Arkadaşlar hepinize çok teşekkürler, çok güzel yorumlar yaptınız. Hepsini tek tek okuyup ne yaparız diye düşünüyoruz ekibimizle. Aynı zamanda belki siz de bu işlere girersiniz diye fikir vermesi açısından biraz yazmak istiyorum.
Pazaryerlerinden satış her ne kadar masraflı, zor ve sinir bozucu olsa da yüksek kazançlı. Belli bir seviyeye geldikten sonra sistem robota bağlıyor ve inanılmaz satışlar oluyor. İnstagram kolay gibi gözüküyor ama çok satışa uygun değil. Pazaryerleri kargo, barkod, müşteri bilgisi vb. aklınıza gelebilecek her şeyi ve hesapları yönetiyor, sipariş ekrana düştüğünde tek yapmanız gereken yazıdan çıkan fişi ürünün üstüne yapıştırmak. Akşam kargocu alıp gidiyor, yani tüm zahmet etiket yapıştırmaktan ibaret. Örneğin daha önceden kozmetik satıyorduk ve iade neredeyse 0 adetti. Pazartesi sabahı gelip kargocu hafta sonu birikmiş siparişleri bir küçük kamyona zor sığdırıyordu. Yani kazancımızı siz hesaplayın. Ve biz bu sektörde haftada 1-2 siparişten başlarak büyüdük. Ama üretici firma battı, hikaye bitti. Neden tekrar kozmetik yapmıyorum? Çünkü yeni fiyatlar kurtarmıyor.
Tekstile geçtik. Aslında tekstil kar oranı daha yüksek. Ancak bu iade işleri başlarda karşılanabiliyorken yüksek enflasyon ve maliyetler yüzünden tüm karımızı alıp götürmeye başladı. Gelen iadelerin çoğunu deforme olduğu için mecburen çöpe atıyoruz. Bunları kabul etmeyebiliriz ancak o zaman da pazaryerleri ile çatışıyoruz, düşük puanlar, kötü yorumlar vs. Biz bu işi profösyönel destekle yapıyoruz, sadece müşteri memnuniyetine ayırdığımız bütçe hayatımız boyunca tüm birikimimi aldı götürdü. Müşteri memnuniyeti olmadan pazaryerlerinde yaşayamazsınız. Pazaryerlerinde tüm hedef "ilk sıraya çıkmak". Tüm çaba bunun içindir. İlk sayfada çıkıyorsan taş ta koysan satarsın, domateste koysan satarsın.
Asla şu çözüm değil; (yani kendinizi düşünün kabul eder misiniz) İade almıyoruz, iade kargo ücretini siz ödersiniz, iade ederseniz ücret ödersiniz, aynı ürünün iki bedenini alamazsınız, farklı bedenler alırsanız ekstra ödersiniz... vs. vs.. müşteriler bunu gördüğü anda hemen yandaki ürünü tıklayıp bizi unutuyor bile. Yani müşteriye "şunu yap" dediğiniz anda o satış iptal artık. Yorumlarda yazan; "beden ölçülerini tam yazın" vs. yorumlara girmiyorum bile, yaptığımız açıklamalar o kadar detaylı ki; ipin hangi tarlada üretilen pamuktan üretildiğine kadar bilgi veriyoruz. Ölçünün her yönüyle, önlü arkalı anlatım ve resimlerle her açıdan bilgisi var.
Kadın müşterilerimiz şöyle yapıyor; iki üç beden alıyım, ve aynı bedenden farklı desenlerden alıyım, uymayanı gönderirim. Tek sorun bu. Üstünde görmek istiyor. Giymek istiyor. Bedenine, tenine ve kendi üstündeki görüntüsüne bakmak istiyor. Onun için internette ne yazdığı önemli değil. Bizim nasıl battığımız, o iadenin nelere sebep olduğu önemli değil. Bize, çevreye, doğaya verilen zarar umrunda değil. İnanın kötülemek için yazmıyorum, serbest piyasa. Ben böyle alışveriş yapıyorum diyor. Yukardaki arkadaşımız da yazmış, iki beden alıyorum uymayanı gönderiyorum. Eleştirmiyorum, genel olarak böyle gidiyor çünkü.
O yüzden sizin verdiğiniz cevapların aksine bunu müşteriye nasıl ödetiriz, onu nasıl şartlandırırız konusunda değil, nasıl bir promosyon, teşvik, yardım vs. yapıp onun fazla ürün almaktan vazgeçiririz arayışındayız. Tutar olarak konuşursam bir iadenin masrafı bize yaklaşık 50-70 Tl. Biz buna katlanmaktansa 15-20 tl lik müşteriye mennun edici alternatif sunalım, onu sevindirelim, bizden alışveriş yaptığına mutlu olsun. Böyle arayışlardayız. Terzi o yüzden aklımıza geliyor. Sen bir tane ürününü bedenine göre seç, kolu uzun, paçası geniş, beli geniş vs. durumlar olursa sorun değil biz öderiz gibisinden bir alternatif. Yani müşteriye maliyet ve sorumluluk yüklemek yerine biz bir maliyete veya zahmete katlanalım, ama katlandığımız bu maliyet ve zahmet iade ile karşılaşacağımız maliyetten daha az olsun arayışındayız.
Bilmiyorum açık açık anlalatabildim mi? Bu konuda, e ticarette her şeyde bildiğimiz her şeyi soranlarla paylaşabiliriz. Her şeyi sorabilirsiniz. Biz de sizin yaratıcı düşüncelerinize talibiz ve bu belayı atlatmayı umuyoruz.