir tedavi yöntemi uygularsa uygulasın, bir noktadan sonra ilahi sistem devreye girer. O elinden geleni yapmış ise içi rahattır.

Ama adalet sisteminde tamamen Yargı mensuplarının vicdanına ve iki dudağının arasına kalıyorsunuz. O da şanslıysanız hakkınıza kavuşuyorsunuz. Tabi hakkinıza kavuşana kadar Hakkınızı aradığınıza sizi pişman eden bir sistem var. İşte bunu kaldıramıyorum. Bir tehdit dosyası 1,5 sene sürer mi? Sürmeli mi? Kadın diyor ki bu mesajları bana gönderdi adam da diyor ki gönderdim. Eee? Şimdi sen bu adama Hakkı olan cezayı vermez tarafları 150 celse karşı karşıya getirirsen husumeti büyütürsün neticesi de ölüm olur. Yani bu kanın eline bulaştığı çok insan var. İğrenç bir sistem var. Düzeltmeye çalışan yok umut da yok. Allah kimseye hakkını adalet sarayı kapılarında aratmasın bir avukat olarak söylüyorum bunu.
 
En iyi doktor bile bilir ki, ne kadar iyi bir tedavi yöntemi uygularsa uygulasın, bir noktadan sonra ilahi sistem devreye girer. O elinden geleni yapmış ise içi rahattır.

Ama adalet sisteminde tamamen Yargı mensuplarının vicdanına ve iki dudağının arasına kalıyorsunuz. O da şanslıysanız hakkınıza kavuşuyorsunuz. Tabi hakkinıza kavuşana kadar Hakkınızı aradığınıza sizi pişman eden bir sistem var. İşte bunu kaldıramıyorum. Bir tehdit dosyası 1,5 sene sürer mi? Sürmeli mi? Kadın diyor ki bu mesajları bana gönderdi adam da diyor ki gönderdim. Eee? Şimdi sen bu adama Hakkı olan cezayı vermez tarafları 150 celse karşı karşıya getirirsen husumeti büyütürsün neticesi de ölüm olur. Yani bu kanın eline bulaştığı çok insan var. İğrenç bir sistem var. Düzeltmeye çalışan yok umut da yok. Allah kimseye hakkını adalet sarayı kapılarında aratmasın bir avukat olarak söylüyorum bunu.
Kardeşim 1 yıllık hukuk mezunu bir avukat ve sizinle aynı durumda.. o yüzden sizi çok daha iyi anlıyorum ve ona ne söylüyorsam size de söylüyorum, ya kabuk bağlayıp bu yıpranma çökme sebeplerini sağaltacak kişisel bir alan yaratacaksınız, ya da başka meslek yapacaksınız.. ülkemizin durumu ortada ve gün geçtikçe daha beter bir hal alıyor, soruna değil de çözüme odaklanmalısınız... hayat zaten kısa, bu ülke de daha da kısa maalesef..
 
başınız sağ olsun

karakter yapım böyle çalışmaya el vermezdi o yüzden tıp ve hukuk okumadım. okumuş olsam ülkede çalışamazdım.
ben çareyi bu bölümleri okumayarak buldum -evet istediğim bölümü okuyabilirdim.

ama siz okumuşsunuz başka bir çare bulmak durumundasınız

-ya bu kadar içselleştirmemeyi öğreneceksiniz- ki en güzeli bu olurdu sizin gibi merhametli duyarlı avukata toplumun ihtiyacı var açıkçası. sizi kaybetmek istemeyiz.

ya da şirket avukatı olmak
akademiye geçmek gibi pek fazla insan trajedisi görmeyeceğiniz alternatifleriniz olabilir

illa ki bir alternatif vardır. hayatınız, sağlığınız iç huzurunuz herşeyden önemli. sıkmayın kendinizi.
 
En iyi doktor bile bilir ki, ne kadar iyi bir tedavi yöntemi uygularsa uygulasın, bir noktadan sonra ilahi sistem devreye girer. O elinden geleni yapmış ise içi rahattır.

