- 8 Ekim 2007
- 114
- 0
- 41
Yalnız uyuyamayan çocuklar, ailelerinin kabusu oluyor. Uzmanlar, çocuğunuzun yatağınızdan vazgeçmesini sağlamanız için önemli tavsiyelerde bulunuyor.
Uzmanlara göre, bunun pek çok sebebinden biri, günümüz ailelerinin 24 saat boyunca çocukları için var olmaları gerektiğini düşünmeleri. Günümüz annelerinin pek çoğunun aktif iş hayatı nedeniyle çocuğuna yeterince vakit ayıramadığını düşünmesi de bu davranışın sebeplerinden biri. Öte yandan, bazı aileler, bu devamlı beraberliğin çocukları için zararlı olabileceğini düşünüyor.
Uzmanlara göre, anne-baba yatağına sadece misafir olarak gelen çocuklarla ilgili bir endişe duymamız gerekmiyor. Özellikle küçük yaştaki çocukların kabuslar görüp korkuyla uyanmaları, karanlıkta uyumak istememeleri ya da yalnız kalmaktan korkmaları son derece doğal.
Anne-babanın da bu durumda çocuklarını yatağına alması doğal bir davranış. Ama anne-baba yatağı kesin olarak zaman zaman ziyaret edilen bir yatak olmalı ve kesinlikle çocuğun kendi yatağı haline gelmemeli. Uzmanların verdikleri bilgiye göre, normal şartlarda çocuklar 2 yaşından itibaren problemsiz olarak geceyi anne-babalarından ayrı geçirmeye hazır oluyor. Bu yaşta çocuklar, yetişkinlerin kendilerine ait özel bir hayatları olduğunu ve anne-babalarının sadece kendileri için var olmadıklarını anlayabiliyor. Dolayısıyla çocuğa mutlaka bir sınır konulması ve çocuğun, ilkokula başladığı 7-8 yaşlarından itibaren, anne-baba yatağının sadece çok özel durumlarda paylaşılan bir yer olduğunu bilmesi gerekiyor.
Uzmanlara göre, kötü bir rüya görmek ya da deprem gibi korkular, aileden birinin ağır bir hastalık geçirmesi, ailenin ikamet ettiği evi veya şehri değiştirmesi ya da değiştirmek üzere olması, çocuğun okula başlaması ya da okul değiştirmesi, aile içinde şiddetli bir tartışma yaşanması ve çocuğun ciddi bir rahatsızlık geçirmesi, anne-baba yatağının paylaşılabileceği çok özel durumlar olabilir. Bunlar veya benzer sebeplerden biri olmadığı sürece anne-babaların kararlı olmaları ve çocuklarının kendilerine ısrar etmelerine izin vermemeleri gerektiğini vurgulayan uzmanlar, çocukların yeni bahaneler bulmak konusunda son derece yapıcı olduklarını hatırlatıyor.
Uzmanlar, çocuğunuzun yatağınızdan vazgeçmesini sağlamanız için şu tavsiyelerde bulunuyor:
"Bu değişiklik için kendinize ve çocuğunuza yeterli zamanı tanıyın, sabırlı olun. Çocuğun kendi yatağına alışmasının 2 hafta kadar sürebileceğini unutmayın.
Çocuğunuzun yaşına uygun bir dille, sizin de geceleri huzurlu bir uykuya ihtiyacınız olduğunu, ama özel durumlarda her zaman yanınıza gelebileceğini anlatın. Bu değişim sürecinde, çocuğunuza normalde olduğundan daha fazla sevgi gösterin ve bir süre için onu şımartın. Uykudan önce ılık bir banyo, masal okuma, müzik dinleme ya da ninni söyleme gibi bir sırayı izleyen bir program belirleyin ve bu programı düzenli olarak uygulayın. Yatak odanızdan çocuğunuzun hoşuna gidebilecek yumuşak yastıkları, peluş hayvanları kaldırın ve bunun yerine çocuk odasını daha sevimli bir hale getirin. Çocuğunuz ısrarla sizin odanızda yatmak istiyorsa, ona bir yer yatağı ya da benzeri bir ek yatak hazırlayın ve burada uyumasına izin verin. Zamanla kendi yatağının rahatlığını tercih edecektir. Koridorda yakacağınız bir gece lambası ile çocuğunuzun karanlık korkusunun üstesinden gelebilirsiniz. Ayrıca, çocuğun yatağını dışarıdan gelebilecek garip ışık-gölge oyunlarını görmeyeceği bir yere kurmalısınız.
Hem çocuk odasının hem kendi yatak odanızın kapısını mutlaka açık bırakın. Sizin ulaşılabilir olmanız ona huzur verecektir.
Sabahları uyandıktan sonra kısa bir süre için yatağınıza gelip keyif yapmasına izin verin. Bu hem onun hem de sizin için güne başlarken bir moral kaynağı olacaktır.
Eğer çocuğunuz geceleri sizin yatağınızda yatmak konusunda ısrarlı ise, siz de onun yatağında yatın. Kararının birdenbire değişeceğini göreceksiniz.
