Z Raporu-30.09.2021
Sağlıklı Yaşam: Güne sirkeli su ile başladım. Kahvaltım ölçülü ve doyurucuydu. Ancak öğle yemeğinde patates püresi vardı. Çok sever ve her seferinde tabağımdaki bitince bir daha alırdım. Dün almadım. Teknik Müdür herkese Hacıbaba’dan soğuk baklava getirmiş. Normalde 3 tane yerdim. Dün bir taneyi yavaş yavaş ve keyif alarak yedim. Yeterli geldi. Tatmin olmuş bir şekilde kalktım masadan.
Dün şirkette yönetim toplantısı vardı ve herkes toplandı bu nedenle. Tek kadın benim aralarında. Hepsi tek tek “Ne kadar çok kilo almışsın” konuşması yaptılar. “Benim bedenim sana ne de denmiyor ki işyerinde”. “Düşüp bileğimi kırmam ve ardından yaşadığımız misafirhane sürecinde kilo aldım ama sorun yok, kilo alınır da verilir de. Kilo verdiğim dönem hiçbiriniz bir şey söylememiştiniz, şimdi hepiniz konuşuyorsunuz” diye cevap verdim.
Sonra da insanların bu konuda diğer insanları ne kadar olumsuz etkileyebildiği hakkında düşündüm. Olumsuz etkilenmedim ama etkilenebilirdim de, ne gerek var yani. Bizim toplumda kişinin bedeni hakkında direkt ve bu kadar rahat konuşabilme haddini nereden aldıklarını merak ediyorum doğrusu. Her zaman haddini bilmiş bir insan olarak kendimi bu iyi özelliğim nedeniyle de takdir ettim
Saat 15:00’de bir avuç fındık, 17:00’de ise az kabuklu fındık yedim. Akşam toplantı uzun sürdüğü için eve geç kaldım ve yemek yapamadım. Pizza söyledik. Bunu yapmamam lazım. Yani benim plansızlığımın sonucunda sağlıksız bir öğün yemek ve para harcamak kısmı canımı sıktı. Çözüm olarak, Pazar günleri Pazartesi ve Salı’nın yemeğini pişiriyorum. Çarşamba imkan oldukça işten biraz erken çıkıp, Perşembe ve Cuma için yemek pişirebilirsem çok iyi olur.
Mümkün Olduğunca İyi Annelik / Sevdiklerine Vakit Ayırmak: Ela’yı 21:30’da yatırdım. Öncesinde günün puanlaması ve olan şeylerin kritiğini yaptık. Ardından Şermin Yaşar’ın Abartma Tozu kitabına başladık. 13 sayfa okudu bana, okurken de epey güldük.
Sonrasında İpek Hanım’ın süreci başladı ancak bitmedi. İpek’in uyku problemi beni çok yoruyor. 21:30’da odasına geçtik, bir sürü kitap okuduk. Pijamasını giymeye ikna etmem epey zaman aldı. Yatağa yattık ama kırk kere kalkıp geri yattı. En son 22:45’te eşime devredip, sakinleşmek üzere odasını terk ettim. 23:30’da geri aldım ve 00:15’te bir zahmet uyudu. İpek’in uyku problemi beni çok yoruyor. Bir türlü yatmak bilmiyor, gece sık uyanıyor. Gerçekten tükendim. Öğle uykusu kalkınca çözüleceğini biliyorum ama 4 yaşa gelmeden kaldırmak içime sinmiyor. Zaten 09:00-18:00 okulda çocuk, dinlenmeye ihtiyacı var gün içerisinde.
Düzenli ve Sade Bir Ev / Eve Vakit Ayırmak: Sabah evden çıkmadan önce evi toplayıp, çamaşır ve bulaşık makinesini çalıştırdım. Eve gelince önce çamaşırları kurutmaya attım. Yemekten sonra eşim mutfağı topladı ve kurumuş çamaşırları katladı. Zira ben İpek’i uyutmaya çalışmak ile meşguldüm.
İyi Görünmek: Uykusuz olduğumda en çok kendimle ilgilenme kısımlarını aksattığımı fark ettim. Sabah cilt bakımı yaptıktan sonra makyaj vs yapmadan çıktım.
Verimli İş Hayatı/ İşleri Ertelemeden Tamamlamak: Günlük plana uygun çalıştım. Bir süredir bütün çalışanların toplanmasını bekleyen bazı işlerim de tamamlandı.
Para Yönetimi / Parayı Akıllıca Kullanmak: Akşam yemeği için pizzaya para ödedim. Plansız ve gereksiz bir harcamaydı. Umarım bu davranışı azaltabilirim.
Kendime Vakit Ayırmak: İşten eve geldim. Kitap okumak istemedim. Netflix’te Queer Eye diye bir program var. İnsanların hayatını her yönüyle topalıyorlar. Yaklaşık 45 dakikalık bölümleri var. İyi yönde gerçekleşen değişimleri izlemek bana çok keyifli geliyor.
İşe giderken Nilay Örnek’in “Nasıl Olunur” podcast serisinden “Serdar Kuzuluoğlu” ile olan bölümünü dinledim. Akşam dönerken ise Model’in albümünü dinledim.
Bu sabah gün doğumunu seyredip, sabah sayfalarını yazmayı başaramadım. İpek 01:00-3:00-5:00 ve 06:00’da uyanarak beni epey sabote etti. Bazen kendini yenidoğan sandığından şüphe ediyorum.
Ama benden kaynaklı değil, İpek’ten kaynaklı aksaklıklar kendimi daha iyi hissettiriyor.
Kısaca Olduğu kadar, olmadığı kader tadında geçen bir gündü. Günlere ben de verimlilik puanı vermeye karar verdim. Bugünün puanı 3 olsun. Ne çok verimli ne de çok verimsiz bir gündü.