yabancıyım ve Türk ile evliyim..

Ülkem Karadağ. Annem evliliğime karşıydı ve artık geri dönemeyeceğimi söyleyerek beni uyardı. Ama annem bana Türkiye'de bir ev hediye olarak satın aldı, fakat ben evliyken satın alındı bu ev. İşim, eğitim var. Eğer annemi en başından dinleseydim. Utanıyorum gerçekten..

Bir avukata danışın evi annenizin alması ve ödemelerle ilgili bir konuşun yani evi yarıya bölmek zorunda olmayabilirsiniz, belki kurtarırsınız evinizi.
Aşkı filan boşverin dediğim gibi bir avukat bulun Evi kurtarabilirseniz kurtarın bu adamdan kurtulun.
Eğitim ve işiniz var annenizin geri dön demesine ihtiyacınız yok bu yanlıştan hala dönebilirsiniz. Sevgi böyle bir şey değil, böyle kötü bir adam bulunmaz biri değil başka aşklar yaşarsınız yine yaşiniz çok küçük galba
 
26 yaşındayım, annem Türkiye’de değil, Karadağ’da. İngilizce öğretmenim. Neden onu kaybetmek o kadar korkuyorum ben de bilmiyorum..
Ne güzel bir mesleğiniz var. Çalışmanıza bile karşı olacak sizi sadece çocuk doğurup evde oturup çocuk bakmak için isteyen zihniyette bir adamı kendi çabanizla mi bulup aşık oldunuz yoksa birileri mi sizi tanıştırdı sizin başınızı yakmak için
 
Merhabalar. Ben yabancıyım ve iki sene Türk ile evliyim. Evliliğimizin en başından beri, beni en küçük bir şey yüzünden boşanmakla tehdit ediyor - manikür yaptırdığım için (kendi paramla bu arada), çalışmak istediğim için, üstelik sinirlince bana sürekli küfrediyor s*ktir git defol git başımdan diyor. Farkı küçük şeylerden dolayı öfkeleniyor, ona yük olduğumu ve çok kötü şeyler baba söylüyor.. bunlar yüzünden ağlamaya başladığımda, her zaman kapıyı çarpıp gidiyordu. O bana defol git deyince sinir krizi geçirmeye başladım, yardım etmesini istiyordum ama her zaman gidiyordu, eve gece 12 gibi geliyordu... Kendimi güvende hissetmiyordum, bu yüzden düğünden bir yıl sonra çalışmaya başladım, eşim buna kesinlikle karşıydı, evde kalmam ve çocuk doğurmam gerektiğini söyledi, yoksa neden evlendi? O benim çalışmam için değil, çocuk sahibi olmak için evlendi böyle söyledi.

Birkaç hafta önce yine tehdit etti - ya da çocuk yapıyorsun, ya da boşanıyoruz. Ben korktum, kabul ettim ama çocuk olunca bir yıllık aradan sonra parasını kendim ödeyeceğim bir bakıcı tutup işe gideceğimi söyledim, işimi gerçekten seviyorum, o bana berbat bir anne olacağımı ve onun çocuğunun böyle anne ihtiyacı yok söyledi.. Ona göre en az 3 yıl evde kalmam lazım. Bundan sonra yine bana ihtiyacı olmadığını, aile olamayacağımızı söyledi. Bunu her zaman dinlemek canımı acıtıyor dedim, neden normal yetişkinler gibi konuşamıyoruz? Artık her zaman bu kadar ağır sözlere dayanamıyorum, sabırlı ve sakin bir insan olmama rağmen bu beni çok üzüyor, kendimi korkunç bir psikolojik bitkinlik durumuna getirdim... Cevap vermedi, her zamanki gibi kapıyı çarpıp gitti. Ama sanki bana hiç saygı duyulmuyormuş gibi kendimi aşağılanmış hissediyorum çünkü ben mesaja kızdığımda asla boşanmakla tehdit etmiyorum edemem de sevdiğim bir insanı kurmamak için... Bir hafta hiç konuşmuyoruz, akşam eve geliyordu, ama bugün saat 23:43 hala gelmedi..