Ama adalet sisteminde tamamen Yargı mensuplarının vicdanına ve iki dudağının arasına kalıyorsunuz. O da şanslıysanız hakkınıza kavuşuyorsunuz. Tabi hakkinıza kavuşana kadar Hakkınızı aradığınıza sizi pişman eden bir sistem var. İşte bunu kaldıramıyorum. Bir tehdit dosyası 1,5 sene sürer mi? Sürmeli mi? Kadın diyor ki bu mesajları bana gönderdi adam da diyor ki gönderdim. Eee? Şimdi sen bu adama Hakkı olan cezayı vermez tarafları 150 celse karşı karşıya getirirsen husumeti büyütürsün neticesi de ölüm olur. Yani bu kanın eline bulaştığı çok insan var. İğrenç bir sistem var. Düzeltmeye çalışan yok umut da yok. Allah kimseye hakkını adalet sarayı kapılarında aratmasın bir avukat olarak söylüyorum bunu.
Sen ne kadar güzel kalpli bir kadınsın. Tanıdığım bir avukat kız vardı. Ailesi onca zorluklarla okuttu kızını. Kızı da görsen at ağızlı şebelek bişey. Sonra evli bir adamın metresi oldu. Onursuz gurursuz yaşayıp gidiyor öyle. Ailesi duysa kahrolur. Bu da başka bir avukat mesela.
Sen iyi ki varsın. Senin gibiler hayatımızdan eksik olmasın.
 
En iyi doktor bile bilir ki, ne kadar iyi bir tedavi yöntemi uygularsa uygulasın, bir noktadan sonra ilahi sistem devreye girer. O elinden geleni yapmış ise içi rahattır.

Ama adalet sisteminde tamamen Yargı mensuplarının vicdanına ve iki dudağının arasına kalıyorsunuz. O da şanslıysanız hakkınıza kavuşuyorsunuz. Tabi hakkinıza kavuşana kadar Hakkınızı aradığınıza sizi pişman eden bir sistem var. İşte bunu kaldıramıyorum. Bir tehdit dosyası 1,5 sene sürer mi? Sürmeli mi? Kadın diyor ki bu mesajları bana gönderdi adam da diyor ki gönderdim. Eee? Şimdi sen bu adama Hakkı olan cezayı vermez tarafları 150 celse karşı karşıya getirirsen husumeti büyütürsün neticesi de ölüm olur. Yani bu kanın eline bulaştığı çok insan var. İğrenç bir sistem var. Düzeltmeye çalışan yok umut da yok. Allah kimseye hakkını adalet sarayı kapılarında aratmasın bir avukat olarak söylüyorum bunu.
sanığın savunması kaçıncı celse alındı? Savunma alınıp derhal karar verilmedi mi? Yoksa byu uygulansın diye bozulan bir dosya mıydı o yüzden mi uzun sürdü yargılama? Bu kısmı merakımdan sordum.
Öte yandan Yargı mensubu üst hadden ceza verse dahi tehdit suçunun yatarı yok ki. Bilakis kocaman hapis cezalarının yatarı olmadığı için, nasılsa içeri girmiyorum bak x yıl hapis cezasına rağmen diye insanlar bir nevi suça teşvik ediliyor. Caydırıcılık ve mağdurun tatmini açısından çok zayıf adalet sistemimiz. Bu da yargı mensuplarının değil kanun koyucunun garabeti.. hakimlerde sanığa xxx ay hapis cezası verdim, bir suçlu cezasını çekti şeklinde bir motivasyon da uzun zamandır yok infaz düzenlemeleri yüzünden. Asliye ceza mahkemeleri kağıt ve emek israfıdır somut hiçbir faydası yoktur
 
