- 3 Haziran 2009
- 7.445
- 29.180
- 1.073
- 41
Rica ederim canımbenim kafamın içi de evimde hayatımda hep dağınık hep karmaşıktı. sadeleşmeye önce kendimden başladım. düşüncelerimi sadeleştirdim.
sonra bedenimi hafiflettim (şimdi hamilelikten ağırlaşıyorum ama olsun mazeretim var).
oğlum doğunca mecburen yavaşladım ve sayesinde kendimi yeniden büyütme fırsatı buldum.
ortaokulda moda olan bahçıvan pantolonum dolaplardan çıkınca kendime bir dur dedim ve tüm giymediğim geçmişten gelen ne varsa elden çıkardım.
o zamanki şartlarda çılgınlar gibi çeyiz alacak durumum yoktu şimdi iyi ki diyorum. evimde eşyalarım az ve öz.
elecda sayesinde iki çocuklu hayata geçmeden rutinler oluşturmayı başardım. evimin kontrolünü elime aldım bir teşekkür de benden elecdaya
Senin sadeleşme yolculuğu daha farklı olmuş. Ben önce eşyalardan başladım sonrasında zihinsel sadeleşme, ilişkilerde sadeleşme şeklinde ilerledi.
Çocuk bu hayattaki en önemli gelişim aracı. Sen sabırsızsan sana sabretmeyi; hızlıysan yavaşlamayı öğretiyor. Bozulmuş ayarlarının fabrika ayarlarına dönmesini sağlıyor ve zaten insan çocuk sahibi olunca ne kadar bozulduğunu fark ediyor.
Ben bunu en net şu şekilde fark etmiştim. Kızımın kreşe yeni başladığı zamandı. Arabadan indik, gök delinircesine yağmur yağıyor. Ben Ela’ya “Acele et” derken bir yandan kafam ıslanmasın diye elimdeki çantayı kafama tutuyor bir yandan kızımı çekiştiriyordum. Bu yağmur da nerden çıktı diye söylenirken kızım elimden kurtuldu ve yağmurun altında dönerek dans etmeye başladı. “Anne şu yağmurun güzelliğine bak” dedi ellerini yukarıya doğru açarak. Ben kızıma bakakaldım ve dedim ki “Ben nasıl bu hale geldim? Yağmurun yağmasına en son ne zaman sevindim?” Çocuklar hep anda kalıyor ve hayatın tüm güzelliklerini fark ederek hayatın hakkını veriyorlar ya onlardan öğrenecek çok şeyimiz var aslında.