Son olarak; birkaç ay süren korku durumlarında mutlaka psikolojik yardım alın
Uzmanlara göre, bunun pek çok sebebinden biri, günümüz ailelerinin 24 saat boyunca çocukları için var olmaları gerektiğini düşünmeleri. Günümüz annelerinin pek çoğunun aktif iş hayatı nedeniyle çocuğuna yeterince vakit ayıramadığını düşünmesi de bu davranışın sebeplerinden biri. Öte yandan, bazı aileler, bu devamlı beraberliğin çocukları için zararlı olabileceğini düşünüyor.
Uzmanlara göre, anne-baba yatağına sadece misafir olarak gelen çocuklarla ilgili bir endişe duymamız gerekmiyor. Özellikle küçük yaştaki çocukların kabuslar görüp korkuyla uyanmaları, karanlıkta uyumak istememeleri ya da yalnız kalmaktan korkmaları son derece doğal.
Anne-babanın da bu durumda çocuklarını yatağına alması doğal bir davranış. Ama anne-baba yatağı kesin olarak zaman zaman ziyaret edilen bir yatak olmalı ve kesinlikle çocuğun kendi yatağı haline gelmemeli. Uzmanların verdikleri bilgiye göre, normal şartlarda çocuklar 2 yaşından itibaren problemsiz olarak geceyi anne-babalarından ayrı geçirmeye hazır oluyor. Bu yaşta çocuklar, yetişkinlerin kendilerine ait özel bir hayatları olduğunu ve anne-babalarının sadece kendileri için var olmadıklarını anlayabiliyor. Dolayısıyla çocuğa mutlaka bir sınır konulması ve çocuğun, ilkokula başladığı 7-8 yaşlarından itibaren, anne-baba yatağının sadece çok özel durumlarda paylaşılan bir yer olduğunu bilmesi gerekiyor.
Uzmanlara göre, kötü bir rüya görmek ya da deprem gibi korkular, aileden birinin ağır bir hastalık geçirmesi, ailenin ikamet ettiği evi veya şehri değiştirmesi ya da değiştirmek üzere olması, çocuğun okula başlaması ya da okul değiştirmesi, aile içinde şiddetli bir tartışma yaşanması ve çocuğun ciddi bir rahatsızlık geçirmesi, anne-baba yatağının paylaşılabileceği çok özel durumlar olabilir. Bunlar veya benzer sebeplerden biri olmadığı sürece anne-babaların kararlı olmaları ve çocuklarının kendilerine ısrar etmelerine izin vermemeleri gerektiğini vurgulayan uzmanlar, çocukların yeni bahaneler bulmak konusunda son derece yapıcı olduklarını hatırlatıyor.
Uzmanlar, çocuğunuzun yatağınızdan vazgeçmesini sağlamanız için şu tavsiyelerde bulunuyor:
"Bu değişiklik için kendinize ve çocuğunuza yeterli zamanı tanıyın, sabırlı olun. Çocuğun kendi yatağına alışmasının 2 hafta kadar sürebileceğini unutmayın.
Çocuğunuzun yaşına uygun bir dille, sizin de geceleri huzurlu bir uykuya ihtiyacınız olduğunu, ama özel durumlarda her zaman yanınıza gelebileceğini anlatın. Bu değişim sürecinde, çocuğunuza normalde olduğundan daha fazla sevgi gösterin ve bir süre için onu şımartın. Uykudan önce ılık bir banyo, masal okuma, müzik dinleme ya da ninni söyleme gibi bir sırayı izleyen bir program belirleyin ve bu programı düzenli olarak uygulayın. Yatak odanızdan çocuğunuzun hoşuna gidebilecek yumuşak yastıkları, peluş hayvanları kaldırın ve bunun yerine çocuk odasını daha sevimli bir hale getirin. Çocuğunuz ısrarla sizin odanızda yatmak istiyorsa, ona bir yer yatağı ya da benzeri bir ek yatak hazırlayın ve burada uyumasına izin verin. Zamanla kendi yatağının rahatlığını tercih edecektir. Koridorda yakacağınız bir gece lambası ile çocuğunuzun karanlık korkusunun üstesinden gelebilirsiniz. Ayrıca, çocuğun yatağını dışarıdan gelebilecek garip ışık-gölge oyunlarını görmeyeceği bir yere kurmalısınız.
Hem çocuk odasının hem kendi yatak odanızın kapısını mutlaka açık bırakın. Sizin ulaşılabilir olmanız ona huzur verecektir.
Sabahları uyandıktan sonra kısa bir süre için yatağınıza gelip keyif yapmasına izin verin. Bu hem onun hem de sizin için güne başlarken bir moral kaynağı olacaktır.
Eğer çocuğunuz geceleri sizin yatağınızda yatmak konusunda ısrarlı ise, siz de onun yatağında yatın. Kararının birdenbire değişeceğini göreceksiniz.
Son olarak; birkaç ay süren korku durumlarında mutlaka psikolojik yardım alın