İki yıldır ilk defa sabrım tükendi, ondan önce özür dilemeden her zamanki gibi davranmaya devam etti, ben de kendimi kötü hissetmeme rağmen hiçbir şey olmamış gibi ona sarıldım. Ama artık yapamıyorum. muhtemelen beni umursamıyor, anlayacağını ve özür dileyeceğini umuyordum ama yok. Çok acı..
Canimmm o cocugu dogurursan o adam senin elinden alir senide kapinin önüne koyar..sevgi bir yere kadar bu kadar kendini ezdirme o kim ki ya sana bu şekilde davraniyor ..yapma senin ona karşi sevgin canindan dahami önemli..birde seni sevmiyor bir kadin yerine koymuyor umursamiyor ..kendinize işkence yapmaktan başka birsey yapmiyorsunuz
 
Merhabalar. Ben yabancıyım ve iki sene Türk ile evliyim. Evliliğimizin en başından beri, beni en küçük bir şey yüzünden boşanmakla tehdit ediyor - manikür yaptırdığım için (kendi paramla bu arada), çalışmak istediğim için, üstelik sinirlince bana sürekli küfrediyor s*ktir git defol git başımdan diyor. Farkı küçük şeylerden dolayı öfkeleniyor, ona yük olduğumu ve çok kötü şeyler baba söylüyor.. bunlar yüzünden ağlamaya başladığımda, her zaman kapıyı çarpıp gidiyordu. O bana defol git deyince sinir krizi geçirmeye başladım, yardım etmesini istiyordum ama her zaman gidiyordu, eve gece 12 gibi geliyordu... Kendimi güvende hissetmiyordum, bu yüzden düğünden bir yıl sonra çalışmaya başladım, eşim buna kesinlikle karşıydı, evde kalmam ve çocuk doğurmam gerektiğini söyledi, yoksa neden evlendi? O benim çalışmam için değil, çocuk sahibi olmak için evlendi böyle söyledi.

Birkaç hafta önce yine tehdit etti - ya da çocuk yapıyorsun, ya da boşanıyoruz. Ben korktum, kabul ettim ama çocuk olunca bir yıllık aradan sonra parasını kendim ödeyeceğim bir bakıcı tutup işe gideceğimi söyledim, işimi gerçekten seviyorum, o bana berbat bir anne olacağımı ve onun çocuğunun böyle anne ihtiyacı yok söyledi.. Ona göre en az 3 yıl evde kalmam lazım. Bundan sonra yine bana ihtiyacı olmadığını, aile olamayacağımızı söyledi. Bunu her zaman dinlemek canımı acıtıyor dedim, neden normal yetişkinler gibi konuşamıyoruz? Artık her zaman bu kadar ağır sözlere dayanamıyorum, sabırlı ve sakin bir insan olmama rağmen bu beni çok üzüyor, kendimi korkunç bir psikolojik bitkinlik durumuna getirdim... Cevap vermedi, her zamanki gibi kapıyı çarpıp gitti. Ama sanki bana hiç saygı duyulmuyormuş gibi kendimi aşağılanmış hissediyorum çünkü ben mesaja kızdığımda asla boşanmakla tehdit etmiyorum edemem de sevdiğim bir insanı kurmamak için... Bir hafta hiç konuşmuyoruz, akşam eve geliyordu, ama bugün saat 23:43 hala gelmedi..

İki yıldır ilk defa sabrım tükendi, ondan önce özür dilemeden her zamanki gibi davranmaya devam etti, ben de kendimi kötü hissetmeme rağmen hiçbir şey olmamış gibi ona sarıldım. Ama artık yapamıyorum. muhtemelen beni umursamıyor, anlayacağını ve özür dileyeceğini umuyordum ama yok. Çok acı..

Hangi ulkeden geldiniz? 2 senedir evli olmaniza ragmen Turkceniz cok iyi. Yazdiklarinizin bir yabanci ile uzaktan yakindan alakasi yok. Bu hikayede oturmayan seyler var.
 
Ne güzel bir mesleğiniz var. Çalışmanıza bile karşı olacak sizi sadece çocuk doğurup evde oturup çocuk bakmak için isteyen zihniyette bir adamı kendi çabanizla mi bulup aşık oldunuz yoksa birileri mi sizi tanıştırdı sizin başınızı yakmak için
Eşim Doğulu, kültür farkını bile düşünmeden onunla evlendim, sanırım bu benim hatamdı..
 
