- 13 Mayıs 2013
- 21
- 7
Arkadaşlar, konunun içeriği bazılarınız için rahatsızlık verici olabilir, önceden uyarmak isterim.
Üniversite öğrencisiyim. Üç yıldır iki arkadaşımla beraber aynı dairede yaşıyorum. Şimdiye kadar hiç kimseyle sorun yaşamadık, ama bu yaz biz tatildeyken yanımıza yeni bir aile taşındı. Hoş, ilk zamanlar onlarla da sorunumuz yoktu. Birisi sekiz, birisi on bir yaşında iki çocukları var. Aileyle tek diyaloğum on bir yaşındaki oğulları evde yalnızken elini kestiğinde -ciddi bir kesikti- evin babasını arayıp eve çağırmak ve çocuklara o süreçte göz kulak olmaktı. Hatta oğullarını hastaneye götürdüklerinde kızlarına da ben bakmıştım. Sonra işler durup dururken bozuldu; şöyle ki benim odam ailenin yatak odasına bitişik. Cinsel hayatlarının seslerini duyuyordum, ama tabi ki buna ses çıkarmadım. Sonuçta cinsellik normal bir şey ve duvarların ince olması da bu insanların suçu değildi. Cinsel yaşamlarının başladığını duyduğumda odamı terk ettim her seferinde. Ancak sonra iş çirkinleşmeye başladı. Benim sesimi odadan duyduklarında daha yüksek sesle sevişmeye başladılar, hatta artık taciz edildiğimizi düşünüyoruz. 30 Aralıkta adamın normal olmayan, neredeyse 'böğürtü'lerini duydum. Ders çalışıyordum, malum final zamanı. Ses o kadar korkutucuydu ki, bir şey mi oluyor anlamak için ev arkadaşlarımı çağırdım. Başta hastalık olabileceğini düşündük, ama sonra anladık ki iş başkaymış. Saat 12'den 2'ye kadar sesimizi çıkarmadık ama artık sesler iyice yüksek ve rahatsız edici olmaya başlamıştı. Uyanık olduğumuzu anlarlarsa belki kendilerine biraz daha çeki düzen verirler dedik. Derslerle ilgili bir iki konuşma geçti aramızda. Biz öyle dememişiz, ses iyice yüksek ve rahatsız edici hale geldi. Bir saat daha sabrettim, bu defa rahatsızlığa dair bir şeyler söyledim daha da arttı. O gece saat dörde kadar sesi bastırmaya çalışarak kulaklıkla uyumak için savaş verdim ve nihayetinde uyumuşum da. Ertesi gece yılbaşıydı. Arkadaşlarımız geldi. Ses seda çıkmadı yan taraftan. Bizim yılbaşımız da öyle çılgın bir parti değildi, saat birde herkes yatağına çekilmişti bile. Ki evimizde televizyon veya ses aksamı da yok, yüksek bir ses çıkarmadık. En fazla gülüşme ve konuşma olmuştur, o da yılbaşı gecesi için çok sıkıntı değildir diye düşünüyorum. Neyse, ertesi gece ders çalışıyorum; saat on ikiyi birkaç dakika geçerken ev arkadaşım gelip bana normal konuşma sesiyle bir şeyler söyledi. Daha ikinci kelimesinde komşumuz duvara öyle bir yumruk attı ki, ödümüz patladı. Duvar zaten çok ince, zangır zangır titredi. Biz odadan ayrıldık korkumuza. Bir buçuk saat de dönmedik. Döndüğümüzde saat bir buçuğa geliyordu, fısıltıyla konuşuyoruz hem korkudan, hem saatten. Beklemiş gibi daha ilk sözcüğümüzü duyar duymaz yine vurdu. Bu defa hak etmemiştik, odada kaldık ve yine fısıltıyla konuşmaya devam ettik. Bir defa daha vurdu. O gece bütün gece korkuyla bekledik. Dengesiz bir karakter çünkü. Sabahın altısında ev halkına bağırıp çağırmasına çok uyanmışlığım var. Ondan sonra yeni bir huy edindi, o günden beri banyoya yalnız giremiyoruz. Banyolarımız karşılıklı ve havalandırma pencereleri birbirine bakıyor. Banyoya ne zaman girsek adam da banyoda. Her neyse, ertesi gün bu banyo mevzusu da çıkınca bir hocamızla görüştük. (Hukuk okuyoruz.) Başımızdan geçenleri anlatıp bu işin kasten yapıldığını düşündüğümüzü söyledik. Bize öncelikle kadınla konuşmamızı, eğer hala devam ederlerse yasal yollara başvurmamızı söyledi. O gün boş yere ses olmadığı, ders çalıştığımız halde duvarlarımıza vuruldu birkaç defa