Merhaba tekrar :)
Bütün yorumları tek tek değerlendirerek okudum. Bazı arkadaşların hatırladığı şeyleri unutmuş olmama ve şuan gitmeye karşı duyduğum arzuyu anlayamadım kızdım kendime..
Evet düğününe 1 ay kala, gelinliğe kadar her şey hazırken bırakıp gidilen, bütün yalvarma ve uğraşlara rağmen bütün kapılar yüzüne kapanan, ve şuan aylardır sessizliğini koruyup hayatına devam ettiği için - eski Nişanlı tarafından kafası karıştırılmaya çalışan ve buna her defasına kanan - zaafı olan o kadın benim.
Eski Nişanlım çok güzel bir adamdır, kötü niyet ile bir şey yaptığını hiçbir zaman düşünmedim düşünmüyorum lakin şu kafa karışıklığı beni de çok korkutuyor. Evet çok fazla acı çektim, yaklaşık 5 ay işe gidemedim. Dört duvar arasında, kurduğum yuvada bir başıma kaldım ama hala akıllanmadım sanırım.
Biliyorum ki oraya gitsem, bir arkadaşın dediği gibi iki sarılıp üzülüp hasret giderip geri döneceğim, geri engelleyecek, yine aylarca etkisinden kurtulamayacağım. Bir ihtimalde, gidersem belki de artık ona karşı bir şu hissetmediğimi anlayıp döneceğim.
İşin açığı, gidiş uçak biletimi aldım. Ama iptal edeceğim sanırım. Çünkü şuan o kadar gereksiz geliyor ki gitmek, vakit ayırmak, uğraşmak.
Konu, onun buna değip değmemesi değil. Kesinlikle değer. Ama gerekte var mı emin değilim..
Aslında tek isteğim, madem yakıp yıkıp gitti ve bütün çağrılarıma cevapsız kaldı; keşke böyle ufak uğraşlara kaçamaklara gerek duymasa, ya da artık ben onu takip etmeyi bıraksam..
Çok karmakarışığım. Umarım vakit ayırıp yazdığınız yorumlara ufakta olsa cevap verebilmişimdir.
Düşünmediğim farklı noktalara değinmiş olmanız beni mutlu etti.
Ve yine umarım bu kez kendimi üzmeden bir karar alabilirim!