Ülkem Karadağ. Annem evliliğime karşıydı ve artık geri dönemeyeceğimi söyleyerek beni uyardı. Ama annem bana Türkiye'de bir ev hediye olarak satın aldı, fakat ben evliyken satın alındı bu ev. İşim, eğitim var. Eğer annemi en başından dinleseydim. Utanıyorum gerçekten..
Eğer anneniz evin parasını banka yolu ile size gonderdiyse kocanız hak sahibi olamaz.
Bir de bazen zorunlu olarak bu hayatı yaşayan kadınlarla karşılaşıyoruz burada ama siz bunlardan birisi değilsiniz. Bir sürü aklı başında düzgün erkek varken bu adamla vakit kaybetmeyin. Kendinizi daha çok sevin..
 
26 yaşındayım, annem Türkiye’de değil, Karadağ’da. İngilizce öğretmenim. Neden onu kaybetmek o kadar korkuyorum ben de bilmiyorum..

Cunku boylesi cok nadirdir,kiymet bilmek lazim. Onu kaybederseniz bir daha bu cinse rastlamaniz zor olabilir. Ozellikle secmelisiniz ki boylesine denk gelin.
 
işimi gerçekten seviyorum, o bana berbat bir anne olacağımı ve onun çocuğunun böyle anne ihtiyacı yok söyledi.. Ona göre en az 3 yıl evde kalmam lazım. Bundan sonra yine bana ihtiyacı olmadığını, aile olamayacağımızı söyledi
Bu ayıyı çok mu aradın gerçekten? Lütfen boşan sürekli seni ezmesine ve manipüle etmesine müsaade etme. Kendi ülkende sana layık bir beyefendi erkek bul.
 
Eğer anneniz evin parasını banka yolu ile size gonderdiyse kocanız hak sahibi olamaz.
Bir de bazen zorunlu olarak bu hayatı yaşayan kadınlarla karşılaşıyoruz burada ama siz bunlardan birisi değilsiniz. Bir sürü aklı başında düzgün erkek varken bu adamla vakit kaybetmeyin. Kendinizi daha çok sevin..
Maalesef annem parayı nakit olarak getirdi. Ne yapacağımı bilemiyorum.
 
Bilir , dil konusunda çok yetenekli , beni farsça konuşan biri büyüttü , konu sahibinin üç yılda toparladığı kadar türkçeyi otuz yılda toparlayamadım
Ana dili Türkçe olan pek çok üyeden daha düzgün yazıyor, evet. Ama o kısım deyim ya hani. Ondan dedim.
 
Eşim Doğulu, kültür farkını bile düşünmeden onunla evlendim, sanırım bu benim hatamdı..
Evet kültür farkı vardır ama ona gelene kadar daha büyük sorunlarınız var eşiniz başlı başına bir sorun mesela kültürötesi bir durum bu. Kimse için mesleğinizi bırakmayın hayat ne getirir bilinmez. Kendinizi yalnız sahipsiz hissediyor manipüle ediliyorsunuz sizinki sevgi değil korku bağımlılık belki bilemiyorum. Çocuk fikrini kendi iyiliğiniz için erteleyin lütfen. Korktum kabul ettim demişsiniz gerçi belki surecin içindesiniz hamile olmaniz an meselesidir bilemem ama yerinizde olsam bu evliliğe bir de çocuk dünyaya getirerek iyice çıkmaza sokmazdim hayatimi.
 
Hangi ulkeden geldiniz? 2 senedir evli olmaniza ragmen Turkceniz cok iyi. Yazdiklarinizin bir yabanci ile uzaktan yakindan alakasi yok. Bu hikayede oturmayan seyler var.

Açıkcası bana da feyk geldi, Karadagca aynı Sırpca, 2 yılda Sırp birinin bu derece düzgün Türkce konuşması ve yazması mümkün değil. Türkçe çok çok zor bir dil. Hele ki konu sahibesi noktalama işaretlerini ve emojileri doğru yerlerde kullanmış. 3 noktayı doğru kullanmış mesela, bunu bizim Türkler bile yapamıyor😬😬 konu sahibesi erkek sankim Mune Mune
 
X