daha; konduramadık tabi çocuklar oynarken çarptı herhalde filan dedik ama o da öyle değilmiş. Akşam saat dokuzda site yöneticisi aradı. Bizi şikayet etmiş beyefendi. Gürültü ve taşkınlık yapıyormuşuz, sadece o da değil; başka şeyler de varmış. Polise şikayet edecekmiş. Çünkü bizi uyarmış ve daha da fazla taşkınlık yapmaya başlamışız. Dayanamıyormuş, uyuyamıyormuş, işe giden insanlarmış sonuçta. Seviştiğimizi, zina yaptığımızı ima etmiş kadına. Kapımıza geldiğini söylemiş, ki öyle bir şey yok. Bu iddialarının hiçbirisi olmadı. Ben de yöneticiye başımızdan geçenleri anlattım. Üç yıldır bu apartmanda oturduğumuzu ve daha önce kimseden böyle bir şikayet duymadıklarını hatırlattım ve hocamızla görüştüğümüzü, eğer kendilerinin de devam ederlerse polise değil, doğrudan savcılığa gideceğimizi belirttim. Üstelik sınav haftamız, kıpırdamaya takatimiz yok. İki gece tık çıkmadı. Bu gece ev arkadaşımla beraber odamda ders çalışıyoruz. Yine yüksek sesle sevişmeye başladılar. Yine uzunca bir süre susmadıkları gibi odada olduğumuzu fark ettiklerinde daha da yüksek sesle devam ettiler. Sonuç olarak taciz edildiğimizi ve evimize erkek arkadaş girer girmez polisin kapımıza dayanacağını düşünüyoruz. Suç işlemiyoruz nihayetinde, polisten korkumuz yok ama bu tacize varan tavır bizi rahatsız ediyor ve ne yapacağımızı bir türlü bilemedik. Bu işi çözüme kavuşturmanın bir yolu yordamı var mı bilmiyorum ama biz bu adamdan korkuyoruz ve çok rahatsızız. Hatta ben bugün odamın şeklini değiştirip dolabımı onların evinin duvarına yasladım ki sesi kessin diye ama o bile etki etmedi. Aylardır bizim düzenimiz değişmedi, o gece rahatsız olduğumuzu belli ettik diye mi böyle çirkef davranıyor bilmiyoruz ama çok rahatsızız. Ailelere de söylemek istemedik, çünkü akılları bizde kalacak. İşin içinden çıkamıyoruz yani. Ne yapacağız?
Üniversite öğrencisiyim. Üç yıldır iki arkadaşımla beraber aynı dairede yaşıyorum. Şimdiye kadar hiç kimseyle sorun yaşamadık, ama bu yaz biz tatildeyken yanımıza yeni bir aile taşındı. Hoş, ilk zamanlar onlarla da sorunumuz yoktu. Birisi sekiz, birisi on bir yaşında iki çocukları var. Aileyle tek diyaloğum on bir yaşındaki oğulları evde yalnızken elini kestiğinde -ciddi bir kesikti- evin babasını arayıp eve çağırmak ve çocuklara o süreçte göz kulak olmaktı. Hatta oğullarını hastaneye götürdüklerinde kızlarına da ben bakmıştım. Sonra işler durup dururken bozuldu; şöyle ki benim odam ailenin yatak odasına bitişik. Cinsel hayatlarının seslerini duyuyordum, ama tabi ki buna ses çıkarmadım. Sonuçta cinsellik normal bir şey ve duvarların ince olması da bu insanların suçu değildi. Cinsel yaşamlarının başladığını duyduğumda odamı terk ettim her seferinde. Ancak sonra iş çirkinleşmeye başladı. Benim sesimi odadan duyduklarında daha yüksek sesle sevişmeye başladılar, hatta artık taciz edildiğimizi düşünüyoruz. 30 Aralıkta adamın normal olmayan, neredeyse 'böğürtü'lerini duydum. Ders çalışıyordum, malum final zamanı. Ses o kadar korkutucuydu ki, bir şey mi oluyor anlamak için ev arkadaşlarımı çağırdım. Başta hastalık olabileceğini düşündük, ama sonra anladık ki iş başkaymış. Saat 12'den 2'ye kadar sesimizi çıkarmadık ama artık sesler iyice yüksek ve rahatsız edici olmaya başlamıştı. Uyanık olduğumuzu anlarlarsa belki kendilerine biraz daha çeki düzen verirler dedik. Derslerle ilgili bir iki konuşma geçti aramızda. Biz öyle dememişiz, ses iyice yüksek ve rahatsız edici hale geldi. Bir saat daha sabrettim, bu defa rahatsızlığa dair bir şeyler söyledim daha da arttı. O gece saat dörde