Günaydın
akşam 21.00 de uyuya kalınca sahurdan sonra uyumadım: yaktım mumlarımı biraz Kur an okudum-dinledim. Ardından “gelişim günlüğüme” yazdıkça yazdım
kendimle konuşmayı özlemişim. (Başkalarına veya işe güce öyle çok önem veriyor ve dinliyoruz ki kendimizi unutuyoruz- ve böyle oldukça benim tahammülüm de enerjim de çok eksiliyor) kısaca kendimle bir sohbet sabahı oluyor.
düşündüm, ölçtüm, tarttım. Nerden nereye gelmişim, nasıl dönüşmüşüm, eksiklerim artılarım geliştirmek istediğim yönlerim neler , hepsinin üzerine kafa yordum. Ve yine yeniden fark ettim ki “ yapılmak istenen her şey emek , sabır ve inanç” istiyor. Oturduğumuz yerden bir şeyler olmuyor, tırnaklarımla kazıdım” cümlesini derininden yaşamak gerekiyor. Defne Samyeli bir konuşmasında şöyle demişti “ kendi üzerimde emeğim var” .. ne güzel söz öyle değil mi, çok etkileyici ve gurur verici... emek verdiğim hiçbir şey evelallah boşa gitmedi. Öğrendim. Yapabildim . Bazen yapamadım ama ne yapmamam gerektiğini öğrendim.
geçen yıllara bakınca aradaki farkı net görebiliyorum. Bu gerçekten sevinilesi bir durum. Ve tabi emeği de kamçılıyor.
şöyle birkaç şey karaladım.
ayrıca: dün oğlumun ilk online resim dersi gerçekleşti. Ders süresince defalarca kalktı oturdu
bazen sıkıldı bazen çok eğlendi , bazen bıdı bıdı konuştu, öğretmenim hızlı anlattınız ben anlamadım , öğretmenim ben bitirdimmm “ gibi gibi...
-oğlumun sabit bir masa sandalyede oturması cidden çok zor
-istemediği şeyi yapması çok çok daha zor
-disiplini öğrenmesi gerek
henüz 2,5 ay sonra 5. Yaş günü olacak nasipse. Şimdiye kadar her şeyi severek yapması için istediği gibi oldu her şey ya da oyunla eğlenceyle yaptırdık
Dün artık öğrenmesi gerektiğini anladım
bakalım önümüzdeki 3 ders nasıl olacak - çizimlerini de ekliyorum
henüz boyamadık