Merhaba arkadaşlar,
Ben 5 yıllık avukatım. Bundan 1,5 yıl önce kendi ofisimi açtım. Ofisimi açtıktan bir ay sonra bir tanıdık vasıtasıyla bir kadın geldi yanında da 8 yaşındaki kızıyla. Eşi boşanma davası açmış. Kendisi de boşanmak istiyordu. Adamdan ağır şiddet görüyordu, adam çok fazla şekilde tehdit ediyordu. Buna ilişkin telefon mesajları vardı. Adamdan şikayetçi olduk karşı boşanma davası açtık. Boşanma davası 1 yıl kadar sürdü. Adam açtığı davayı kaybetti biz ise kazandık. Adam karara itiraz etti. Dosya üst mahkemeye gitmişti.
Tabi bu 1,5 yıılık süreçte gerek tehdit uzaklaştırma eylemleri gerek nafaka konusu ile ilgili sıkça görüştük. Evladına çokça düşkün bir anneydi. Bu adamla evlendiği için ailesi kadını silmiş. Kimse destek olmuyordu. Evladı çok başarılı bir çocuktu. Ama anne olarak kızıyla fazlasıyla ilgilenirdi. Tek istediğim onunla huzurla yaşamak derdi. Evladı da annesine baktığında gözlerinin içi gülerdi.
Bir gün bana korkuyorum yazdı emniyete yönlendirdim kendisini biraz konuştuk. Bir saat kadar sonra, avukat arkadaşım arayarak müvekkilimin boşanmaya çalıştığı adam tarafından öldürüldüğünü söyledi. İnanmadım daha az önce konuştum dedim. Gerçekten Sokak ortasında infaz edilmiş. Görüntüleri gönderdiklerinde kalbim duracak gibi oldu. Feci şekilde öldürülmüştü.
Ben bu olaydan sonra adalet sisteminden de yaptığım işten de soğudum. Yargılamaların sürmesinden haksız kararlar verilmesinden akıntıya karşı yüzmekten bıktım. Ofisime gitmek dahi istemiyorum. Ofisimde bulunmak istemiyorum hemen en kısa şekilde işimi halledip evime dönmek istiyorum. Önceden elimde bekleyen bir iş olmasa bile ofisimde çalışır bolca kitap okur kendimce notlar çıkarırdım. Şimdi üzerimde öyle bir ağırlık var ki. Ben bunu aşamıyorum.

Ek:
Olaydan üç gün önce adamın tehdit eylemleriyle ilgili karar duruşması vardı. Duruşma arasında koridorda ağlamaya başladı. Ne oldu neden ağlıyorsun dedim. Rüyamda gördüm beni öldürecek dedi. Böyle kötü şeyler düşünme, kurtuluyorsun az kaldı. Üzme kendini dedim. Öldürüldüğü günden üç gün sonra gece rüyama girdi. Kızıyla ilgili sorular sordu bana. Dişleri dökülmüştü. Rüyamda, onun gerçek hayatta öldüğünü hatırladım. Sen bunları düşünme huzurla kal dedim sonra yanımdan gitti.
Gerçekten çok üzüldüm. Umarım profesyonel bir destek alırsınız. Travma yaşadığınız çok açık. Lütfen kendinize yüklenmeyin. İnsan bazen dinlenmeli. Keşke bunların hiç yaşanmadığı bir ülkeye uyansak bir gün.
 
Bizler birer birer ölmeyelim diye mesleğinize canla başla sarılıp, yola devam edeceksiniz.

Travma çok ağır olsa dahi elinizden geleni yapmanın vicdan rahatlığı ile başbaşasınız.
Umarım o cani gün yüzü görmez, kabul etmeyen ailenin de bastığı toprak kurusun!
 
Çok çok üzüldüm. Ne kadar acı çektiğini derinden hissettim. Ama mesleğinden ne olursa olsun soğuma. Bizim senin gibi bu işi gönlüyle yapan hukukçulara ihtiyacımız var. Seni ayağa bu kaldırsın. Ah yavrum ya geride kalan çocuğa çok üzüldüm. Allah kahretsin o adamı insan ne kadar pislik olursa olsun kendi çocuğunu hiç mi düşünmez annesiz kalacak diye. Böyle erkekler keşke ölse yerin dibine batsa. Geçen hastanede Bi avukat hanım müvekkilinin darp sonucu bebeğini düşürdüğüne dair raporu almaya çalışıyordu. Hastane çalışanı ile konuşurken gurur duydum canla başla uğraşıyordu benim bunu ispatlamam kadınların ölmesini engellemem lazım diye. Lütfen vazgeçme daha hırsla işine sarıl.
 
X