kadar sesi bastırmaya çalışarak kulaklıkla uyumak için savaş verdim ve nihayetinde uyumuşum da. Ertesi gece yılbaşıydı. Arkadaşlarımız geldi. Ses seda çıkmadı yan taraftan. Bizim yılbaşımız da öyle çılgın bir parti değildi, saat birde herkes yatağına çekilmişti bile. Ki evimizde televizyon veya ses aksamı da yok, yüksek bir ses çıkarmadık. En fazla gülüşme ve konuşma olmuştur, o da yılbaşı gecesi için çok sıkıntı değildir diye düşünüyorum. Neyse, ertesi gece ders çalışıyorum; saat on ikiyi birkaç dakika geçerken ev arkadaşım gelip bana normal konuşma sesiyle bir şeyler söyledi. Daha ikinci kelimesinde komşumuz duvara öyle bir yumruk attı ki, ödümüz patladı. Duvar zaten çok ince, zangır zangır titredi. Biz odadan ayrıldık korkumuza. Bir buçuk saat de dönmedik. Döndüğümüzde saat bir buçuğa geliyordu, fısıltıyla konuşuyoruz hem korkudan, hem saatten. Beklemiş gibi daha ilk sözcüğümüzü duyar duymaz yine vurdu. Bu defa hak etmemiştik, odada kaldık ve yine fısıltıyla konuşmaya devam ettik. Bir defa daha vurdu. O gece bütün gece korkuyla bekledik. Dengesiz bir karakter çünkü. Sabahın altısında ev halkına bağırıp çağırmasına çok uyanmışlığım var. Ondan sonra yeni bir huy edindi, o günden beri banyoya yalnız giremiyoruz. Banyolarımız karşılıklı ve havalandırma pencereleri birbirine bakıyor. Banyoya ne zaman girsek adam da banyoda. Her neyse, ertesi gün bu banyo mevzusu da çıkınca bir hocamızla görüştük. (Hukuk okuyoruz.) Başımızdan geçenleri anlatıp bu işin kasten yapıldığını düşündüğümüzü söyledik. Bize öncelikle kadınla konuşmamızı, eğer hala devam ederlerse yasal yollara başvurmamızı söyledi. O gün boş yere ses olmadığı, ders çalıştığımız halde duvarlarımıza vuruldu birkaç defa daha; konduramadık tabi çocuklar oynarken çarptı herhalde filan dedik ama o da öyle değilmiş. Akşam saat dokuzda site yöneticisi aradı. Bizi şikayet etmiş beyefendi. Gürültü ve taşkınlık yapıyormuşuz, sadece o da değil; başka şeyler de varmış. Polise şikayet edecekmiş. Çünkü bizi uyarmış ve daha da fazla taşkınlık yapmaya başlamışız. Dayanamıyormuş, uyuyamıyormuş, işe giden insanlarmış sonuçta. Seviştiğimizi, zina yaptığımızı ima etmiş kadına. Kapımıza geldiğini söylemiş, ki öyle bir şey yok. Bu iddialarının hiçbirisi olmadı. Ben de yöneticiye başımızdan geçenleri anlattım. Üç yıldır bu apartmanda oturduğumuzu ve daha önce kimseden böyle bir şikayet duymadıklarını hatırlattım ve hocamızla görüştüğümüzü, eğer kendilerinin de devam ederlerse polise değil, doğrudan savcılığa gideceğimizi belirttim. Üstelik sınav haftamız, kıpırdamaya takatimiz yok. İki gece tık çıkmadı. Bu gece ev arkadaşımla beraber odamda ders çalışıyoruz. Yine yüksek sesle sevişmeye başladılar. Yine uzunca bir süre susmadıkları gibi odada olduğumuzu fark ettiklerinde daha da yüksek sesle devam ettiler. Sonuç olarak taciz edildiğimizi ve evimize erkek arkadaş girer girmez polisin kapımıza dayanacağını düşünüyoruz. Suç işlemiyoruz nihayetinde, polisten korkumuz yok ama bu tacize varan tavır bizi rahatsız ediyor ve ne yapacağımızı bir türlü bilemedik. Bu işi çözüme kavuşturmanın bir yolu yordamı var mı bilmiyorum ama biz bu adamdan korkuyoruz ve çok rahatsızız. Hatta ben bugün odamın şeklini değiştirip dolabımı onların evinin duvarına yasladım ki sesi kessin diye ama o bile etki etmedi. Aylardır bizim düzenimiz değişmedi, o gece rahatsız olduğumuzu belli ettik diye mi böyle çirkef davranıyor bilmiyoruz ama çok rahatsızız. Ailelere de söylemek istemedik, çünkü akılları bizde kalacak. İşin içinden çıkamıyoruz yani. Ne yapacağız?